• 2
    hakan şükür'ün şaşırtmayan beyanatı. tamam, zamanında çok emeği geçti, kimse yadsıyamaz bunu, ama bu da her daim sitem etmesi hakkını getirmez kimseye.

    hakan şükür galatasaray'dan ayrıldıktan sonra, ocak ayı gibi trt'de yorumculuğa başlamıştı hatırı sayılır bir ücretle. hiç unutmam, yenildiğimiz bir sivasspor maçı sonrası standart eski galatasaraylıların takıma sallaması seansı sırasında, "ehehe sivasspor'a uğur getirdim" minvalinde bir şeyler söylemişti. o kadar mutlu olduğunu görünce açıkçası hiç şaşırmamıştım.

    bugün hala galatasaray ile ilgili açıklamalar yapıyor. tamam yap da bu kadar sitem etme lan artık. böyle konuşmak hakkı değil, lafı dolandırmasın kimse. galatasaray başarısız olduğunda sevinme belirtisi gösteriyorsa bir insan, bırakın eleştirelim. metin oktay'ın rekorlarını geçmekte değil iş. yurtdışına gittiği için metin oktay ile kıyaslanamayacağını söylemiyorum, metin oktay da gitmişti bir süre. metin oktay 33 yaşında yaptı jübilesini, hakan'ı bıraksak 50'sine kadar oynayacaktı. takımdaki kontrolüne daha fazla göz yummadılar diye bu siniri, metin oktay'dan istatistiksel manada daha iyi olduğundan değil. hakan'da galatasaraylılık, gerektiğinde kendisinden vazgeçecek kadar gelişmiş değildi.

    bu anı hatırlayan var mı?
    http://4.bp.blogspot.com/...9E%C3%BCk%C3%BCr.jpg
    uefa finalinde hagi'nin önünden serbest vuruşu alıp şut çekmişti, hagi'nin bakışına kaç kişi dikkat etti bilmiyorum, ama belki de kısa süre sonra oyundan atılmasında başrol oynayan bir olaydı bu.
    5 yıl sonra bu ikili gençlerbirliği maçında asıl çatışmayı yaşayacaktı. hakan, kendisini oyundan çıkaran hagi'ye, pazubandını yere atarak ve kalan 20 dakika büyük tepki göstererek tavır almıştı. karar doğru ya da hatalıdır, ama metin oktay ile kendisini kıyaslayacak insan, oyundan çıkarken böyle bir tepki göstererek zaten yenik olan takımın, şampiyonluk kaçırdığı bu maçta daha da moralini bozmazdı.

    o yüzden, metin oktay ile kıyaslama kendini hakan, başkaları bazı şeyleri unutabilir, ben unutmuyorum ama. adama heykelini dikelim, kulüpte görev verelim dediler; egosundan kabul etmedi. oynayacağım dedi, oynamadı da, bıraktı futbolu. sonra çorabı bile yokmuş. ya hakan, tamam sevmeyebiliriz ama saygı duyuyoruz sana, o saygıyı yoketmek için niye bu kadar uğraşıyorsun?
App Store'dan indirin Google Play'den alın