barış alper yılmaz *

	Barış Alper Yılmaz
	Takım	:	Galatasaray
	Mevki	:	Sol Kanat
	Yaş	:	25
	Boy	:	1.86
	Uyruk	:	Türkiye

• 10226

  https://x.com/...bJL_kPhv1AQ&s=19
  
  takımın en fazla kazananı, piyasa değeri en yüksek ismi, ilgili maçta 2 gol atmış yabancı arkadaşının farkındalığını ve özverisini izlemesi gereken 53 numaralı tuncay maldan'ın kardeşi. *
  
  osimhen o deparı atıp, o boş adama koşmasa kimse niye adamı takip etmiyorsun demez ama "yabancı futbolcu" bu azmi gösteriyor işte.
  
  belki kendisi de o eforu suudi arabistan'da gösterir.
  umarım bu çabuk gerçekleşir.
• 10227

  daha fazla para istemesine lafım yok. tasvip etmediğimiz sekillerde bunu dile getirmesi de belki bir nebze sineye çekilebilir.
  macta kotu pas atabilir. gol kaçırabilir. bunlara lafım olmaz çünkü her futbolcunun başına gelebilecek seyler. o an kizarim, kufur ederim ama 1 dakika sonra unuturum.
  
  amaaaaaaa; herkes canini disine takip koşarken, pres yaparken, rakibini surklase etmeye calisirken, kendisinin bunları yapmamasını kesinlikle hazmedemem. burası benim (ve sanırım hepimizin) karmizi çizgisidir. yapacağı pres belki sonuc vermeyecek ama ben bileceğim ki herseyini ortaya koyuyor en azından. taraftar bu yüzden kızıyor. yoksa her mac 5 asist 10 gol beklemiyoruz kendisinden. yeri geldiginde katkisini yapar (ki yaptigida var).
  ondan beklenti atla deve degil. bize o hirsini göstersin, taraftar zaten onu korur kollar sever. ammavelakin yalancıktan yapıyormuş gibi yapmasın zira hepimiz zehir gibi insanlarız. gözünden anlarız samimiyetini.
• 10228

  sezon başında takım lige 3'te 3 başlamış, taş gibi transferler yapmış. fb,bjk avrupa kupalarında elenmiş hocalarını göndermiş. zevkten dört köşe olmamız gereken günlerde bu arkadaş ekran kararttı, antrenmanlara çıkmadı, menajerini program program dolaştırıp hem takıma, taraftara ihanet etti hem de başımızı öne eğdirdi. kadro dışı kalması gerekirken okan hoca, takım arkadaşları, yönetim buna sahip çıktı, çıkıp bir özür dilemediği halde sözleşmesine zam yaptılar. bu arkadaş zamlı sözleşmeyi alıp oynanan neredeyse her maçta takımın en kötüsü olmaya devam etti. tüm bunların üstüne oyundan çıkarken ufacık bir tepki gördü diye 2-3 gündür yine en mutlu olduğumuz şampiyonlar liginde yıllar sonra üst üste galibiyetler aldığımız günlerde beyefendinin moralini, keyfini düşünüyoruz sahip çıkmalıyız masalları dinliyoruz. ne kerem aktürkoğlu, ne emre belözoğlu galatasaray forması giyerken bunun yaptığı saygısızlığı, yüzsüzlüğü, pişkinliği yapmadı. galatasaray formasıyla gördüğüm her dakika sinir ve mide bulantısına sebep oluyorsun bay. umarım devre arasında şark kurnazı menajerin alır götürür ve futbol hayatının sonuna kadar bir daha şanlı galatasaray formasını giymek nasip olmaz sana.
• 10229

  halen o adına menajer denilen kişiyle çalışıyorsa ve aldığı sözleşmelerden onlar da faydalanıyorsa taraftar tarafından affedilmeyi unutması gereken futbolcumuz. şahsi görüşüm yönetim ve okan buruk kendisiyle devam ederek çok büyük yanlış yaptı ancak yapacak bir şey yok artık. bence aynı sözleşme ile devam ederek istenilen bonservis gelene kadar u19 takımıyla çalıştırmak gerekliydi. ibret olması ve giydiği formanın ne olduğunu hatırlatmak açısından. yine de her şey kendi elinde. ilk olarak o menajer tayfasından kurtulacak, sonrasında bizim onu sevdiğimiz, sahada kendini paralayan futbolcu kişiliğine dönecek ve yeniden taraftarın saygısını kazanacak. sevgisini demiyorum çünkü o iş biraz zor artık. galatasaray his takımıdır. bir kere işin içine para vb. girdi mi o ilişkide sevgi zor kazanılır. şu an sahada gördüğümüz barış star havalarında, bekine yardım etmeyen, takım arkadaşlarına ayak uyduramayan olumsuz bir görüntü içinde. devre arasına kadar ne olur bilemem ama böyle devam edecekse istediği ilk kulübe satılmalı. elbette kulübün istediği şartlarda.
• 10230

  sözleşmeli futbolcumuz.
  
  burada son derece yıkıcı yorumlar okuyorum. işin garibi, eş dost arkadaş ortamı veya başka mecralarda bu denli bir negatif tutum yok. zaman zaman memleket üstünden çocuğa politik görüş falan tayin ediliyor. bunun bir ötesi ırkçılık falan. umarım farkındadır bazı renktaşlarımız. eğer onlar farkında değilse sözlüğü idare edenler farkında olmalı.
  
  galatasaray’ı bir yerden karıştırılacaksa bu mevzudan karıştırılacak. isteyerek veya istemeyerek buna alet olanlar umarım biraz daha sakin olmayı denerler.
  
  şampiyonlar liginde 6 puan aldık, ligde 6 puan öndeyiz. takımda sanki bir sürü kanat forvet varmış gibi 3 sezondur önemli bir parçamız olan topçuyu mideye indirmesi mi bekleniyor okan hocadan, yönetimden? bunlar yetişkin bir taraftarın isteyeceği talepler değil.
• 10231

  engin baytar’a ve ultraslana savundurularak, taraftarın kendisinden daha fazla soğuması sağlanan nankör oyuncu.
  
  kendisinden daha çok nefret edilmesi isteniliyorsa, şu aşağıdaki isimler de kendisini savunabilir:
  1-) ali koç
  2-)mahmut uslu
  3-) dilan polat
  4-)turgay demir
  5-) lube ayar
  
  yok tekrar, taraftarın desteğini kazanmak istiyorsa,
  şunları yapacak:
  1-) şımarıklığı bırakıp sahada adam gibi mücadele edip
  takım arkadaşları ile bütünleşecek.
  2-) menajerini kovacak.
  3-) doğru dürüst özür dileyecek.
  
  savunan her kişi ve kurum sadece tepkiyi arttırır.
  
  yoksa sahada ve her yerde protesto edilmeye devam edecek. görünen ( yaptığım değil) odur.
• 10232

  o tren kaçtı, artık dikiş tutmaz gibi romantik görüşlere katılmıyorum.
  
  barış'ı bir abdülkerim, torreria gibi bağrımıza basmamıza gerek yok ama biraz da pragmatist davranalım yahu.
  
  hakan çalhanoğlu inter ile idmanlara çıktı evet ama yapmadığı cıvıklık da kalmadı yaz dönemi. şimdi ucl'de çılgın atıyor takımıyla.
  
  barış'a da ihtiyacımız var. sadece sane ve yunus kanatlarıyla hepimizin hayali olan ucl'de yukarı basamaklara çıkmamız zor. barış'ın patlayıcılığına da ihtiyacımız var. ismini bağırıp alkışlara boğmasak da köstek de olmayalım.
  
  1-2 hafta kulübede dinlensin biz de taraftar olarak salalım. köstek kesinlikle olmayalım. ıslıklamayalım. eminim ki yine eski formuna dönecektir ve özellikle ucl'de bize maç kazandıracak kalitede bir oyuncu.
  
  formunu bulur sonra da devre arası veya sezon sonu 40 ve üzeri bir rakama elden çıkarılır. biraz sakin kalıp fayda almaya çalışalım. her şeyi yutalım, sineye çekelim ezilelim büzülelim demiyorum tabi ama enayilik yapıp da eldeki 3 kaliteli kanattan 1'ini tamamen kaybetmeyelim.
• 10233

  https://x.com/.../1981725342294274503 osimhen gibi koşmaya baslarsa severiz yine. yoksa olmaz o is.
• 10234

  ligin ilk 2 haftasında 3 gol, 2 asist yaptı.
  sonra ekran karartıp, antrenmanlara çıkmadı ve ligdeki iki maçın kadrosunda yer almadı. sonraki 5 haftanın 4'ünde ilk 11 başladı ve bu süre zarfında sadece 1 asist yaptı.
  şampiyonlar liginde ise 3 maça çıktı ve penaltı aldırmak asist sayılıyorsa 1 asist yaptı.
  yani kendi isteğiyle maça çıkmamasını da hesaba katarsak, ekran kararttıktan sonraki 10 maçta sadece 2 asist katkısı verebilmiştir.
  bir diğer deyişle, zamlı sözleşmeyi kaptıktan sonra yan gelip yatmıştır.
  hele hele frankfurt, bodo ve beşiktaş maçlarındaki oyununa ihanet desek yanlış olmaz.
  
  taraftar, bu egolu arkadaşın bütün saygısızlıklarını sineye çekip tribüne davet etti. böyle bir ortamda çok daha fazla çalışıp hatasını telafi ettirmesi gerekirken, zamlı sözleşmeden sonra gün geçtikçe daha da kötüye gitmiştir. hatta yukarıda da dediğim gibi, bazı maçların içine etmiştir.
  hal böyleyken, taraftarın da artık sabrı taştı ve en başta verilmesi gereken tepkiyi verdi. umarım artarak da devam eder.
• 10235

  anladığım kadarıyla kerem denilen topçuyu kadıköy takımına getirten unsurlar her ne ise barış'ı da bizden koparıp o malum takıma hülle yoluyla getirtmek istemiş. erhan telli'nin dediğine göre o arap takımına barış türkiye'de galatasaray'dan başka takımda oynayamaz! maddesi konulunca araplar masadan kalkmış.
  
  belki barış'ı galatasaray'dan henüz koparamdılar ama huzuru bozmayı başardılar. galatasaray yönetimi ve teknik ekibi bu tür konularda daha başarılı ve güçlü olmalı. bir menajer takıma ve camiaya bu kadar zarar verememeli.
• 10236

  kendisini izlemeye tahammül edemiyorum. üstelik bunda attığı siyah ekranın etkisi %10 falan. hani çok mükemmel oynuyorum da siyah ekran attım diye tepki görüyorum diye düşünüyor bir şeyleri açıp önüne koymalı artık.
  
  biz barışı neden sevdik? joker diye. her yerde oynuyor diye. koşuyor mücadele ediyor diye. barış eski barış değil. barış eskiden sahanın her yerinde mücadele eden, topla geriden gelen bir adamdı. barış artık ileride dikilen geri gelmeyen bir adam. ya güzel kardeşim. fiziğin iyi olabilir eyvallah da, kullanamıyorsun ki! ben sana sırtın dönükken atılan bir topu alabildiğini hatırlamıyorum! havadan yerden fark etmez ya alamıyor ya faul yapıyorsun. siyah ekran attığın günden beri iyi oynadığın tek maç liverpool maçı. neden? çünkü karşındaki oyuncu sağ bek değildi. neden? çünkü seni topla sırtı dönük buluşturmadık ve topu önüne yuvarladık hep. şunun farkındalığının hala oluşmaması ilginç. bazı arkadaşlar barış'ı ciddi ciddi arka direk larin gibi görüyorlar. ya alakası yok, barış fiziğini kullanamıyor. fiziğini kullanmaktan anladığı rakibin formasını tutmak. yaptığı kafa vuruşlarının hepsi ortaya gelip demarke vurdukları. ben birebir eşleştiği bir bek oyuncusuna havadan üstünlük kurduğunu hatırlamıyorum. bazı arkadaşlar da hala çok koştuğunu çok çalıştığını iddia eidyor. ne güzel istanbul. 6 ay bek oyna sonra defansı geçtim takım svaunmasıyla bile alakan olmasın ama insanların göz önüne eski sekansların geliyor diye savunma yaptığın iddia edilsin. güzel tezgah valla. sane'nin takım savunmasına katkısı yok diye linçlendiği maçlarda mesela barış'ın sane kadar bile katkısı yoktu.
  
  bak güzel kardeşim, o siyah ekranı unutmak en azından benim için sandığın kadar zor değil. menajerinin etkisi altında kaldı derim, genç derim, cahil derim. hala içimde bir parça seviyor çünkü seni anlıyor musun. çünkü sen evin oğlu sayılırsın. ama bak bu oyun stili cidden olmuyor, eğreti duruyor üstünde. ben eski barışı özledim. kusura bakma ama ileride boş boş dikilecek kadar üstün teknik meziyetlerin de yok zaten. orada dikilen adam bodo maçında topu aldığında osimhen'in arka direkte bomboş dokunup atacağı top kesmeli yerden. sen adamın vurmaya çalışırken ayağını sakatlayacağı saçma sapan noktaya saçma sapan şiddette ortalar açıyorusn. senin boyunu aşıyor o iş. sen eski çalışkan barış ol, yaralarımızı saralım. kendini ileride dikilmesi gereken bir süperstar olarak görüyorsan da ufaktan vedalaşalım.
• 10237

  kendini bitirdi. ekran karartıp antremanlara çıkmadığı gün galatasaray taraftarıyla arasındaki bağ onarılamayacak şekilde koptu. bakmayın okan hoca ve yönetimin destek çıktıklarına. bugün ucl’de 3’te 0 çekilmiş olsa ne okan hoca kalırdı ne yönetim. galatasaray’ın futbolcusuysan gerekirse ağzınla kuş tutacaksın. mauro icardi bir nesli galatasaraylı yaptı. bugün 1 taraftar bile icardi’ye yeni sözleşme verilmeli demiyor.
  
  sözün özü barış sen kendini imha ettin aslanım. yıllarca çabalayıp sıfırdan inşaa ettiğin kariyerini piç ettin.
• 10238

  https://x.com/...973397220339897?s=46 ıslıklanma olayından sonra, ultraslan açıklaması sonrası tribüne çağrılıp destek olunacağını tahmin ediyordum. doğru düzgün özür bile dilemeyen, kendisini kaf dağının ardında gören birini daha da bulutlara doğru iter bu tarz bir alkış. taraftarın kendisiyle gönül bağı kopalı çok oldu. iyi oynadığı sürece problem yok. kötü oynamaya, hele mücadele etmemeye zerre hakkı yok. umarım kısa zamanda yollarımız ayrılır.
• 10239

  ultraslan, yönetim, okan buruk üçlüsü sadece bir kez "sen kimsin lan, bi kendine gel" dese gerçek dünyaya dönecek oyuncu. siyah ekranı, windows mavi ekranına dönecek ama beyimiz sanki padişah, maşallah kimse toz kondurmuyor.
  
  son 4-5 maçtır da görüyoruz zerre bir işe yaramıyor, koşmuyor, mücadele etmiyor öyle takılıyor.
  
  ulan o işi herhangi biri de yapar. gitsin menajeriyle en büyük purolardan alsınlar ağızlarına takılsınlar.
• 10240

  bu işin bittiği bariz belli ama suyunu sıkana kadar faydalanacağız sanırım kendisinden. eli kuvvetli olan biziz. barış' ı taraftar kapasitesinin üstüne çıkma aşkından dolayı sevmişti, galatasaray' da geçirdiği her güne şükrettiği için sevmişti. bundan sonra biz istediğimiz kadar bu barış. yeni kontrat olayının da ciddi olduğunu zannetmiyorum. istediği kadar surat yapabilir kendi hayatını bitirir.
• 10241

  26 ekim 2025 galatasaray göztepe maçında asla ilk 11 olmaması gerekiyor maç erken lehimize şekilde koparsa da süre almaması lazım.
  
  devre arasında da 25-30 bir teklif getirsin menajeri arabistandan, katardan, çinden neredense işte. avrupa zor artık.
• 10242

  hala oynatılmasına çok gülünç olan futbolcu. taraftarın kendisini ıslıklayarak bu kulübün şerefini ve haysiyetini kurtarmasına da çok sevindim.
  
  bu kulüp yıllardır şu işi anlamadı. yerli bir futbolcu galatasaray altyapısından çıkmamışsa her an gözden çıkarılabilir gözüyle bakacaksın. çünkü her türlü rezilliği çıkarmaya müsait oluyorlar. ve böyle takımda her türlü rezilliği çıkaran ve çıkaracak futbolcuları da ne yazık ki bu kulübün gerçek evlatları koruyor en fazla.
  
  bugün geldiğimiz noktada anlıyoruz ki galatasaray'da yıllardır bitmek bilmeyen çakma evlatçılık sevdası yüzünden zaha kaybedilmiş. kerem bugün bu takımda olsa belki sane'yi de kazanamayacaktık. bu kulübün haysiyetini ve şerefini bu kulübün gerçekten evladı olmayanların çiğnemesine müsaade etmeyin. neyse ki taraftardan yana içim rahat. yarın ne yapacağı belli olmayan bu tipin hakkını sonuna kadar vereceklerdir. bu adam o formayı giymeye utanmıyorsa, o formayı bu adama giydirenlerin de utanması yoksa taraftar en güzel sahnede, en güzel oyunda, en güzel anda gerekeni yapar.
• 10243

  galatasaray’ın sözleşmeli bir futbolcusu ve değerli bir aseti.
  
  aleyhine yapılan her türlü eleştiri, hakaret, tepki, giderken kazandıracağı parayı düşürür ve kendisini değersizleştirir.
  
  galatasaray taraftarı zekidir, futbolu bilir. en azından devre arası transfer dönemine kadar duyguları bir kenara bırakıp realist bakmalıyız. giderken kazandıracağı para, gelecek futbolcunun kalitesini de doğrudan etkileceğini düşünürsek, daha temkinli davranmakta fayda var.
• 10244

  galatasaray taraftarının haklı olarak hedefinde olan oyuncu. tekrara düşmeye gerek yok, menajer- kulüp ve futbolcu ekseninde yaşananlar herkesin malumu. ancak eğer barış alper yılmaz'dan gelir elde edilecekse futbolcuya tepki göstererek performansını düşürmemeliyiz. tamam eskisi gibi olmak mümkün değil zaten ama taraftar olarak bizim de bazen profesyonel olmamız şart. çıksın topunu oynasın. gol atarsa alkışlar, kaçırırsa yuhalarız. bu kadar. yoksa bu tepkilerin farkında olan ve barış'a talip olan kulüpler bunu bize koz olarak kullanacaktır.
• 10245

  yolların ayrılması gereken oyuncu.
  
  bitmişse bitmiştir, uzatmaya gerek yok. eski cansiperane oynayan barış'tan eser yok. 4 ekim 2025 galatasaray beşiktaş maçında rakibini takip etmedi, golü yedik. 22 ekim 2025 galatasaray fk bodo/glimt maçında yunus akgün daha çok pres yapmıştır ki pres konusunda kabiliyetsizliği ile biliriz kendisini. ee, ne oluyoruz yani? barış'ın 'koşmamasını' kaldırabileceğimiz bir yeteneği yok, kusura bakmasın. koşmuyorsa çöllerde yürümeye gidebilir, artık para da önemli değil.
  
  aralar düzelir vs. belki ama düşük bir ihtimal olarak görüyorum. bu ilişki bitmiş gibi, uzatmaya gerek yok.
• 10246

  daha önce defalarca belirtildiği üzere, ıslıklanma olayı performansına yönelik değil, bizzat barış alper’in kendisinedir, daha doğrusu karakter dönüşümünedir. zira daha kötü performanslarını daha önceleri tolere etmişti bu taraftar. bodo maçında da kötü oynamamıştı aslında, daha önce çokca şahit olduğumuz vasat performanslarından birini göstermişti sadece ama görüldüğü üzere taraftarın kendisine herhangi bir desteği ya da sabrı bulunmamaktadır. galatasaray taraftarını bu yüzden seviyorum. bu tepkiyi sıcağı sıcağına göstermeyip, kinini biriktirerek ve bilerek gösterdi. bu yüzden ıslıklandığında gram kızmadım, sevindim diyemem ama taraftara ilk defa bir ıslıklama olayında hak verdim. kerem ıslıklandığında köpürmüştüm sinirden halbuki.
  
  taraftarın gözünde artık ciro ile oyunlar oynayan, şampiyonluk kutlamasında kolbastı oynayan, alt liglerden gelip kazıya kazıya kariyer yapan, sevimli, takımına her şeyi veren, camianın çocuğu barış alper değildir artık. bu takıma para karşılığı hizmet eden, herhangi bir aidiyeti bulunmayan, superstar maaşı alan sıradan bir futbolcu statüsündedir. bundan sonraki tepkiler de statüsüne göre olacaktır. hatta tepkiler daha da sertleşecektir, bundan eminim.
  
  okan buruk belli ki kendisini seviyor ve değer veriyor ama barış alper ve taraftar ilişkisi kendisinin atmış olduğu karartılmış story ile ya da antrenmana çıkmayışıyla bitmişti zaten. bundan sonra o ilişki düzelmez, düzeltilemez. göstermiş olduğu performans, atmış olduğu goller vs sadece ayrıntıdan ibarettir artık. taraftarın gözünde zaha neyse barış alper de o’dur. fazlası değil.
  
  yönetim ve okan buruk umarım bu bitmiş ilişkiyi inada bindirmez ve devre arası kendisini gönderir. yerine transfer yapılmasa da olur, hiç farketmez. 30 yıldır galatasarayı takip ediyorum, levent tüzemen misali takımımla ilgili her ayrıntıyı hatırlıyorum ve şunu diyebilirim ki daha önce barış’ın sergilemiş olduğu davranışa benzer bir davranışı hiçbir futbolcu sergilememiştir. bu gözler deplasmanlara kasıtlı olarak gitmeyen ve daha sonrasında takıma haber vermeyip kaçan lincoln’u gördü, emre belozoglu ve okan buruk’un bedavaya inter’e gidişlerini izledi, imparator’un kal demesine rağmen atletico’ya transfer olan arda turan’ı izledi, avrupa’ya transfer olacağım diye tutturup gittikten 1 sene sonra fenerbahçe’ye giden kerem aktürkoğlu’nu bile gördü ama barış’ın yapmış olduğu hareket kadar hiçbir eylem sinirlendirmedi beni.
  
  bakın bu saydığım saçmalıkların hepsini mantıklı bir nedene bağlayabilirim ama barış’ın yapmış olduğu bu saçmalığı hiçbir mantıklı sebebe bağlayamıyorum. para istemesine gram kızmıyorum, daha önce yazdıklarım ortada, sallai’nin 2,5 aldığı yerde yunus ile barış çok daha fazlasını hak ediyor dedim zaten ama barış’ın bu davranışını ne taraftar ne de camia hak ediyordu. ben adım gibi eminim, bu saçmalıkları yapmasaydı da kontrat alırdı bizden. ulan bu kulüp kimlere ne paralar veriyor, sana mı vermeyecek zaten. gitmek istediğin kulüp bir avrupa kulübü olsa bi nebze yine anlarım da allah’ın arap kulübüne 25 yaşında illa gideceğim diye tutturup bir de bunun üstüne saçma sapan tiplere girmek de nedir yahu. o kadar da değil arkadaş. sözde özür dilediği post da cabası. neymiş bize en çok bonservisi getirmek istiyormuş. yav senden böyle bir talepte bulunan kim, bu kulüp bu sezon 75’e osimhen’i indirdi de seni satmayı düşünmedi. sen kimsin ki böyle şeyleri bizim yerimize düşünüyorsun diye kimse demedi, keşke biri çıkıp kendisinden hesap sorsaydı. koskoca galatasaray kulübü kendisinden gelecek paraya tabi zannediyor. neyse ya yazdıkça sinirleniyorum.
  
  daha önce kendisi hakkında söylemiştim, benim gözümde artık yok hükmündedir. attığı gole hiçbir zaman barış attı diye sevinmem. staddaysam ismini haykırmam. varlığı ya da yokluğu ilgim dışıdır. tamamen ignore ediyorum kendisini. bu saatten sonra ne yaparsa yapsın kendisine gram sempati göstermem. umarım tez zamanda ait olduğu yere satılır ve kendisinden kurtuluruz. sonrasında fener’e mi gidiyor, nereye giderse gitsin. kulübün yerinde olsam madde falan koymam ki yerini bilsin. belli ki kendisi son zamanlarda yerini baya unutmuş durumda.
• 10247

  uzaktan gördüğüm kadarı ve hal hareketleri ile ''acaba ben neyi nerede yanlış yaptım'' diye düşünecek bir insan olduğuna inanmıyorum ama bir dank! etmesi lazım. inşallah geç olmaz.
  
  galatasaray futbolcusu.
• 10248

  hikayede şöyle bir metin geçer; ilahi yargının bir savaşçısı yedi kat gökten yeryüzüne düşer. kutsal kitaplar devamında şunu söyler: “insan kusurlu yaratılmıştır”. incil yedi büyük günahtan bahsederken en ölümcül olanı kibirdir der ve şöyle devam eder “ fakat yüreği kibirlenip ruhu gururla katılaşınca, tahtından indirildi ve yüceliği ondan alındı.”
  
  yılmaz savaşçı kanın kırmızısını, güneşin kızıla çalan sarısını yar edinenlerden güç aldı, yıkılmaz bir adam oldu. zaman oldu ki devlerin sofrasına oturdu, dövüştü, muzaffer oldu. sonunda şeytan ona musallat oldu: “zaferlerin hepsi sendendir, rızkın ise pek azdır, rızık iste!” dedi. iblisi aileden sandı, oysa ailesi pek yakındı pek büyüktü, yüreklerinde ona yer vardı. lakin o reddetti: “ çöl topraklarında bana rızık çoktur dedi, sizin gündüzleriniz bile karanlık.” paylaştığın karanlık kalbine sinmiş dediler, gel vazgeç yüreğimizde sana hala yer var. oysa kibir kalbe yapışan zift gibidir.
  
  şimdi ona şans verildi, neyi seçerse hakkıdır. lakin bilinsin istedim; deniz yarıldıktan sonra tövbeler kabul olmuyor!
  
  not: yazar metaforik bir dil kullanmış olup metaforlar gerçek hayatta kimseyi iğnelememektedir.
• 10249

  etkileşim yapıyor diye özellikle ama özellikle galatasaray'lılığıyla övünen kanallara sabah akşam bülent uslu takliti yaptırtan, ayağını sürçtüğü edit çıksa hafta boyu ''siyah ekran, sözleşme'' kelimelerini cümle içinde kullanarak ''o günden beri zemine de düzgün basamıyor:(('' temalı içeriklerle düşük profilli kitleyi tetikleyip de twitter'a kesiti düşebilsin diye koca koca adamlara aynı şeyleri, aynı cümlelerle, aylardır papağan gibi ciyak ciyak öttüren galatasaray futbolcusu.
  
  yeminle gına geldi artık.
• 10250

  en büyük üzüntülerimden biri, kendisini neom'a satıp lookman'ı almamamızdır. barış fiziksel olarak her zaman çok iyi olsa da oyun zekası açısından yetersiz bir oyuncu. ekran karartma meselesi, samimiyetsiz bir özür dilemesi, menajeriyle devam kararı ve antrenmana çıkmaması gibi durumlar olmasaydı belki bu entryi girmezdim ancak bu profesyonellikten uzak davranışlarını hâlâ kabullenemiyorum. artık kendisinin de galatasaray'da başarılı olamayacağını düşünüyorum. umarım 40 milyon euroluk teklifler yine alabiliriz.