• 1
    az önce zemine çim rulolarının yerleştirildiği, koltukların yeni yeni takılmaya başlandığı bir fotoğrafla karşılaştım. olm minicik lan sanki sahanın uzunluğu 50 metre gibi. birçoğumuz istisnasız her gün bilgisayarının başına geçip yapılışını izledi. inşaatın durduğu günler aklıma geldi de, okula gittiğimde kafamda hayal kurardım açılır kapanır çatıyı. nasıl oldu anlamadım ama bir şekilde yapıldı o stad. ulaşım olarak çektiğimiz çileler daha yeni yeni düzeliyor.

    evet, dış cephesi çok kötü ancak şu an afedersiniz ama s*k*mde bile değil. inşaat döneminde kurduğum hayallerin hiçbiri olmadı bile. artık bir yerden sonra lanet olsun bitsin de şu koltuklara oturalım 52000 kişi başka bir şey istemiyorum diye çok dua etmişimdir. neyse, ilgili görsel aşağıda,

    http://futbolingo.com/...rk_telekom_arena.jpg
  • 4
    uzun zamandır yazmadığım sözlüğe, öğrenciliğimden kalma benzerlikler taşıyan bir gecede bir şeyler karalamak istedim. üniversite zamanımda bilgisayarı her açtığımda mutlaka bir sekmede sözlüğün sayfası da olurdu, iyi takip ederdim. güzel olurdu arka planda çalan (bkz: gece vardiyası şarkı listesi) başlığına girebilecek şarkılar eşliğinde romantik şeyler karalamak. bu girdi de onlara benzer bir yazı olacak gibi duruyor. yani en azından başlamadan önce öyle planlıyordum. bundan sonrası spontane gelişecek gençler.

    neyse, gelelim söz konusu başlığı ziyaret etmemdeki meseleye. ben sakaryada doğmuş büyümüş dışarıya pek çıkmamış istanbulda falan da akrabası olmayan * bu sebepten ötürü de çok sıklıkla galatasaray maçlarını canlı izlemeye fırsat bulamamış bir çocuktum. *

    lise zamanlarında herkesin farklı tercihleri vardı. farklı üniversiteler, farklı şehirler falan. bizim de kafamız az karışık değildi hani. e halimiz de az çok ortada, böyle taştaşları yayarak tercih yapabilecek bir öğrenci değiliz yani. ama ne olursa olsun istanbulda olmalıydım. vermişim ben kararımı. ne okursam okuyayım ama istanbulda okuyayım. istanbulun başlı başına etikisi de var tabi ki ama bu kararımı kesinleştiren en net olay, çok da önemli olmayan bir tarihte (bkz: 3 nisan 2001 galatasaray real madrid maçı) özetini izlerken dayımın işte ben de bu maçtaydım demesi ile başladı. kendisi de öğrenciliğini istanbulda geçirmiş ve bu tarz nimetlerinden faydalanmış. böyle geçen birkaç muhabbetten sonra dedim kardeşim ben de gidecem şu anasını sattım şehrine. sanki sakarya istanbula 5 gün uzaklıkta amk. neyse koyduk ya kafaya, attık bir şekilde kendimizi yedi tepenin kucağına. o zamanlar ali samiyen kalmadı tabi. yavaş yavaş gökdelenler yükseliyor yerinde. ben de daha önce gitmemişim arenaya galatasaray maçı izlemeye. * neyse sakaryada doğmuş büyümüş ve sakaryada eğitim hayatına devam eden bir arkadaş ile * kararlaştırdık (bkz: 16 ekim 2011 galatasaray bursaspor maçı) için biletlerimizi aldık ve maç gününü beklemekteyiz. sıradan bir lig maçı herkes için ama vallahi şampiyonlar ligi maçı gibi bekledim ben.

    neyse efendim. gün gelmiş çatmış. istanbulda hava yağmurlu. bu bahsettiğim arkadaş da sakaryadan üniversite grubu ile geliyor. ben maça saatler kala çıktım zaten metronun tünelinden. bekliyorum gişelerin önünden ha geldi ha gelecekler diye. o zamanlar pasolig yok daha. ama bu arkadaşın gs bonus kartı ile almışız biletleri. ben o heyecan ile zaten beklemeden her türlü girerdim içeri ama malesef biletimi elime alabilmem için bu arkadaşın da mevcudiyetinin orada olması gerekiyormuş. yav arkadaş hiç mi hesaba katmazsın köprüdür trafiktir odur budur. içeride futbolcuları tribüne çağırırlar mesaj atarım. sesler yükselir mesaj atarım. ananons gelir mesaj atarım. saniye geçer mesaj atarım. o kadar çok neredesiniz diye mesaj attım ki şöförden daha iyi takip ediyorum yolu. hatta en son aradığımda telefonu kapatma gişelere gelene kadar dediğimi hatırlıyorum. maç ha başladı ha başlayacak. tam artık kafayı yemek üzere iken bu arkadaş geldi gişelerin önüne. ne kadar heyecanlı isem sıraya girmemişim de neredesiniz diye mesaj atarken yerdeki su birikintileri ile uğraşıyorum. gişelerin önü dolu amk. neyse sıraya girdik. sıra ilerlemez oldu. en ön sırada birisi gs bonus kart ile ilgili sıkıntı mı ne çekiyormuş. . taş duvarları yıkıp geldim demirleri söküp geldim hayatımı yıkıp geldim heeeey diye bağıra çağıra en önde milletin üstünde buldum kendimi. zaten hafif bir yükselmeyi bekliyormuş kalabalık güruh. sıranın falan amına koyulmuş * vaziyette hepimiz üst üste en öndeyiz. benim ülkemde ne yazık ki işler böyle yürüyor. sorun falan kalmadı anında çözüldü problemler. neyse aldık elimize kağıt biletimizi. o andan itibaren attığım deparı hayatımda belki bir belki iki defa atmışımdır.

    o güne dair herşey unutulur da, merdivenlerden çıkıp da sahanın yeşilini gördüğüm o an unutulmaz. böyle bir his böyle bir ayakların yerden kesilme şekli yok amk. güzel de maça denk gelmişiz hani. şimdi geriye dönüp baksan sıradan bir lig maçı ama tekrar izleseniz sizi alır çooook güzel yerlere götürür bu maç. bu maçta (bkz: 16 ekim 2011 galatasaray bursaspor maçı)
    tribün de gerçekten çok güzeldi. deplasman tribünün de iyi olmasının bunda etkisi vardır mutlaka. neyse maç 1-0 devam ederken içimden geçiriyorum çok şükür ayağımız uğurlu geldi ilk maçımız ilk galibiyet olacak şeklinde. derken serdar aziz attı golü. 1-1 e getirdi maçı. dedim senin şom ağzının ta amk çocuk. neyse ki kalbimiz temiz. baroş reis boş döndürmedi bizi ilk maçımızdan. bizim de arkasında olduğumuz kaleye bıraktı topu. heyy yavrum benim be maçta bitmek üzere hani. yav gel de tarif et işte o duyguyu. sadece yaşayan bilir yemin ederim.

    böyle oldu benim de bu stat ile tanışmam. çok şükür bizde yedik ondan sonra istanbulda okumanın ekmeğini birçok kez. tek ukde kaldı içimde o da işte şudur (bkz: #2096631).

    durumu olup da okuyanların vakitlerini çaldığım için özür dilerim. ama bu entry buraya kadar okuyan da şu maçın özetini izlesin bir zahmet.

    http://tr.beinsports.com/...ursaspor-2-mac-ozeti

    allaha emanet.
  • 7
    --- alıntı ---

    galatasaray'dan kapasite hamlesi: 62.500!

    falcao ve yapılan flaş transferler sonrası galatasaray taraftarı kombinelere akın etti, sarı-kırmızılı yönetim de tribün kapasitesini artırarak hem talebi karşılamak hem de maddi kaynak sağlayabilmek için harekete geçti.

    buna göre türk telekom stadı'nın kapasitesi 10 bin artırılacak. stadın 52 bin 500 olan seyirci sayısı 62 bin 500'e çıkarılacak. süper lig ve kupa maçlarında taraftarlar avrupa'da bazı ülkelerde olduğu gibi kale arkasında ayakta maç izleyecek. bunun için ingiltere'den özel demir korunaklar getiriliyor. açılır kapanır koltuklar iç saha maçlarında kapatılacak ve böylece alan açılacak. koltuklar, avrupa mücadelelerinde uefa'nın istediği şekle getirilecek.

    cim-bom'da kombine satışının şimdiden 40 binlere ulaştığı dile getirildi. bu da ilginin ne kadar büyük olduğunun bir göstergesi...

    galatasaray yönetimi'nin diğer bir düşüncesi de deplasman takımının tribünlerinden avantaj sağlamak... kurala göre rakip takım taraftarı için yüzde 5'lik bir kontenjan ayırmak zorunda kalan sarı-kırmızılılar, fenerbahçe, beşiktaş ve trabzonspor ile oynanacak maçlar dışında bu bölümü dolduramıyor. bu nedenle deplasman tribününü de ikiye bölecek olan aslan, satılmayan bölümlere de kendi seyircisini almayı planlıyor.

    başvuru yapıldı

    bu düşüncelerini hayata geçirmek için önce gerekli izinleri alacak. türkiye futbol federasyonu'na bu konuda başvuruda bulunan sarı-kırmızılılar, buradan gelecek cevabı bekliyor. tff yönetimi de ilk toplantısında konuyu ele alacak.

    --- alıntı ---

    sporx

    https://www.sporx.com/...2-500-SXHBQ799202SXQ

    böyle bir şeyi gerçekleştirebilirsek çok tatlı olur. umarım haber doğrudur.
  • 8
    --- alıntı ---

    galatasaray'dan kapasite hamlesi: 62.500!

    falcao ve yapılan flaş transferler sonrası galatasaray taraftarı kombinelere akın etti, sarı-kırmızılı yönetim de tribün kapasitesini artırarak hem talebi karşılamak hem de maddi kaynak sağlayabilmek için harekete geçti.

    buna göre türk telekom stadı'nın kapasitesi 10 bin artırılacak. stadın 52 bin 500 olan seyirci sayısı 62 bin 500'e çıkarılacak. süper lig ve kupa maçlarında taraftarlar avrupa'da bazı ülkelerde olduğu gibi kale arkasında ayakta maç izleyecek. bunun için ingiltere'den özel demir korunaklar getiriliyor. açılır kapanır koltuklar iç saha maçlarında kapatılacak ve böylece alan açılacak. koltuklar, avrupa mücadelelerinde uefa'nın istediği şekle getirilecek.

    cim-bom'da kombine satışının şimdiden 40 binlere ulaştığı dile getirildi. bu da ilginin ne kadar büyük olduğunun bir göstergesi...

    galatasaray yönetimi'nin diğer bir düşüncesi de deplasman takımının tribünlerinden avantaj sağlamak... kurala göre rakip takım taraftarı için yüzde 5'lik bir kontenjan ayırmak zorunda kalan sarı-kırmızılılar, fenerbahçe, beşiktaş ve trabzonspor ile oynanacak maçlar dışında bu bölümü dolduramıyor. bu nedenle deplasman tribününü de ikiye bölecek olan aslan, satılmayan bölümlere de kendi seyircisini almayı planlıyor.

    başvuru yapıldı

    bu düşüncelerini hayata geçirmek için önce gerekli izinleri alacak. türkiye futbol federasyonu'na bu konuda başvuruda bulunan sarı-kırmızılılar, buradan gelecek cevabı bekliyor. tff yönetimi de ilk toplantısında konuyu ele alacak.

    --- alıntı ---

    yusuf günay tarafından doğrulanmıştır.

    https://twitter.com/.../1169151769248772096
  • 10
    koltukların kaldırılmasına ek olarak reklam panoları sahaya bir adım daha yaklaştırılıp tribünler panoyla birleştirilir ise yine ek alan sağlanacaktır düşüncesindeyim. premier lig takımlarının eski stadları bu örneğe çok uyuyor. bu şekilde hem tribünler sahaya daha yakın olacak, hem de rakip takım için daha boğucu bir atmosfer olacak. sahaya atlayacak salaklardan korkuluyor ise alman liglerindeki gibi tribünlere geçişi engelleyen ince tellerden çekilebilir.

    örnek; https://gss.gs/uV9.jpg
  • 13
    bu tarz uygulamalarla, hem maç günü gelirlerinin hem de cazibesinin daha da arttırabileceği stad.

    --- alıntı ---

    abd'nin en ünlü futbol takımlarından biri olan dallas cowboys taraftarları, kendilerine sunulan 'akıllı selfie' imkanı ile istedikleri takım oyuncusuyla fotoğraf çektirebiliyorlar.

    https://twitter.com/.../1171340786551656448

    --- alıntı ---
  • 15
    --- alıntı ---

    galatasaray yönetimi stad kapasitesini 7 bin artıracak proje için bakanlıktan cevap bekliyor. kale arkalarında (dortmund) ayakta izni çıktığında şampiyonlar liginde ise koltuk konulacak.

    --- alıntı ---

    https://twitter.com/.../1171874224484618240

    evimiz. kapasite arttırımı için talepte bulunduğumuz, güzel gibi görünen ama içinde tutarsızlıklar barındıran bir talep bu. 2 tane çok deli soru kafamı kurcalıyor.

    1- sezon başlamadan insanlara taahhüt edilen koltuklardan vazgeçmeleri nasıl bekleniyor?
    2- bu passolig denen nane bu şartlarda nasıl işleyecek?* işlemeyecekse biz neden yenileme bedeli adı altında 50 lira haraç ödeyeceğiz?
  • 16
    https://twitter.com/.../1172109722545049600

    başkan yardımcımız yusuf günayın söylediğine göre 7 bin değil 10 binin üzerinde bir artış olacak.

    kale arkalarında merdiven boşluklarında ayakta izleneceği için kimse koltuklarından vazgeçmeyecek.
    pasolig zaten kişiyi değil bloğu kapattığı için bir fark yaratmayacak açıkçası.

    bizim için iyi bir gelişme.
  • 17
    https://karmod.com/...ruksiyon-villa.html?

    eğer linkteki gibi bir çelik iskeletli villanız yoksa maça ailenizle gittiğinizde "allahım büyük istanbul depremi olacaksa şimdi olsun" diye içinizden geçirecek kadar güvenlidir.

    kim aradığınız uzman ayrıca? şu an kulüpte görevli birinin beyanının benim dediğimden daha tutarlı olma şansı yok. gerçek bilgi alabileceğiniz insanlar iz mühendislik, yüksel proje, schlaich bergermann und partner engineers ortaklığında statik projeleri hazırlayan ekibin yapı analizini yapan mühendisi. bu eleman dışındakilerin size vereceği görüşün genel kültürden öte bir kıymeti yok.

    http://www.arkiv.com.tr/...k-telekom-arena1/742
  • 18
    http://gss.gs/2792522 burada da görüldüğü üzere bizim için büyük güç olan tribünlerin yavaş yavaş hiç bir anlam ifade etmeyen, deplasmana gelen takımlar için korkulacak yer olmaktan çıkmaya başlayan yer.

    22 ekim 2019 galatasaray real madrid maçını türk telekom arenadaki ilk maçımızı izledim. benim için 20. dakikadan sonrası tamamen hayal kırıklığı oldu.

    hayal kırıklığı olmasının en büyük sebebi, maçta çok fazla suriyelilerin olması. maça girerken, tribünlerde etrafımızda hep suriyeli vatandaşlar vardı. olmalarından ve tezahürat yapmamalarından daha kötü bir şey varsa o da real madrid'i desteklemeleriydi. yediğimiz golde bazıları bağırarak gol diye sevindi, bazıları kaçırdığımız gollerde mutlu oldular. bunlara tepkisiz olanlar ise 90 dakika boyunca telefondan video çektiler. bugün çıkan haberlere göre yaklaşık 20 000 devir yapılmış ve çoğu yabancı uyruklu kişilere yapılmış bu devirlerin. bu bağlamda tribünlerden baskı oluşturmanın rakibi baskı altına almanın imkanı yok ki zaten öyle oldu. ilk 5 dakika hariç taraftar sadece maçı izledi.

    yönetim bu duruma kesinlikle el koymalı. bazı kişilerin galatasaray üzerinden kar elde etme çabasının önüne geçilmeli. adamlar aldıkları kombineleri sadece 3 maçta devrederek ücretini çıkartıyorlar ve anladığım kadarıyla daha fazla para verdikleri için yabancı uyruklu insanlara devrediyorlar. kesinlikle kombine devir etme olayının kaldırılması gerekmektedir. maça gidemeyecek olanlar da, eğer yerim boş kalmasın diyorsa kulübe ücretsiz şekilde devretmeli, kulüp de bu kombineleri yapacağı çekilişlerle ücretsiz bir şekilde dağıtmalıdır. sadece ticaret için alınmış kombineler bulundukça ve bu kombineler yüzünden kimse bilet bulamadıkça, insanların hem maç izleme şansı elinden alınıyor hem de birilerinin haksız kazanç elde etmesi sağlanıyor.

    hayal kırıklığının ikinci sebebi ise, malum, oyunculara tepki gösterme mevzusu. ben genel olarak, görevini iyi yapmayan oyuncuların ve yöneticilerin tepki almasına çok karşı bir insan değilim. sonuçta normal çalışan insanlara göre çok çok fazla para alıyorlar ve bu paraları kazanmalarının sebebi bu spora olan ilgi. o yüzden tepki mutlaka olur ama bu tepkinin zamanı ve yeri ayarlanması gereklidir. hiç bir şekilde iddianın olmadığı durumlarda ve dakikalarda tepki göstermek zaten olmuş olana tepki göstermektir ki sonuca çok fazla etki etmez. ama sen şampiyonlar liginin en önemli maçında maçın başında oyuncun topu ayağına aldığında homurdanırsan o oyuncu bir daha ileri gidemez, çalım atamaz. önü boşken gerideki oyuncuya pas vermeye çalışır ve top kaybeder. ben daha önce ıslıklandığı bir maçta çok daha iyiye giden bir oyuncu görmedim ve 22 ekim 2019 galatasaray real madrid maçında da oyuncularımızı olduğundan daha kötüye götüren durum buydu.

    özetle bu tribün kültürü ve kombine mevzusu düzelmedikçe rakipler için cehennem olmaktan çıkıp güle oynaya istediklerini aldıkları arena olmaya devam eder.
  • 20
    doğu tarafındaki tribünlerin üzerindeki çelik konstrüksiyonun içine ali sami yen stadyumunda kapalı üstte bulunan galatasaray logosunun koyulması gereken stadyum.

    ali sami yen stadyumundaki galatasaray logosu

    https://i.hizliresim.com/P7dMbQ.jpg

    koyulması gereken yer

    https://i.hizliresim.com/RgA35j.jpg

    ali sami yen ruhunu yeni stadyuma aktarabilmek için güzel bir detay olacağını düşünüyorum. hem de bir nebze soğuk demir görünütüsünden kurtulmuş olur.
  • 22
    dünki mustafa cengiz galatasaray tv canlı yayınında koltuk arttırımı konusunda açıklamalar yapılmış stadımız.

    https://youtu.be/hKYCY_kLUsE?t=564

    sunucu hanım, stad artık yetmiyor, bir koltuk arttırımı yapılacak mı diye komik bir soru sordu.

    stad yetmiyor? hangi stadtan bahsediyoruz hanımefendi? senede sadece mayıs ayındaki şampiyonluk maçlarında 51 bin kişi çektiğimiz stadımız mı?

    koltuk arttırımına şuan için gerek yok. neye gerek var? kombine sahiplerinin en az 10 maça gitme zorunluluğu kotasına ihtiyaç var. bir kombine sahibi kombine devretmeyip, senede sadece üç maça gidiyorsa bu arkadaşın diğer sezon kombine hakkı elinden alınmalıdır. fenerbahçe derbilerinde bile istenilen seviyelere gelemiyoruz. ha falcao faktörü ile biraz olsun derbi ortalamasını aşmış olabiliriz.
App Store'dan indirin Google Play'den alın