1
genellikle uluslararası turnuvalarda, o güne değin futbolda geri olduğu düşünülen ülkelerin, milli takımlarının veya ulusal bir takımının, veyahut büyük takımlaradan birine transfer olduktan sonra o takımda başarılı olmuş bir futbolcunun başarısı sonrasında gözlerin o ülkeye çevrilerek yapılan transferlerle ülkemizde ortaya çıkmış bir ekoldür.
------spoiler-----
gheorghe hagi, ilk sezonunda galatasaray'ı şampiyonluğa taşırken doğru formül de bulunuyordu. galatasaray'ın ana hedefi rumen ekolünü oluşturmaktı artık. hagi'nin galatasaray'a katıldığı 1996-97 sezonu'nun devre arasında steaua bükreş'ten adrian ilie dahil oldu galatasaray kadrosuna. ilie'nin harika performansından sonra 1997-98 sezonu'nda yine steaua bükreş'ten iulian filipescu ve barcelona'dan gheorghe popescu, saha içindeki başarının yolunu açtı. en başta bahsettiğimiz nokta, tam da burasıydı. değişen futbol koşullarından önce, başarının formülünü rumen ekolünde bulmuştu galatasaray.
galatasaray'daki rumen yapılanmasından esinlenen fenerbahçe, 1997 yılında galatasaraylı adrian ilie'nin kardeşi sabin ilie ile anlaştı. sabin, fenerbahçe'deki kısa kariyerinin ardından kocaelispor'da da forma giydikten sonraki 10 sezonluk dönem içerisinde 15 farklı takım için ter dökecekti. yine de bu durum, fenerbahçe'nin rumen oyunculardan vazgeçeceği anlamına gelmiyordu. 1998 yılındaki viorel moldovan transferi ve oyuncunun devam eden süreçte sergilediği performans, fenerbahçe'yi tatmin etmiş olmalıydı. beşiktaş da 2000'li yıllarda marius maldarasanu ve daniel pancu ile şansını deneyecekti, rumen katkısı başlığında.
-----spoiler-----
ayrıca.
(bkz: yugoslav ekolü)
(bkz: afrika ekolü)
(bkz: brezilya ekolü)
spoiler bu sayfadan apartmadır.
http://eraysozen.blogspot.com/...-yabanc-ekoller.html
(bkz: tembellik ne güzel şey yarabbim)
------spoiler-----
gheorghe hagi, ilk sezonunda galatasaray'ı şampiyonluğa taşırken doğru formül de bulunuyordu. galatasaray'ın ana hedefi rumen ekolünü oluşturmaktı artık. hagi'nin galatasaray'a katıldığı 1996-97 sezonu'nun devre arasında steaua bükreş'ten adrian ilie dahil oldu galatasaray kadrosuna. ilie'nin harika performansından sonra 1997-98 sezonu'nda yine steaua bükreş'ten iulian filipescu ve barcelona'dan gheorghe popescu, saha içindeki başarının yolunu açtı. en başta bahsettiğimiz nokta, tam da burasıydı. değişen futbol koşullarından önce, başarının formülünü rumen ekolünde bulmuştu galatasaray.
galatasaray'daki rumen yapılanmasından esinlenen fenerbahçe, 1997 yılında galatasaraylı adrian ilie'nin kardeşi sabin ilie ile anlaştı. sabin, fenerbahçe'deki kısa kariyerinin ardından kocaelispor'da da forma giydikten sonraki 10 sezonluk dönem içerisinde 15 farklı takım için ter dökecekti. yine de bu durum, fenerbahçe'nin rumen oyunculardan vazgeçeceği anlamına gelmiyordu. 1998 yılındaki viorel moldovan transferi ve oyuncunun devam eden süreçte sergilediği performans, fenerbahçe'yi tatmin etmiş olmalıydı. beşiktaş da 2000'li yıllarda marius maldarasanu ve daniel pancu ile şansını deneyecekti, rumen katkısı başlığında.
-----spoiler-----
ayrıca.
(bkz: yugoslav ekolü)
(bkz: afrika ekolü)
(bkz: brezilya ekolü)
spoiler bu sayfadan apartmadır.
http://eraysozen.blogspot.com/...-yabanc-ekoller.html
(bkz: tembellik ne güzel şey yarabbim)