2
hatirliyorum daha, uefa kupasi zaferi yilimizda, yari final rövans maci icin leeds'e gitmistik. malum, tansiyon yüksekti, cünkü ilk macta iki ingiliz ölmüstü, ve türk seyirci maca alinmiyordu. sinir savasi vardi. o günkü star gazetesinin ilk sayfasinda "fatih'in askerleri blabla" diye birseyler yaziyordu. sonra da sahaya cikacak ilk onbirin kafalari fotoshop sayesinde asker üniformalari, hatta yanlis hatirlamiyorsam, komando giysisinin üstüne yapistirilip, bir de ellerinde makineli tüfekle ilk sayfada yansitilmisti.
bu videoyu gecen hafta gördügümde o haber aklima gelmisti.
ikisinden de tiksindim.
cünkü futbol bir spordur, ve spor her seye ragmen dostluk demektir. futbolculari ellerinde kalashnikov'lu askerlere benzetmek bence ruh hastasi bir zihniyetin ürünüdür. ve bu zihniyetin bir yansimasi da "rijkaard'in askerleri" yakistirmasini yapanlarda da mevcuttur bence.
kadiköy ne düsman ülkesi, fenerbahce de hesap sorulacak, asker gönderilecek bir yer degil. pazar türkiye'nin en büyük futbol maci oynanacak. ve özünde bu bir mac. savas degil. asker yok orada. futbolcu, sporcu var. silah da yok. futbol topu var.
böyle söylemlerle bu kadar kolay gaza gelmeyelim, yoksa yine gecen sezon ali sami yen'deki utanc gecesini yasariz.
