• 1
    o sezon içinde oynadığımız en heyecanlı maçlardan biri olan turkcell super lig 2005 2006 sezonu 23. hafta karşılaşması. maça hızlı başlayan galatasaray 3. dakika'da necati ile öne geçmiş, 30. dakika'da o zamanlar değeri 10 milyonlarla ifade edilmeyen holosko mondragon'un üzerinden aşırdığı kafa golüyle skoru 1-1'e getirmişti. devre arasına böyle girilecek derken 43. dakika'da volkan aslan yaklaşık 25 metreden yaptığı vuruşla eski açık tarafındaki kaleye jeneriklik bir gol atarak skoru 2-1'e getirmişti. 76. dakikada o sezon manisaspor'da kiralık oynayan numaralı'nın önünde atağa çıkan arda'nın pasında holosko kendisinin ve takımının ikinci golünü atmıştı. zaten o maçta manisaspor'un başında bulunan ersun yanal'ın milli takım teknik direktörlüğü döneminde hakan şükür'ü kadro dışı bırakması sebebiyle tribünlere yansıyan gerginlik puan farkının açılacak olma ihtimaliyle daha da yükselmiş, son dakikalar stres ve sinir harbi şeklinde geçmişti. dakikalar 86'yı gösteriyordu ki rigobert song topla birlikte atağa çıktı. orta yuvarlağı da biraz geçtikten sonra şut atmaya karar verdi. onca oyuncunun arasından bir mermi gibi giden top yerden sekip bülent ataman'ı da yanıltarak gol olmuş; tribündeki binleri, ekran başındaki milyonları sevinçten çıldırtmıştı. rigo'nun golden sonra yaptığı aslan yürüyüşü ise o muhteşem golü daha da unutulmaz kılıyordu. uzatma dakikalarında ümit karan'ın kaleye girmekte olan topunu sabri'nin tamamlamasıyla maçın skoru ortaya çıkıyor, şampiyonluk yarışı da nefes nefese sürmeye devam ediyordu.
  • 3
    sabri sarıoğlu'nun golünden sonra ümit karan'ın sevinmek yerine sabri'nin üzerine yürüdüğü maç. zira o sezon (bkz: ümit karan) gol krallığına koşuyordu ve de (bkz: sabri sarıoğlu) onun galiba isteyerek bir golüne çizgide dokunarak engel olmuştu...

    şimdi şu iki futbolcuyu düşünüyorum. hani ümit karan-sabri sarıoğlu tartışması için bunu diyeceğim pek aklıma gelmezdi ama ümit kızmakta haklıydı. skor 3-2 idi ve sabri'nin topu tamamlamasına gerek yoktu. zaten gol olacaktı.. neyse gençliğine verelim, neticede sabri benim adamımdır.

    ayrıca bu maçta hasan şaş, (bkz: arda turan) ile girdiği ikili mücadelelerde hırsından dolayı olsa gerek sert fauller yapmış ve numaralıda oturan taraftarların baya tepkisini çekmişti. hatta o taraftarlardan 4-2'lik galibiyete rağmen maç sonu kendisine baya küfür edenler de olmuştu. (bkz: hasan şaş) sinirden ağlamıştı.

    bir gereksiz ayrıntı da hakan şükür'ün ilk 11'de oluşuydu. kral, 14. hafta 1-0 kaybedilen fenerbahçe derbisi sonrası "yedek kalırsam devre arası ayrılıcam" açıklamasını yapan (bkz: ümit karan) ve necati ateş'in ardından forma için "üçüncü forvet" konumuna düşmüştü ligin ikinci yarısı başladığında..

    ama söz konusu rakip manisaspor ve onların hocası (bkz: ersun yanal) olunca, bir de geçmişte formda olmasına rağmen milli takım'a alınmamasının gazı kendisine hatırlatılınca, (bkz: hakan şükür) bu maç ilk 11'de yerini almıştı. kral hırslıydı, çok çalışmıştı ama gol atamamıştı.

    son dip not da; arda turan omuz omuzalarda uğur uçar'ı yıkmıştı.
  • 5
    ali sami yen'e ilk kez adım attığım maçtır. merdivenlerden çıkıp sahayı gördüğüm o ilk an mükemmeldi gerçekten. benim adıma da garip bir şans ki, galatasaray forması giymemesine rağmen arda turan'ı ilk maçımda canlı izlememe vesile olmuş maçtır. sağ bek oynamıştı gözümün önünde ve bir de asist yapmıştı holosko'ya. rigobert song'un golünde ise bir güzel çıldırmıştık yahu.
  • 8
    her zamanki gibi eski aciktaki yerimi almistim. yaklasik 10 kisilik arkadas grubuyla 2-0 dan sonra bitti bu is derken yedigimiz iki golle tezahuratlarimizi arttirmistik.. songun topu onune alip yeni aciga dogru ilerledigi sirada 'koydu koydu koydu' diye bagiriyordum ki harbiden oyle bir koydu ki butun ahali sanki gole ben vesile olmusum gibi benim uzerime ucmustu. eski aciktan diger tarafi tam gorememekten midir yada abdala malum olmasimidir bilemem ama ben demistim yani *
  • 13
    rigobert song'un golü çok güzeldi gerçekten. hem maçın son 5 dakikasında gelmesi, hem skoru 3-2'ye getirmesi, hem de golü atanın song gibi çok sevdiğimiz ama gol atmasına pek de alışkın olmadığımız bir isimden gelmesi daha da güzel yapmıştı o golü. song'un o sezonki ilk ve son golü de bu olmuştu. bir önceki sezon attığı gollerin ikisini de kafayla atmıştı aslan.

    fakat maçın esasen en güzel golü volkan aslan'ın attığıydı. zımba gibi gitmişti top. kaleye otuz metre mesafede top kendisine doğru süzülürken ve topa doğru rakip de atak yaparken vurmuştu volkan topa. ve top da bülent ataman değil bütün maykıllar gelse çıkarılamayacak bir şekilde gidip kaleyi bulmuştu.

    son gole gelirsek, orada da sabri inanılmaz bir şut çıkarmış, kaleci bülent topu çelmiş, ümit karan tamamlamak istemişti. top ümit'e son olarak çarpmış ve tıngır mıngır kaleye giderken sabri gaza gelip koşup topun tamamı çizgiyi geçmeden yakalayıp abanmıştı. gol krallığı iddiası bulunan ümit karan sabri'ye kızmıştı doğal olarak. sonunda o sezon ümit karan sakatlanacak, gol kralı da aykut kocaman'a göre türkiye'nin drogbası olan gökhan ünal olacaktı.
  • 14
    filip holosko'nun yeni yeni belalımız olduğu gösteren maçtı. özellikle 76. dakikada 2-2 yapan golü gereksiz bir paniğe yol açmış. song'un enfes golü bizi ipten almıştı. song'un zaten hatırladığım nadir uzaktan şutlarından biriydi. 4. golde sabri'nin gol krallığında zirveye oynayan ümit karan'ın gol şutunu niye tamamlamak için gereksiz yere koştuğu bugün merak konusudur.
  • 15
    maçı babamın çalıştığı iş yerinin çatı katında izlemiştim. iş yerinden daha çok ev ortamı vardı, büyük ekran televizyon ve bir de digiturk. digiturk'un bağlı kaldığı 2 sene boyunca her maç günü oradaydım. zaten o yıllarda çok fazla maça gitme şansım da olmuyordu. işte vestel manisa maçını da orada izlemiştim. 2-2'lik skor sonrası telaş ve heyecan üst seviyedeydi. televizyonun dibine kadar gelmiş, dizlerimin üstünde yere çökmüş ve atacağımız galibiyet golünü bekliyordum. song'un o unutulmaz golü sonrasında ise kendimi kaybetmiş, onun sevincini görmemle ben de yerde aslan yürüyüşü yapmaya başlamıştım. son dakika golleriyle kazandığımız maçlar arasında en unutulmazlardan biri de bu maçtı kesinlikle.
  • 17
    şu maç song'un golüne ayık kafayla şahit olsam sevincten ya ağlama krizleri gecirirdim yada kendimi camdan atardim. ama kesin bir kaza bela çıkardı ondan eminim. golden sonra ekrana gelen mondragon'un aglayışı beni hep derinden etkilemiştir. yokluklar içinde şampiyon olmuşuz. her hafta ayrı bir hikaye yaşamışız. yani kıyas yapmak doğru olmaz ama net galatasaray tarihinin en derin ve en anlamlı şampiyonluğu 2006 sampiyonlugudur. keşke o günlerde en azından bi ilkokullu olsaydım, şampiyonluğun her zerresini hatirlasaydim.

    (bkz: sarıyla kırmızıyla alnımızın akıyla)
App Store'dan indirin Google Play'den alın