17
karşı hamle ve karşı duruş stratejisi aslında çok basit ve net:
holding'i yıpratacak her türlü finansal aksiyon - finans kurumlarından uzaklaşmak - şehir hayatının çevreyi kirletici elemanlarından uzaklaşmak - bu işin başlangıcıdır.
yürüyerek ulaşabildiğiniz heryerde kazanım elde ediyorsunuz, çevre için, kendiniz için ve galatasaray için. bisiklet ve elektrikli bisikletler/scooterlar da öyle.
buradan başlayın.
the joy of less, less is more, the more of less gibi sadeleştirilmiş hayat ile gelen mutlulukları anlatan kitapları okuyun renktaşlarım. (epub, pdf bulursunuz aratırsanız)
tüketim kültürü yerine üretim ve sağlıklı çevre & dünya kültürünü benimsediğiniz an galatasaray kazanmaya başlıyor. galatasaray aşkı ile yola çıkarsanız kolay kolay ipin ucunu bırakmaz ve dünyamızı daha güzel hale getirmeye başlarsınız.
bakın 2050 diye bir kitap var prof. david passig - onu ve günümüz ekonomistlerini okuduğumuzda görülen trend zaten bu şekilde - genç kuşak artık tüketim ve çevre katliamına isyan ediyor.
2050'ye kadar dünya'nın durumu kritik çünkü nüfus artmaya devam edecek; fakat insanların artık daha bilinçli aile kurmaları sebebiyle nüfuslar 2050 den sonra net bir şekilde yaşlanmaya ve artmamaya tersine azalmaya başlayacak.
ekonomiye de etkileri olacak tabi - yoktan kazanmaya alışmış wall streetçiler, fon yöneticileri ve fon kumarbazları patır patır zarar yazıp dökülecek. economies of scale diye doğayı sömüren ölçek ekonomileri yerine benim tabirim ile "economies of boutique" yani butik robotik üretim bazlı çevre dostu yerel ekonomiler yükselecek.
2050'ye kadar korunan her bir dal bitki, her bir karış yeşillik ve doğa 2050'den sonra çevresini logaritmik olarak zamanla toparlayacak.
konu dışı gibi gözükse de öncü bir kitle olan biz galatasaraylılar doğa sevgisi ve takım sevgimiz ile bu organize kötülüğü bir adımla başlayan uzun yolculuğumuz ile yeneceğiz. organize kötülüğün baş aktörü kulağı çekile çekile uzaklaştırılacak oradan göreceksiniz.
çin atasözünün dediği gibi tüm büyük yolculuklar ufak bir adımla başlar - yürüyün galatasaraylılar - bisiklete binin ama bu adamların çarkına bir kaşık az su taşıyın. benden ne olur demeyin sizin gibi onbinlercesi olacak yüzbinlercesi olacak...
bu sayede organize kötülüğün aktörlerinin çocukları ve torunları da güzel bir geleceğe sahip olacak, o da bizim büyüklüğümüzü gösterir.
not: (böyle ofsayt çizgisi çeken oda hakemleri : yorumsuz) ufak tefek yazım.
holding'i yıpratacak her türlü finansal aksiyon - finans kurumlarından uzaklaşmak - şehir hayatının çevreyi kirletici elemanlarından uzaklaşmak - bu işin başlangıcıdır.
yürüyerek ulaşabildiğiniz heryerde kazanım elde ediyorsunuz, çevre için, kendiniz için ve galatasaray için. bisiklet ve elektrikli bisikletler/scooterlar da öyle.
buradan başlayın.
the joy of less, less is more, the more of less gibi sadeleştirilmiş hayat ile gelen mutlulukları anlatan kitapları okuyun renktaşlarım. (epub, pdf bulursunuz aratırsanız)
tüketim kültürü yerine üretim ve sağlıklı çevre & dünya kültürünü benimsediğiniz an galatasaray kazanmaya başlıyor. galatasaray aşkı ile yola çıkarsanız kolay kolay ipin ucunu bırakmaz ve dünyamızı daha güzel hale getirmeye başlarsınız.
bakın 2050 diye bir kitap var prof. david passig - onu ve günümüz ekonomistlerini okuduğumuzda görülen trend zaten bu şekilde - genç kuşak artık tüketim ve çevre katliamına isyan ediyor.
2050'ye kadar dünya'nın durumu kritik çünkü nüfus artmaya devam edecek; fakat insanların artık daha bilinçli aile kurmaları sebebiyle nüfuslar 2050 den sonra net bir şekilde yaşlanmaya ve artmamaya tersine azalmaya başlayacak.
ekonomiye de etkileri olacak tabi - yoktan kazanmaya alışmış wall streetçiler, fon yöneticileri ve fon kumarbazları patır patır zarar yazıp dökülecek. economies of scale diye doğayı sömüren ölçek ekonomileri yerine benim tabirim ile "economies of boutique" yani butik robotik üretim bazlı çevre dostu yerel ekonomiler yükselecek.
2050'ye kadar korunan her bir dal bitki, her bir karış yeşillik ve doğa 2050'den sonra çevresini logaritmik olarak zamanla toparlayacak.
konu dışı gibi gözükse de öncü bir kitle olan biz galatasaraylılar doğa sevgisi ve takım sevgimiz ile bu organize kötülüğü bir adımla başlayan uzun yolculuğumuz ile yeneceğiz. organize kötülüğün baş aktörü kulağı çekile çekile uzaklaştırılacak oradan göreceksiniz.
çin atasözünün dediği gibi tüm büyük yolculuklar ufak bir adımla başlar - yürüyün galatasaraylılar - bisiklete binin ama bu adamların çarkına bir kaşık az su taşıyın. benden ne olur demeyin sizin gibi onbinlercesi olacak yüzbinlercesi olacak...
bu sayede organize kötülüğün aktörlerinin çocukları ve torunları da güzel bir geleceğe sahip olacak, o da bizim büyüklüğümüzü gösterir.
not: (böyle ofsayt çizgisi çeken oda hakemleri : yorumsuz) ufak tefek yazım.