331
bu sıralar son günlerdeki osmanlıca tartışmalarıyla ilgili twitter'den görüşlerini açıklıyor.
https://twitter.com/melihsabanoglu
ne yazık ki konu uzmanlık alanı olmadığından olsa gerek, birçok hata yapmış. birkaçını düzeltmek isterim:
--- alıntı ---
osmanlıca'dan kasıt bugün konuştuğumuz türkçe'yi arap alfabesiyle okutmaktır.
arap alfabesi türkçe fonetiğe uyumlu değildir.
--- alıntı ---
burada teknik bir hata var. her ne kadar alfabenin orijini araplara ait olsa da bizim kullandığımız alfabe fars alfabesi idi. iranlılar arapçada bulunmadığı hâlde kendilerinde bulunan "p", "ç" gibi sesler için arap alfabesine eklemeler yaptılar. örneğin "be"nin üç noktalısı "pe", "cim"in üç noktalısı "çim" oldu. doğudan gelen türkler de dillerine uygun olarak alfabenin fars biçimlisini aldılar.
--- alıntı ---
galatasaraylılar için şu örneği vereyim.
mektebi sultani osmanlıcada "mktb sltany" harfleriyle yazılır.
--- alıntı ---
bu uygun bir karşılaştırma olmaz çünkü "ye" osmanlı türkçesinde hem "ye" hem de "i" ve "ı" seslerine karşılık geliyordu. sesli harflerin sadece okunuşta çıkarıldığı doğru olsa da sondaki "y" yerine "i" de yazılabilir.
--- alıntı ---
eski mısırda rahiplerin temel amacı "kutsal bilgi"yi korumaktı.
bu nedenle yazı dilinde sesli harfleri yok ettiler.
--- alıntı ---
kutsal bilgiyi yok etmek isteyen bir rahibin bunu açıkça anlatması benzeri bir belge yoksa bu sav ne yazık ki bilimsellikten uzak. hatta ileri gidersek "atatürk ahlakımızı bozmak için fransız alfabesini getirdi." savından bir farkı yok.
bunun dışında mısır dilinde sesli harfler değişse de hiçbir zaman yok olmadı, olsa duyardık.*
--- alıntı ---
sami dilleri, yani ibranice ve arapça da mısır kültüründen etkilenmiş dillerdir. bu dillerde temelde bir-iki sesli harf bulunur.
--- alıntı ---
sami dilleri elbette aynı dil ailesinin farklı grubunda oldukları mısır dili'nden etkilenmişlerdir.* ancak yaklaşık olarak farsça-ingilizce etkileşimi kadar olan bu etkileşim hiçbir zaman arapçadaki sesli harfleri azaltacak düzeye ulaşmamıştır. bir önceki tweet'in bilim dışı olduğunu da düşünürsek bu etkileşimin hiç de şabanoğlu'nun yazdığı boyutta yaşanmadığını söyleyebiliriz. ayrıca arapçada bir-iki değil altı saf ünlü harf bulunmaktadır.* iki tane de gâvurun " diphthongs" dediği sesli var ama bunlar iki seslinin birleşimi olarak kabul ediliyor. nispeten fonetik bir dil olan türkçede örneği bulunmasa da kavramı ingilizcedeki "loud" ve "loon" sözcükleriyle örnekleyebiliriz.*
--- alıntı ---
bu dillerdeki en belirgin sesli harf ibranicedeki "alef" ve arapçadaki "eliftir".
--- alıntı ---
bu tweet, bir öncekindeki hatanın nereden kaynaklandığını gözler önüne seriyor. görülüyor ki melih şabanoğlu'nun karıştırdığı kavramlar "konuşma dili" ve "yazı dili" kavramlarıdır.
--- alıntı ---
arapça sessiz harfler bakımından zengin, sesli harfler bakımından ise fakirdir.
mesela üç tane "h" sesini veren harf vardır arapçada.
--- alıntı ---
--- alıntı ---
keza "s" sesi için de üç ayrı harf vardır arapçada. (se, sin, sad.)
--- alıntı ---
iki örnekte de aynı hata var, dile kendi gözümüzüden bakma yanılgısı. yine ingilizceden örnek verecek olursak, bizim dilimizde "t" sesine denk gelen "t" ve "th" sesleri ingilizcede mevcut. fakat biz "th"yi "t" sesine benzeterek okusak da ingilizler için bu sesin bir farkı, okunuşu var. tıpkı "th" örneğindeki gibi araplar açısından "ha", "hı" ve "he"* değişik sesleri sembolleyen harfler. dolayısıyla bu açıdan yapılacak bir "arapça sessiz harf konusunda zengindir." yargısı eksiklik taşıyor. bu bağlamda arapçada, türkçenin "çe", "je", "pe" seslerini karşılayacak bir harf olmadığını da hatırlatırım.
--- alıntı ---
sonuçta tüm türkçe konuşan halklar 1926'da düzenledikleri bir kongreden sonra toplu biçimde latin alfabesine geçme kararı aldılar.
--- alıntı ---
bizim açımızdan doğru olsa da buraya tüm türkçe konuşan halklar ifadesinin gelmesi yanlış olur. türkistan'da harf kullanımının da sovyet asimilasyonuyla alakalı siyasi bir mesele olduğu hatırlanmalıdır.
--- alıntı ---
arnavukluk'tan çin'e dek bütün ülkelerin delegelerinin katıldığı bu toplantıda arapçadan yana oy kullanan delegeler sadece kırımlılardı.
--- alıntı ---
bir kez daha belirtmekte yarar var, kavramlar karışmamalı. arapça ile arap alfabesi farklı kavramlardır. türkiyat kongresi'nde sadece kırımlıların arap alfabesi istemesi meselesiyle ilgili ise bilgim yok ancak mustafa oral'ın kongre'yle ilgili şu makalesinin ilgili bölümünü daha önce anlattıklarımı da doğrulaması bakımından paylaşmak isterim.
"kongrenin en önemli ve en tartışmalı seksiyonu alfabe sistemi üzerinde çalışan seksiyon olmuştur. bu seksiyonda, rusya türklerinin kullandıkları arap harflerinin değişmesinin uygunluğu, arap harfleri bırakılacak olursa, onun yerine kiril alfabesinin mi, latin alfabesinin mi, yoksa bütün rusya türkleri için ortak bir alfabenin mi veya ayrı alfabelerin mi uygun olacağı tartışılmıştır. harfler üzerinde görüşmeler beş oturumda tamamlandıktan sonra oylamaya geçilince işin rengi değişmiştir. çünkü, menzel’in ifadesiyle, “oylamada demirden bir perde tesiri vardı”46. kazanlılar bu tesiri açıkça beyan etmişlerdir.
tartışmalar ve tehditler sonunda latin alfabesine geçiş ilkesi benimsenmiştir. böylece, ege kıyılarından çin sınırlarına kadar bütün türkler, latin harfleri kullanacaktı. asıl amacın bu olmadığı kısa süre içinde kolayca anlaşılacaktır. kongrede konuşmalar radyoyla duyurularak kongrenin prestiji arttırılmak ve kongreye popülarite kazandırılmak istenmiştir. kongre sırasında bolca resim çekilmiş, propaganda maksadıyla kongre filme alınmıştır. kongre sonunda da delegelere bu film izlettirilmiş ve onlara kongre hatırası olarak resimler verilmiştir47. kısacası, bilimsel bir kongreye siyasal bir hüviyet verilmek istenmiştir. kongrede alınan önemli kararlar ise şunlardır: leningrad’da bir türk halkları haritası ile türkologlar albümü hazırlanması, bakû’de türkolojiye dair derleme bir eserin yayınlanması, sovyetler birliği’nde türkoloji dünyasına ilişkin bir yayın organının çıkarılması, kongrenin iki yılda bir toplanması ve sonraki toplantının semerkand’da yapılması."
melih şabanoğlu'nun konuyla ilgili olarak attığı doğru tweet'ler de var. onları buraya koymak istemedim. sadece binlerce kişinin takip ettiği bir tarihçinin ilgili hatalarını düzeltmenin doğru olacağını düşündüm.
dil konusundan bağımsız,
bruma'nın zekâsının scout raporlarına göre düşük olduğunu belirten tweet'ler de atmış:
https://twitter.com/...s/540234637235081216
https://twitter.com/...s/540486121927348225
https://twitter.com/...s/540251815606894592
düzeltme: hakikat'e uyarısı için teşekkürler. "şe" sesi ve "şın" arapçada mevcut.
https://twitter.com/melihsabanoglu
ne yazık ki konu uzmanlık alanı olmadığından olsa gerek, birçok hata yapmış. birkaçını düzeltmek isterim:
--- alıntı ---
osmanlıca'dan kasıt bugün konuştuğumuz türkçe'yi arap alfabesiyle okutmaktır.
arap alfabesi türkçe fonetiğe uyumlu değildir.
--- alıntı ---
burada teknik bir hata var. her ne kadar alfabenin orijini araplara ait olsa da bizim kullandığımız alfabe fars alfabesi idi. iranlılar arapçada bulunmadığı hâlde kendilerinde bulunan "p", "ç" gibi sesler için arap alfabesine eklemeler yaptılar. örneğin "be"nin üç noktalısı "pe", "cim"in üç noktalısı "çim" oldu. doğudan gelen türkler de dillerine uygun olarak alfabenin fars biçimlisini aldılar.
--- alıntı ---
galatasaraylılar için şu örneği vereyim.
mektebi sultani osmanlıcada "mktb sltany" harfleriyle yazılır.
--- alıntı ---
bu uygun bir karşılaştırma olmaz çünkü "ye" osmanlı türkçesinde hem "ye" hem de "i" ve "ı" seslerine karşılık geliyordu. sesli harflerin sadece okunuşta çıkarıldığı doğru olsa da sondaki "y" yerine "i" de yazılabilir.
--- alıntı ---
eski mısırda rahiplerin temel amacı "kutsal bilgi"yi korumaktı.
bu nedenle yazı dilinde sesli harfleri yok ettiler.
--- alıntı ---
kutsal bilgiyi yok etmek isteyen bir rahibin bunu açıkça anlatması benzeri bir belge yoksa bu sav ne yazık ki bilimsellikten uzak. hatta ileri gidersek "atatürk ahlakımızı bozmak için fransız alfabesini getirdi." savından bir farkı yok.
bunun dışında mısır dilinde sesli harfler değişse de hiçbir zaman yok olmadı, olsa duyardık.*
--- alıntı ---
sami dilleri, yani ibranice ve arapça da mısır kültüründen etkilenmiş dillerdir. bu dillerde temelde bir-iki sesli harf bulunur.
--- alıntı ---
sami dilleri elbette aynı dil ailesinin farklı grubunda oldukları mısır dili'nden etkilenmişlerdir.* ancak yaklaşık olarak farsça-ingilizce etkileşimi kadar olan bu etkileşim hiçbir zaman arapçadaki sesli harfleri azaltacak düzeye ulaşmamıştır. bir önceki tweet'in bilim dışı olduğunu da düşünürsek bu etkileşimin hiç de şabanoğlu'nun yazdığı boyutta yaşanmadığını söyleyebiliriz. ayrıca arapçada bir-iki değil altı saf ünlü harf bulunmaktadır.* iki tane de gâvurun " diphthongs" dediği sesli var ama bunlar iki seslinin birleşimi olarak kabul ediliyor. nispeten fonetik bir dil olan türkçede örneği bulunmasa da kavramı ingilizcedeki "loud" ve "loon" sözcükleriyle örnekleyebiliriz.*
--- alıntı ---
bu dillerdeki en belirgin sesli harf ibranicedeki "alef" ve arapçadaki "eliftir".
--- alıntı ---
bu tweet, bir öncekindeki hatanın nereden kaynaklandığını gözler önüne seriyor. görülüyor ki melih şabanoğlu'nun karıştırdığı kavramlar "konuşma dili" ve "yazı dili" kavramlarıdır.
--- alıntı ---
arapça sessiz harfler bakımından zengin, sesli harfler bakımından ise fakirdir.
mesela üç tane "h" sesini veren harf vardır arapçada.
--- alıntı ---
--- alıntı ---
keza "s" sesi için de üç ayrı harf vardır arapçada. (se, sin, sad.)
--- alıntı ---
iki örnekte de aynı hata var, dile kendi gözümüzüden bakma yanılgısı. yine ingilizceden örnek verecek olursak, bizim dilimizde "t" sesine denk gelen "t" ve "th" sesleri ingilizcede mevcut. fakat biz "th"yi "t" sesine benzeterek okusak da ingilizler için bu sesin bir farkı, okunuşu var. tıpkı "th" örneğindeki gibi araplar açısından "ha", "hı" ve "he"* değişik sesleri sembolleyen harfler. dolayısıyla bu açıdan yapılacak bir "arapça sessiz harf konusunda zengindir." yargısı eksiklik taşıyor. bu bağlamda arapçada, türkçenin "çe", "je", "pe" seslerini karşılayacak bir harf olmadığını da hatırlatırım.
--- alıntı ---
sonuçta tüm türkçe konuşan halklar 1926'da düzenledikleri bir kongreden sonra toplu biçimde latin alfabesine geçme kararı aldılar.
--- alıntı ---
bizim açımızdan doğru olsa da buraya tüm türkçe konuşan halklar ifadesinin gelmesi yanlış olur. türkistan'da harf kullanımının da sovyet asimilasyonuyla alakalı siyasi bir mesele olduğu hatırlanmalıdır.
--- alıntı ---
arnavukluk'tan çin'e dek bütün ülkelerin delegelerinin katıldığı bu toplantıda arapçadan yana oy kullanan delegeler sadece kırımlılardı.
--- alıntı ---
bir kez daha belirtmekte yarar var, kavramlar karışmamalı. arapça ile arap alfabesi farklı kavramlardır. türkiyat kongresi'nde sadece kırımlıların arap alfabesi istemesi meselesiyle ilgili ise bilgim yok ancak mustafa oral'ın kongre'yle ilgili şu makalesinin ilgili bölümünü daha önce anlattıklarımı da doğrulaması bakımından paylaşmak isterim.
"kongrenin en önemli ve en tartışmalı seksiyonu alfabe sistemi üzerinde çalışan seksiyon olmuştur. bu seksiyonda, rusya türklerinin kullandıkları arap harflerinin değişmesinin uygunluğu, arap harfleri bırakılacak olursa, onun yerine kiril alfabesinin mi, latin alfabesinin mi, yoksa bütün rusya türkleri için ortak bir alfabenin mi veya ayrı alfabelerin mi uygun olacağı tartışılmıştır. harfler üzerinde görüşmeler beş oturumda tamamlandıktan sonra oylamaya geçilince işin rengi değişmiştir. çünkü, menzel’in ifadesiyle, “oylamada demirden bir perde tesiri vardı”46. kazanlılar bu tesiri açıkça beyan etmişlerdir.
tartışmalar ve tehditler sonunda latin alfabesine geçiş ilkesi benimsenmiştir. böylece, ege kıyılarından çin sınırlarına kadar bütün türkler, latin harfleri kullanacaktı. asıl amacın bu olmadığı kısa süre içinde kolayca anlaşılacaktır. kongrede konuşmalar radyoyla duyurularak kongrenin prestiji arttırılmak ve kongreye popülarite kazandırılmak istenmiştir. kongre sırasında bolca resim çekilmiş, propaganda maksadıyla kongre filme alınmıştır. kongre sonunda da delegelere bu film izlettirilmiş ve onlara kongre hatırası olarak resimler verilmiştir47. kısacası, bilimsel bir kongreye siyasal bir hüviyet verilmek istenmiştir. kongrede alınan önemli kararlar ise şunlardır: leningrad’da bir türk halkları haritası ile türkologlar albümü hazırlanması, bakû’de türkolojiye dair derleme bir eserin yayınlanması, sovyetler birliği’nde türkoloji dünyasına ilişkin bir yayın organının çıkarılması, kongrenin iki yılda bir toplanması ve sonraki toplantının semerkand’da yapılması."
melih şabanoğlu'nun konuyla ilgili olarak attığı doğru tweet'ler de var. onları buraya koymak istemedim. sadece binlerce kişinin takip ettiği bir tarihçinin ilgili hatalarını düzeltmenin doğru olacağını düşündüm.
dil konusundan bağımsız,
bruma'nın zekâsının scout raporlarına göre düşük olduğunu belirten tweet'ler de atmış:
https://twitter.com/...s/540234637235081216
https://twitter.com/...s/540486121927348225
https://twitter.com/...s/540251815606894592
düzeltme: hakikat'e uyarısı için teşekkürler. "şe" sesi ve "şın" arapçada mevcut.