909
aldıkları onca paraya rağmen kullanıcılarına bok gibi bir hizmet sunan kanal. hani aldığım hizmetin kalitesini ifade etmek için bok bile az kalır, bokun da boku, yarak.
spikerlerin ağzında lastik markasıyla en sağlam defans oyuncusu şeklinde sesli reklam, maçın oynandığı esnada tribünlere yansıtılan ayaklı tabela tarzı sanal reklam, maçın başındaki seremonide ve maçın durduğu anlarda hemen genel çekime geçip tüm tribünleri kaplayacak şekilde yansıtılan sanal reklam, maçtan önce ve devre arasında tüm zamanda neredeyse başlama vuruşuna kadar reklam, maçta bir pozisyonun tekrarı verileceği zaman geçiş anında hareketli yazı olarak ekrana gelen reklam, internet sitelerinde bir gol, özet veya pozisyon videosu izlemek isteyince en az 10 saniye zorunlu reklam. sahadaki futbolcuların götü başı zaten her yeri reklam.allah kahretsin ki reklam olmasın diye özellikle ismini vermediğim tüm bu firmaları ezbere sayacak durumdayım şu an. ha ne şekilde aklımda peki? ambargo, nefret, tiksinti şeklinde. o yüzden kendilerini ifşa ederek iyi yapıyorlar aslında, alacağım olsa bile maç zevkimin orta yerine patır patır sıçıldığı için almıyorum.
mecbur muyum ben amk bu soytarılığa? "e o zaman izleme amk:)" iyi amk yaşamayalım da o zaman, bir tek futbol izleme zevkimiz vardı onun da anası sikilsin biz de izlemeyip tepki koyduğumuz ile kalalım. mecburuz mecbur, bununla yatıp bununla kalkıyoruz. kaldı ki taşradayım şu an, imkan olsa gider statta izlerim ama durum öyle de değil.
bu kadar reklam geliriyle bize daha ne gibi bir hizmet sunuyorlar belli değil, o zaman belli ki ful cebe... neyin açgözlülüğü, neyin doyumsuzluğu da bu daha hala yakadan paçaya tepeden tırnağa reklam almaya devam ediyorlar aklım almıyor. şansal başkan jipe villaya mı doymadı?
bu dünyadaki tüm reklamların amına koyayım.
reklamcılık=en büyük hırsızlık(u: işin parasını pulunu geçtim, rızam olmadan, yapmaya mecbur olduğum bir eylem üzerinden huzurum ve zamanım çalınıyor) ve kafa sikme, reklam=bu dünyadaki en büyük o.ç. en büyük nefretim. tiksiniyorum. imkanım olsa dünyadaki tüm reklamları mezara tıkarım.
arkadaşlar ben bu konuyu normalden çok daha fazla kafaya takıyorum. 15 aralık 2013 gençlerbirliği galatasaray maçında sözünü ettiğim bu gerzekçe reklam sevdası yüzünden stancu'nun golünü göremediğimiz andan sonra ana avrat dümdüz küfrettim devre arası dahil. mezardaki dededen girip beşikteki bebeğe uğradım. böyleyim, konuyu böyle ele alıyorum. benim için izleyiciye yapılan en büyük hakarettir, küfürdür bu. hele bir de futbolun en değerli anı olan golü bile göremememize sebep olacak raddeye gelince doğal olarak tepkim çok daha büyüdü yerimde duramaz oldum. varsa bu işin yolu yordamı tüketici haklarına başvuralım, dava açalım, tabancayı tüfeği kuşanıp merkeze yürüyelim bu ne lan yeter amk düşündükçe sinirim tepeme çıkıyor.
spikerlerin ağzında lastik markasıyla en sağlam defans oyuncusu şeklinde sesli reklam, maçın oynandığı esnada tribünlere yansıtılan ayaklı tabela tarzı sanal reklam, maçın başındaki seremonide ve maçın durduğu anlarda hemen genel çekime geçip tüm tribünleri kaplayacak şekilde yansıtılan sanal reklam, maçtan önce ve devre arasında tüm zamanda neredeyse başlama vuruşuna kadar reklam, maçta bir pozisyonun tekrarı verileceği zaman geçiş anında hareketli yazı olarak ekrana gelen reklam, internet sitelerinde bir gol, özet veya pozisyon videosu izlemek isteyince en az 10 saniye zorunlu reklam. sahadaki futbolcuların götü başı zaten her yeri reklam.allah kahretsin ki reklam olmasın diye özellikle ismini vermediğim tüm bu firmaları ezbere sayacak durumdayım şu an. ha ne şekilde aklımda peki? ambargo, nefret, tiksinti şeklinde. o yüzden kendilerini ifşa ederek iyi yapıyorlar aslında, alacağım olsa bile maç zevkimin orta yerine patır patır sıçıldığı için almıyorum.
mecbur muyum ben amk bu soytarılığa? "e o zaman izleme amk:)" iyi amk yaşamayalım da o zaman, bir tek futbol izleme zevkimiz vardı onun da anası sikilsin biz de izlemeyip tepki koyduğumuz ile kalalım. mecburuz mecbur, bununla yatıp bununla kalkıyoruz. kaldı ki taşradayım şu an, imkan olsa gider statta izlerim ama durum öyle de değil.
bu kadar reklam geliriyle bize daha ne gibi bir hizmet sunuyorlar belli değil, o zaman belli ki ful cebe... neyin açgözlülüğü, neyin doyumsuzluğu da bu daha hala yakadan paçaya tepeden tırnağa reklam almaya devam ediyorlar aklım almıyor. şansal başkan jipe villaya mı doymadı?
bu dünyadaki tüm reklamların amına koyayım.
reklamcılık=en büyük hırsızlık(u: işin parasını pulunu geçtim, rızam olmadan, yapmaya mecbur olduğum bir eylem üzerinden huzurum ve zamanım çalınıyor) ve kafa sikme, reklam=bu dünyadaki en büyük o.ç. en büyük nefretim. tiksiniyorum. imkanım olsa dünyadaki tüm reklamları mezara tıkarım.
arkadaşlar ben bu konuyu normalden çok daha fazla kafaya takıyorum. 15 aralık 2013 gençlerbirliği galatasaray maçında sözünü ettiğim bu gerzekçe reklam sevdası yüzünden stancu'nun golünü göremediğimiz andan sonra ana avrat dümdüz küfrettim devre arası dahil. mezardaki dededen girip beşikteki bebeğe uğradım. böyleyim, konuyu böyle ele alıyorum. benim için izleyiciye yapılan en büyük hakarettir, küfürdür bu. hele bir de futbolun en değerli anı olan golü bile göremememize sebep olacak raddeye gelince doğal olarak tepkim çok daha büyüdü yerimde duramaz oldum. varsa bu işin yolu yordamı tüketici haklarına başvuralım, dava açalım, tabancayı tüfeği kuşanıp merkeze yürüyelim bu ne lan yeter amk düşündükçe sinirim tepeme çıkıyor.