• 1
    izmir atatürk stadında oynanan galatasarayımızın 2*1 lik skorla kazandığı galatasaray'ın gollerini ümit karan ve hasan kabze karsıyaka'nın tek golünü deniz kaydetti. mac ile alakalı bilgilerim bu kadar ancak bu mac benim için önemlidir. lakin gittiğim ilk ve tek maç bu maçtır.
    pek gitmem maç izlemeye sadece galatasaray değil hic bir macı stat'ta izlememişimdir. ancak normalde fanatik birisi sayılırım. ama stad'a gitmek hiç nasip olmadı. neyse konumuza dönelim.

    1 hafta sonra belcikaya gidecektim ve muhtemelen uzun bir zaman türkiyeye dönemeyecektim. bu nedene son haftayı baya kendime ayırdım ve yapmak istediklerimi yaptım. şans bu ya galatasaray o hafta kupa macı icin izmir'e gelecekti. ve karar verildi evet gidecektim. beni belcikaya götürecek arkadasımın arabası biraz ozel bir arabaydı bedensel engelliler icin geliştirilmiş bir araba. neyse;

    ben macı saat 17.00 de biliyorum. arkadaşım ve babam bizi saat 13-00 da stad'a bıraktılar ve onlar eve döndü maç sonunda telefon acıcagız ve gelip bizi alacaklar.

    neyse efendim bizi bıraktılar gittiler. abimde koltuk degneği kullanıyordu o zaman ameliyat oldu. bir topal bir sakat mac izlemeye gittik. *

    polis vardı kapıda polise dedik stadın kapısını actı ve stad alanına girdik. ama stad alanı bom boş. genelde mac konusunda bilgisiz olan ama televizyonlardan izlediğim kadarı ile bu durum biraz tersti tabii. sonradan ogrendik ki mac aksam saat 20 de baslıyormus ve saat 13 ne yapalım falan derken telefonla haber verdik gelmeyin sakın bizi almaya mac aksammıs biz buralarda takılıcagız biz sizi ararız.

    gittik bir cafeye vakit öldürmece falan derken sat 17 gibi falan oldu stada tekrar girdik. özürlüleri stattan iceriye alacak olan büyük kapının onünde sohbet ediyoruz abimle. o arada ultraslan sakarya dan olan bir cocuk geldi. pankart asacaklarmıs. beraber bekliyoruz tabii ve mac heyecanına yavas yavas geciyoruz.

    tabii ayak üstü sohbet ediyoruz. o cocuk bize soruyor siz hangi takımlısınız galatasaraylıyım ben abim fenerli diyorum *

    cocuk sasırıyor biraz olsun diyor. ama bana takıyor. sanki ben yalan soylüyorum gibi konusuyor ''dogru soyle sen karsıyakalısın değil mi?'' ben ''hayır ben galatasaraylıyım'' diyorum sorguya cekiliyorum mini galatasaray tarihi bilgi ölcmesi yapılıyor cocuk ikna oluyor falan.

    derken; karsıyaka taraftarı toplu olarak bagıra cagıra polis eşliğinde caddenin ortasından stada geliyorlar mesaleleri yakmıslar küfür ede ede. tabii biraz panik kaplıyor bünyeyi alışık değiliz öyle seylere ama güzel bir heyecan. yanımızda abim * ben * iki tane daha bedensel engelli ve kafadan kontak fanatik eleman.

    fanatik eleman o gruba agzında salyalar eşliğinde küfürler ediyor biz tırsmıs vaziyette ''napıyorsun lan dingil'' diyoruz ama cocuk umursamıyor. yasının verdiği bir delilik 200 300 kişilik gruba tek basına kafa tutuyor.
    allahtan karsıyakalı elemanlar duymuyor tükürcekleriyle bogarlar bizi oyle bir durumdayız.

    neyse efendim mac sati geliyor iki eleman yanımıza yaklasıyor yasları 15 falan ''abi sizinle girebilir miyiz?'' tabii gencler zaten refekatcimiz yok gelin icerde ayrılırız diyoruz kabul ediyorlar iceriye giriyoruz.

    kocaman dev bir stad. allahım tribünler dolu mesaleler falan inanılmaz bir heyecan. polis yerimize gotürüyor. acık tribünde galatasaraylılar kapalıda karsıyakalılar.

    ilk önce galatasaraylıların tribünün önü sakin oturuyor millet güzel diyoruz. ama polis ''karsıyaka tarafının oraya gideceksiniz'' diyor ve yusuf yusuf oluyoruz. tribün dehset millet yerinde duramıyor meşaleler falan diyoruz ölürüz biz burada. neyse insafa geliyorlar bir platform yapmıslar galatasaray tribünlerinin önünde oraya cıktık.

    ve evet stad önümüzde aa bu sabri değil mi? hic sevmiyorum seni hıh. aa hasan kabze saclarına kurban gol atacaksın di mi? canım canım cok seviyorum seni diye icimizden geciriyoruz. sabri önümüze geliyor üclü cektirmeye yüz vermiyorum ceviriyorum basımı sabri üzülüyor farkediyorum ama olsun sabri seni sevmiyorum üzülürse üzülsün banane. off gerets kral'ı neden getirmedin izmire ya ben onun için gelmiştim oysa ama neyse izleyelim evet mac baslıyor. formalar güzelmiş ama biraz zor oluyor böyle izlemek ses yok. radyo mu acsam? ne yapsam? düsünceleri eşliğinde ilk dakikaları atlatıyoruz.

    mac güzel geciyor lakin yanmdaki adamın mac ile alakası yok konusmaya gelmiş oraya belesya girisi. başlıyor konusmaya. bana sarıyor benimle özürlülerin sorunlarını konusuyor, basketbol takımında oynuyormus onu anlatıyor, ben macı bırakmıs onu dinliyorum arada maca bakıyorum ama yok o beni dürtüyo anlatmaya baslıyor gına geliyor mactan bir şey anlamıyorum adama sus diyemiyorum, dinliyorum,. üsümeye baslıyorum, donuyorum , ölüyorum ama söylemiyorum kime diyeceğim zaten ilk yarı bitiyor. cocuk susuyor onun da dinlenmesi gerekiyor. ben cigdem aldırıyorum onu yiyiyoruz abimle.

    ikinci yarı baslıyor sabri sagdan geliyor arkadas sagdan konusuyor macın icine ediyor. sag kulagımı kapatıyorum ses hala geliyor adama bir şey diyemiyorum. hayatımda ilk kez maca gittim ve gittiğim macı izleyemeden döndüm. kim attı golleri dediler valla galiba hasan kabze ve ümit karan attı yanımdakiler oyle dedi cünkü ben mac izlemedim olm cıktım mı televizyona gördünüz mü beni? diyorum yok diyolar. zaten silik bir tipim var farkedilmem diyorum konu kapanıyor ertesi gün ultraslanda mac fotolarına bakıyorum ve evet benim lan o fotografım cıkmıs ultraslan sitesinde ben kabak gibi cıkmısım bu benim lan işte diyorum cıktısını alıp arkadaslara gösterip hava atıyorum. *
  • 5
    televizyondan izlediğim galatasaray maçlarını, vakti zamanında adı meçhul bir gazinoda takip ederdim. bu maçı da her zaman olduğu gibi orada izleyecektim. maç ise kupa maçı olmasından mütevellit, hafta içinde çarşamba gününe denk gelmekteydi. gazinoda maçı izleyecek fazla bir insan kitlesinin olmayacağını tahmin ediyordum. gazinoya gittim, ışıklar açıktı ancak kapı aralık bırakılmıştı. içeriden bağıran bir adamın sesi geliyordu. ''noluyor lan ?'' diyerek kapı aralığından içeri doğru bir bakış attım. gazino müdürü, resmen ateş püskürüyordu. bütün gazino personelini bir sıraya dizmiş ve hepsine fırça kaymakla meşguldü. dolayısıyla bu maçı izleme hayalleri de suya düşmüştü.

    ne var ki bir gün sonra geniş özetini izlemiştim. 2006-2007 sezonu fortis türkiye kupası a grubunda oynadığımız 2. maçtır. galatasaray'ın gollerini 62. dakikada ümit karan, 74. dakikada ise kafayla hasan salih kabze kaydetmiştir. karşıyaka'nın tek golü ise 81. dakikada deniz aydoğdu'dan gelmiştir. bursaspor ile oynadığımız ilk maçı da* 2-1 kazandığımızdan ötürü 6 puanla grupta liderliğimizi sürdürmüştük.
  • 7
    gereksiz oğlu gereksiz bir insanla gittiğim, öylesine geçip giden karşılaşma. halbuki yıllar yılı hayalini kurduğum bir şeydi, galatasaray'ı canlı seyretmek. gel gelelim şu satırları yazarken yaşadığım duygu yoğunluğu bile maç gününün toplamının ötesindeydi ki melankolik bir müzik eşliğinde çapak dolu gözlerle yazıyorum şu an, ne kadar duygu birikimi olabilir ki? hayatta her zaman öyle olmuştur, en azından benim açımdan. çok beklediğin şeyleri yaşaması hiç de tahmin ettiğin, gözünde büyüttüğün gibi olmaz. yıllar yılı üniversite mezuniyeti için beklersin, o gün zerre keyif alamayacak bir durumda olursun tek ders sınavının verdiği stresten dolayı. askerde bir sene şafak sayarsın, ama askerlik bitene kadar öyle bir kayıp yaşarsın ki o günlerde dünya umrunda olmaz; sanki her zaman yaptığın bir şeymiş gibi kapıdan ifadesiz bir suratla çıkar gidersin. bu derece arızalı bir taraftarsın, yıllar yılı arkadaşların kıbrıs'tan maçlara gidip gelirken parmak ısırmışsın, ailenle defalarca kavga etmişsin gitmek için. takım karşına gelmiş, hem de efsane bir şampiyonluğun 3-4 ay sonrasnda neredeyse aynı kadroyla. maça dair hatıratım bomboş. 1989 doğumluyum ben, 1987'de oynanmış maçlardan bile daha çok şey hatırlıyorum. bu maça dair tek hatırladığm koca bir hiç...

    ya ben hayatı yaşamayı bilmiyorum, ya da bu kalpsiz dünya beni sevemedi bir türlü...
  • 8
    üzerinden 13 sene geçmiş olan, okuldan çıkışım ve maça gidişim haricinde hafızamda hiçbir izi bulunmayan karşılaşma. yalan olmasın bir de maç bitimi içerde bir saat kadar beklediğimizi hatırlıyorum.

    (bkz: ilk gidilen galatasaray maçı)

    künyesinde fortis türkiye kupası a grubu 2. hafta karşılaşması yazar. o sezon 5 takımlı tek devreli lig usulü grup sistemi vardı kupada. beyaz formayla çıktığımızı hayal meyal hatırlıyorum yine. galatasaray'ın gollerini 63. dakikada ümit karan, 74. dakikada hasan kabze atmış, karşıyaka da 84. dakikada deniz aydoğdu ile skoru belirlemiş.

    300 bin nüfuslu kuzey kıbrıs'tan çıkıp üniversite için izmir'e yeni taşınmışım. zaten kafa bir dünya o zamanlar, olayın şaşkınlığı da cabası. dolsa 70-80 bin kişinin girebileceği bir stad. canlı maç çok izlemişsin ama küçük sahalarda. çıkıyorsun tribüne çıplak gözle görmek imkansız. sahaya da hafif bir sis inmiş zaten. bir de çocukluk aşkın, hayalin, idealin...

    öylesine karmaşık duygular içeren bir maçtı. heyecanlıydım maça gideceğim için. ama zaten bir taşınma-adaptasyon dönemi kafa karışık. internet falan yoktu mesela o dönem 2 aydır benim kullanabildiğim. okulda falan belli şeylere bakıp çıkıyorsun. kadro kim tam onu bile bilmiyorsun. etrafında o heyecanı yaşayacak kimse yoktu. gereksiz bir adamla girip çok da birşey anlamadan içeri girip, sahayı 90 dakika izlesem de tam anlayamadan geçmiş ve evime geri dönmüştüm.

    şaka maka o günlerdeki hallerimi düşünüyorum da 13 senede gerçekten iyi bile toparladık durumu.

    en azından genel vaziyeti. gidiş yolundan da belki bir iki puan alırız...
App Store'dan indirin Google Play'den alın