302
polyanna galatasaray taraftarına bayılıyorum ya. maalesef çok büyük bir kesimi de böyle taraftarın. maç öncesi "öyle ya da böyle takım bu maçı a-la-cak!!!" deniyordu. pfdk sevkleri sonrası artık takım kenetlenecek falan deniyordu. hahah! bu takım bitti okeye dönüyor arkadaşlar. zaten kötüydük, sakatlıklarla daha kötü olduk, şimdi gelecek cezalarla birlikte çok daha kötü olacağız. şu maçın böyle şekilleneceğini zaten maçtan önce de yazmıştım. dileyen bakabilir önceki entry'me. dolayısıyla benim için sürpriz bir sonuç olmadı.
şimdi lig için de bir kenetlenme furyası aldı başını gidiyor. onun gazı da kayseri deplasmanında söndükten sonra bizim polyanna tayfa kendine gelir belki. ligi ilk 5'te bitirirsek bu sezon, başarı sayarım bu saatten sonra.
303
yediğimiz golleri açın izleyin aklın almıyor arkadaş! savunmada herkes topu izliyor topa göre hareket ediyor. oyuncu paylaşımı diye bir olay yok rakip oyuncu her maçta ceza sahamızda bom boş kalıyor golünü atıyor! bu bir olur iki olur her maç olmazki! nasıl bir çalışma şekliniz var sizin hey takım!!!
304
kadro bilgilerini (oyuna sonradan girenler dahil) yan tarafı kapatıp geçen sezon görsem herhalde türkiye kupası maçına çıkacağız diyeceğim maç. futbol yetenekli oyuncuların belli bir organizasyon ile birlikte uyum ve güç doğrultusunda sahada akması ise bizim için tüm bu detaylar dahilinde durgun bir gece oldu.umarım kısa zamanda toparlanırız, sağlık olsun "cimbom başı dik yürür."
305
elimizi vicdanımıza koyup cevap verelim.
maçın başında rakip kaleci, musleranın yaptığı hatanın aynısını yapsa bizim herhangi bir oyuncumuz oradan topu sırtı dönük iken kaleye vurabilir mi? bence vuramaz.
sadece bu bile neden gol atamayıp bu puanda kaldığımızı bence gösteriyor.
306
bu maç şunu gösterdi ki işlevsiz ve pahalı oynayan oyuncuları bugünden elden çıkarmaya çalışmalıyız. ki yerlerine transferler yapabilelim.
307
schalke maç boyunca 111.3, biz ise yalnızca 102.3 km koşmuşuz. hiç şaşmıyor ki her hafta en az koşan takım olup 32 takım içinde son sıradaki yerimizi alıyoruz. bu maça bakıyoruz. arada tam 9 km fark var. resmen 10 kişi oynamışız. bu sayılar bunu ortaya koyuyor. hiçbir zaman bir türk takımının bir avrupa maçında rakibinden fazla koştuğuna şahit olmadım fakat bu sezon bizim durumumuz vahim bir halde. ortada öyle bir durum var ki 1-2 ay form tutsam ben de sahaya çıkarım gibi gelmeye başladı.
308
ilk yarı çok ciddi efor sarfetmemiz bende sos ışıklarını yakmıştı. maç bir gitti bir geldi, koş koşa döndü hatta bir ara. bizde böyle bir kondüsyon, fizik kuvvet olmadığını biliyorduk. nitekim yediğimiz 2. gol ile beraber hem kafa olarak koptu oyuncularımız, hem de fiziki olarak ileri gitmeye güçleri kalmayacak hale geldi. canımız sıkılmaya devam ediyor, kara deliğin içerisine girdik resmen.
309
forvet transferinin yapılmadığı gün biz bu grubu tehlikeye atmıştık zaten . sonucu beni şaşırtmıyor ama üzüyor. eren derdiyok ile yola çıkmayı planlayan yönetimin tekerleği patladı artık. bütün bu sonuçlar fatih terim’e değil, yönetime yazar. bu sezonu tehlikeye attıkları için kendilerine teşekkür (!) ediyorum.
310
kalemizi bulan 5 şut var ama rakip kaleyi bulan hiç şutumuz yok. 8 şut çekmişiz 5'i dağa taşa gitmiş. muslera'yı sorumlu tutamayız bence. gary, onyekuru,sinan bomboş gollük pozisyonları dağlara taşlara vuruyor. porto maçını böyle kaybettik, evimizdeki schalke maçında 1 tane yüzde yüzlük pozisyonumuz vardı eren kalecinin üzerine vurdu. pozisyona giriyoruz ama atacaksın, atamazsan nasıl olacak muslera kaç tane kurtarabilir? sorunumuz sadece santrfor değil santrfor'a ek katkı yapması gereken gol ayakları da son vuruşları yapamıyor. böyle nasıl gol atacağız? her maç maicon linnes donk fernando vs. karambole gol mü çıkaracak. bu takımın gol yükünü ileri 3'lünün paylaşması lazım. süpriz gollerle nereye kadar.
311
maça dair tek üzüldüğüm nokta, cavurların özetleri izlerken yediğimiz ilk golü görecek olmaları.
312
maça olabilecek en kötü şekilde başlamamıza rağmen ilk yarı fena değildi takım. yani bir şeyler gördük en azından ancak porto maçında olduğu gibi yine bir bitiricimizin olmamasının cezasını çektik.
2. yarı ise kocaman bir boşluk.