126
ilk yarıyı 14 sayı geride kapayıp, 7 sayı önde bitirdiğimiz, play-off yarı finalini 3-1'e getirip finale çıkılan son maç. federasyon yönetim kurulu üyelerinin galatasaray'ın formalarını değiştirtip 15 dakika geç başlayan maç olmuştur. tabii yağmurlu cuma akşamı trafiğinde çok daha fazla kişinin salona maç saatinde gelmesi ile sonuçlanmıştır. ben banvit'in yerinde olsam bir mahsuru yok derdim, hinlik böyle geri tepiyor işte. başka bir nokta ise banvit'in maçın çok öncesinde ve çok fazla ısınıp şut çalışmasıydı. bizimkilerde , sinan dışında , ortada yoklardı onlar ısınırken. görünüşte bir tanesi yanlış yapıyor ama hangisi izlenimi vardı. ilk yarı itibariyle şutları girmeyen galatasaray ve her türlü , bütün oyuncularıyla atan banvit vardı. 3. çeyrekte roller değişti. puan farkı ile maçı önde götürmesine güvenip kapanan, sarılan boksör gibi dinlenmek istedi banvit fakat içeri yığılmasına rağmen ne kapanabildi, ne de hücum edebildi. galatasaray bir euroleague performansı ve manuchar/aroyo resitali ile dağıttı rakibini. ersin dağlı geri döndü,sinan ve bonsu işlerini tam yaptılar. karşı takımın koçu obrodovicin eski asistanıymış, molalarda takımı geciktirip rakip takımın stepslerini bildirmesi gibi lüzumsuz işler yapıyor, pek başarılı bulmadım kendisini. pivot/uzun forvet amerikalı oyuncusu 4 faule çıkmasına rağmen çıkarmayıp oyunda tuttu, kaza faulü alıp 5'ledi ve işleyen makineye benzeyen banvit en önemli dişlisi çıkınca havlu attı. 14 sayılık farkın erimesini seyretti, moladan geç çıkarma gibi oyunu soğutma taktiği ters tepti. aferin obro, çok güzel yetiştirmişsin, aynı temelleri fenerbahçeyede atmalısın,para ülker'in parası nasıl olsa, savurun savurabildiğiniz kadar..