1
26 ocak 2019 göztepe galatasaray maçı sonrası 10 maçlık cezası biten terim'in maç sonu düzenlediği basın toplantısıdır.
https://www.youtube.com/watch?v=YuzHfOntLy4
yönetim-terim gerginliği olduğunun iddia edildiği, istifa imalarının yapıldığı, terim'in isteklerinin hiçe sayıldığı spekülasyonlarının döndüğü bu toplantı ciddi gündem oldu. toplantının en önemli kısımları şöyle:
serdar kararı kapsamında idari-teknik karar ayrımı
"bugün bana onu da sordular niye 18 kişisiniz diye. e yani yuto, emre akbaba ve belhanda olmayınca kadromuz da bu yani açıkçası."
"benim bu konuda bir bilgim yok*. ancak ben teknik bir karar verdim. serdar'ı da çok seviyorum. eren'i de. bu herhangi bir şeyle ilgisi yok. bu teknik bir karardır. ancak eğer yönetim bir karar almak istiyorsa tabiki alabilir. bu da idari bir karardır. ondan sonra yapılacaklar bellidir. idari karara da saygı duyarım. 2 tane karar var. bir tane değil. ben kararımı verdim. ben 26 aralık'ta bildirdim. profesyonel arkadaşlarımız da menajerine bildirdiler."
fatih terim bu konuda çok net. yönetim idari bir karar alabilir benim verdiğim teknik karardır diyor. yönetimle bir ters düşme nasıl algılanıyor buradan onu bilemiyorum. evet bu durumdan rahatsız olabilir ama serdar konusunda yönetim terim'in istediği gibi davranırken satış konusundaki taraftar tepkisi bir idari karara sebep olmuş olabilir. bu da profesyonel yönetimlerde olan bir durumdur. fatih terim oynatmasa da kadroda tutmak isteyebilir yönetim.
üstelik terim idari karar-teknik karar ayrımını anlatmak için ozan örneğini kullandı. ozan sorusu istediniz mi şeklinde değildi çünkü. terim özellikle idari-teknik karar ayrımı için anlattı. hatta sözlerinin arasına "bak onu da söyleyeyim" diye idari karar nasıl olur onu anlatmak adına girdi terim. ve galatasaray'ın altyapı icraatinden memnun olduğunu dile getirdi.
"ozan* tabi alımında da ben varım. ve buradan özellikle alınışında, eğitilişinde, emek verilişinde müthiş katkıları olan galatasaray alt yapısına, akademisine buradan sonsuz teşekkür ederim. hep beraber güzel bir iş yaptık. o da devre arasında... bakın onu da söyleyeyim. ben ozan için onun devre arasında gitmesini istemedim. teknik olarak ihtiyacım olduğunu söyledim. ama sayın başkan ve bazı yönetici arkadaşlar idari karar olarak ekonomik olarak vermeyi düşündüler. iki tane şık vardı. yapılacak. idari karara saygı duymak veya başka bir şey. o başka bir şey artık galatasaraylılara söz verdim. öyle bir şey yok artık. onun için hiç... bir şey demedik. ekonomik karar idari karar. yapıldı ve gitti. onun için galatasaray bunu alışkanlık haline getirmelidir. galatasaray altyapıyı daha da geliştirerek daha da modernize ederek daha ileriye taşımalıdır."
fatih terim'in transferdeki etkinliği
"arkadaşlar herkes transfer yapmak ister. biz de yapmak istiyoruz. bütün yönetimimiz de yapmak istiyor. profesyonel arkadaşlarımız da. peki niye olmuyor? alacağınız zaman paranız olmuyor. paranız olduğu zaman zamanınız olmuyor gibi bir sıkıntı da var bu işte. bu bir. iki en iyisini almaya çalışıyoruz. galatasaray'a en faydalı olacak en ekonomik şekilde."
"burada iç hesaplaşmamızı yapabiliriz. ben isim üzerinden gitmek istemiyorum. bu durumu ben de galatasaray'a yakıştıramıyorum. ben de uygun bulmuyorum. ama 31'inin akşamı 12'ye kadar şurada birkaç günümüz var sabırla biraz daha beklesinler. gelin hep beraber üzümü yiyelim. bağcıyı sonra kendi aramızda hallederiz. ama acımasızca davranıyoruz bazen. bunlar hoş değil."
ilk alıntıda güzel ipuçları veriyor. marcao gibi yuto gibi transferler olsun istiyor hoca. onyekuru gibi. galatasaray'a para kazandıracak transferler. yönetim kafasına göre takılmıyor yani. transferlerin becerilememesi konusu ikinci alıntıda var. yani benim istediğim adamlar dışında kimseyi almayın. ha onları beceremiyorlarsa o ayrı konu. yani fatih terim başka yönetim başka takılıyor gibi bir durum yok ortada. bakın bunun en büyük örneği şimdi vereceğim alıntıda.
"yapacağımız zaman yapıyoruz demek ki transfer*. 2-3 arkadaşımız gittiler, gönderdik. scout ekibimizin bize katkısı çok büyük. onları oraya 2011-2012 yılında kuran da benim. oradan sonra beğendiğimiz oyuncuları hep beraber biz seyrediyoruz. oradan sonra da canlı seyretmeye gönderiyoruz. ve çok evvelden karar verdik biz almaya."
hoca transfer çığırtkanlığını kendi üzerine de alınmış görünüyor. yönetimle birlikte hareket ettiğini buradan da anlayabilirsiniz. üstelik transfer çığırtkanlığı yapılmaması gerektiğini de son verdiğim konuşmasındaki alıntıdan anlayabilirsiniz:
"bir defa galatasaray'ın transferleri ulu orta konuşulmaz. hepinizin elinde liste var. bir defa burası galatasaray. galatasaray demek dünyanın en önemli markalarından biri demek. yapar, yapmaz. o ayrı bir konu. kimseyi de ilgilendirmez. galatasaraylıların dışında. ama arkadaşlar öyle bir listeler öyle bir isimler öyle bir yaklaşımlar. yav galatasaray'ın bütün transferleri ulu orta her yerde konuşulur mu ya. her gazetecinin her televizyoncunun her sosyal medyanın herkesin elinde. buralara bakalım biz. yoksa galatasaray 31'i akşamına kadar her şeyi yapar. olmazsa da galatasaray ya ben neden yapmadım arkadaş diye hesabını galatasaraylılara verir ama ağlamaz. vay benim santrforum yok da... geldiği zaman belki başka problemlerimiz olacak. keşke bu konuya gösterdiğimiz hassasiyeti, ilgiyi, alakayı galatasaray'ın başka problemlerine de göstersek."
bu son tepki belli ki taraftara. niye forvetimiz yok diye ağlamayın diyor kendi üslubunca. kendi içimizde yargılarız, ulu orta forvetimiz yok demeyin diyor.
bu basın açıklamalarından sonra saf tutan taraftarlarımız için konuşmaları derlemek istedim. üstelik yönetim-fatih terim gerginliği çok klişe bir konu olmaya başladı. hemen terim'i yedirmeyizciler türeyiveriyor bu tip durumlarda garip şekilde. terim galatasaray'a faydalı olduğu sürece kimse terim'i yiyemez arkadaşlar. illaki kutuplaşmak zorunda değiliz...
https://www.youtube.com/watch?v=YuzHfOntLy4
yönetim-terim gerginliği olduğunun iddia edildiği, istifa imalarının yapıldığı, terim'in isteklerinin hiçe sayıldığı spekülasyonlarının döndüğü bu toplantı ciddi gündem oldu. toplantının en önemli kısımları şöyle:
serdar kararı kapsamında idari-teknik karar ayrımı
"bugün bana onu da sordular niye 18 kişisiniz diye. e yani yuto, emre akbaba ve belhanda olmayınca kadromuz da bu yani açıkçası."
"benim bu konuda bir bilgim yok*. ancak ben teknik bir karar verdim. serdar'ı da çok seviyorum. eren'i de. bu herhangi bir şeyle ilgisi yok. bu teknik bir karardır. ancak eğer yönetim bir karar almak istiyorsa tabiki alabilir. bu da idari bir karardır. ondan sonra yapılacaklar bellidir. idari karara da saygı duyarım. 2 tane karar var. bir tane değil. ben kararımı verdim. ben 26 aralık'ta bildirdim. profesyonel arkadaşlarımız da menajerine bildirdiler."
fatih terim bu konuda çok net. yönetim idari bir karar alabilir benim verdiğim teknik karardır diyor. yönetimle bir ters düşme nasıl algılanıyor buradan onu bilemiyorum. evet bu durumdan rahatsız olabilir ama serdar konusunda yönetim terim'in istediği gibi davranırken satış konusundaki taraftar tepkisi bir idari karara sebep olmuş olabilir. bu da profesyonel yönetimlerde olan bir durumdur. fatih terim oynatmasa da kadroda tutmak isteyebilir yönetim.
üstelik terim idari karar-teknik karar ayrımını anlatmak için ozan örneğini kullandı. ozan sorusu istediniz mi şeklinde değildi çünkü. terim özellikle idari-teknik karar ayrımı için anlattı. hatta sözlerinin arasına "bak onu da söyleyeyim" diye idari karar nasıl olur onu anlatmak adına girdi terim. ve galatasaray'ın altyapı icraatinden memnun olduğunu dile getirdi.
"ozan* tabi alımında da ben varım. ve buradan özellikle alınışında, eğitilişinde, emek verilişinde müthiş katkıları olan galatasaray alt yapısına, akademisine buradan sonsuz teşekkür ederim. hep beraber güzel bir iş yaptık. o da devre arasında... bakın onu da söyleyeyim. ben ozan için onun devre arasında gitmesini istemedim. teknik olarak ihtiyacım olduğunu söyledim. ama sayın başkan ve bazı yönetici arkadaşlar idari karar olarak ekonomik olarak vermeyi düşündüler. iki tane şık vardı. yapılacak. idari karara saygı duymak veya başka bir şey. o başka bir şey artık galatasaraylılara söz verdim. öyle bir şey yok artık. onun için hiç... bir şey demedik. ekonomik karar idari karar. yapıldı ve gitti. onun için galatasaray bunu alışkanlık haline getirmelidir. galatasaray altyapıyı daha da geliştirerek daha da modernize ederek daha ileriye taşımalıdır."
fatih terim'in transferdeki etkinliği
"arkadaşlar herkes transfer yapmak ister. biz de yapmak istiyoruz. bütün yönetimimiz de yapmak istiyor. profesyonel arkadaşlarımız da. peki niye olmuyor? alacağınız zaman paranız olmuyor. paranız olduğu zaman zamanınız olmuyor gibi bir sıkıntı da var bu işte. bu bir. iki en iyisini almaya çalışıyoruz. galatasaray'a en faydalı olacak en ekonomik şekilde."
"burada iç hesaplaşmamızı yapabiliriz. ben isim üzerinden gitmek istemiyorum. bu durumu ben de galatasaray'a yakıştıramıyorum. ben de uygun bulmuyorum. ama 31'inin akşamı 12'ye kadar şurada birkaç günümüz var sabırla biraz daha beklesinler. gelin hep beraber üzümü yiyelim. bağcıyı sonra kendi aramızda hallederiz. ama acımasızca davranıyoruz bazen. bunlar hoş değil."
ilk alıntıda güzel ipuçları veriyor. marcao gibi yuto gibi transferler olsun istiyor hoca. onyekuru gibi. galatasaray'a para kazandıracak transferler. yönetim kafasına göre takılmıyor yani. transferlerin becerilememesi konusu ikinci alıntıda var. yani benim istediğim adamlar dışında kimseyi almayın. ha onları beceremiyorlarsa o ayrı konu. yani fatih terim başka yönetim başka takılıyor gibi bir durum yok ortada. bakın bunun en büyük örneği şimdi vereceğim alıntıda.
"yapacağımız zaman yapıyoruz demek ki transfer*. 2-3 arkadaşımız gittiler, gönderdik. scout ekibimizin bize katkısı çok büyük. onları oraya 2011-2012 yılında kuran da benim. oradan sonra beğendiğimiz oyuncuları hep beraber biz seyrediyoruz. oradan sonra da canlı seyretmeye gönderiyoruz. ve çok evvelden karar verdik biz almaya."
hoca transfer çığırtkanlığını kendi üzerine de alınmış görünüyor. yönetimle birlikte hareket ettiğini buradan da anlayabilirsiniz. üstelik transfer çığırtkanlığı yapılmaması gerektiğini de son verdiğim konuşmasındaki alıntıdan anlayabilirsiniz:
"bir defa galatasaray'ın transferleri ulu orta konuşulmaz. hepinizin elinde liste var. bir defa burası galatasaray. galatasaray demek dünyanın en önemli markalarından biri demek. yapar, yapmaz. o ayrı bir konu. kimseyi de ilgilendirmez. galatasaraylıların dışında. ama arkadaşlar öyle bir listeler öyle bir isimler öyle bir yaklaşımlar. yav galatasaray'ın bütün transferleri ulu orta her yerde konuşulur mu ya. her gazetecinin her televizyoncunun her sosyal medyanın herkesin elinde. buralara bakalım biz. yoksa galatasaray 31'i akşamına kadar her şeyi yapar. olmazsa da galatasaray ya ben neden yapmadım arkadaş diye hesabını galatasaraylılara verir ama ağlamaz. vay benim santrforum yok da... geldiği zaman belki başka problemlerimiz olacak. keşke bu konuya gösterdiğimiz hassasiyeti, ilgiyi, alakayı galatasaray'ın başka problemlerine de göstersek."
bu son tepki belli ki taraftara. niye forvetimiz yok diye ağlamayın diyor kendi üslubunca. kendi içimizde yargılarız, ulu orta forvetimiz yok demeyin diyor.
bu basın açıklamalarından sonra saf tutan taraftarlarımız için konuşmaları derlemek istedim. üstelik yönetim-fatih terim gerginliği çok klişe bir konu olmaya başladı. hemen terim'i yedirmeyizciler türeyiveriyor bu tip durumlarda garip şekilde. terim galatasaray'a faydalı olduğu sürece kimse terim'i yiyemez arkadaşlar. illaki kutuplaşmak zorunda değiliz...