fener'in ne yaptığı, ne yapacağı az çok belli.
soru şu: biz ne yapacağız?
bayern maçlarından kırıntılar sunacaksak, cevap belli; oraya bir 3 puan daha yazmanızı rica edeceğim...
yok, klasik kadıköy basiretsizlikleri (ki çok şükür son yıllarda pek görmüyoruz) ve hakem kıyımına (var'a rağmen) uğrayacaksak o zaman hüzünlü bir hafta sonu bizi bekliyor demektir.
okan buruk'un geçtiğimiz sezon jesus'a taktik dersi verebildiğini ve bu maçlara özel olarak konsantre bir şekilde çıkabildiğini, netice alabildiğini somut şekilde gördük, bu ümit verici.
kadro anlamında rakipte fred geçişlerde ve önde yapılan baskılarda kapılan topları hızlıca pozisyona dönüştürme konusunda önemli bir aktör, bu açıdan olmaması bizim için ciddi avantaj.
lakin tek odaklanmamız gereken yer orası değil, örneğin ferdi ve osahi'nin topla çıkışlarında sağ ve sol önde oynayacak oyuncularımızın gölge refakat değil de hakkını vererek baskılı oynamaları şart. yoksa arkalarında sağ ve sol beklerimize aşırı yük bineceğinin farkında olmaları şart.
maalesef çözemediğimiz konulardan biri de set oyununa karşı üretken olamamak. bunda da bireysel yeteneği olan zaha, tete, ziyech gibi oyuncularımızın adam eksiltmede bir türlü istenen beceriyi gösterememeleri etken bence. örneğin zaha, maç içinde en az 5-6 kere osahi ile teke tek kalacaktır, bunların en az 3-4'ünde ceza sahasına soldan girerken topu sağına alıp atağı şutla ya da etkili bir pas ile sonlandırabilmeli, ama maalesef son maçlarda bunları göremediğimiz gibi aldığı topların çoğunu ezmek suretiyle ataklarımızı sekteye uğratmakta.
10 yıldır şampiyon olamamanın verdiği istek, arzu ve hırs ile maçın başında baskı kurmak isteyeceklerdir. bu süreci kazasız, gol yemeden geçirmek önemli. hatta fener'in öndeki yaşlı oyuncuları nedeniyle okan hoca oyunu dar alanda oynamalarına izin vermeden olabildiğince onları geri koşturacak bir plan üzerinde çalışsa daha mı doğru olur acaba diye düşünmeden edemiyorum.
bu maça puan puana gelmek önemli, gönül galibiyete odaklansa da yenilmemek de bizim için kazanç, sonuçta şampiyonluk yolunda hem rakibinin evinde puan farkını korumuş oluyorsun, hem de oluşma olasılığı hiç de az olmayan ikili averaja karşı küçük bir avantaj elde etmiş oluyorsun. tabi ki gereksiz risk almamak anlamında diyorum bunu, yoksa kaleye otobüs çekelim diyecek halimiz yok.
umarım oyuncularımız ellerinden gelenin en iyisini verir, akıllı oynar, kenar yönetim oyuncuları iyi hazırlar, başta çıkacak ilk 11 olmak üzere maç içindeki hamleleri doğru ve zamanında yapar, ve kadıköy'den yine alnımızın akıyla çıkarız.
(bkz:
inna fetahna leke fethan mubina)