ilk yarı itibari ile beşiktaş kendinden beklenenin üzerinde bir top oynamaktadır. özellikle hücum yaparken kaptırdığımız toplar sonrasında etkili oldu. bunun çözümü ise nonda - sabri değişikliğidir.
77
ilk gol faul değil, penaltı da penaltı, yarın bigün ağlarlar kulak asmayınız. sağ kanatta barışın tek başına oynaması dolayısıyla beşiktaş oyunu bizim sağımıza yıkmış fakat orda kazma seric in oynaması dolayısıyla pek ekmek yiyememiştir. delgado'nun bireysel çabaları dışında gol atmaları kolay görünmüyor.
78
ikinci yarıda, ilk yarının aksine kart yağmuru beklenen maçtır.
yine penaltı, yine gol. golün adı milan baros 4-2.
galatasaray taraftarı an itibariyle, ''yıldırım demirören yeter!'' tezahüratı yapmaktadır.
güzel maç doğrusu.
84
baros ligteki 14. golünü attı.
85
gözlerim beni yanıltmadıysa attığımız bir golden sonra tribünde sevinenler arasında stejipan tomas'ı da gördüğüm karşılaşma.
86
eğer bu sözlükte bile ibb-beşiktaş maçındaki nobrenin pozisyonuyla bugünkü pozisyonun aynı olduğunu iddia edenler varsa ve rüştünün topu kontrol ettiğini(!) iddia ederek golün geçersiz sayılması gerektiğini düşünenler varsa, an itibariyle bana galatasaraysözlükteki galatasaraylılardan şüphe etttirecek maç olmuştur...
tertemiz galibiyet, tertemiz pozisyonlar, kartlar doğru, goller nizami...gerisi yalan dolandır..bu böyle biline...delgadonun ilk pozisyonu bariz sarı kart, ikinci pozisyonun amacı ne olursa olsun literatürdeki adı sarı karttır..nokta
87
galatasarayımızın 4-2 kazandığı maçtır. maçın yıldızı kuşkusuz lincoln'dür. maçtan önce lincoln ü bana bırakın diyenlerin rezil rüsva olduğu maçtır ayrıca. iki ve üstü farklı galibiyet serimiz devam etmektedir. (bkz: işte böyle işte)
maçın hakeminin hatalarıyla zorlandığımız maç olmuştur. hakkaniyetli bir maç yönetseydi beşiktaş 7 kişi falan bitirirdi sanırım. galatasaraylı oyuncuların attığı bir kasti tekmeyi bırakın doğru dürüst faulü bile yoktu. beşiktaşlı oyuncular çirkeflik yaptılar, şimdi de yönetimleri hakeme çatıyor. çok ilginç ya. penaltılara falan da itiraz ediyorlar. çok ilginç vallahi. türkiye'de böyle yüzsüzlüğe karşı bir yaptırım gelmedikçe bunlar zeytinyağı gibi üste çıkmaya devam edecek. ne de olsa sezon başından beri aleyhimize yapılan onlarca hataya rağmen basın tarafından galatasaray'ı hakemler koruyor etiketi başarıyla uygulandı. trabzon'u, beşiktaş'ı, fener'i yüz bulmaz mı bundan? suratlar tenden değil sanki meşinden oluşuyor. hiç aşınmaz mı bunların suratları?
adnan polat'ın çıkıp birkaç kelime söylemesini istiyorum artık, yok mu maçların kasetleri? bizim aleyhimize olan pozisyonları çıkarıp gösterin de ağlamasınlar artık. bize daha fazla hatalar oldu ama basının taktiğiyle ses bile çıkmadı kamuoyunda!
kasap futbolcularla mücadele etmekten de bıktık. gidin top oynamayı öğrenin gelin, sonra konuşun. bu nedir ya!
91
meiranın sarı kart görmesi nedeniyle sivasspor maçında cezalı duruma düştüğü maçtır. savunmamızın aksadığı düşünülürse sivas deplasmanında emra aşık ve servetle zorlanacağımızı düşünüyorum. devre arasında iyi bir stoper ve sağ bek tranferini bekliyor ve gerekli görüyorum.
92
düzeltme: yıldırım demirören yeter diye galatasaray taraftarları bağırmıştır. 4. golden hemen sonra cuk diye oturmuştur.
93
maçın yıldızının bence arda turanın olduğu maçtır. bir ofans oyuncusu defansa nasıl yardım eder olayını en ince ayrıntılarla anlatmıştır.
94
catir catir ve hakkiyla kazandigimiz mactir. faul,penalti,kirmizi hepsi bahane! simdi sirasiyla;
-servetin golü faul degildir! rüstü topu tutamayip kontrol edemiyorsa servet de koyar iste öyle.
-penaltilar. hepside boru gibi penalti.kimse arda ayagini taktirdi, lincoln kendini atti diye zirvalamasin.
-kirmizi kart. bence cok acimasizca verilmis bir kart. cok ucuza gitti delgado. bu pozisyonda bir türk futbolcu olsa idi, haliyle delgado nun isaretlerle ifade etmek istedigini, konusarak söylecekti ki, biz de hakeme ne dedigini bile bilmeyecektik. hakemde kendisine sari mari vermeyip oyundan atmayacakti. ama delgado önce kendini sonra bir isareti ardindan da kart isareti yaparak, bana ilk yaptigim harakette sariyi verdin, demek istemistir. keske futbolun güzelligi adina kalsaydi sahada.
yani, toparlayacak olursak; ister besiktas onbir kisi devam etmis olsaydi, ister iki penaltisiz oynasaydik, gider gene dört tane cakar bu maci öylede böylede alirdik.
95
kararlar arasında tartışmalı denilebilecek tek olay delgado'nun gördüğü karttı, kalsa da sonuç değişmezdi zaten keşke kalsaydı. verilmeyen çok açık 3 faulümüz de düşünülürse çok adaletsiz bir durum teşkil etmiyor elbette bu. polis yaptı yine yapacağını, eski açık'ın büyük bir bölümünü kapladı, insanlar tıkış tıkış maç seyretti, üstüne de yağmur yağdı filan iyice sucuk olduk, aslantepe'de en azından satılan bilet ve yer sayısı birbirine yakın olsa da taraftar eziyet çekmese artık. lincoln, baros, arda her zamanki gibi süperdi. servet ise göz dolduruyordu, bence en iyi maçını çıkardı ligdeki bu sezon. helal olsun hepinize be!
96
sami yen'de beşiktaş taraftarıyla fazlasıyla dalga geçtiğimiz maç. *
97
tüm takımımızın terbiyesizlik(!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!) yaptığı maçtır derbide 4 gol olur mu hiç.*
98
hakeme laf söyleyenin taş kesileceği maçtır...
99
delgadonun atılmasına ağır karar diyenlere bir çift lafımın olacağı maçtır. tamam, delgado kendini gösteriyor ve diyor ki: hoca bana ilkinde kart gösterdin. eee amaç ne? bana gösterdin ona da göster demek istemiyor mu? peki kart istemenin cezası ne? aynen kart görmek. peki bu delgadonun kaçıncı kartı? 2. yani? oyundan ihraç edilir. bitti. tertemiz maç.
100
inleyen nağmelerin inleyip durduğu, samiyende cimbomun kartala koyduğu maçtır. derbiden ziyade sıradan bir lig maçı tadında olmuştur.***
edit: çok kolay olmasına -stres olmadan- hitaben zevk vermedi lafı sarfedilmiştir. yoksa gayet mutluyum.