2009 finali saraçoğlundaydı. o final için de motto “kadıköy’de finalde olacağız.” mottosuydu.
adnan polat ısrarla bunu söylerdi.
adnan polat fernando meira’yı satana kadar o iddia bile bugünden daha tutarlıydı.
sağ bek yok, kanatta rotasyon yok, forvette rotasyon yok, sol bekte rotasyon yok, stoperde nelsson’un düşüşünü göz önünde tutarsak rotasyon yok.
berkan kutlu diye bir adam var, ön libero oynadı, stoper oynadı, sol bek oynadı. ki zaten aşırı yetenekli değil iyi mücadelesi yüzünden kadroda.
kaan ayhan. adam stoper geldi, stoper gördüğü yok. sağ bek, ön libero, sol bek.
barış alper’i anlatmaya gerek yok. kale hariç her yerde oynadı.
pardon da neyle gideceksin finale? pasta keseni otomatik davet etmiyorlar. okan hoca ve takımın canını dişine takarak, hakem kumpaslarına rağmen seni 6 puan ligde öne atması da bir yere kadar.
boş bir muhabbettir. kimse kusura bakmasın. şu halde bile “kadromuz iyi, transferde acelemiz yok, fırsat transferi kovalayacağız.” diyen yönetimle sen edirne ötesinde maç kazanmaya şükret. bunu anlamak lazım ki yarın üst turlarda elendiğimizde takıma ve hocaya yüklenmesin kimse
sparta prag eşleşmesindeki gibi.
o değil de hani muani, hani skrinrar? aralıkta bitti denen transferlerin esamesi yok piyasada. aralıkta muani, ocakta fırsat transferi.
aynen. pasta kesmeye devam hedef bilbao.