• 252
    bu takım muhasebesi,aldı verdi işlerinden pek anlamam ancak ücret skalasına bir göz attığımızda yapılacak ya da yapılabilecek şey belli. şimdi anlaşılan maaş sınırlaması geliyor ve biz o sınırdayız zaten. ilk akla gelen tarık,endoğan,tolga ,selçuk,ereni yolla bütçe açılsın fikri. ama imkansız olduğunu biliyoruz. elimizdeki f/p oranı düşük ve piyasası olan futbolculara yönelmek tek çare. sofiane feghouli aşşağı yukarı 4.5 milyon euro alıyor ve bana sorarsanız gecen sezon zerre haketmedi bu parayı. yani feghouliyi yolladığımızda yerine üç buçuk adet garry rodriguez oynatabiliyoruz.sırasıyla belhanda,maicon, yaşından dolayı gomis, gibi futbolcuların arasından bir veya bir kaçını yollayarak yeni garry'ler, ......lar bulmalıyız yerlerine. (garry rodriguez'den başka düşük maliyetli, fiyatını katlamış, yüksek performans gösteren oyuncu gelmedi aklıma.) fatih hocamın da aklında bu var ve bekliyor. çünkü oyuncusunu satış listelerine koyup, sağa sola önerip, fiyatını kıracak bir adam değil. illaki gelecek diyor ve bekliyor zannımca. dünya kupasında belhandadan umutluyum. 32 gol atmış gomisin çinden mutlaka dolgun bonservisli talipleri çıkacaktır. maicon ve feghouli biraz zor ancak feghouli müslüman olmasından dolayı belki arap ülkelerine gidebilir diyorum. neden olmasın?
  • 253
    maalesef son derece rahvan hareket ettiğimiz transfer dönemidir. bunun yanında ayağımıza kadar gelen önemli fırsatları da çar çur ediyoruz.
    kendimi tekrar ediyorum kusura bakmayın ama bu transfer döneminde önümüzdeki 4-5 yılın kadrosunu kurmamız gerek. günü kurtarmaya yönelik transfer politikasında daha ne kadar ısrarcı olacağız? ben gösterişli transfer meraklısı bir ergen değilim. 2001'den beri transfer dönemlerini hatırlarım. transfer dönemlerinin her türlüsünü gördüm.

    her dikkat çeken adamı aldığımız, transfer dönemini 15-20 futbolcu alarak kapattığımız günleri de gördüm, cimri davranıp transferin son gününe kadar bekleyerek son gün 2-3 çöp transferle sezonu heba ettiğimiz dönemleri de gördüm. baştan ayağı kadroyu yenilediğimiz sezonları da gördüm. hepsinin ortak özelliği o sezona yönelik olmalarıydı. sadece o sezonu hadi bilemedim 2 sezonu planlayan transfer süreçleriydi. ve bunları yaparken de bir tek bruma ve telles'i aldığımız sezon hariç hiçbirinde transfer ettiğimiz futbolcuya yatırım gözüyle bakmadık.

    genel olarak aldığımız oyuncular ya vasat, gelecek vaat etmeyen 26 yaş ve altı oyunculardı da ya da 29-30'una gelmiş muhtemelen son transferini yapan, para kazandırma ihtimali son derece düşük oyunculardı.

    bizim bu sene öncelikle buna karar vermemiz gerekiyor. günü mü kurtarmaya çalışacağız yoksa ffp'yi de düşünerek uzun vadeli bir kadro planlaması yoluna mı gideceğiz. ikisine de saygı duyarım. günü kurtaracaksak bir sol bek*, bir orta saha* bir de 2. forvet* yeter de artar bile. 3 transfer işimizi görür. gene şampiyonluğu son maça kadar kovalarız. avrupada* da en iyi ihtimalle şubatı görürüz. az harcayalım yola devam edelim demektir bu. dediğim gibi saygı duyarım.

    ama yok 2.planı seçecek ve geçekten ffp anayasamız olacaksa para harcamak zorundayız. tezat gibi duruyor ama değil. bakın şöyle iki anket yapmıştım. katılım az olmuş ama gs sözlük kamuoyunun genel kanısı şu şekilde;
    http://anketinho.com/341/s
    http://anketinho.com/342/s

    demişiz ki, gomis, belhanda, feghouli, maicon ve rodrigues'in satışlarından 50 milyon €'yu kasamıza koyarız. bakın ben dememişim, ortak kanaatimiz. ayrıca tolga, eren, carole ve cavanda da toplam 6 milyon € para getirir. yine benim şahsi görüşüm değil, genel kanı bu şekilde. dolayısıyla yukarıda para harcamak zorundayız derken kaynak olarak bu 9 futbolcunun satışını düşünüyorum. ki bu 9 futbolcunun 2'si zaten takımda değiller. eren çok az şans bulurken tolga'nın da devamlılık problemi var. yani yerini doldurmamız gereken 5 oyuncu var.

    5 oyuncunun yanında zaten var olan bir 8 numara bir de sol bek ihtiyacımızı düşündüğümüz de ilk 11'e 7 tane oyuncu almak durumundayız. uzun vadeli planlarda da yıkım geniş kapsamlı olur. bunu normal görmek lazım. şimdi ilk 11 oyuncu için kaç transfere ihtiyaç var dedik; 7. kullanabileceğimiz, bizim tahminimize göre 55 milyon € gibi bir bütçemiz var. hadi biz kendimizi şişirdik diyelim, 50 milyon € olsun. bu kadar paraya ilk 11'e 7 tane adam alabilir miyiz? bence almamalıyız. ne yapmak lazım peki? hem bonservisi elinde olan hem de gidenleri aratmayacak adamlar bulmak lazım. bu 7 takviyenin en az 3-4 tanesi bonservissiz olmalı. ekstra bir durumdan da bahsetmek istiyorum bu arada. bizim sattığın kadar al cezamıza ndiaye ve nagatomo transferleri de dahilmiş. ndiaye'den gelen 16 milyon €'yu da işin içine dahil edeceğiz nagatomo için inter'e verilen 700 bin €'yu da. yani bizim 50 milyon €'luk bütçenin üstüne 15 milyon 300 bin € daha ilave edebiliriz.

    planlama çerçevesinde yaklaşık 65 milyon €'luk bir bütçemiz oldu mu? oldu. ffp ne diyor? sana 4 yl süre veriyorum, 4.yılın sonunda kara geç diyor. kara geçmek için ne yapmak lazım peki kardeşlerim? öyle adamlar alacaksın ki, bu süreç içinde kar ederek satasın. yani oyuncu satışı yapmalısın. hep al hep al olmaz, biraz da satmamız lazım.

    yani benim kulübeye muğdat çelik'i istemeyip barış alıcı'yı önermemin nedeni direkt olarak bu. 22 yaşındki bamba'yı sakın kaçırmayalım dememdeki neden bu. şu an "bedava" olan balotelli'yi alalım dememdeki hadise bu. demiyorum ki balotelli gelsin 5 sene oynasın, biz de ona 5 sene de 30 milyon € bayılalım. hayır, gelsin 1-2 sene kullanalım, vereceğimiz para 10-15 milyon € arası olsun. sen balotelli'yi yaşı 30 olmadan avrupa'ya bile 20-25'e okutursun. en olmadı çin'e yine 20'ler üstü bir paraya starsın. bir başka misal; donk'la sözleşme uzatacağımıza şimdi biraz paraya kıyıp okay'ı alalım, zaten 2-3 seneye onu da "kar ederek" satma ihtimalimiz en az % 80-90. diğer türlü sözleşmesi uzatılmış 32 yaşındaki donk'tan para kazanabilir miyiz? hangisi daha ekonomik? 32 yaşındaki donk'la sözleşme uzatmak mı yoksa 24 yaşında avrupa scoutlarını gözdesi okay'ı almak mı?

    tekrar söylüyorum, balotelli gelsin, trezeguet gelsin, bamba'yı kaçırmayalım, barış'ı emre'yi, okay'ı mutlaka alalım dememdeki yegane neden bu futbolcuların hepsini "kar ederek" satma ihtimalimizin yüksekliği. kaldı ki hepsi de yetenekli ve gayet de galatasaray oyuncusu. yani 1 taşla 4 kuş vuruyoruz. hem gidenlerin yerin daha iyileriyle dolduruyoruz. hem kadro genişliğini artırıyoruz, hem ffp şartını şu an bile sağlamış oluyoruz hem de 4 sene içinde ciddi derecede bonservisten kar etme potansiyelini yakalıyoruz. hatta 5. kuş da var; bunları çoğu genç ve yerli adamlar. yabancı sınırı geldiğinde dara düşmemiş olacağız. benim anlatmak istediğim budur, fatih hocaya ki sezon içerisinde kendisi için girdiğim entryler ortadadır, eleştiri getirmemin nedeni budur.

    sorunumuz para. para kazanamıyoruz. ben de diyorum ki küçük küçük ama geri dönüşü olmayan harcamalarla bu işi kotaramayız. para harcayalım ama geri dönüşünü fazlasıyla yapacağımız adamlara harcayalım. bu plan çerçevesinde para harcamaktan korkmayalım.

    halep oradaysa arşın burda kardeşlerim. hesabım kitabım açık. en kötü ihtimalde 60 küsür milyon € bonservis bütçesi ile kadroyu gençleştirip kalitesini artırabiliriz. başarılı olmama ihtimalimiz neredeyse yok. e başarı demek prestij demek, vitrin demek, oyuncu satmak demek.*

    not: ha chiellini bu kriterin dışında kalıyor ama o kadar da olsun. bugün chiellini'ye imza attırabilsek serdar-chiellini ikilisi bizi en az 3 sene götürür.
  • 254
    daha geçen yıl kurduğumuz kadronun iskeletini 50 milyon euro'ya satıp bonservissiz oyuncu avına çıkarsak gelecek sene ligi en iyi 4. bitiririz. hoca ve yönetim zaten düşünüyordur bütün ihtimalleri de her yıl takımın yarısını satıp yeni takım düzmek çok mantıksız. herkesin ağzında bir laf: hoca adam eder. eyvallah adam eder de, bu adam fabrika değil sonuçta, edemediği zamanlar da oluyor ve o zaman eleştiri yağmuruna tutuluyor.
  • 255
    garry ve feghouli'nin gitmek istemediği yerde, maicon, gomis, belhanda'dan en az birini satamıyorsak zaten muhtemelen transfer yapamayacağız. uefa'nın vereceği olası kısıtlamalar da(maaş sınırı) düşünülünce elimiz kolumuz bağlanacak.

    (bkz: 2018-2019 transfer sezonu/#2441668)
    (bkz: #2440792)

    arkadaşlar önceki entrylerde şu andaki maaş durumunu açıklamış zaten. selçuk (3,5) , tolga(2), eren(2,5) şu 3 oyuncunun bize yıllık maliyeti yaklaşık 8 m euro. 8 m euroyu resmen çöpe atıyoruz kafayı yiyeceğim.

    bir de adamlar en çok ihtiyacımız olan bölgelerin yedekleri. 2 orta saha 1 yedek forvet arıyoruz ve bu üçlü orayı hem maaş bütçesi hem de varlığıyla kapatıyor!

    bu 3'lüden bonservis alamıyorsak ya da maaşlarda indirim yaptıramıyorsak artık yapacak bir şey yok 1 yıl daha bağrımıza taş basıp 8 m euroluk boşluğu 2019-2020 sezonu için kullanacağız.
  • 259
    gecen sezon zaten takimi bastan asagi değiştirdik ve kimyası tutan takim sezonu şampiyon tamamladı. bu sezon zaten sampiyonlar ligini alacakmış gibi transfer yapacak halimiz yok. biz kadromuzdaki as futbolculari koruyup, gereksizlerden kurtulup, ustune de 2-3 kadro genişliği saglayacak potansiyelli futbolcu transferi yaparsak en azından sezonu tekrar şampiyon tamamlama sansimiz yüksek olur. bence en onemli mevkimiz ortasaha. bu mevkiye direk oynayacak bir futbolcuya ihtiyacımız var ki bu artık ndiaye mi olur baska bir futbolcu mu olur bilemem. bunun disinda takimi yedekleyecek kaliteli 2 futbolcu daha bulabilirsek gelecek sezon icin yeterli olur.
  • 260
    maaş kısıtlaması nedeniyle ciddi maaş alan futbolcularımız indirime gitmezse veya gönderemezsek en fazla 2 transfer yapabiliriz gibi. belki o bile olmaz.

    (bkz: selçuk inan)
    (bkz: eren derdiyok)
    (bkz: tolga ciğerci)
    (bkz: sofiane feghouli)

    en büyük sıkıntı bu dörtlüde. aldığı ile verdiği arasında ciddi uçurum var bu arkadaşların. feghouli ve selçuk'tan indirim bekliyorum. diğer ikisini de manavdan 2 kilo kiraza satarım açıkçası. yeter ki 2 milyon euro yıllık ücretlerinden kurtulalım. selçuk'u hiçbir şartta alacak takım olduğunu zannetmediğimden indirim dedim yoksa o da farksız gözümde.
  • 262
    kaleden başlarsak iyi bir yerli kaleciye ihtiyaç var. (bkz: günay güvenç) hem bonservisi de elinde. konyaspor serkanı satacağını hiç düşünmüyorum. üçüncü kaleci olarak da altyapıdan birisi olur.

    sağbekte mariano önümüzdeki seneyi fizik olarak kaldıramayacaktır. onu satarak bir scout transferi yapmalıyız. ama o da mariano kalitesinde olmayacaktır. linnes rotasyon için oldukça iyi.

    sol bekte yuto sonrası carol'ü satıp altınordudan yusuf acer'i almamalıyız. ülkeden yetişme ve aynı zamanda yerli ve genç olduğu için.

    stoperde ise serdarı 3 sezon elimizde tutmalıyız. maicon eğer beşe satabilirsek çok iyi şampiyonlar liginde onu söküp çıkarırlar. altyapıdan oyuncu yetiştirme statüsü gereği sadık gümüşpınar' ı almalıyız. denayer kiralayabiliyor isek iyi ama kiralayamaz isek yine o seviyedeki kulüplerin rezerv takımlarından birini bulup kiralamamız gerek ve en önemlisi oraya şampiyonlar ligini kaldıracak bir stoper şart.

    fernando ve donk altı numara için yeterli.

    selçuk bence kesinlikle gitmeli ama onun yerine ülkeden yetişmiş oyuncu bulamayacağımız için başka mevkilere o statüye uygun birini bulmamız gerekli. nuri şahini uygun şartlara alabilir miyiz bilmiyorum ama alırsak onun haricinde kaliteli bir genç sekiz numara şart.

    belhanda konusunda da hiç emin değilim. aldığı maaş aşırı fazla.

    garry gerekiyorsa zorla yollamalıyız seneye yirmi dokuz olacak. gitmek istemiyor ama gitmesinin bir yolunu bulmalıyız. muğdat rotasyon için o bölgede de oynayabiliyor. joel campbell da sakatlık durumuna bağlı rotasyon için o bölgede etkili olur.

    feghouli geçen sezon sakat sakat oynadıktan sonra bu sezon neler yapabileceği oldukça heyecanlandırıyor ama o maaş oldukça fazla , indirime geceğini de pek sanmam. feghouli için bize kimse on vermeyeceğine göre ve onu ondan aşağı satmanın da çok saçma olacağı için kadro da kalmalı , seneye satarız. sinan o bölge için yetersiz. barış alıcı orası için bence sinandan daha iyi olur.

    gomis elimizden çıkarmak için son şansımız otuz üçünde ki biri için kimse çok yüksek paralar harcamaz ama uzak doğu kulüplerine on beşe satabilirsek çok iyi olacaktır. tabi gomisi sattıktan sonra çok kaliteli forvet şart eğer oda olmaz ise abel hernandez sakatlık durumuna göre olabilir. forvet rotasyonu için dönüşümlü olarak campbell , sinan , muğdat etkili olacaktır.

    evet 21 kişilik listeye sığmıyorlar ama lig rotasyonu için bu yol maddi olarak bize katkı sağlayacağını düşünüyorum. altyapıdan da ozan , celil ve bir kaleci kadro şart olur. önümüzde çok zor geçecek bir dört sene var oyuncu parlatıp satmamız gerek. tabi bu benim yorumum. bu dört sene boyunca imparator en iyi planı yapacaktır.
  • 263
    anladığım kadarıyla şapkamızdan tavşan değil komple sirk çıkarmamız gereken transfer sezonu hatta sezonları.13 haziran 2018 uefa'nın galatasaray kararı ile benim anladığım bonservisi olmayan ve kiralık oyuncuları transfer yapabileceğiz (satabileceğimiz kısıtlı oyuncu olduğu için satıp almak boş bir tabir). ve bahsettiğim durumu 4 tam sezon çekmek zorundayız. o kadar akıllı o kadar planlı o kadar disiplinli hareket etmemiz lazım ki bu işin üstesinden gelelim ve bunun üstesinden gelirken aynı zamanda sportif başarı yakalayalım.
  • 266
    şuan bize lazım olan; 8 numara, yedek forvet, sol bek yedeği, ortasaha yedeği, kanatları yedekleyecek bir oyuncu ve tabi bonservisle transfer yapacak isek sattığımız futbolcunun yerine de doldurmak lazım. bana kalırsa bu rodrigues olmalı böylece elimiz rahatlar, rodri'den gelen para ile de şu transferleri yapabiliriz;

    bonservis verilerek yapılacak transferler:
    nagatomo 2-3 milyon euro (bonservis)
    denayer 500 bin euro (kiralık)
    nuri şahin 3-4 milyon euro (bonservis)
    trezeguet 5 milyon euro (bonservis)
    emre akbaba 5-6 milyon euro (bonservis)
    yedek yerli kaleci 1 milyon euro (bonservis)

    toplam: 16.5-19.5 milyon euro tutar.

    bonservissiz: abel hernández ve adrien thomasson alınmalı. böyle kadromuz aşağıya yukarıya aşağıdaki gibi olur

    1. muslera
    2. yedek yerli kaleci
    3. maicon
    4. serdar
    5. denayer
    6. ahmet çalık
    7. nagatomo
    8. mariano
    9. linnes
    10. fernando
    11. donk
    12. nuri şahin
    13. emre akbaba
    14. selçuk (sözleşmesinde indirime gitmek şartıyla kalabilir)
    15. tolga ( gidebilir)
    16. adrien thomasson
    17. belhanda
    18. feghouli
    19. sinan
    20. trezeguet
    21. gomis
    22. eren (maaşı yüksek gidebilir)
    23. abel hernández

    bu kadro hem ligde hem şampiyonlar liginde bizi taşıyabilir bence.
  • 267
    birden fazla bölgede forma giyebilen oyuncuların kadroya dahil edileceğini düşündüğüm sezon.

    bu nedenle hem stoper hem de 2 bek pozisyonunda oynayabilen denayer kiralik olarak mutlaka zorlanacaktır. hoca denayer-serdar tandemine güvenip maicon'un satılmasını dahi isteyebilir sattığın kadar al cezası nedeniyle. (kiralik)

    joel campell da hem kanat hem santrafor oynayabildiginden mütevellit (hem de bonservissiz) üzerine düşülmesi gerekir.

    n'diaye mutlaka gelmeli, hem 6 hem 8 oynayabiliyor, yeri geldiğinde belhanda'yı dahi yedekleyebilir. (kiralik)

    feghouli'nin kalması gerektiğini düşünenlerdenim. birincisi istatistikleri düşük formuna göre oldukça yeterliydi(27 maç 6 gol 9 asist). bir diğeri de belhanda'nin bölgesinde rahatlıkla oynayabiliyor.
  • 268
    kadro kurgusunu iyi oluşturmamız gereken sezon.

    2017-2018 sezonunda dikkat çeken eksiklikler şunlardı;

    1) badou ndiaye'nin gidişi sonrası orta sahanın ortasında fernando-donk ikilisi dışındaki denemeler başarısızdı. ne tolga, ne selçuk ne de geriye çektiğimiz belhanda'dan o bölgeye verim alamadık. bu da bizi alternatifsiz kıldı.

    fernando iki bölgede de aradığımız işleri yapabiliyor. ryan donk sadece ön liberoda verimli oluyor. dolayısıyla ön libero pozisyonu için bir transfere ihtiyacımız yok. fernando ve donk zaten oraya yazabileceğimiz iki oyuncu. buraya yapacağımız transfer direkt orta sahanın ortasına olmalı. yeterli fizik kapasitesiye sahip, garanti oynayabilen ve en önemlisi orta sahanın pres yükünü sırtlayabilecek 6 numara tarzında mücadeleci bir isim olması gerekiyor. fatih terim'in futbol anlayışı bunu gerektiriyor. aklıma gelen ilk isim 29 yaşındaki izlanda milli futbol takımı kaptanı. kendisinin sözleşmesi 30 haziran'da bitiyor.

    (bkz: aron einar malmquist gunnarsson)

    2) bafetimbi gomis'in alternatifsizliği. bu zaten herkesin dikkatini çeken bir olaydı. gerekli gol yeteneklerine sahip pres futboluna uygun bir forvet bulmalıyız. mümkünse hava hakimiyeti olan mücadeleci bir isim olmalı bu. aklıma günümüz futbolundan direkt bir isim gelmese de geçmişten çok güzel bir örnek hatırlıyorum.

    (bkz: johan elmander)

    3) serdar aziz'in stoper partneri. jason denayer aslında bizim tüm arayışlarımızı karşılamakta. fatih terim defansı önde kuruyor. dolayısıyla defansın arkasına atılan toplara hızlı dönüşler sergileyebilen ve gerekli defansif yeteneklere sahip bir futbolcuya ihtiyacımız var. jason denayer'i getiremiyorsak bile aradığımız stoper yine bu tarz bir adam olmalı. burada yapmamamız gereken hata maicon'a güvenmek. çünkü bu arkadaş fatih terim sisteminde aşırı bocalıyor. defans önde kurulduğunda sahada soğuk terler döküyor.

    4) sol bek. aslında çok tarife gerek yok. ben yuto nagatomo'nun geleceğine inanıyorum. eğer nagatomo transferini gerçekleştiremezsek atağa katılmayı seven ve pas yeteneğiyle oyun kurabilen bir sol bek bulmalıyız. defansif oynayan bekler fatih terim'in taktiğinde iş yapamıyor.

    elbette ki daha birçok eksiklik var. donk'un, denayer'in, nagatomo'nun takıma tekrar katılıp katılmayacağı henüz belirsiz. garry rodrigues, bafetimbi gomis, sofiane feghouli, younes belhanda ve maicon'un satılma ihtimalleri var. ama işin bu kısımlarına girerek yazıyı uzatmayı ve kafa karıştırmayı istemedim. basitçe söylemek gerekirse yazdığım futbolculardan maicon dışında gönderdiğimiz her bir futbolcunun yerini doldurmamız gerekiyor.
  • 269
    yönetimimizin tok satıcıyı oynaması gereken dönemdir. gelen her transfer teklifinde anında satalım moduna girmeden, ne koparsak kardır şeklinde yaklaşmalıdır. 100 binse 100 bin hiç fark etmez. aynı şekilde satın alırken de harcamaları minimumda tutmak için kayserilileri bile kıskandıracak şekilde pazarlık etmelidir. bu bağlamda taraftarlarımız daha sakin olmalı. hemen güzellikler gelmeyecek önümüze bu tranfer döneminde. gerekirse son dakikaya kadar 1 lira için mücadele edilecek. ne yalan söyleyeyim ffp kararlarının ardından hiç sıkıntı hissetmedim. yönetime ve fatih terim’e inancım tam. kulüp için en iyisini yapmak adına sonuna kadar mücadele edeceklerdir.
  • 270
    sözlükte yazıldığı gibi bir sirkülasyona ihtiyacımızın olmadığı dönem. öncelikle şampiyon kadromuzu koruyup, vizyoncu arkadaşlar kabul etmeseler de kadro derinliğimiz için yerli kaleci, yerli sol bek, yerli orta saha, ve yerli kanat transfer etmemiz gereken dönem. yabancı orta saha ve yabancı forvet de vizyonist arkadaşlar için yapılması gereken transferlerdir.

    yerli kaleci için gönül harun tekin'i ister ama ffp gerçekçi ol der. gelecek yerli kaleci kulübede oturacağı için hiç masrafa girmeden tecrübesi ile boşta olan hakan arıkan ile iki sene yedek kaleci sıkıntısı çekmeyiz.

    yerli sol bek için pek alternatif yok gibi. en iyi tercih boşta olan uğur çiftçi.

    yerli orta saha için ise gönlümüzden geçen emre akbaba. ama kulübü emre'nin soyadı gibi davranacağı için nuri şahin uygun seçenek. nuri için tek sıkıntı nüksederse müzmin sakatlığı olur.

    yerli kanat için ise muğdat çelik iyi bir alternatif. sözlükte muğdat'a karşı aşırı ön yargı var. muğdat'ı akhisar'a geldiğinden beri takip ettim. gayet underrated bir oyuncu. gençlerbirliği gibi ülkemiz için iyi bir alt yapı patentine sahip muğdat kendisinden beklenen patlamayı çok geç yaptı. dünya futbolunda muğdat gibi belli bir yaştan sonra adını duyuran tonca futbolcu var. aklıma ilk gelenler luca toni ve vardy. kanat oynamasına rağmen forvet de oynayabilen muğdat bize birçok alternatif sunacak. yerine geldiği yasin'in yarısı kadar maaş alacak ve ondan üç yıl daha genç olup, başarıya aç olacak.

    şimdi kadromuza iyi bir yedek kaleci olan hakan arıkan'ı, üstün japon teknolojisi nagatomo'muzu yedekleyecek uğur çiftçi'yi, skoru tutmamız gereken maçlarda tempoyu düşürebilecek ve forma rekabetine girecek sol ayaklı nuri şahin'i ve kulübeden girip oyunu hareketlendirebilecek muğdat çelik'i, nuri hariç bedavaya kattık.

    şimdi geldik en civcivli bölüme. iki yabancı transferi.

    yabancı forvet için adı geçen ahmed musa olursa çok güzel olur çok da şahane olur. oumar niasse de alternatif olarak iyi bir oyuncu. gomis'imiz kaldığı takdirde musa da niasse de çift forvet oynayabilecek gerektiğinde gomis'i dinlendirip tek forvet oynayabilecek kalitede isimler.

    yabancı orta saha ise bizim olmazsa olmazımız. şampiyonlar ligi'nde gruptan çıkmak istiyorsak buraya amiyane tabirle pasör bir kaşar oyuncu almalıyız. monaco ile sözleşme yenilemese idi moutinho çok güzel olurdu. bu bölge için yönetimimiz ve fatih hocamız gereken transferi yapacaktır diye umut ediyorum. çünkü şampiyonlar ligi'nde iddialı olup olmayacağımızı belirleyecek olan nokta alacağımız yabancı orta sahanın niteliği olacaktır.

    düzenleme: imla.
  • 272
    şimdilik sessiz sedasız, kupkuru geçen sezon. eğer anlaştığımız veya anlaşma noktasına geldiğimiz oyuncular varsa mutlaka bir an önce takıma yerleştirilmeli kamp dönemi başlamadan.

    yıllardır kamp döneminden sonra transfer yapmaktan ciğerimiz soldu. bir kere de erkenden yapıp rahatlayalım şu illet şeyi. en azından çıkan dedikodulardan kurtuluruz. ibne basın yazdıkça yazıyor saçma sapan haberleri. inanmasak bile inanmak istiyoruz beğendiğimiz oyuncular olunca. paronayak olduk iyice..
  • 273
    dünya kupası nedeniyle tüm takımlar için sakin geçen transfer dönemi. grup aşamaları bitiminden sonra hareketlilik başlayacaktır. yangın yaratmaya gerek yok.

    geçen sezon galatasaray tarihinin rekorunu kırarak 40 milyon euroluk transfer yaptık zaten. ffp kıskacında olduğumuz bu sezon pek de bir şey beklememeliyiz.

    nokta atışı bir-iki transferle ve ucuz rotasyon hamleleriyle kapatmayı temenni ediyorum bu sezon.

    he büyük bir satış yapabilirsek ortalık yine şenlenir orası ayrı.
  • 274
    uzun zamandır hiç olmadığı kadar bir transfer dönemini sakin geçiriyoruz. bunda hem fatih hocanın dışarıya haber uçmasına engel olması hem de içinde bulunduğumuz maddi durum etkili büyük ihtimalle.

    son günlerde spor haberlerine hiç bakmadım. sözlükten anladığım kadarıyla gomis üzerinden yine taraftarın psikolojisi ile oynanıyor. artık tecrübelenmemiz gerekmiyor mu? her transfer dönemi abuk haberlerle bizleri dolduruşa getirmeye çalışıyorlar. gomis onu istedi, bunu istedi, yok ebesinin örekesini istedi. eğer istediyse imzaladığı kapı gibi sözleşmeyi önüne koyarsınız. yok gitmek istiyorsa da getirir 10 milyon euro teklifi öpüşür, sarılır, ayrılırız. bu kadar telaşa lüzum yok. hepsinden öte gomis kulübü bu şekilde sıkıştıracak birine benzemiyor. bence de çin'e gitmenin yollarını arıyordur ama bunu bizi tehdit ederek yapmıyordur.

    açıkçası bu transfer dönemi için ffp yaptırımlarının açıklanması ile birlikte yönetime ve teknik heyete güvenim daha da arttı. mümkün olan maksimum faydayı sağlayarak transferleri yapacaklardır. kendini gazete diye satan ibne basına çok takılmadan kulüpten gelecek açıklamaları bekleyelim.
App Store'dan indirin Google Play'den alın