• 976
    --- alıntı ---
    aziz yıldırım'ın da sanık olarak yargılandığı şike davasının gerekçeli kararı önümüzdeki hafta tamamlanacak. 401 sayfalık iddianamesi olan davanın gerekçeli kararı yaklaşık 700 sayfa olacak. gerekçeli kararda, şike, örgüt ve rüşvete dair delillerin ortaya konduğu ve şikenin örneklerle anlatıldığı belirtildi. gerekçeli kararın ayrıntılarına yasemin güneri ulaştı. işte, ayrıntılar...
    aralarında fenerbahçe spor kulübü başkanı aziz yıldırım'ın da sanık olarak yargılandığı şike davasında gözler gerekçeli kararın ne zaman tamamlanacağına çevrildi.
    2 temmuz günü davayla ilgili kararı veren istanbul 16. ağır ceza mahkemesi, kararı vermesinin ardından geçen süre içerisinde gerekçeli kararı yazmaya başladı.
    yargılamayı rekor kırarak bir yılda tamamlayan mahkeme, gerekçeli kararı da yazarken rekor kırdı... önümüzdeki hafta içerisinde tamamlanıp sanıklara tebliğ edilmesi beklenen şike davasının gerekçeli kararının yaklaşık 700 sayfa olacağı öğrenildi.
    davanın iddianamesi 401 sayfadan oluşuyor. dellerin tüm sanıklar açısından tek tek değerlendirilmesi ve telefon tapelerinin de gerekçeye eklenmesi nedeniyle gerekçeli kararın iddianameden uzun olduğu belirtildi.
    700 sayfalık gerekçeli kararda, şikenin sahaya yansımasına değil, şike suçunun unsurlarının oluşup oluşmadığına ve şike anlaşması yapılıp yapılmadığına ilişkin deliller değerlendirildi.
    gerekçeli kararda, şike yapıldığına dair gösterilen en büyük delil, sivasspor-fenerbahçe maçı oldu. maçın bitmesine yarım saat kala alaattin yıldırım'ın futbolcuların yanında oturduğu ve fenerbahçe spor kulübü asbaşkanı ilhan ekşioğlu'nun yıldırım'ı arayarak "bol şut" dediğine dikkat çekilerek "bu maç sonrası 4 golün atıldığı ve gollerin 3'ünün şutla olduğu tesbit edilmiştir" denildi. ekşioğlu'nun taktiği ile maçın şut atarak kazanılmasının nedeninin şike olduğu vurgulandı.
    tüm maçların incelendiği gerekçeli kararda, şike yasasından önce oynanan maçlar suç kapsamında değerlendirilmezken, örgütün varlığına yönelik inceleme kapsamına alındı.
    telefon tapeleriyle sanıkların duruşmada verdiği ifadeler arasındaki çelişkilerin de ard arda sıralandığı gerekçeli kararda, örgüt üyesi oldukları iddia edilen sanıkların "belirli bir suç için değil, belirli olmayan suçlardan ötürü de bir araya gelebilecekleri" vurgulandı.
    gerekçeli karar ilk olarak 93 sanığa ve cumhuriyet savcısına tebliğ edilecek. ardından, sanık avukatları karara itiraz edeceklerse temyiz için süre tutum dilekçesi verecek. gerekçeli karara yapılacak itirazların tamamlanmasının ardından dosya temyiz incelemesi için yargıtay 5. ceza dairesi'ne gönderilecek. nihai kararı yargıtay verecek.

    --- alıntı ---*
  • 977
    sonrasında verilmesi gerektiği halde verilemeyen cezalardan ötürü gelinen noktaya dair çarpıcı bir haber:

    --- alıntı ---

    bu haber neden medyada yok!.. işte, demirören, cavcav ve ünal arasindaki henüz yalanlanmayan konuşmalar "trabzon'u düşürelim"

    tff başkanı yıldırım demirören gençlerbirliği başkanı ilhan cavcav ve kulüpler birliği başkanı halil ünal'ın trabzonspor’a karşı komplo kurdukları iddia edilen görüşmeleri araştırma-yazar talip doğan karlıbel yayınlandı. ancak manşetlere taşinmasi gereken bu görüşmeler spor medyasinda ve en büyük biziz sahtekarlığı içindeki internet sitelerinde yer bulmadı.. bu görüşmelerin bazı internet sitelerinde yer bulmasından sonra yıldırım demirören ve kulüpler birliği üyelerinin harekete geçtiği ve medyada bu görüşmelerin yer almaması için spor müdürleri ile görüşmeler yaptıkları iddiaları, ortadaki durumu doğrular nitelikte.. trabzonspor'u küme düşürme komplosu ile ilgili yapıldığı iddia edilen görüşmelerde demirören sadri şener'e hitaben y...... sadriye söyledim. bunlar adam olmaz. laz kafa işte derken cavcav : kafalarina s.çayim ben bunlarin diyor.. paniğin ve trabzonspor u düşürme komplosunun başlangıç sebebi ise şenes erzik in ortalik çok ciddi karişti uyarısından sonra başlıyor.. işte gizlenmeye çalişilan, spor medyasinda yer almamasi için büyük gayret sarfedilen skandal konuşmalar..

    trabzonspor'a çirkin tezgah

    bu görüşmeleri bakalım , demirören cavcav ve halil ünal yalanlayabilecekler mi ?

    tff başkanı yıldırım demirören gençlerbirliği başkanı ilhan cavcav ve kulüpler birliği başkanı halil ünal'ın trabzonspor’a karşı komplo kurdukları iddia edilen görüşmeleri araştırma-yazar talip doğan karlıbel yayınlandı.

    trabzonspor’u susturmak için hangi yolu deneyecekler. kulüpler birliği ve tff siyasileri de arkasına alıp trabzonspor’un sindirmeyi planlıyor. trabzonspor başkanı sadri şener ile ilgili olarak ağır hakaretler ve aşağılamaların yer aldığı konuşmalar yayınlandı.

    işte o çirkin tezgahın perde arkası konuşmaları

    işte o çirkin komplo

    şener erzik kulüpler birliği toplantısından önce telefonla tff başkanı yıldırım demiröreni arar. kulüplerbirliği toplantısı gerçekleşeceği gün erzik ,tff başkanına " trabzon ve türkiye’den uefa’ya her gün yüzler mail ve şikayet geliyor. fenerbahçe’ye neden ceza vermiyorsunuz diye... "

    demirören
    " biz bu işi kendi aramızda halledeceğiz siz disiplin kurulunu biraz daha oyalayabilir misiniz ?"

    erzik
    " yok imkansız yakın bir süreçte disiplin kurulu kararını verecek ama dediğim gibi ortalık çok ciddi karıştı uefa da bu yazılardan dolayı"

    demirören
    "ben bu y...... sadri’ye söyledim rica ettim “uefa ya yazı göndermeyin diye yine de gönderiyor. bunlar adam olmaz. laz kafa işte."

    (gbkz: "erzik) : "tamam bilginize yani burası karışık "

    demirören " tamam başkan sağol ben toplantıya giriyorum".

    demirören içeri girer ve ilhan cavcav çağırır.

    demirören :
    ilhan abi bu şener başkanla görüştüm her gün hala yüzlerce mail gidiyormuş

    cavcav :
    bu işi destekleyecekler belli fenerbahçe, sivas, eskişehir, bjk, ordu,, elazığ, karabük, ve diğer anadolu takımları... bunlar mahyakmı yahu.

    cavcav :
    kafalarına s…çayım ben bunların. şimdi sana düşündüğümü aktarayım başkan ban halil e konuşayım biz bu trabzon konusunu bence kökten çözelim. bana kalsa bunları avrupa kulüpler birliğine ortalığı yaygaraya veriyorlar diye şikayet edip bu sene lig düşürelim..biz kulüplerbirliği olarak karar aldık mı trabzon’un işini bitiririz bir sorun galatsaray olur ama onları da korkuturuz.

    demirören:
    ben fikretle görüşürüm anadolu takımları destekler bir sorun bursa ile galatasaray yapar. dediğin gibi onları da aşarız ama iyi düşünmemiz lazım bakanla da bir görüşelim, o onay verirse siyasi gücü arkamıza almış oluruz, kimse de bir şey yapamaz.

    cavcav :
    ben halil ile bir görüşeyim başkan sana haber veririm sonra.

    demirören:
    tamam abi." sorun değil %90 arkamıza alırız iş orada bitiyor zaten."

    halil ünal :
    siyasi irade ne diyecek bu konuya ortalık ciddi karışacak bence.?

    cavcav toplantı sırasında halil ünal’a bir nabız yoklaması yapar oda hemen "çok güzel bir teklif ama ciddi tepki alırız. basın ne der...

    cavcav:
    basını da ayarlarız nasıl olsa siyasiler fenerbahçe’yi kurtarmamızda olumlu mesajlar verdiler.

    halil ünal
    ilhan abi bunu bayramdan evvel kesinlikle açıklamayalım bu tip girşimi .ortalık karışır bu işi biz punduna oturtturup basına da
    kademe kademe haber yaptırtıp seten, çeliker, serdar ali v.s milletin zihnine öncelikli olarak yerleştirelim sonra bir hamlede kararımızı
    veririz bence.

    cavcav:
    zaten amacımızda başarılı olmasak da trabzon’u susturmuş oluruz bak yaygara yapma senin işini bitiririz gibisinden.

    cavcav toplantı bittikten sonra demirören’in yanına gider ve konuyu az çok hallettiğini iletir, ve ona, " başkan sen şimdi bir açıklama yap
    bu sadri gelmedi ağzının payını ver de biraz kapasın çenesini "

    demirören kısa bir süre sonra basın mensuplarına şu açıklamayı yapar.:
    " sürüden kaçanı kurtlar yer "……………….

    bu görüşmenin deşifre olmasından 30 dakika sonra demirören cavcav ve ünal bu bilgilerin nasıl sızdığı ve kimler tarafından verildiğini araştırmaya başladı.

    görüşmeler, twitter da yayinlandiktan sonra panik başladi.. konuşmalarin medyaya yansimamasi için holding medyasindaki spor müdürleri, yazarlar ve üst düzey yöneticilerle görüşme trafiği hizlandiği iddia edilirken, bu son derece önemli, türkiye yi sarsacak skandal konuşmalarin, ulusal gazetelerde ve kendilerine en büyük biziz diyen internet sitelerinde yer almamasi, medyayı susturma operasyonlari iddialarini doğrular nitelikte.. garip üçlü nün önce aziz yildirim ı aradiklari iddiasi da aziz yildirim'ın hala ağirliğinin ne kadar koruduğunun, demirören ve kulüpler birliğinin aziz yildirim dan çekindiğini göstergesi..

    tff başkanı yıldırım demirören, gençlerbirliği başkanı ilhan cavcav ve kulüpler birliği başkanı halil ünal, trabzonspor’a karşı komplo kurdukları iddia edilen görüşmelerin haber61 ve holding medyası dışındaki bazı yayın organlarında yayınlanmasının ardından gece geç saatlerde yıldırım demirören ile ilhan cavcav'ın aziz yıldırım'ı aradıkları konuyla ilgili görüşme yaptıkları ileri sürüldü.

    kulüpler birliği ve tff siyasileri de arkasına alıp trabzonspor’un sindirmeyi planlıyor.

    trabzonspor başkanı sadri şener ile ilgili olarak ağır hakaretler ve aşağılamaların yer aldığı konuşmaların basın aracılığıyla deşifre edilmesinin ardından gece geç saatlerde tabiri caizse tam bir 'top secret' yaşandı. olayların ardından trabzonsporlu bazı yöneticilerin dün akşam saatlerinde halil ünal'ı aradığı, bunun ardından ünal'ın yıldırım demirören'i arayarak kendisini trabzonsporlu yöneticilerin aradığını söylediği ileri sürülüyor.

    işte talip doğan karlıbel'in yazdığı o iddialar:

    "halil ünal bu akşam demiröreni aramış ve bugün kendisini trabzonlu yöneticilerin aradığını söylemiş.
    demirören spor müdürlerini ariyarak talimat vermiş "bu konu basina düşürse dost gazetecileri ve yorumcuları arıyarak haberin yapilmaması için ricada bulunmalarını istemiş. yorumcularda böyle bir görüşmenin olmadığına dahil kamuoyunu bilgilendirme talimatı almışlar.
    demirören ve cavcav aziz yıldırımı aramişlar bugün bugünkü konuyla ilgili"

    tsn notu.. bilindiği gibi tsn de yer alan haberler, bazı gazeteler tarafından kaynak gösterilerek, ama çok büyük bir çoğunlukla emek hirsizliği yapılarak medyada anında yer almakta.. tsn nin yaptığı haberler yalan rüzgarlarini anında dindirmekte. tartışmalara nokta koymakta.. dolayısı ile 30 yildir spor medyasindaki büyük ağirlik ve sayginliği ile her kesimden olduğu gibi spor medyasi tarafından da satır satır takip edilen turkspor.net şimdi bu haberi manşetine taşıyor..
    bu saatten sonra holding medyasinin "bizim böyle bir konuşmadan haberimiz yoktu.. biz duymadık" deme gibi bir bahaneleri olamaz..

    yukarıda iddia edilen skandal konuşmaları yayınlamayan spor medyasi da en az türkfutboluna kara tezgahlari hazirladiklari iddia edilenlerden, çok daha ahlaksizdir..

    her türlü pisliğe, bizans oyunlarına yardim ve yataklik yapan spor medyasinin büyük bölümünün türkfutbol u için temiz futbol manşetlerinden ne derece iki yüzlü oldukları da ortadadır..

    iddialar doğrudur ya da yanlıştır. ama talip karlıbel adı ile yayınlanan konuşmalar dünyanın her yerinde haberdir.. hem de skandal.. rezalet haberidir..

    işin ilginci dün medyaya düşen bu konuşmalar , bu saat itibari ile muhatapları tarafından yalanlanmamiştir..

    böylesine dehşet, vahşet , rezalet ve skandal bir komplo hazırlığı ile ilgili konuşmalarda adı geçenler gibi spor medyasının da sessizliğini koruması, dibe vuran ülke futbolunu yedi kat yerin dibine sokmuştur..

    böylesine bir skandal karşısında spor medyasi nın bu konuşmaları görmemezlikten gelmesi, skandal kere skandal dır..

    şimdi bu rezilliği örtmek için rezlliğe ortak olan spor medyasinin artik bir bahanesi kalmamiştir..

    şimdi kim gerçek gazetecilik yapıyor, kim tetikçilik yapıyor , göreceğiz.. konuyu sicak tutacak, gerçek gazetecilerle, tetikçileri deşifre etmeye devam edeceğiz.

    futbolseverlerin yapacakları şey , bu medya organlarına mail ve telefon yolu ile hesap sormak sosyal medyayı kullanarak olayı geniş kitlelere yaymak olmalıdır..

    gerçekten, temiz futbol ve dürüst insanlarin yöneteceği bir futbol için renk ayirimi gözetmeksizin tüm dürüst, ahlakli futbolseverlerin olayi ulusal ve uluslararasi boyuta taşimalaridır..

    bilinmelidir ki, keser döner sap döner gün gelir hesap döner.. birilerini birileri için satin alanlar bilmelidirlerki, bir gün bir başkalari ayni kişileri kendilerine karşi da satin alabilirler.

    mesele satilik ve kiralik medya yı , satilik ve kiralik kalemleri tanımak sapla samanı ayırabilmektir..

    tepkiler , renklere bürünmemeli.. düşmanimin dostu benim de düşmanimdir denmemeli...

    sadri şener, her ne kadar son anda kapali kapilar ardinda, bugün trabzonspor u düşürelim dediği iddia edilen demirören ile pazarlık yapıp bir gece 180 derece dönerek camiasina ve kendisine güvenenlere ihanet etmiş olsa da, şimdi o aciyi çikartmak için bağiriyor olsa da, mesele şener meselesi değil trabzonspor un geçen sezon kupanin sahibi olmasi noktasındaki hakli mücadelesidir.

    tepkiler demokratik olmali..
    bunun için bordomavipusula bloğunda trabzonspor un hakkını arama için yayınlanan mektubun belirtilen adreslere gönderilmesi, içerdeki komployu bozabilecek en etkili yollardan birisidir.

    http://www.turkspor.net/...asp?o=1&id=69787

    --- alıntı ---

    haberde bahsi geçen bordo mavi pusula kaynaklı mektup:

    --- alıntı ---

    subject : turkish football fans demand justice as soon as possible for the sake of fair play.

    to; mr. michel platini, mr. gianni infantino
    dr thomas partl, jacques antenen, sándor berzi, emilio garcía silvero,
    lorenz hans, jim stjerne hansen, ioan angelo lupescu,
    rudolf řepka, james shaw, joël wolff

    i am writing this letter to you to say that turkish football fans have no patience left regarding the decision you said you were going to take on fenerbahce fc case.

    despite all solid evidence that fenerbahce fc involved in match fixing in 12 games in the 2010-2011 season and the verdict of turkish court, you take too long to make the right decision and this delay increase speculations about yourselves too.

    there are rumours in turkey that fenerbahce fc are trying to get out of this mess by using similar methods that they used in turkey and put political and economical pressure on uefa alongside a rumour saying that uefa and discipline committee members are also bribed by third parties to save fenerbahce fc. we do not beleive that uefa would get involved in any sort of unethical behaviour under any circumstances.

    lately, presidents of clubs that fenerbahce fc were fixed matches with, such as; genclerbirligi fc, eskisehirspor fc., are now organising secret meetings to put pressure on trabzonspor fc. they aim to stop trabzonspor fc. searching for justice at international stages.

    despite all these efforts and political pressure put on the president of trabzonspor fc. millions of trabzonspor fc fans are behind their clubs 100% on this case. neither trabzonspor fc nor millions of supporters will let this case go unless fenerbahce fc is penalised and the championship throphy of 2010-2011 season is given back to trabzonspor fc.

    it is uefa’s duty to make sure that football in europe is played fairly and if any sort of corruption occurs, the crime is punished. with all do respect we have to remind you once more that uefa took too long to make the right decision on this case and if the right decision is not taken we reserve the right to seek justice at fifa, cas and european human rights court.

    mr. michel platini and mr. gianni infantino clearly underlined at various times that fenerbahce fc is involved in match fixing and uefa will take the right action as soon as they can as it is not fair to let any sort of corruption to take control over football.

    therefore, i would like to ask you once more; ‘what are you still waiting for to penalise the match fixer fenerbahce fc? it is disgrase to football that a team involved in match fixing in 12 games at domestic league can participate in the campions league, which is suppossed to be the elite league of europe.

    it is not fair for turkish supporters either to put up with this corruption and watch fixed games in turkish super league. this is killing the soul of football.

    as a result, as a football fan, i request you to do your job and follow your rules and regulation by applying the penalties stated in the disciplinary procedures of uefa regarding fenerbahce fc case. are you for or against match fixing? !!!

    yours truly,
    ender kuyumcu

    adresler:

    info@uefa.com, contact@uefa.com, giancarlo.abete@uefa.ch, gianni.infantino@uefa.ch, michel.platini@uefa.ch, contact@fifa.org,media@fifa.org, datainfo@fifa.org, webinfo@fifa.org, discipline@uefa.ch
    alasdair.bell@uefa.ch

    http://bordomavipusula.blogspot.com/...artyor-bir-once.html

    --- alıntı ---
  • 987
    hürriyet gazetesi yazarı mehmet arslan' ın konu ile ilgili makalesi;

    erdoğan, görüşmeden önce federasyon yetkililerine sorar: sahaya yansımış bir şey var mı? yanıt “hayır” olunca, “kişilerle, kurumları ayırmak lazım” açıklamasını yapar.

    başbakan baş başa görüştüğü platini’ ye bu düşüncesini açıklar. uefa başkanı önce yönetmeliklerden söz eder, sonra da ceza sürecine damgasını vuran şu sözü verir:

    “sizinle aynı düşüncedeyim. bu konudaki yönetmelikleri değiştiremem ama sizin için bir şey yapabilirim... disiplin kurulumuza gerekirse bu düşüncemi anlatırım.

    istanbul- amsterdam uçağı. milli maç için sabiha gökçen havalimanı’ ndan havalandık.
    2014 dünya kupası elemeleri için hollanda ile ilk maçımıza çıkacağız.
    bir yanda o maçın heyecanı..
    diğer yanda aynı uçakta birlikte uçtuğumuz futbol federasyonu yöneticileri..
    ve zihnimi kurcalayan sorular..
    sorular... sorular...
    türkiye futbolda, dünya kupası’ nda yer almanın hesaplarını yapıyor..
    oysa çok değil, daha 6 ay önce, “türk futbolunun avrupa futbolundan soyutlanacağını, ceza alacağını” tartışıyorduk.
    - türkiye nasıl oldu da, şike sürecinden ceza almadan kurtuldu?
    bu soruyu ismi bende saklı (izin almadığım için ismini veremiyorum) bir federasyon yöneticisi ile konuştum.
    ben sordum, o anlattı.
    kelimesi kelimesine söylediklerini aktaracağım. bakalım siz ne diyeceksiniz?

    başbakan erdoğan’ dan kritik soru

    şike sürecinin hafızalarda kalan cümlesi hiç şüphesiz başbakan recep tayyip erdoğan’ a ait:
    - kişilerle kurumları ayırın. kişilerin işlediği suçlardan dolayı kurumları cezalandırmayın.
    başbakan bu ifadeleri kullanmadan önce federasyon yetkilileri ile bir araya gelmiş.
    - bu eylemler (şike) sahaya yansıdı mı, yansımadı mı?
    başbakan, “hayır” yanıtı alınca o ifadeleri kullanıyor.
    - kurumlar, kişilerin işlediği suçlardan dolayı kesinlikle cezalandırılmamalı.
    şike süreci için fedarasyonun yol haritası oluyor bu sözler.

    michel platini ağırlığını koydu

    bu konuşmanın bir de diğer yanı, yani uefa ayağı var.
    başbakan, uefa başkanı michel platini ile istanbul’ da yaptığı görüşmede de aynı ifadeleri kullandı.
    bu görüşmeden hemen sonra platini yaptığı basın toplantısında “sayın başbakan ile aynı düşüncedeyim. ama ne yazık ki kurallar böyle” demişti. bugüne kadar basına yansımayan çok önemli bir detay daha anlattı muhatabım:
    - platini basın toplantısında bunları söyledi ama, sayın başbakan’ a yaptığı görüşmede kullandığı bir sözü basın toplantısında ifade etmedi. uefa başkanı, başbakan’a aynen şunları söyledi:
    “sizinle aynı kanıdayım. bu konuda ben yönetmelikleri değiştiremem. ama sizin için bir şey yapabilirim, disiplin kuruluna gerekirse bu düşüncemi anlatirim.

    türkiye’ yi gözden çıkaramadılar

    fısıltı gazetesinin manşetinden hiç inmeyen bir iddiayı yöneltiyorum bu kez muhatabıma:
    - uefa’ ya, türkiye’ nin para aktardığını ve şike sürecini aştığı konuşuluyor.
    - çok ayıp bu iddialar. size ben kısaca özetleyeyim niye kararın alındığını:
    1-uefa türkiye’yi gözden çıkaramadı. çünkü biz güçlü bir futbol ülkesiyiz.
    2-sayın başbakan çok önemli bir devlet adamı. platini de fifa seçimlerinde başkan adayı olabilir.
    - platini’nin elde edeceği fayda ne burada?
    - platini için istediği her cumhurbaşkanı ve başbakana ulaşabilir recep tayyip erdoğan. bundan daha büyük ne fayda olabilir ki...

    58. maddede sorun olmadı

    yukarıda anlattığımız temasların şike sürecinin atlatılmasında belirleyici bir unsur olduğu tartışılmaz.
    ama uefa ile federasyonun zaman zaman karşı karşıya geldikleri de bir gerçek. şimdi dilerseniz o sürece bir göz atalım.
    - 58. maddeyi (şikeye teşebbüs eden kulübün küme düşürülmesini gerektiğini zorunlu kılan madde) değiştirdiniz o konuda hiç zorluk çekmediniz mi?
    - uefa’ ya şunu anlattık. türk futbolu bitiyor. seyirci gelmiyor tribünlere, sponsorlar kaçıyor. biz bu maddeyi değiştirmezsek türkiye’ de futbol bitecek. bu sözlerimizi dinlediler ve hiçbir zorluk çıkarmadılar.
    - ama mehmet ali aydınlar fedarasyonu tam tersini ifade etmişti.
    - bize zorluk çıkarmadılar.

    uefa hayal kırıklığına uğradı

    infantino... uefa genel sekreteri. şike süreci boyunca en çok direnen isim.
    türkiye infantino’ yu ikna etmede epey zorluk yaşamış.
    - karar almamızı istiyorlardı. bir an önce karar alın diyorlardı. biz de o sözü verdik uefa’ ya. ‘hızla karar alacağız ve kaosu ortadan kaldıracağız’ dedik.
    - ikna oldu mu?
    - karar alacağız dedik ama ardından da ekledik, “şike sahaya yansımamış. kişilerle kurumları ayırırız”
    - ve karar aldınız?
    - aldık ama süreçten de her dakika uefa’ yı haberdar ettik. yalnız şunu söylemeliyim, “uefa kesinlikle bir ceza bekliyordu. eminim hayal kirikliğina uğradilar.”

    benzer görüşleri dile getirmişlerdi

    erdoğan’ ın kulüplerle kişilerin ayrılması gerektiği sözleri ve platini’ nin olumlu karşılığı 23 mart 2012 tarihli gazetemizde böyle yer almıştı. şimdi ise özel görüşmenin ayrıntılarına ulaştık.

    davayı çekmese fener ceza alırdı

    bu kadar kolay olmamalı ama.. bir yanda da fenerbahçe’ nin cas davası vardı.
    - önce davadan başlayayım.
    1- cas davası çok önemliydi.
    2- fenerbahçe onu çekmese asla bu karar çıkmazdı.
    şimdi gerekçelerini anlatayım:
    - sen, uefa’ yı ve onun genel sekreteri’ ni dava et ondan sonra da olumlu karar bekle, bu mümkün değildi. fenerbahçe’ nin o davayı kazanma şansı “sifirdi.” bu bakımdan fenerbahçe özellikle nihat özdemir’ e bir teşekkür borçlu. keza ali koç’ a da. aziz yıldırım’ ın bu konuda belirleyici bir rolü olduğunu sanmıyorum.

    şenes erzik’ e hayranlar

    muhatabım şenes erzik’ den de övgüyle bahsediyordu:
    - şenes bey çok, çok önemli bir isim. o olmasaydı bizim yol almamız çok da mümkün değildi.
    - ama federasyon başkanı olacaktı..
    - olmadı, olmaması da çok daha iyi oldu. çünkü bizim ona uefa’ da ihtiyacımız vardı. uefa bizim ne kadar güçlü olduğumuzu ya da ne kadar zayıf olduğumuzu şenes bey sayesinde görüyordu.
    - infantino’ yu da şenes bey mi ikna etti?
    - bunu bilemem. ama şunu biliyorum, infantino, şenes bey’ e hayran. platini mesela, gelen eleştirileri gördükçe çok üzülüyordu şenes bey için.

    aydınlar panik yapmış

    - fenerbahçe aleyhine bir karar çıkmış olsaydı... ne yapardınız?
    - biz kararın olumlu olacağını biliyorduk. tersi olsaydı sonuna kadar savaşacaktık. bunu kendilerine de bildirdik.
    - o zaman niye mehmet ali bey federasyonu aynı şeyi yapmadı?
    - bilmiyorum. ama sanıyorum o dönemde biz panik yapmışız. ve o panikle karar almakta zorlanmışız. uefa’ yı bize öcü gibi göstermişler. biz göreve gelir gelmez biliyorduk ki, şike sahaya yansımamış. bunu savunduk sadece. ve sanıyorum onlar da ikna oldular.

    artık ceza gelmez

    - uefa bir ceza bekliyordu dediniz? şimdi tatmin oldular mı?
    - ikna oldular diyebilirim.
    - bundan sonra uefa’ dan ceza bekliyor musunuz?
    - artık hiçbir ceza çıkacağı kanaatinde değilim.
  • 988
    uefa açısından karsılıklı anlaşma sonucu budur;
    http://gss.gs/8zi
    ceza falan gelmeyecektir.
    temiz olan sadece futbolcuların alınteri, taraftarların yüreğidir.
    geriye kalan futbol ile ilgili tüm kurum ve kuruluşlar sistemin getirdiklerini yerine getirmekle hükümlüdür.ne yazık ki!

    birde asalet kaldı tabi;
    http://gss.gs/BUl

    bu iki resmin ironisi; istanbul'da bir sokakta geçtiğiz hafta karşı karşıya durmaları idi.
  • 993
    aykut kocaman'ın ruhunda hala yaşamakta olan soruşturmadır.

    erman toroğlu bir ara paso seks konuşuyordu, andropoza girdi de diline vurdu diye yorumlar yapıldı, bence doğruluk payı vardı... o hesap aykut da ne olsa konuyu bu soruşturmaya bağlıyor, şaka maka cidden unutuldu gitti, kendisi olmasa hatırlamayacağız...

    http://static.tumblr.com/...shit-happens-123.gif
  • 999
    trabzonsporluların çırpınışlarına destek olmalı bu yaşananları, çiğnenen hukuk kurallarını, haksızlıkları bir gün bizim de başımıza gelebileceğini düşünerek her gün bıkmadan usanmadan hatırlatmalıyız. her hafta bir yöneticimiz bu sürece vurgu yapmalı dokundurmalı.

    her hafta stadyumda tarafarımız yüksek sesle şikeci fenerbahçe diye bağırmalı.

    her gün adaletin hala yerini bulmadığına dair tüm dünya yayın organlarına, uefa'ya, fifa'ya mail atılmalı.

    mevzu unutuldu unutulacak ve bu mevzu unutuldukça fenerbahçe eskisinden daha çirkef hal almaya, en ufak bir olayda ortalığı ateşe vermeye başlıyor. kesinlikle unutulmamalı, unutturulmamalı.
App Store'dan indirin Google Play'den alın