251
bomboş bir üç puan fenerbahce için. ahmakça bir kırmızı kart, buna rağmen 81. dakikada ele geçen maçı bitirme fırsatını manasizca şut bile cekemeden harcamak, kolayca uzaklaştırılabilecek bir pozisyonda ısrarla rakibi bekleyip topu carptirio bir de armut gibi topu havada aramak vb. gibi saçmalıklar sonucu fenerbahçe maçı kazandı.
252
sonucu galatasaray için hiç iyi olmayan mücadele. fenerbahçe camia olarak çökebileceği bir dolu maçtan galibiyetle çıkarak önünde galatasaray dışındaki rahat fikstüre büyük bir güvenle giriyor. bir de böyle maçlara toplamda bakmak lazım. biz geçtiğimiz sezon trabzonspor'u içeride yenerken beşiktaş fenerbahçe'yi mağlup etmişti. 6 puanlık bir kazanç demekti bu bizim için. şimdi fenerbahçe bu fikstürden 2 puanlık bir kazanç ile çıktı. bunlar ikinci yarı işimizi zorlaştıracak. şimdi ikinci yarı, önceki sezonlardan farklı olarak beşiktaş deplasmanında biz de kazanmak zorundayız, bunu dengelemek için.
253
skriniar'ın net elle oynadığı poziyonda el bilal toure'den başka itiraz eden yoktu. gerçekten beşiktaşlı futbolcular orkun'un atılmasından sonra oyundan komple koptular. döndü 3-2 oldu. al buyur.
254
iki derbidir(trabzonspor maçı ve bu maç) fb rakip 10 kişi kalınca üstünlüğü ele aldı ve rakibin eksik kalmasına sebep olan iki pozisyon da orta sahada ve gereksiz yere rakibe kaymak üzerineydi.
80. dakikada rafa karşı karşıya pozisyonda ezdi topu. orada golü atsa başka şeyler konuşulurdu.
3. golün benzerini bjk bizden de yemişti.
bjk için bu sezon da şampiyonluk konusu bugün kapandı. ligde ilk 4 kovalar anca ve türkiye kupası kasar.
255
bizim için çok kötü hafta oldu. tablo bu yıl kadıköyde yenilsek bile fener ligde ortak olamaz bir noktaya gidecekken birden kadıköyde artık yenilmememiz gereken bir hale geldi. puan farkı 4 e düştü. lig çok uzun. erken rehavete gerek yok.
256
maç onbire onbir veya ona on tamamlansaydı fener gol bile atamazdı.
attıkları üç golün ikisi şans. attıkları goller dışında tehlikeli pozisyonları yok.
he bu bjk içerde bize taraftarıyla bilenir. bir dakika susmazlar. herifler skor 2-0 iken bile susuyordu. son yarım saat deplasman tribününü dinledik.
257
kırmızı kart her şeyi değiştirdi kabul ama kardeşim, biz 1-0 mağlupken 10 kişi kalıp 1-1'e getirdik.
sen evinde 2-0 öndesin üstelik, niye götü başı dağıtıyorsun mübarek? kırmızıysa kırmızı. ki deplasmanda 3 defa aynı takımı 10 kişiyken 4'lemişsin.
258
orkun faulü yaptığı an, daha hakem kırmızıyı göstermeden kafamda skor 3-2 olduğu, ilerleyen bölümde de fb'nin farka gideceğini düşündüğüm için sonucuna pek üzülmediğim müsabaka. zaten bu denli kollanmalarına rağmen düzgün bir oyunları yok hala. fakat oynadıkları göztepe, jk, ts gibi maçlarda veya o gün kendilerini zorlayan bir performans gösteren herhangi bir başka takıma karşı oynuyorken hakemlerin her daim bunları kollamasının normalleşmiş olması ve bu şekilde sürekli ligi 2. bitirmeleri çok saçma bir boyuta ulaştı artık. göztepe'de çıkmayan kırmızı kart, kaçmış olsa da verilen ucuz penaltı, trabzon'daki nizami gol iptali, bugünkü çifte standart... futbol kuralları fb lehine eğilip bükülerek bambaşka bir hale geldi resmen. bizim taraftar da yorumcu da yönetici de bu norma ayak uydurmuş vaziyette. ben istemiyorum kardeşim her sezon jokerlerle +20 +25 puan toplayan sarı lacivert şikecilerle şampiyonluk mücadelesi vermek. yok saha içinde kalalım, hakem eleştirirsek onlar gibi oluruz, fb'yle yarışıp şampiyon olmak daha zevkli oluyor, ezeli rekabetin tadı tuzu falan geçin abi artık bunları. bizim dünkü maçta osimhen'in bana göre penaltı olmayan 2 pozisyonu var ya mesela, fb maçı olsa ilkini penaltı verip kural mural temas memas diye yedirirlerdi, 2.si de anında çalınır ama v.a.r'dan dönerdi. bunu bilerek maç izlemek baydı artık.
jk taraftarı da şu maçı aynı senaryo ile bize kaybetmiş olsalar 25 yıl kafa ütülerlerdi fakat 2 hafta sonra bu maçı zikreden tinerci bulamazsınız.
259
beşiktaş'ın puan alacağını düşünmüştüm. olmadı, olamadı. her şerde bir hayır vardır diyorum. bu maçın hayrını ilerde göreceğiz.
260
bu maçta fenerbahçe kazanmak için hiç bir şey yapmadı aksine beşiktaş kaybetmek için yoğun çaba harcadı. 10 kişi beşiktaşa karşı yarım pozisyona girip 3 gol attılar demeye dilim varmıyor, beşiktaş yarım pozisyon verip 3 gol yedi diyeyim.
261
inanması güç biçimde tarihi fenerbahçe hezimetine giderken bir kırmızı kartla fenerbahçe galibiyetiyle sonuçlanan derbicik.
bir yandan hayırlı olmuştur,
fenerbahçe içinde bulunduğu "basiretsiz" futbol iklimini bir süre daha fark etmeyecek. farkedecekleri tarihin 1 aralık'taki derbi olmasını umuyoruz.
262
maalesef, artık küçük rakip beşiktaş'a koç ailesinden bağımsız bakamıyorum. o yüksek meblağlı transferler, ödenen maaşlar yıllardır şampiyon olamayan semt takımı beşiktaş'ın seviyesinin çok üstünde.
derbiciklerin böyle geçmesi manidar değil.
263
beşiktaş'ın 10 kişi kalmış olmasına rağmen yine de yenilmeyeceği bir maçtı. kendi sakarlıklarına maçı verdiler. sergen yalçın kırmızı görmeyip takımı geri yaslasa ilk yarı 2-2 bitmezdi. fenerbahçe kazanacak futbolu oynamadı. nitekim 3. golü jhon duran'ın kişisel çabası, emirhan'ın kişisel hatası ile buldular. beşiktaş 45-80 arası oynadığı oyunu kırmızı sonrasında da oynasaydı yine de yenilmezdi. olayın pozitif tarafından bakıyorum, bir süre beşiktaşlı taraftarların dırdırını dinlememiş olacağız.
264
beşiktaş'ın ne kadar takım olma hüviyetinden ve teknik direktör meziyetinden yoksun olduğunu gördüğümüz maç oldu. 10 kişi kaldın diye bu maçı kaybedeceksin diye bir kaide yok. önce ilk yarıyı önde bitirememeleri, sonrasında da hiçbir şey oynamayan fenerbahçe'ye 82. dakikada yaptıkları ikram (bireysel hata denemez buna) sonucunda 2-0 öne geçtikleri maçı kaybetmiş oldular.
sergen'in şu ligde şampiyonluk kazanmış olması kimilerinin onu "hoca" görmesini sağlasa da hoca falan değil. bariz kırmızı karttan sonra ne oldu da bu kadar delirip kırmızı gördü ve takımını kaderine terk etti, soru işareti.
265
beşiktaş’ın kırmızı kart gördükten sonra 10 kişi değil, 7 kişi kalmış gibi oynadığı maç.