56
3 puanlı sistemin ve kaleciye pas kuralinin ilk kez uygulandigi dünya kupasidir.
1994 dünya kupası
-
-
55fifa'nın iş bilmezliğinin kanıtı olan ve bedelini bulgaristan, italya'ya ödettiği şampiyona.
yarı finalde isveç - brezilya maçı rose bowl'da oynandı. bulgaristan - italya maçı ise giants stadium'da. final ise gene isveç -brezilya maçının oynandığı rose bowl'da oynandı. biri kaliforniya'da diğer ise tony soprano'nun diyarı new jersey'de. finali zaten biliyorsunuz o maçın uzatmalara gitmesi bile mucizeydi. 3-4 maçında ise isveç, bulgaristan'a 4 tane attı.
arada 4458 km var. uçakla bile 6 saat sürüyor... -
14bu turnuvanın en iyi 11'i şöyledir:
(bkz: michel preud'homme)
(bkz: jorge de amorim oliveira campos)
(bkz: marcio roberto dos santos)
(bkz: paolo maldini)
(bkz: dunga)
(bkz: krassimir balakov)
(bkz: gheorghe hagi)
(bkz: tomas brolin)
(bkz: romario)
(bkz: hristo stoitchkov)
(bkz: roberto baggio)
kaynak : wikipedia -
54
-
1amerika birleşik devletleri'nde düzenlenen 15. dünya kupası. kanımca en ilginç olayların yaşandığı dünya kupasıdır. maradona'nın doping kullandığı için turnuvadan men edilmesi, meksika-bulgaristan maçında kale direklerinden birinin kırılması, kolombiyalı andres escobar'ın kendi kalesine gol attığı için ülkesine döndüğünde mafya tarafından öldürülmesi, kamerunlu oyuncu roger milla'nın 42 yaşında gol atması (hatta ülkesi roger milla'ya "general" ünvanı vermişti yamulmuyorsam) bu olaylardan bazılarıdır. bu turnuvada hagi'nin kolombiya'ya attığı gol de unutulmazlardandır! ayrıca yine bizden biri, rigobert song henüz 17 yaşında brezilya maçında gördüğü kırmızı kart nedeniyle dünya kupası finallerinde oyun dışı kalan en genç oyuncu olmuştur.
-
6avrupa ülkelerindekiler akşam vakti maçları izleyebilsinler diye, takımlar amerika'da öğlen güneş altında mücadele etmek zorunda kalmışlardır. çoğu otorite tarafından, kavurucu sıcağında etkisiyle, en yavan kupalardan biri olarak değerlendirilmektedir.
-
7ülkemizde gece 2:30'da maçların izlenmesine neden olmuştur. romanya - kolombiya maçı da o saatteydi sanırım, hagi'nin golü o saate dek beklemeye değmişti ama.
-
52bilinçli olarak başta sona izlediğim ilk turnuva. futbol ve galatasaray izlemeye başlamam 5 yaşında olsa da ancak bu turnuvaya adamakıllı izleme şansına eriştim. 92 avrupa şam. da tatildeydik, diğer çocuklarla oynuyordum. 1994 yazında ise tabii ki brezilya'yı tutacaktım. çünkü romario...
romario ilkokullular olarak favori topçumuzdu. barça sempatizanlığı onun sayesinde gelişti ülkede.* turnuvanın "kısmet" yanları da oldu tabii. bir maçta 30 metreden gol atıldı. sonra herif bize geldi.* * sonra final maçıydı. penaltılara kadar iki kalecide müthiş oynayarak gol yemediler. çocuk saflığıyla "keşke bir tanesi galatasaray kalecisi olsa" diye düşündüm. sonra oldu. * ve kupayı brezilyamız kazandı. ertesi gün o yaz çalışmaya heves ederek takıldığım mahalle berberinde keyfim yerindeydi. 1994 yazı sonraki 22 yaz arasından belki de en iyisiydi.
