• 34
    ardanın muhteşem golü ve servetin eline çarpan topun ağlara gitmesiyle ilk yarısını 2-0 önde bitirdiğimiz maç olmuştur..bu maç ayan beyan göstermiştir ki, ön liberosuz bu takım arkada çok açık veriyor..ne meira, ne hakan balta, sakat ön liberolarımızın yerine ilaç olamamıştır..arkada bir de patlamaya hazır bomba misali emre aşık olunca durum iyiden iyiye tedirgin edici hale geliyor..çok şükür hücumdaki bariz üstünlüğümüz geriyi fazla düşündürmüyor..lincoln yine gününde, gayet iyi oynuyor..baros istekli..ancak kewell ardayla yer değiştirdikten sonra sağ kanattaki yerini yadırgadı..ben olsam (ki biraz fanteziye kaçtığının farkındayım)..lincolnü ortaya çeker, kewell ı forvete koyar, ayhanı sağ kanatta oynatırım...aksi takdirde, kewell sağ kanatta çok zorlanacak..ikinci yarıda biraz daha istekli olursak fark açılır..
  • 41
    servet'in eline çarpan gol sonrası tahmin edildiği gibi yine akbabaların üşüştüğü maç.. yarım metre alanda servet'in elini çekebilmesi için süpersonik bir hıza filan sahip olması lazım, he hakemsi adam bu golü vermeseydi de itiraz etmezdim ama sırf çirkef heriflerin çıkıp da ekşi'de yada yarın olacağı gibi köşe yazılarında vs. "el değmemiş bir lig istiyoruz" diyodunuz ona ne oldu?" gibi bir entry yazamayacak olmasından. yoksa gol nizami, ama tatavasını çekmektense golden vazgeçerdik yani.. eğer illa ki bir tartışma aranıyorsa, sabri'nin pozisyonunda top çıktı mı çıkmadı mı o tartışılsın, bariz bir şekilde ofsayt bahanesiyle yenilen aydın'ın golü tartışılsın. sanki servet'in golüydü maçı koparan, servet o golü atmasa 7 tane yiyecektik(!)
  • 44
    bu maç ile ilgili aklımda bir ton şey var ancak bunların yalnız bir kısmını yazabileceğim, zira oldukça yorgunum.

    öncelikle bu maç "arda da yıldız mıymış ya" şeklinde konuşan cibiliyetsizlere takılan bininci kapak olmuştur. attığı gol tamamen bilerek ve isteyerek atılmıştır, futboldan biraz anlayan adam çözer işi. onun dışında da mükemmel oynadı zaten. gereken yerlere hareketlenmeleri, pasları ve kondisyonu üst düzeydi.

    ikinci olarak, cassio lincoln sahada gayet güzel oynamasına, yıldız olduğunu hissettirmesine rağmen "lincoln geldiğinden beri yatıyor", "satalım keçiörengücü'ne bunu" tipi yorumları duymaktan artık bıktım. lincoln hakkında ağzını açana bir tane yapıştırasım geliyor. yapmayın bunu, adam bugün de topunu oynadı, golünü attı. kırmızı kartı her futbolcu görebilir, rakibe çift dalarak, küfür ederek alınmış bir kart değildi sonuçta.

    son olarak, bu takım olağanüstü sakatlık problemleri olmadıkça veya takımın havasını bozmak için özel bir çaba sarfedilmez ise galatasaray bu yıl ligi rahat koparır, uefa kupası'nda da en az bir yarı final görür. bunları da 4 atılan bir kocaelispor maçından sonra söylemiyorum. trabzonspor taktik yanlışlarla oynadı, hatalar yaptı. ancak sonuçta direnmeye çalıştı, beceremedi. bakın ne dedim "direnmek" dedim. yani galatasaray artık oyununu kabul ettirebiliyor, 10 kişi bile kalsa rakibinden fazla ve net pozisyon bulabiliyor. az biraz daha sabır, sonra önümüz açık.

    not: fernando meira ve milan baros'u unutmuşum. fernando meira muazzam oynadı, futbolu burada bırakmalı, daha sonra takımda yetkili bir isim olmalı. milan baros ise çok yararlıydı, bir iki pozisyon kaçırdı ama olacak o kadar.
  • 46
    yine öne geçtikten sonra keyif veren oyunu oynamaya başlayan bir galatasaray gördüğümüz türkcell süper lig 7.hafta mücadelesi. arda ve lincoln'ün gününde olmasıyla hücum anlamında iyi işler yaptık ama maçın özetinden golleri çıkarsak trabzonspor da ne top oynamış be diyebilir izleyen birisi. savunma anlamında 2 ön liberoyla oynamamıza rağmen fazla pozisyon verdik. de santcis ve trabzon forvetleri sagolsun gol yemeden de maçı tamamladık. herseye rağmen maçı hakeden bizdik ve net bir skorla da kazandık. 2. yarıda oyuna giren aydın da maçın iyilerindendi. bu çocugun tarzını gerçekten begeniyorum. hızlı ve dikine oynamaya çalışıyo. ayrıca baros'a da deginmek gerekirse 2. goldeki asisti süperdi ama 2 tane * çok net pozisyon kaçırması iyi olmadı.

    bu arada sevgili(!) spor yazarları kocaeliye denizliye 4 atmak kolay bu takımlar çok zayıf ciddi rakipler karsısında görücez galatasarayı türünde yorumlar yapıyordu. bunların başında da hakan ünsal gelmekte. kendisinin maç hakkındaki yorumunu çok merak ediyorum. hayır sanki ligimizde milanlar barcelonalar var da kocaeliyle hazırlık maçı yapıyoruz biz. bu arada o kötü takım denen kocaelini fener zor bela yenince ''bu galibiyet oyunculara moral oldu'' denebiliyo. ilginç bi basınımız var vesselam. üzüldüğüm nokta galatasaray taraftarı da basının gazına gelip haksız eleştirilerde bulunuyo ve sonucunda galatasaray teknik direktörü 90 dk boyunca asık bi suratla kafasında acabalarla dolu bi şekilde kenarda duruyo..
  • 47
    90 dakikayı adeta yerimde oturamadan izlememe sebep olan maçtır. salvador dali zirvesinden kopup maça entegre olmak biraz kasar diye düşünmüştüm fakat takımım beni resmen uçurdu.

    maçın başlamasıyla beraber lincoln ''bu maçı galatasaray kazanacaktır'' düşüncesini tüm stada adeta kabul ettirdi. zaten maça 2-3 gün kala lincoln'ün tanrıyı işaret ederek yaptığı kendine özgü hareketi yapıyordum herkese. evet yeni transferler de muhteşemdi fakat lincoln'ü kazanmak bana göre en büyük transferdir.

    gelelim maçla alakalı yorumlara.
    trabzon özellikle sağ kanattan isaac ile beraber etkili olmaya çalıştı. bir kaç atak girişimleri de oldu fakat ardından arda oyuna ağırlığını koydu ve yine sol kanadı hallaç pamuğu gibi attı. maçta sürekli kewell ile yer değiştiren arda ersun yanal'ı çaresiz bıraktı. zaten gelen 2 golden sonra çareyi sağ bek'e serkan'ı alarak bulmaya çalıştı. fakat bu kez de lincoln'ün müthiş özverili oyunu ile ortadan dağılmaya başladı trabzon.
    çok net 2-3 gol pozisyonu peş peşe harcandıktan sonra ikinci yarı başladı.
    çok daha inançlı bir galatasaray vardı bu kez sahada ve lincoln şovuna devam etti. attığı golden sonra yaptığı basit hata yüzünden kırmızı kartı yemesi ise hiç bir şekilde durdurmadı galatasaray'ı. hatta çok daha net pozisyonlar bulmaya başladı. sonuç olarak çok üstün bir futbol ile tarihi bir farkı kaçırdı galatasaray.

    ama çok güvendiğim bir hakem olan bünyamin gezer'in yaptığı akıl almaz eyyamlar adeta saç baş yoldurttu. isterse maç 10-0 olsun yine de bu tarz bilinçli yanlış kararlara tahammül edilmiyor şahsen ben çıldırıyorum.
    aydın yılmaz'ın attığı buz gibi golü ofsayt kararıyla iptal etmesi tamamen katliam.
    ardından sabri sarıoğlu'nun boş kaleye topu yuvarlayacakken resmen kündeye getirilmesi kırmızı kart , penaltı olması gerekirken devam kararı oldu. her pozisyonu trabzona çalması, otu boku el var diye kesmesi ise eyyamın bir başka katlidir. maçın tarihi bir fark ile bitmesinin yegane sebebi bünyamin gezerdir. takımıma ligde şimdiye kadar 5 gol yiyen bir ekibi adeta darma dağın edip 3 gol ile yollamasından ötürü tebrik ederim.
    sakatlıklar olağanüstü bir seviyede sürmemesi halinde açık ara şampiyon olacağını düşünüyorum bu kadronun.

    dip not: arda turan'ın attığı gol jenerikliktir. kesinlikle izlenmesi gerekir.
  • 48
    bu maç için galatasaraylı olduğunu iddia eden gökmen özdenak " trabzonun maça iyi başladığını, oyunu ilk dakikalarda kontrol ettiğini ve oyunun bu şekilde gideceğini -umduğunu- ancak kontrolü galatasarayın eline aldığını" söylemiştir. gökmenin umutlarını boşa çıkarmıştır galatasarayımız ve bu maç gökmene kapak olmuştur. umutlarını olympiakos maçına saklamalıdır artık gökmen özdenak efendi.
  • 49
    bu maçla ilgili uzatmadan aklımdakileri yazıcam;

    galatsaray sekiz şut atmış üçü kaleyi bulmuş, bu üç top da gol olmuştur. arda turan'nın kaleye vurduğunu düşünüyorum, muhteşem bir gol olmuştur, fakat kalecinin hatasını da gözardı edemeyiz. ama benim için arda gol atmış atmamış farketmez zaten. bu takımın en büyük yıldızıdır. servet çetin'in golünde top eline çarpmıştır. ama hakem vermese kimse birşey diyemezdi. lincoln'ün golü süperdi. daha sonra tabi dayanamadı saçmasapan bir sarı kartla adeta zorla attırdı kendini. aydın yılmaz'ın golü ofsayttır. sabri sarioğlu'nun pozisyonu ise yüzde bin penaltıdır. top dışarı falan çıkmamıştır.

    meira bu pozisyonda daha faydalı stoperde kelimeyi tam bulamıyorum şu an ama çok sağlam durmuyo diyim ve yavaş. ortasahada top kullanmayı ve hücuma çıkmasını da becerebildiğinden bence daha faydalı olur. duran toplarda yine savunma bakıyor, artık bunu nasıl çözücez bilemiyorum kimse dokunamıyor yan toplara, tek adam gibi ortada allahtan top umut bulut'a geldi de auta attı. lincoln oynayacaksa bence hep buna yakın tek santrafor arkasında üç adamla oynamalıyız, çünkü lincoln artı iki santraforla defansta çok eksik kalıyoruz. ayhan akman'ın yerine ben olsam sağlamsa linderoth'u oynatırım. kalecimiz gün geçtikçe takıma daha fazla ısınıyor. sabri sarioğlu'na ise diyecek bişey yok. beğenilmese de bu takımda orda ondan iyi adam yok malesef. servet herzamanki gibi hücuma fazla katılmayınca zaten görevini eksiksize yakın yapıyor.

    sonuç olarak öyle über oynadık, uçtuk, kaçtık falan diyemiyecem ama takıma benziyoruz yavaş yavaş. trabzonspor da adam gibi iki forvet olsa o pozisyonlar kaçar mıydı bilemem. yine de umut veren bir maç, arda-kewell-lincoln-baros dörtlüsünü biraz daha koşturabilirsek, defansa daha fazla yardım ettirebilirsek çok daha iyi bir takım oluruz.
  • 50
    galatasaray ın hiç de fena oynamadığı bir maçtı. gol girişimi trabzon dan az olmasına rağmen oyunun hakimi galatasaray dı. trabzon da umut, colman, gökhan ünal ın kaçırdığı goller hem de sanctis in açı kapatma özelliği hem de yer tutuş becerisiyle önlendi. yan toplardaki zaafımız emre nin defansa girişine rağmen devam etti. emre yle de verilen pozisyonlara rağmen yine de servet-meira ikilisinin yanyana oynamaması gerekiyor.
    orta alanda iki önliberolu sistemden vazgeçilmesi intihar olur. eldeki kadroyla iki önliberonun sabitlenmesi gerekiyor. oraya linderoth girebilirse orta alanda daha iyi bir oyun çıkabilir. trabzon maçında kullanılan tek forvetli sistemin deplasman maçlarında kullanılması gerekiyor. arda nın golünden sonraki kontra atakları hatırlayın.
    bu arada arda yine maçın en iyisiydi. gollerin hemen hemen hepsinde payı vardı.
    lincoln un golündeki paslaşmalar ders niteliğindeydi.
    aydın ın golü ofsayt, servet in golü nizami, lincoln ün kırmızı kartı biraz geç kalınmış olmasına rağmen doğruydu. sabri nin ceza alanında düşürülmesi ise kesinlikle penaltı ve en azından sarı karttı.
    song un bazı pozisyonlardaki sertliği gözümüzden kaçmamasına rağmen pozisyon icabı diye düşünüyorum çünkü song un futbolu hep öyleydi.
App Store'dan indirin Google Play'den alın