euroleague'de 8. maçlar. 20.30'da başladı. yayın bein sports hd 3.
ilk çeyrek 21-28 geçildi. ilk çeyrek sonrası
mehmet okur'a plaket verildi. all star olan tek türk oyuncu olması vesilesiyle...
felaket savunma yapıyor efes oyuna dönecek olursak. topa bakmayan oyuncular mı dersin, bomboş atışlar mı...
bunun dışında çeyrek sonu toparladı efes ve fark çift haneye doğru giderken, hücum performansıyla farkı açtırmadı. ama bu savunmayla gitmez. görelim...
edit: ilk yarı sonucu 44-48. efes 2. çeyreğe müthiş başladı. kenardan gelen mccollum ve motum hücumda çok iyi işler yaparken, asıl işi doğuş yaptı. oyuna girdikten sonra guardlara yaptığı ön alan baskısıyla savunmayı rahatlattı ve efes'i ayağa kaldırdı. efes son 3 dakika kala 4 sayı öne geçti ancak ondan sonra ledo ve mccollum'u beraber oynatma kararı alan perasovic takımı savunmada topal hale getirdi. o andan itibaren de takım durdu. ledo şu ana kadar takımı sabote eden oyuncu konumunda. hücumda iki tane topu paylaşmayan oyuncu fazla efes'e. motum-mccollum-doğuş enerjisini ikinci yarıda daha fazla görmezsek efes'in işi zora girer.
maç sonu editi: maç sonu 81-82. maçın hikayesini calathes yazdı. 29 sayı 10 asistle double-double yaptı, 1 ribaund daha alsa triple-double yapacaktı. son üçlüğü de maçı kazandırdı. ama dramatik bir mağlubiyet oldu efes adına. kazanabilirdi her şeye rağmen efes. yani motum'u unutan efes organizasyonu, takımın ayak bağı olan ledo ısrarı, doğuş'un ikinci yarı yalnızca bir dakikadan az süre alması derken işler bu noktaya geldi. her şeye rağmen kazanabileceği bir maçta son 2 dakikada çok acayip şanssızlıklar yaşadı efes. doğru yaptığı işlere odaklanıp, toparlanması lazım bu saatten sonra.
maç harikaydı gerçekten de. calathes abartmasa bu kadar zevkli olmayabilirdi. sağlık olsun.