14 aralık 2015 beşiktaş galatasaray maçı

• 276

  lig bitti. artık hiç vakit kaybetmeden gereksizleri tek tek kadro dışı bırakmalıyız. yoksa bu çapsızlar ile gelecek senelerimiz de yalan olacak.
• 277

  galatasaray futbol takımının yaklaşık 30 faul yapmasına rağmen beşiktaş'ı durduramadığı maçtır. böyle aciz bir takım gördünüz mü son zamanlarda?
• 278

  eziyet bitti sonunda, emeği geçen herkesin rabbim cezasını versin. 2-1 yenildik tamam ama, futbol olarak bu heriflere ezilmek zoruma gidiyor.
• 279

  muslera muslera bir yere kadar olduğunu gösteren maç olmuştur.
  
  doğru düzgün bir atağımız yok.
  kalecimiz var başka oyuncumuz yok.
  (sneijder ile podolski istisna dır)
• 280

  sen golü yemişsin geriye düşmüşsün artık kaybedecek bir şeyin yok, emreyi al oyuna dön 3-5-2'ye olmazsa gene olmasın ama bir şey dene. ne farkın kaldı izleyen taraftardan öyle maçı izle anca mustafa denizli!
• 281

  muslera yı uzdunuz, wesley i uzdunuz, yabancı sayısı 1 olsun diyip bu adamlar kadar mücadele etmediniz. defolun gidin.
• 282

  lige havlu attığımız maçtır,herkese geçmiş olsun.
  
  karanlık günler elbet geçer...
• 283

  2-1 kaybettiğimiz maç. kaybedeceğimiz bariz belliydi. hem günler önce hem ilk onbirler çıktğı zaman. yenilmeseydik bazı şeyler değişmeyecekti bazı tepkiler verilmeyecekti. hayırlı oldu bu, tabi tepkiler verilirse. birde bunu eklemek istiyorum: muslera, sneijder ve podolski dışında herkesi gönderin bir dakikasi bile haram.
• 284

  üzülmeyelim dediğim maçtır. bizim ülkede klasik kafadır işler kötü gitmeden sıkıntıların üstü örtülür, kapatılmaya çalışılır. bugün galatasaray'ımızın ne problemleri olduğu gün gibi ortaya çıkmıştır. mustafa hocanın gerekeni yapacağını düşünüyorum devre arasında. gereken yerlere neşteri vurmasını da bekliyorum haftaya oynayacağımız akhisar maçında.
  
  ayrıca buradan ilk yediğimiz golde rakibe yine ve yeniden pres yapmayan sabri'ye, kalenin dibinde olcan'a topu vurdurmayıp saçma pas hatası yapan umut'a aldığı her topu muslera'ya vererek bu alanda rekor kıran semih'e bir türlü dikine işler yapamayan yasin'e kocaman selamlarımı iletiyorum. sanırım takımın hangi mervkilerde sıkıntı yaşadığını açıklamış oldum. pardon.
• 285

  bu maç ile lige havlu attık. şimdi devre arasına kadar ne yapabiliriz sorusunu sorma zamanı.
  jem paul karacan sağ bekte denenebilir. abi en fazla sabri kadar kötü oynar. sabri'yi görmeyiz umarım bundan sonra.
  lionel carole acilen sol beke geçmelidir.
  
  bunlarla birlikte, kanat futbolu falan oynayamıyoruz. geçelim o işi. 4-3-2-1 tarzı, göbekten yaracağımız, kilit açacak oyuncularla oynamamız lazım.
  muslera-carole-hakan-denayer-jpk-selçuk-chedjou-rodriguez-sneijder-emre-podolski 11'i ile sanki iş yapabiliriz gibi. devre arasında da burak efendiyi satabiliriz, umut efendi ile bir şekilde yolları ayırabiliriz. maliyeti az bir forvet kiralayabiliriz. podolski, kiralık forvet, sinan orada oynayabilir.
  kalacak tüm para ile de, chedjou'yu koyduğumuz orta sahaya ciğersiz, çok koşan bir orta saha almalıyız. sağ beke denayer, göbeğe de chedjou geçer. fizikli, süratli iki bekle, savunma arkasındaki topları da süpürebiliriz.
  
  denizli bunları düşünür mü ?
  nah düşünür. fosil hareketler peşinde o.
• 286

  özellikle yediğimiz ikinci golde semih kaya ile birlikte özellikle sabri sarıoğlu'nun bariz hatası var.
  
  bir de bu takımda santrafor yok arkadaş. umut-burak oynarken bildiğiniz 10 kişi oynuyoruz, hatta bu ikili arada rakibi 12 kişi oynatıyor bile denilebilir. bilhassa umut bulut rakip stoperin vermediği katkıyı veriyor bazen. devre arası ne yapıp edip bir santrafor alınmalı. burak yılmaz da satılabiliyorsa satılmalı.
  
  selçuk inan artık güven vermiyor.* top selçuk'un ayağına geldiğinde tedirgin oluyorum. top ya rakibe geçecek, ya da en iyi ihtimal geri pas olacak. hiç mücadele azmi yok. hep yerde, yere atlamayıp mücadeleye devam ettiğinde ise hep top kaybediyor. selçuk üç büyük takımda oynayacak seviyede değil.
  
  olcan adın sol bek değil. yokluktan oynuyor gerçi ama sol bek alternatifi olarak değerlendirilmesi de yanlış. bununla birlikte olcan yasin öztekinden kat be kat kaliteli futbolcu. madem malzeme bu, kadro bu o zaman yasin'i hakettiği yer olan yedek kulübesine çekersin, poldi'yi sol açık yaparsın, olcan da o zaman sağ açıkta fayda sağlayabilir. poldi-olcan ikilisi yasin-poldi ikilisinden daha iyi olacaktır.
  
  sabri sarıoğlu sağ bek değil. en azından galatasaray sağ beki değil. hücuma katkısı kısır, defansta hiç yok. o kadar yok ki gol yememize sebep olabiliyor.
  
  semih kaya kendini hiç geliştiremiyor. hep aynı hatalar, hep kademe hataları... fizik olarak da hep aynı seviyede.
  
  yasin öztekin bitmiş. hakkında konuşmaya gerek bile yok.
• 287

  oyunculara notlarım
  
  muslera 8,5
  sabri 2
  balta 5
  semih 5
  olcan 5
  chedjou 4
  selçuk 4
  sneijder 5
  yasin 3
  poldi 3
  burak 2
  umut 4
  tarık ?
  
  hiç bu kadar takımım adına utandığımı hatırlamıyorum.
  muslera olmasa en az 5 yerdik.
• 288

  yıllar sonra beşiktaş'a ezilerek yenildiğimiz maç. şaka falan değil beşiktaş tek kale oynayıp yendi bizi maç 2-1 bittiyse bu kaleci farkından tamamen.
• 289

  hamza'lı donemin sondan bir onceki tt arenadaki bjk macında da ezilmistik fakat skor 2-0 lehimize olunca halı altı olmustu. bugun de 1-0 dan sonra 5 dakka dayansaydık muhtemelen macı alırdık ya da en kotu yenilmezdik, ne olurdu sonunda , gene halı altı..
• 290

  bir başka arka adale çekmesi sakatlıgı yaşadıgımız maç. bu sezon bu sanırım 4 ya da 5. oldu burak ile beraber.
  
  (bkz: anterman yapmıyoruz taktik çalışmıyoruz ki)
• 291

  galatasaray'in kayserispor gibi oynadigi bir maç. bakin bu takim maç kaybedebilir, kotu de oynayabilir ama bu kadar kotu oynayamaz. ben otuzlu yaslarindaki bir taraftar olarak besiktas'a karsi su sekilde oynadigimiz bir mac hatirlamiyorum. tarihte de pek fazla oldugunu sanmiyorum zaten. hicbir sekilde top ceviremeyen, pas yapamayan, baski kuramayan, pozisyona giremeyeni gectim, pozisyona girmek icin ugrasamayan bir takimimiz var. rakibimizin bize ikram ettigi golu dahi degerlendiremiyoruz. sahiden aci verici. bu kadroyu kuran yonetim kurulu ve onun baskani olan dursun aydin ozbek hiç utanmayacak. kahroluyor taraftar ama o beyefendi utanmayacak. iste bizim buyuk caresizligimiz. taraftardan tamamen kopuk, bir kast sistemiyle uye olmus kongre uyeleri ve onlarin sectigi besinci sinif bir baskan. oyuncularimizla ilgili kisa notlarim ise soyle:
  
  muslera: sen allah'in bir lutfusun. yuzune nasil bakiyorlar bilmiyorum. sokakta gorsem ben bile utanirdim sana takim arkadaslarinin yaptigi bu haksizliga.
  
  sabri: çok kotuydu. uzatmayacagim.
  
  balta: geri kalan takimimiz o kadar kotuydu ki, o olsa olsa vasat sifatini hakediyor.
  
  semih: yine hava toplarinda basarisizdi. yedigimiz ikinci golde yine gerektigi gibi vuramadi. gol onun hatasi mi sadece? hayir. ama artik vur su toplara be cocuk.
  
  olcan: istekli ama vasatti.
  
  chedjou: orta sahada olmuyormus. savunma icin cok temiz olan ayaklari, orta alanda birbirine dolaniyor.
  
  selçuk: muslera'yi saymazsak bir seyler yapmaya calisan tek topcumuzdu.
  
  sneijder: attigi gol disinda maalesef oyunda hic yoktu. bunun nedeni elbette oncelikle takim arkadaslari. kiminle paslasacak? selçuk tamam. peki sonra?
  
  yasin: epey kotuydu. epey. daha da kotu olmamasinin sebebi burak ile ayni takimda oynamasi...
  
  poldi: genel olarak hakemin verdigi kararlardan sonra elini kaldirmasa ve bir de sarisin olmasa oyunda oldugunun farkina varmazdim bile.
  
  burak: bir futbolcu ne kadar kotu olabilirse o kadar kotuydu. 1996'daki psg macindaki hayrettin'i dusun. iste ondan kotuydu. daha da kotusu sakatlik numarasi ile disari cikmasiydi. koskoca galatasaray takiminin santraforuna bakin hele.
  
  umut: yetenek yok. hiç yok. su kadarcik da yok. dolayisiyla sonuç da bu. bari son anlarda olcan'a gelen topu kesmeseydi. onu da keserek tuy dikti.
  
  tarık: ya lan neyse ben bir sey demiyorum.
• 292

  aslında derbi olmayan maç diyeceğim ama nerden nereye... (bkz: #1624666)
• 293

  galatasaray'ın bu kadar mahkum olduğu bir derbi hatırlamıyorum. benim için tam bir utanç gecesiydi, mağlubiyete bile üzülemedim. o kadar...
• 294

  kasım ayını da geçtik halbuki. demek ki bu iş ayda değilmiş.
• 295

  sinirden bu tip platformlara girmedim dun gece. hala da sinirliyim acıkcası.
  sorun besiktas'a yenilmek havlu atmak falan degil, biri 10 senede bir olan sey neticede, digeri de cok da surpriz bir durum degil.
  sorun; boyle basiretsiz futbolcular ordusundan medet ummak zorunda olmak.
  
  kısa ve öz olacak biraz o yüzden ama nando, wes, poldi dısında buda gitsin.
  cıkar altyapıdan oyuncuları, burak ve umut'u kes yerine sinan gumus'u oynat mesela artık.
  tabi bunlar tek care degil, bu kadroya oyle ya da boyle re-viz-yon sart oglu sart.
  
  ps: bu bjk sampiyon falan olamaz. son 7-8 haftaya kadar goturur sonra havluyu atar.
• 296

  beşiktaş'a karşı ezildiğimiz maç. bakın çok enteresan. beşiktaş'a ezildik. beşiktaş ulan beşiktaş. yenersin yenilirsin o ayrı mesele ama oyun olarak kafamıza vurdular elimize verdiler. 100 yıllık tarihlerde nerden baksan 3-4 sezon iyi futbol oynamayı becermiş bir takım bu.
• 297

  maçtan sonra "i... galatasaraaay" ve "kalplerde yıldızmış gönüllerde ay, a... s... galatasaray" tezahüratı yapıp ortalığı birbirine katan beşiktaş taraftarı yüzünden oldukça üzüldüm. uzun zamandan beri bu kadar boynum bükülmemişti.
• 298

  ikinci golün santrasında , maçın bitmesine 15 dakika kala, sanki şampiyonluktan kopmak üzere olan takım oyuncuları bizimkiler değilmiş gibi, topu ileri vurup koşmadılar, baskıya gerek bile duymadılar, geri oynayıp beşiktasın baskı yapmasını beklediler.
  herşeyi kabul edebiliyorum, umut bulutun kendi atağımızı kesip beşiktaşı atağa çıkaran pasını, sabrinin beşiktaşlı oyunculara attığı gollük pasları, burak ın yalandan koşularını; ama şunu kabulenemiyorum arkadaş, amatör küme maçında bile olsa maçı kaybetmemek için, kaybettiğini kabullenmediğini göstermek için en azından topu ileri vurup biraz basıp, tepki verirsin, bu kadar mı ruhsuz, bu kadar mı inançsız bu futbolcular, gerçekten çok üzücü çok.
• 299

  öncelikle kötü bir takımız. hazırlık maçı olan real madrid karşılaşması dahil bi kaç maçta yaptığımız pas organizasyonları haricinde üretkenlik sıfır. pozisyona giremiyoruz, giremediğimiz gibi savunma da yapamıyoruz. geçen senenin ikinci yarısı 4. yıldız gazıyla ilahi bir savunma yaptık, hücumda yine yetersizdik. duran toplar, uzaktan şutlar ve çeşitli karambollerde gole ulaştık yasin'in geçen sene yaptığı patlamaları saymazsak. bu maçta ise bunun farkında olan bir teknik direktör oyunu kabullenip yine aynı şekilde atağa kalkmayı tercih etti. hücumda veya savunmada organizasyon oturtmak uzun vadeli işler. bizim net bir 3 puana ihtiyacımız vardı. bu doğrultuda, tehlikeli noktalarda lehimize çalınmayan, orta saha ilerisinde aleyhimize çalınan düdükler gole ulaşmamızı engelledi. sneijder'ın golü çok ekstra bir pozisyon. eğer bu maçta düzgün bir hakem olsaydı bizim yine kazanma ihtimalimiz %51 olacaktı. her ne kadar hoşuma gitmese de kötü futbolla istediğimiz sonuca ulaşabiliyoruz. tabii ki çok şey değişmeli, fakat elimizden gelenin en iyisi de buydu. bize bu saatten sonra maalesef "sağlık olsun" demek düşer. mucizeleri severiz ama mucize beklemek artık kayan yıldıza dilek dilemekten farksız.
• 300

  http://mahalletakimi.blogspot.ro/...na-manifestodur.html
  
  maç yazısı değildir, büyük galatasaray taraftarına bu sezon için son çağrıdır.