sonucundan
ibrasızlık çıkmasını isteyen/bekleyen arkadaşlarımızın ne istediklerini bilmediklerini düşünüyorum.
genç kardeşlerimiz daha ticarete ve iş hayatına atılmadıkları için çok bilmeyebilirler "ibralaşma" nedir ne değildir önce onu anlatmak lazım.
karşılıklı
ibralaşma hukuken kişiler ya da kurumların birbirleriyle bir
alacak-vereceklerinin yani karşılıklı olarak
borçlarının olmadığı anlamına gelen bir borçsuzluk bildirgesidir.
akçeli meseledir yani.
galatasarayın eski genel kurullarından bildiğimiz
idari ibrasızlık hukuken tanınan ya da işletilebilen bir "ibra" biçimi değildir... ha keza
idari ibrasızlık verilerek yerinden edilen
adnan polat gibi başkanlarmız ve yönetimlerimiz mahkemeler önünde "idari ibrasızlık diye bir şey olamaz" denilerek haklı bulunmuş ve kendilerine galatasaray kongresi tarafından
iade-i itibar yapılmış, daha sonrasında da galatasaray tüzüğünden idari ibrasızlık söylemi kaldırılmıştır
tüzük tadil kongresinde.
tüzükteki yeni haliyle
ibrasızlık verilen yönetime; sen
hırsızsın,
para çalıyorsun,
bilerek maddi kayba uğratıyorsun,
dolandırıcılık yapıyorsun demiş oluyorsun...
akçeli işler yani.
böyle bir durumda borsaya kote bir şirket olduğumuz için
maliye bakanlığı tarafından soruşturma açılır, yönetime el konur, kısaca
iflas ve
kayyum yolu açılır. iş hayatında belli bir süre geçirmiş herkes bilir ki "maliye bir şey bulmak isterse bulur".
biz yaşlılar
* biliyoruz da, genç kardeşlerimizi de uyandırmak lazım... şu dakikadan sonra galatasarayda
ibrasızlık gibi bir durum çok acayip işler olmadığı müddetçe asla olmayacaktır. çok acayip işlerden kastım da, liseyi satmaya kalkarsa falan... işin kulüp tarafında olan şeyler artık ibrasızlık için gerekçe görülmeyecektir genel kurulda üyeler tarafından.