serdar eylik, emre çolak, erhan şentürk, mustafa sarp
*, alparslan erdem, cem sultan, uğur uçar, özgürcan özcan gibi isimleri bir arada gördüğümüz maç olmuştur. ben olsam, bu bir çırpıda saydığım isimlerden sonra buna altyapı demezdim, bu olsa olsa maden olur. bir ara açık söyleyeyim gözlerim yaşardı, serdar eylik ile özgürcan özcan ceza sahası yayı üzerinde yaptıkları 2'ye 1'le, şeytan üçgenimize
* * * adeta nanik yapmışlardır.
mustafa sarp, çok ihtiyacımız olan kontra top atmayı ve oyunun yönünü değiştirmeyi çok iyi yapıyor. bu sene
ayhan akman,
barış özbek ve
mehmet topal'ın bu adamdan çekeceği var!
tobias linderoth da eğer gelirse, orta sahamız için söylenecek laf bulamıyorum.
emre güngör,
servet çetin ve
uğur uçar henüz sakatlık psikolojilerini üzerlerinden atamamışlar görünüyor. frank rijkaard'ın kanat oyuncuları hücuma yollaması ile defans bloğu ilk defa kademeli oyun sistemi görmüş oldular. penaltıdan yediğimiz ikinci gol, bu sistemin acemiliğinden gelmiştir. bir ara resmen 2-5-3 oynadı takım, işte galatasaray ruhuna yakışan budur ve dikkat buyrun, takımın yaş ortalaması 22'yi geçmemektedir! eğer bu sistem oturacaksa, isimlerde istikrar sağlanması durumunda üçüncü haçlı kupanın
* gelişi çok değil, 3-5 sene diyorum sevgili sözlük. barcelona-istanbul köprüsü kuruluyor.
alparslan erdem'i "sol iç" gibi gördük ikinci yarıda. etkili bir futbol oynadı ama kocaelispor maçında gördüğümüz kopup gitmelerini yapamadı elbette. onun yerine türk futboluna yeni armağanımız
serdar eylik'i gördük -ki bu çocuk için daha çok fazla konuşacağız. volkan yaman ve mehmet güven kendi ortalamalarında oynadılar, yani malesef yine kötülerdi. ikinci gol onun kanadına gelen topta kademe hatası yapması sonucu geldi, yeni bir oyun şablonu olduğu için bu affedilebilir birşey çünkü ilk hata da emre güngör'den gelmişti ama bu acemiliklerini 2008-2009 sezonunda çok sık görmüştük.
emre çolak ilk yarıda orta sahanın ortasında ve "playmaker" pozisyonunda oynadı. antremanlardan sonra biraz duran top çalışması ve fiziğine yüklenilmesi ihtiyacı var, oyunu iyi okuyor ve çok yetenekli bir çocuk.
klasik hastalığımız duran toptan gol yememiz, olduğu gibi devam ediyor. buna bir çare mutlaka düşünülüyordur ama sevindirici bir husus, seyredemeyen renktaşlarım için söylüyorum, kornerlerimize bayılacaksınız. havadan bombeli, şişirme ve direkt olarak
ceza sahası ile taç çizgisi arasında kalan dar alana giden toplar artık yok. akıllı bir top kullanımı var ve teknik ayaklarımızın da sahaya inmeleriyle bu sezon bu tip organizasyonlarda fazlaca gol buluruz. ayrıca koşan ve sahanın heryerinde basan bir ekip olacağız, bu genç kadroyla bunu başarmak hiç de zor değil. bir ara yaptığımız pres sayesinde resmen sahanın 3. ve 4. bölgesinden çıkmadı top.
herşey çok güzel olacak!