öncelikle turnuvayı düzenleyen arkadaşlara teşekkür ediyorum,beni ilk defa görmelerine rağmen sıcaklıklarını esirgemeyen yazar kardeşlerimize de aynı teşekkürden göndertiyorum.
plase olarak nitelendirdiğim turnuvaya
vurursa gol olur abimizle 3 defa hazırlık maçı yaparak ısındım,
*ilk maçta galibiyet aldım ancak ispanyalı hadomer'in son dakika gölüne engel olamadığım ikinci grup maçımda ilk yenilgimi
* aldım.
* gruplarda oynadığım 7 maçta 2 mağlubiyet
* 1 beraberlik almış oldum.
çeyrek finaldeki fair play çerçevesinde geçen
kalifiye jurnal abimle yaptığım maçlar sonucunda yarı finale adımı yazdırdım.yarı finalde karşımda son şampiyon diye tabir edilen
dean saunders vardı.grupta en farklı mağlubiyetimi aldığım
* rakibim ilk başlarda korkutucu geldi.genelde yapmam ama ilk maçta defans yapmış kontra ataklarla golü aramış bulundum bu yönden üzüldüm lakin çingene gibi defans yapmak sevmediğim şeydir.ikinci maç da berabere bitti uzatmalar kapalı olduğundan üçüncü maça geçtik.neyse hiç sevmediğim şey olan gole giden adamı düşürme eylemine maruz kaldığım birinci maçın etkisiyle üçüncü maçta aynı hareketi yapmış bulundum.bu hareketten sonra aldığım tepki
* bana moral verdi kaka ve ronaldinho'ya da vermiş olacakki goller ardı ardına geldi.cristiano ronaldo'yu tutmaya çok çabaladım kaka ve robinho ile bastırdım neticede kazandım zor bir rakibi
* yendim finalist oldum.
finalde grupta da yenildiğim ispanya'lı
hadomer abime 5-4 lük bir skorla boyun eğdim
*.
baştan sona eğlendim,heyecanlandım,gururlandım,
thierryhenry,fatih
* ve berkay'ın
* desteğini arkama aldım.
allahim brezilyami dedirtmiş olmanın mutluluğuyla berkayın omzuna elimi atarak evime döndüm,isimleri ezberleyemediğimden teker teker teşekkür edemiyorum ama
dean saunders dahil herkese bol bol teşekkür ediyorum.
(bkz:
fritz fassbender ne arar la turnuvada)