fredrik midtsjö'nün galatasaray'ı ipten aldığı müsabaka.
galatasaray'da gördüğüm bazı mantık hatalarından bahsedeceğim, rakibimiz adana demirspor klâsik 4-2-3-1 ile sahadaydı. önde nispeten güçlü bir siyahi forvet, arkasında gezgin emre akbaba, kanatlarda hızlı ama teknik olarak yetersiz oyuncular, 2 tane tecrübeli orta saha ve geride 4'lü bir hat.
ligdeki hakemler galatasaray'ın ön alan presinin çalışmasına engel oluyor genelde, mesela badu ndiaye her yere düştüğünde sualsiz faul çalındı. bizim oyunumuz birebir baskılar üzerine kurulu, bu baskılarda her seferinde faul çalınınca bir de üstüne merkezdeki oyuncular hemen sarı kartlar alınca ister istemez sistemin vidaları gevşiyor.
öncelikle emre akbaba'nın görmesi gereken tartışmasız kırmızı kart var. dakika 30 civarı, yani o kart verilse çok kolay bir maç olacaktı muhtemelen. üst üste yüzde yüz kırmızı kart es geçilen 3. maç bu, lale orta hakkında ilk ismi çıktığında yazmıştık.(bkz:
lale orta/#3538662)
neyse oyuna dönelim, galatasaray'ın oyun şablonuna bakarsak klasik 4-2-3-1 gibi duruyor. iki bek oyuncusu kanatlardan oyunu genişletiyor, merkezdeki 2 oyuncudan torreira oyun kurulumunda stoperlere destek verirken diğer merkez oyuncusu sergio ofansif orta sahaya dönüşüyor. kerem kanattan merkeze geliyor, mertens zaten merkezde, geriden boey geldiği için rashica da merkeze geliyor. 4 tane 10 numarası oluyor birden gs'nin.
bu iyi bir şey mi bence değil, çünkü orada 5 hücumcu da olsa kerem merkezde topu kaptırınca takım geriye koşmak zorunda kalıyor. boey'in başarısız hücum aksiyonlarının devamı bizim kalede bitiyor. nelson, abdülkerim, torreira her maç kurtuluş savaşı veriyor merkezde.
şimdi gelelim mantıksal hatalara, boey sürekli olması gerekenden önde konumlanıyor hücumda ve rashica ile üst üste biniyorlar, city'de boey'in kullandığı topları mahrez kullanıyor dikkat çekmek istediğim nokta bu.
tamam boey çıksın diyelim ileriye, bu sefer diğer kanadı keremin genişletmesi gerekirken; kerem de merkeze gidiyor ve diğer kanat da diğer beke kalıyor. arsenal'de o kanadı martinelli kullanırken bizde adekugbe kullanıyor.
hücumdaki bu kısırlığın, çekilen bu acının sebebi bu, başka yerde aramaya gerek yok. net şekilde bu yani.
bekler ve önlerindeki oyuncular uyumsuz çalışıyor maalesef.
nedir doğru şablon hemen örnek vereyim, boey inanılmaz bir savunma beki, dünya çapında bir savunma beki hatta. o hız ve fiziksel güç gerçekten muazzam, birebirde evire çevire döverek üstünlük kurmadığı adam kalmadı.
boey biraz daha geride kalarak kanattaki işleri rashica'ya bırakabilir ve çizgiden ziyade merkezi kullanabilir. hatta şöyle söyleyeyim boey orta sahaya, stoperlere destek versin yeter.
boey'in oynadığı oyuna büyük saygı duyuyorum, hem hücumdaki en önemli oyuncu oluyor (beceremiyor o ayrı) hem de dönüyor rakibin en önemli silahını durdurmaya çalışıyor, her maç böyle. bu oyuncuyu sürekli 90 metrede kullanmak ne kadar doğru bilmiyorum.
illa boey hücuma gidecekse bu sefer diğer bek oyuncusunun savunmaya yardım etmesi gerekiyor ve en önemlisi diğer bekin önündeki oyuncunun da diğer kanadı kullanması gerekiyor. bizde kerem de merkeze geldiği için diğer kanat da adekugbe'ye kalıyor ve olmuyor yani.
bir diğer sıkıntı da merkezde, bizde top sürekli muslera'ya kalıyor. torreira zaman zaman iki stoperin sağına geçti oyun kurmak için ama bu sefer de merkez segio+ mertense kalınca yeterli sertlik olmuyor. torreira 2 stoperin önünde 2+1 olsa bu sefer bunu karşılamak rakip için o kadar kolay ki bir anlamı kalmıyor.
gerekirse 3 merkeze dönelim.
orta sahaların ikili mücadele sayılarını vereceğim.
badu ndiaye 13'te 9 kazanmış, stambouli 11'de 9 kazanmış.
sergio 11'de 2 kazanmış, torreira 9'da 2 kazanmış.
bizimkilerin kazandığı ikili mücadeleler genelde faul oldu, hakem adı altında bundan bahsetmiştik.
benim bir başka önerim şu, 3+2 oyun kuralım sert maçlarda. muslera bir kere denklemden çıksın.
gerideki 3'lü abdülkerim, nelson, boey; önlerindeki ikili sergio+ torreira olsun. sol kanadı kerem+ kazımcan birbirlerine göre pozisyon alarak oynasınlar, sağ taraf rashica, merkezde de icardi+ mertens.
böyle olursa kerem merkeze gelse de sorun yok.
takımın biraz daha dengeli hâle gelmesi lazım. sürekli bir biz vuralım bir onlar vursun şeklinde ilerlenmez. rakipleri kolaylıkla domine edebilecek bir kadromuz var.
ne zaman okan hocam dengeli oynadı o zaman biz büyük maçları bile rahatlıkla aldık.
ne zaman rakibi küçük görüp merkezi boşaltarak rakibin üstüne çullandık sıkıntı yaşadık.
başta icardi olmak üzere bireysel performansların yükselmesine ihtiyacımız var.
kazımcan artık boey gibi sol bekte formayı almalı.
bayern münih istikrar yok diye tuchel'i getirdi, ilk maçında yukarda bahsettiğime yakın şablon ile dortmund'u kolaylıkla dağıtıp geçti.
arsenal'in oyun kurulumu 3+2'sini sayıyorum; gabriel, saliba, ben white+ partey, xhaka.
city'nin 3+2'si; akanji, dias, ake+ rodri, stones (5 tane izbandud var ve birbirleriyle uyumlular, ve evet stones rodrinin yanında dm oynayabiliyor)
bayern'in 3+2'si; upamecano, de ligt, pavard+ kimkich, goretzka.
bu takımlar kendi liglerinde oyunu gitgeller olmadan domine ediyorlar. yoksa bu adamlar da bekleri kanat forvet gibi ileriye dikmeyi bilir ama geride paramparça olurlar.
bu takımlar geriden oyun kurarken kabız olmuyorlar, çünkü yeterli sayıda oyuncuları var ve öndekiler de gerekli hareketliliği sağlayıp doğru pozisyon alarak oyunu açıyor.
kalan 9 haftada sakinlik lazım, ayaklar yere sağlam basmalı. lig kolay, en fazla kalite bizde.