• 30
    galatasaray erkek basketbol takımının koçu.

    koçla 5-6 aydır birlikteyiz. nisan gibi geldi, takıma sağlam bir karakter oturttu. 4 yabancıyla oynadığımız telekom serisinde bütün maçları son topa kadar götürdü, lider telekom'dan maç bile çaldı, üstüne basarak söylüyorum 4 yabancıyla. cvsi zaten dolu, bu ayrı bir güven veriyor ama bide o dönemde oynattığı oyunla umutla bakmamızı sağladı.

    yaz ayı girdi, çok iyi bir yerli rotasyon ve ağırlıklı koçun istegi dogrultusunda 5 yabancı transfer edildi. bu yabancılar baştan sona fiyasko zaten. haziran ayında yeboah ve halilovic aldık. (bu ne acele?) taraftar kıyameti kopardı, yönetim olaya el koydu dendi. bu sefer de euroleague etiketli dususteki oyunculara yüksekten yüksekten kontratlar verdik. koçun transferlerine de bu euroleague etiketli dususteki ve bize faydası olmayacak oyunculara da hiçbir yönetici engel koymadı. 21-22 sezonundaki gibi yukselisteki oyunculara gitmek yerine böyle bir kadro kuruldu. yaz aylari, hazırlık maçları zaten çöp geçti. takım hiçbir şey vaad etmiyordu. sezon başladı, denizli-manisa-aliağa gibi 3/3 geçmemiz fikstürü 2/3 ile geçtik. manisa maçı ıkındık, aliağa maçı yenildik. maç boyu gerideydik. ve koç bu maçlarda takım sahada başı kesik tavuk gibi dolasirken kenarda sadece izledi. bugün (bkz: 15 ekim 2023 petkim spor galatasaray basketbol maçı) ikinci yarının en iyisi ismet'i son çeyrek oyuna almadı, yeboah'ı stretch 4 denedi sonuç vermeyeceğini bile bile, kötü bir gün geçiren samet'i son 4 dakikaya kadar sahada tuttu. bugrahan'i hazirlayamadi, walden ve radebaugh'u hücumda potansiyellerine uygun kullanamiyor. ve en uzucusu sadık kabaca'da gerileme var. özet bu.

    koç ile yollar ayrılmaz daha çok çok erken; belki biz bu eleştirileri 1 ay sonra sileriz hoca bizi yanıltır belki bu eleştiriler haklı çıkar iyiden iyiye işi kufure döker hocanın gitmesi için taglar açarız bilemem. ama geçen sezonun sonunu saymayalım, koç bu yaz geldi farz edelim. 3 ayda vaziyet bu. koç bir kere bile güven vermedi.

    ben yine iyimser davranacagım, hafta içi oynanacak paok maçıyla galibiyet serisine baslayacagimizi ve hafta sonu fenerbahçe'ye ataköy cehennemini yaşatıp kazanacağımızı düşünüyorum. umarım koç da boyle düşünüyordur, umarım aliağa maçı nazar boncuğudur. umarım koç yanlışlarından döner. ne yazık ki pek sanmıyorum ama umarım yanilirim. lütfen yanılayım, lütfen sileyim bu entryi. lütfen sildir hocam, lutfen.
  • 12
    yeni dönemde kulübümüzün basketbol antrenörüdür.

    günümüz basketbolunda külüplerin bütçelerinin başarılarına pozitif orantıları diğer branşlara göre açık ara önde gitmektedir.
    düşük bütçe ile başarı yakalayan kulüplerin sayısı bir elin parmağını geçmez. basketbol futbol gibi sürprizlere açık bir oyun değil.
    bizim bu noktada, ciddi bir bütçe ayırıp bu operasyonu yürütmemiz gerekiyor. eğer kalitesi ve derinliği olmayan bir kadro kurarsanız başarılı olma ihtimaliniz çok düşük ve fazlasıyla x faktöre muhtaç.

    ben “basketbol şubesi kapatılsın”, “zaten boşuna futboldan kaynak ayrılıyor” söylemlerine pek katılmıyorum. galatasaray gibi bir külüp basketbolda da marka değeri taşımalı.
    çok kaliteli 2 veya 3 tane sponsor bulunmalı. fenerbahçe basketboldaki başarısı altyapı yatırımlarından vs geçmiyor. sponsordan geliyor.

    gerekli bütçe ayrılmazsa turist antrenörlerden bir diğer olur.
  • 4
    erkek basketbol takımımıza geldiği söylenen koç. şayet doğruysa çok iyi bir seçim. bence de bu hamle takım bütçesinin artacağına işaret. mitrovic avrupa'da isim yapmış başarılı bir koç. düşük bütçelere ikna olacağını sanmıyorum. inşallah takım için hayırlı olur. düzgün bir kadro kurulur. ayrıca kendisinin gelişi eurocup'a katılacağımızı düşündürttü bana. sanırım şampiyonlar ligi ile sözleşmemiz bitti. kupayı alıp euroleague planları olabilir ya da bunlar benim temennilerim de olabilir. hayırlısı.
  • 17
    erkek basketbol takımımızın koçu. sırp ekolünden gelen (kendisi karadağlı) koçlar genellikle takımı yıldız veya isimli oyunculardan oluşturmaz. hücumda topun herkese değdiği, sahada tam bir takım oyununun oynandığı, bunda rol oyuncuların önem arz ettiği ve savunma gücü kuvvetli bir takım mühendisliği yaparlar. bu ekolün koçlarının alameti farikası ‘parçaları doğru şekilde birleştirebilmek’tir. yeboah ve halilovic skor yükünü çekmese de takımın önemli rol oyuncusu olabilirler. hoca ısrarla istediyse alınmasına pek denecek bir şey yok. geçen yıla göre daha kuvvetli bir yerli rotasyonuyla birlikte kalan 2 yabancı hakkımızı da nokta atışı olabilecek oyuncularla doldurursak bu sezon iyi bir takım izleyeceğimizi düşünüyorum.
  • 18
    kariyerinde şampiyonluklar, kupalar (avrupa kupası dahil) olan euroleague seviyesinde koç.

    "şu oyuncu, bu oyuncu gelirse kendisine güvenim yok" demek koçun geçmişine, başarılarına saygısızlık. kaçınız halilovic'i izleyip yorum yapıyorsunuz merak ediyorum! istatistiklerde fransa liginin en iyi verimlilik üreten 6. oyuncusuna bu kadar çöp muamelesi yapan dünyada kaç taraftar var acaba?! adamın kafasında bir plan var ve buna göre kadro kuruyor.

    başarısız olursa zaten duramaz ama şimdiden negatif algı oluşturmanın yeniden kurulan bu takıma hiçbir faydası olmaz.
  • 38
    hemen bugün yollar ayrılıp "ligi ve basketbolu bilen" bir koç gelmezse küme düşmek gibi bir korkuyu yeniden bu taraftara yaşatabilecek koç. bence avrupa'nın iyi sayılabilecek koçlarından ama olmadı bizde. olacağını da sanmıyorum. kenardaki duruşu beni kovun duruşu. başka bir seçenek de yok zaten. hatta bu sefer turgay bey de yanında gitmeli. iki sezondur boşa atılan mermilerden sonra atıcı da bir zahmet değişsin artık. yazık bu kulübe.
  • 46
    ligden düşmemeye oynayan takımların sezon ortasında çaresizlikten alacağı oyuncuları sezon başı koşa koşa aldırdı. **

    geri kalan yabancıları da iyi savunmacılardan seçti güya. ortada takıma enerji veren, bizi oyunda tutabilen istikrarlı bir savunmamız var mı? tabi ki hayır.

    yarı saha basketbolu oynamak istediğini gösteren seçimler yaptı. ortada arada bir dahi olsa, gördüğümüz bir hücum organizasyonu mevcut mu? tabi ki hayır. topu alan ne yapsam diye 3-4 saniye düşünüyor. kenara bakıyor. öyle set gösteren falan yok. pardon hakkını yemeyim göksenin köksal’ın sırtı dönük oynadığı bir setimiz var. onu seviyor mitrovic. kırk yıl düşünsek aklımıza gelmeyecek bir plan. aklına sağlık koç.

    pota çevresini iyi savunan bir uzun, takımın skor tavanını yukarı çıkartacak standart bir amerikalı combo guard. yani bu özellikleri taşıyan iki vasat oyuncumuz dahi olsaydı şu an makul bir noktada olurduk. bahsettiğim profilleri de şu başlığa yazan herhangi biri bulur getirir. amerika’ya gidip bir hafta g-league izlememiz yeterli.

    elinde olan türk rotasyonu kalbur üstüydü. almadığı pota koruyucu uzunu sadık emir kabaca’dan çıkarmaya çalıştı. bilin bakalım sadık’ın en problemli yönü neresi? tabi ki savunması. oyuncu yapabildiklerini de yapamamaya başladı böylece. mental olarak yerlerde çünkü.

    buğrahan tuncer’in oyunu yönlendirme, zaman zaman sorumluluk alma çabalarına sezon başından beri el kol yapıyor. yahu daha iyi bir planın var da buğrahan mı engel oldu? buğrahan’dan ne bekliyorsun ya da? agresif dış alan savunması ve ceza şutu falan bekliyorsan buğrahan en son 8 yaşında yapmıştır onu. sonuç olarak ordan da hiç katkı alamadık nerdeyse. buğrahan’da en son isyan etti zaten. koç gitsin diye kurdeşen döküyor.

    sezon ortası da dee bost ile bütün bu saçmalamalara tüy diktiler. artık bu kararı kendisi mi verdi yoksa duayen yöneticileriniz mi onu bilmiyoruz. bir önceki gidişi falan bir yana, 35 yaşında bir dee bost sana saha içinde ne verebilir? 8-10 dakika düzen içinde kalmanı sağlar? yedek oyun kurucun 2 ay sakattır, tecrübeli biriyle idare edeyim hedeflerimden kopmayım dersin. bu takımda ne yok? tabi ki düzen ve hedef. dee bost ve yakın çevresine giden bilmem kaç yüz bin dolar var ama. ya da geçen sezon ortasında oyuncunun aklını çelip elimizden alan asvel oyuncudan kurtulmak istediğinde imdata yetişen karar vericilerimiz de var.

    sonuç olarak, bakmayın karadağ’lı olduğuna, yıllarca fransa’da çalışmış bir koç mitrovic. izleyeniniz var mı bilmem avrupa’nın en şuursuz liglerindendir. atletizm dışında oyun adına görebilecekleriniz sınırlıdır. tamamen günlük performanslar belirler sonuçları. zaten düzen içinde kalmak isteseniz de bunu uygulayacak oyuncular bulmanız zor sahada. ligin şu an en iyi takımı as monaco. avrupa’da hiçbir ligde tutunamayan, koçları çıldırtan mike james orda at koşturabiliyor mesela. genel olarak, azıcık umut vaat edenler amerika’ya sokakta oynasam da olur diye gidiyor zaten.

    liginin bu halini geçtim, oldum olası bize uymayan bir ekoldür zaten fransa basketbolu. yıllar önce erman kunter hem beşiktaş hem galatasaray’da ne kadar başarısız oldu hatırlarsınız. o erman kunter, fransa’da mütevazi bir takımla şampiyonluk almıştı. o zamanlar ligin genel hali çok daha iyiydi. erman kunter de çok daha başarılı bir koçtu. açıp bakalım fransız ekolünden parlayan bir tane koç var mı türkiye’de, ispanya’da, yunanistan’da isim yapmış ? yıllardır fransa milli takımını yöneten vincent collet bir kere dahi tercih edilmedi mesela . hala fransa liginde. şampiyon olduğumuz sene finalde de o vardı. * yıllarca thomas heurteli saha içi lider olarak belirlemişti fransa milli takımı için. seviye oralarda yani.

    söylenecek söz daha çok aslında. ama yeterli bu kadar. nasıl olsa ömer yalçınkaya ile birlikte olağanüstü şube planlamalarını konuşacağımız günler yakın. onları konuşuruz keyifle. tabi canım. hatırlamıyor musunuz önceki yönetiminde nasıl tarih yazmıştık? meşaleleri yakın başlıyoruz. çin liginden koç getirebiliriz mesela. deneyelim ne olacak.
App Store'dan indirin Google Play'den alın