332
bu arkadaş üzerinden transfer konusuyla alakalı bazı şeyleri netleştirmekte fayda var sanırım. çünkü bir kesim hala 'doğru' transferin ne şekilde yapılması gerektiğini kavrayamamış.
bir kaç satır önce, youssouf'un başakşehir'e kaptırılmasını eleştirdim ve hemen akabinde değerli yazar arkadaşlardan birisi mesaj atarak; 'malatya'nın 40 bin euro verdiği adama niye 2 milyon euro verelim? herkesin bir ederi olmalı, bırakın şu ergen tavırlarını' şeklinde bir cevap verdi.
yaşım itibariyle artık bazı şeyleri aştığımı düşünüyorum. burada şahsıma yapılan ergen ithamı beni gram rahatsız etmez. beni rahatsız eden, taraftarın hala akıllanmamış olması, gerçekleri görememesi ve yanlışı başka yerlerde araması. bu şekilde de bu bok deryasından çıkmanın imkanı yok.
40 bin euro'ya alınan adama değil 2, 5 milyon euro'da verirsin. dortmund, shinji kagawa'yı 200 bin euro'ya japon'yadan tutup getirdiğinde ve manchester united'a 40 milyon euro'ya çaktığında kimsenin de çıkıp 'babuş bu herif 200 binlik adamdı, siz ne yaptınız?' dediğini sanmıyorum.
mevzunun hala 18-25 yaş aralığındaki oyunculara bonservis ödemekten cortladığını sanan bir kitle gördükçe galatasaray için, gelecek için ümitlerim kırılıyor. eğer sen 22 yaşındaki bir oyuncuyu, senelik 400-500 bin euro'ya bağlayabiliyorsan avrupa'daki bazı balkan ve kuzey ülkeleri hariç tüm coğrafyaya pazarlayabilirsin. hollanda, portekiz, belçika gibi 3. sıra liglerin tüm kulüpleri dahi bu maaşı karşılayabilir ve bahsi geçen bonservisleri ödeyebilir. elinde patlama olanağı yok. bir gözü görmüyor denilen, çöp ilan edilen lionel carole'yi bile ispanya ligine satabildin sen. hem de transfer konusunda sihirbaz olan sevilla'ya. peki bunu nasıl yaptın? fransa pasaportu olduğu için mi? sadece o değil, düşük bir maaşa sende oynadığı için. yoksa ligue 1 de tutunmuş, orada piyasası olan bir isim de değildi carole. sende taş çatlasın 700 bin euro ya oynuyor diye sevilla oynadı bir kumar. tutmadı belki ama eğer sen 1,5 milyon euro verseydin son takımı sen olacaktın. ya da 3,5 milyon euro verdin garry rodrigues aldın. muhtemelen 600-700 bin euro maaşa, oynadı. biraz kendini gösterince hoooop 10 kağıda iteledin. araplar olmasydı da 10 a değil belki ama 6-8 arasına fransa, hollanda yapardı. ama eğer yıllık 2 milyon euro vermiş olsaydın ondan da havanı alırdın.
belhanda, feghouli ispanya ve fransa pazarı olan isimler. eğer belhanda ya 3,2 milyon maaş yerine 1,6 falan verseydik 5-6 milyon euro bonservis için fransa'nın orta direk takımları iki sene boyunca kapımızda yatardı. lakin 3,2 verdiğin adamın fransa'daki karşılığı lyon, psg dir. psg nin işi olmaz zaten de, lyon da ' ben o paraya memphis'i oynatıyorum, deli misiniz?' derdi. veya feghouli, 3,8 değil de 1,8 alsaydı bizde çok rahat espanyol, getafe gibi takımlara paket yapabilirdin. lakin şimdi ikisinin de turşusunu kur. araplar, çinliler bile olayı çakozladı da bir biz anlayamadık.
youssouf denen arkadaş tutardı, tutmazdı. orasını allah bilir. fakat bundesliga 2, ligue 2 kulüpleri bile, ptt ligindeki senin benim bilmediğimiz oyuncuları 2-3 bayılıp kolundan tutup götürüyorsa, bir iki şampiyonlar ligi maçı görmüş, az çok piyasa yapmış 22 yaşındaki adamını da ıskalamazlar. fransa, belçika, hollanda her yere satarsın. olmadı, satamadın mı, en kötü tarık çamdal'da olduğu gibi dört yıl tribünde oturup senede 1,75 milyon
euro seni sömürmemiş olur. atarsın önüne 300-500 hadi yallah.
bizim başımıza ne geldiyse, karşılığı olmayan bu kontratlardan geldi, bonservislerden değil. ha 2 milyon euro için büyük para diyorsan o bizim problemimiz. futbolun da değil, direkt ülke ekonomisinin. çünkü artık günümüz futbolunda 2-3 milyonlar fındık fıstık. eğer biz bu rakamlar çok diyorsak, şapkamızı önümüze koyacağız ve ekonomik durumu, ülke yönetimini, dövizin bu hale gelmesine çanak tutanları konuşacağız. tabii o başka konu başlığı.
çeşitli ortamlarda, kimi başlıklarda her zaman dile getirdim. bu ligin en elit adamının alacağı para taş çatlasa 1,5 milyon euro dur, üzeri olmaz, olamaz. olmamalı. gitmiyor, satamıyorsun, alıcı çıkmıyor. niye, çünkü bonservise kafa yorup şişik kontratları siklemediğin için. kimse de keriz değil, ederi 1 milyon olan adama senin gibi, vergisini de göstermeyip 3-4 allah ne verdiyse ödeyeceğini taahhüt etsin. hoş, onları da ödeyemiyoruz genelde. ya fifa lik oluyoruz ya da borcu yoktur kağıdı almak için iki paralık adamların köpeği oluyoruz. ilicic 1,5 e oynarken belhanda'yı kim ne yapsın?
kurtuluş, çaptan düşmüş, ununu elemiş, eleğini asmış adamları milyonluk kontratlarla buraya dizmek değil, ucuz ama potansiyelli adamlara yatırım yapmaktır. biri tutmaz, ikincisi tutmaz ama bir denk gelir geçmişte appiah gibi, ihya oluruz. yoksa falcao 5 yerine 2 ye falan oynuyor olsaydı, at olsa vururduk dediğimiz adam için river, boca birbirine girerdi. ispanya'dan, meksika'dan bile talibi olurdu. şimdi uğraş dur. olurda giderse halay çekecez, ilginçtir geldiğinde de halay çekildi. halbuki 22 yaşındaki jose rodriguez den bile kasaya para koydu bu kulüp. ne varsa gençlikte var, artık bunu anlamak, buna göre plan program yapmak gerekir. ingiltere, ispanya liginin eski yıldızlarına el pençe divan durup, balkan havuzuna sırt çevirdikçe, kuzey ülkelerindeki potansiyellere yatırım yapmayı zul gördükçe biz daha çok debeleniriz.
neyse, iki üç yıl sonra bı transfer yarışına da youssouf için gireriz fenerle. ya fener'e kaçmasın diye bize girer ya da bir transfer tokadı daha yedik diye ağıt yakarız. acıdan zevk alan bir toplumuz.