resim
Wesley Sneijder
Görev:Stratejik Danışman
Takım:DHSC Utrecht
Yaş:39
Uyruk:Hollanda
  • 3801
    beklentilerimizin hala üstdüzey olduğu futbolcumuzdur.

    sen bu adama gol pasını ara pası ya da orta açarak değilde düz veriyo diye '' öyle assist mi olur yeaaaa '' dersen bende sana adamın alda at paslarını gidip saçma sapan yerlere vuran burak yılmaz derim.

    bu adam iyi bir pasör. bunu görebilmek için futbol uleması olmaya gerek yok. sneijder maç içerisinde kafasını kaldırabildiğinde neler yapabileceğini herkese gösteriyor ama biz görmek istemiyoruz. 6 ekim 2013 akhisar belediyespor galatasaray maçının 2. yarısında yekta ve ceyhun'un biraz hareketlenmesi sneijder'i daha özgür kıldı. adamın 40 metre'den attığı pasları görüyorsunuz.

    evet sneijder'in üstdüzey performans sergilemesi için birçok unsurun bir araya gelmesi lazım. ama o birçok unsur bir araya gelmeden avrupa'da ilk 10 kulübün içine giremezsin zaten, şl'de çeyrek final-yarı final oynayamazsın.

    ben kendisine güveniyorum. attığı 1 pas bize maç kazandırır. assistin assitini yapar yine maçı bize alır.

    sneijder'de bu kalite mevcut. bir mesut özil olmasa da adamın kadife gibi ayağı var.
  • 3802
    takimin genelindeki fizik gucu kendisine yansimaktadir. kotu oynuyor mu ? bence oynuyor. kotu oynamasinin benim nezdimde en buyuk nedenini belirteyim:

    -topla daha fazla bulusmali ozellikle orta alanda, ceza sahasi cercevesinde, daha fazla al-ver yapmali ama takim buna uygun degil bunu da kabul ediyorum.
    - cunku takimdaki en kalite ayak kendisidir. en iyi pasi o atiyor bunun form ile alakasi yok. topu kontrol edisi pasin siddetini ayarlayasini gormeyeneniz yok sanirim. ama bunlari cok az cok nadir gorduk henuz.

    sneider de bunu yapabilecek yetenek var, ama kesinlikle daha fazla direncli ve daha fazla top almasi lazim.

    yine soyluyorum. suana kadar ki performansi vasat, kredisini tuketiyor ama kosmamak veya toptan kacmak, topa gitmemek sneijder'i benim gozumde bitiriyor.

    sistem veya taktik ile de alakali da degil bence bu. ya sneijder'in kendine guveni azaldi toptan kaciyor ya da fizik gucu el vermiyor topa gidemiyor. bence sorun bundan ibaret.
  • 3803
    beklentilerimin %40 ile oynuyor.

    %100 e yükselememesinin sebepleri var.

    1. uzun süreli sakatlik
    2. maç eksigi
    3. ona ayak uyduracak takim arkada$larinin eksikligi

    çözüm:

    1. sakatligi geçti, psikolojik olarak hazirlanmasi gerekiyor
    2. geçtigimiz sezonun sonlarina dogru bu eksigi kapatmaya çali$ti, gözle görülür bir ilerleme vardi
    3. maalesef orta saha da ona ayak uyduracak 3 futbolcu var. selçuk, melo, hamit. 3 ü de olmayinca sneijder etkisiz kaliyor

    sonuç:
    orta saha ya takviye veya sneijder gönderilecek. selçuk ve melo'ya alternatif $art.

    elimizdeki malzemeyi kullanamdiktan sonra, neyleyim ben $inayderi!
  • 3805
    istatistik ekseninde tartışılması konusunda ciddi sıkıntılar var. asist istatistiğinin yansıttıkları hemen hiçbir zaman kelime anlamının tam karşılığı "gol pası"nı vermez. basketbolu ele alalım; el üstü üçlük atmış bir oyuncuya verilmiş bir bounce pas dahi asist hanesine işliyor. paralelinde düşünürsek; bence asist yapması beklenen oyuncunun goldeki payı üzerinden gitmek daha doğru olur. sneijder first touch ve tek pas konusunda dünya standardında bir oyuncudur. örneğin bursaspor deplasmanında sol ayağıyla gelişine burak'a attığı, frey'in açıldığı bir top var; sanıyorum gezegende o pası yapabilecek oyuncu sayısı 5'i geçmez. ama akhisar maçında yine takımın en kötüleri arasındaydı; asist olarak kayda geçen pozisyonda sneijder'den çok yekta'nın katkısı var. zaten drogba olmasa pozisyon "sırtı dönük topla buluşuyor ve top kaybı"ndan öteye gidemezdi, sağolsun filimiz bir stoperi daha sırtına almayı başardı. asist olarak istatistik hanesine yazılması çok mühim değil o pasın, zira gole katkısı "gol sneijder'in" olabilecek pozisyonlar bekliyoruz ondan taraftar olarak.

    sneijder maalesef geldiği günden itibaren beklentilerin altında kaldı. kendi başlığı altında konuşulanlar, zıt görüşler bazen o kadar sivrileşiyor ki; insanlar birbirine "galatasaray düşmanı" etiketini kolayca yapıştırıyorlar. ülke geleneğimiz bu, o yüzden yadırgamıyorum, 2 ay önceye kadar "vatan haini" ilan edilmiş bir topluluğa dahildim. bu ortamlar ona mahal vermesin istiyorum, kelimelerle birbirini dövmenin anlamı yok;aslolan galatasaray'dır.
  • 3806
    elestirilerden anladigim iyi top oynamadigi yonunde ama topla cok oynamadigi icin elestirmeye calisiyorlar aslinda farkinda degiller. bu adami topsuz alanda oynadigi mukemmel futbol ile goge cikaranlar da sanri icinde. topsuz alanda oyun oynatacagin ya da golge pres yaptiracagin adama 6 milyon vermezsin. alper potuk a 1 bucuk verirsin ve meloyu sneijder in yerine cekip topsuz oyunun kralini oynatirsin. makyaj guzeli ve estetik harikasi baskan zamaninda demisti topun basina gecince heyecanlandiracak birisini transfer edecegiz diye. sniejder o adam degil baskan. bu cocuk akademi tandansli ver taktigi uygulasin. adami 10 tane alaylinin arasina sokup verim alamayinca aglamayacaksin. senin sniejder e ihtiyacin hic yoktu zaten. kendini tatmin etmek icin aldin ve simdi futboldan umudunu kesmis reklamlara asilan sniejder i de kendini de bolca tatmin et.

    savunsun ya da savunmasin hicbir taraftarin sniejder in oyunundan tatmin olmadigini adim gibi biliyorum.
  • 3808
    asist çok önemsenmemesi gereken bir istatistik. özellikle futbolda pası alan adamın becerisi bu istatistiği şekillendiriyor. önemli olan gol pasıdır. gol olsun ya da olmasın arkadaşını pozisyona sokmaktır. şimdi burak formunda olsaydı sneijder 7-8 asisti rahatça bulmuştu. ama akhisar maçında yaptığı bal gibi asisttir. öyle mesutun giraudya çiçinyonun miçinyoya diye bir asist tanımı yok. ha öyle pasların feriştahını da kaç kere verdi bu sene. ama forvet atamazsa tu kaka. sümük gibi pası gol olursa tu kaka. ulan sadece bok atmak için yazıyorsunuz. koca bir takım formsuz. burak atamıyor. selçuk yok. selçuk bitik, sıfır. melo sadece defansta var. kanatlar hikaye, bekler hikaye, defans yol geçen hanı. bütün kabahat sneijderin. zamanında beşiktaş iversonı getirdiğinde hiç unutmuyorum ilk maçında no look bir pas attı takım arkadaşının suratına çarptı top. şimdi kabahat o pası atanda mı o pası beklemek gibi bir basketbol kültürü olmayan basketçide mi? adam senin at gözlüklü asist kafanda bile asist diyeceğin pası atıyor ama değerlendiren yoksa o mu suçlu?

    sneijder hiçbir zaman sizin kafanızdaki gibi, beklentilerinizdeki gibi bir topçu olmadı. olmadı ama dünya kupasında gol kralı da oldu, fifa world xi'a da girdi. takımına şampiyonlar ligi de kazandırdı. inter'de, real madrid'de on numaralı formayı da giydi. sakatlığını atlatmış, form tutmaya başlamış, takımını iyi kötü ileriye taşıyan tek adam. takım 9 resmi maç oynamış sadece birisini kazanmış. o kadar formda bir takımda tek kabahatli sneijder.
  • 3809
    iyi oynasın ya da oynamasın, kendisi galatasaray fultbolcusu olduğu için, yüz kızartıcı bir suç işlemediği sürece desteklemeye devam etmek zorundasın. yeter artık medyanın, twitterın gazına gelip adam yediğiniz. eleştirmek ayrıdır, zarar vermek ayrıdır. bunun ayırdına varamayan ya galatasaraylı değildir ya da düşünme yetisi yoktur. kulübün iyiliğini isteyen herkesin enerjisini glatasaray'a ve galatasaray'ın her "elemanına" destek vermeye harcaması gerekir. çünkü galatasaray'ın en çok buna ihtiyacı var.

    hakettiği desteği taraftardan göremeyen sayısız futbolcudan sadece biri...
  • 3813
    golu asisti gectim bu arkadaş geleli 1 sene olacak ama daha takima agirligini koyamamis ve kendisini oyun plani icinde hissettirememis. selçuk olmayinca takim beyinsiz oluyor diyorsun, melo olmayinca takim ruhsuz diyorsun, drogba olmayinca takim ileride top tutamiyor diyorsun, semih olmayınca defans sert degil diyorsun ama wesley olmayınca ne diyorsun? hicbirsey. 1 senede bize ne katkisi olduğunu hala anlamis degiliz. o yokken bizde ne eksik oluyor çözmüş degilim.
    aşın su mantaliteyi artık. bize ismi ve cvsi sadece forma sattiriyor. ister adı messi olsun eğer sahada birsey katmiyorsa takıma ne yapayım öyle futbolcuyu.
  • 3814
    bence kendisine asıl zarar verenler iyi oynadığını iddia edenler. şu takımda belki sneijder gibi 10 tane vasat performans gösteren adam var, hepsine gereken eleştiriyi yapıp susuyoruz. fakat sneijder'i eleştirince bir kısım yazar arkadaş ''nihal'i harcayacaklar matmazel:('' telaşı yapıyor. biz de 1 aydır sneijder'i konuşuyoruz.

    ne bu panik lan? bir sakin olun 'kötüye kötü' diyoruz sadece.
  • 3819
    --- alıntı ---

    rivaldo, barcelona’da 2000-01’de 56, 2001-02’de 33 maç oynadı. nou camp’taki son sezonunda hiç de fena sayılmayacak 14 gol sayısına ulaştı. 2002’de barcelona’dan ayrıldığında henüz 30 yaşındaydı. sadece 11 ay önce ligin son maçının son dakikasında valencia’ya attığı röveşata golünün anıları tazeydi. o anılar, ona yetmedi. barcelona atletik departmanı, bilimsel analizleriyle rivaldo’nun bir daha hiçbir zaman eskisi gibi olamayacağını öngörmüşlerdi. gerçekten de rivaldo, bir daha hiçbir zaman eskisi gibi olamadı.
    doğanın kanunu da buydu aslında: galibiyet serisi yakalayan her takım bir yerde duracak, hiçbir takım sonsuza kadar kazanmayacak. her ekip yaşlanacak. hiçbir çıkış sonsuza kadar sürmeyecek, her futbolcu inişe geçecek. bu yılki galatasaray kadrosunun öyküsü de benzer: evet geçen yılı hem şampiyon hem de çeyrek finalist unvanlarıyla kusursuz tamamladılar. ama her futbolcu, her sezon bir yaş daha yaşlanıyor. artık galatasaray 11’inin etraflarına kurulduğu oyuncuların yarıdan fazlası (eboue, sabri, gökhan, hakan, riera, melo, hamit, engin, yekta, sneijder, drogba, umut), rivaldo’nun vedasına neden olan kırılma anlarını yaşıyorlar. bu “kırılma anı” , yani bir oyuncunun artık eskisi gibi olmayacağını anladığınız an, her futbolcuda aynı yaşta olmayabiliyor, doğru. ama üstteki listeye objektif olarak baktığımızda eboue’nin, hamit’in, gökhan’ın, hakan’ın, engin’in, sneijder’ın ve belki daha fazlasının fiziksel ve mental olarak kariyerlerinin çıkış basamaklarında olmadıklarını, inişe geçtiklerini kabul etmek gerek. iyi bir takımda da çıkıştaki oyuncu sayısıyla iniştekinin, yetenekliyle mücadelecinin, yaşlıyla gencin, düşünenle koşanın belli bir denge içinde olması lazım.
    ***
    ligin ilk 7 haftasında bu dengeye sahip olmadığı açıkça gözüken galatasaray’ın temel denge bozucusu sneijder da, aslında henüz 29 yaşında. yani, “pirlo bilal”den bile 11 ay küçük. ama belli ki sneijder, o kırılma noktasına biraz erken yaklaşmış, hatta belki de ulaşmış. zaten sneijder’ı konuşurken öyle kararsızız, resim öyle flu ki, onu 4 kelimeyle tarif et deseniz herhalde şöyle özetlerim: “hiç, galiba, çok, sanki...” çok yetenekli ama sanki güvensiz... hiç koşmuyor; hayır hayır sanki koşuyor ama takıma katkısı olmuyor.
    2000’lerin başında on numaralar (yani geçmiş) rivaldo gibiydi, o kadar iyi oyun kuruyorlardı ki savunma yapmalarına gerek yoktu. sonra model bugüne, yani özil’e döndü, artık on numaralar top rakipteyken de hayatta kalmalılardı. kroos gibi yeni nesil on numaralarsa (yani gelecekse) oyunun iki yönünü de eşit kotarıyorlar. sneijder’2013, şu anda ne geçmişi anımsatıyor, ne bugüne yetiyor, ne de gelecek için ışık veriyor doğrusu. hollandalı eğer böyle devam ederse, tünelin ucu da pek parlak gözükmüyor.

    --- alıntı ---

    (bkz: uğur meleke)
  • 3820
    tabi tabi. yedeğe çekilmesi gerekendir. hatta 3 forvetle çıkalım ne de olsa ne kadar forvet o kadar gol. hatta ben size birşey diyeyim mi bu yabancı topçulardan da cacık olmaz. mustafa sarp'ı alalım barış'ı alalım. servet servet!* servet de gelsin.

    drogba geldiğinden beri burakla beraber pres yok, orta saha eksik, iğrenç top oynuyoruz ama sneijder yedeğe çekilmeli... valla bir deneyelim sneijder yedeğe çekilsin kaçıncı dakikada rakipler defans yapmayı bırakıp daha çok gol için saldıracaklar acaba?
  • 3821
    (bkz: #1317866) ilgili yazida ugur meleke tarafindan okuyucuyu yaniltmak icin ismi kullanilmis futbolcu. ugur meleke'nin akilli bir adam oldugunu dusunurdum ancak su yazidaki mantik hatasini fark etmeden yaptiysa gercekten yazik ki ben bunu anlamayacak kadar aptal oldugunu dusunmuyorum. yani okuyucuyu yaniltmak icin yapilmis bir yazi.

    hani eski bir hikaye vardir, adama sorarlar icki icer misin diye "aksamdaaaan aksama" der. namaz kilar misin diyince de hizli bir sekilde "bayramdan bayrama, bayramdan bayrama" der. ugur meleke'nin anlattigi hikaye benzer bir his uyandiriyor.

    birincisi rivaldo son senesinden sadece 20 lig macina cikmistir ve 8 gol atmistir, sakatlik ve uyumsuzluk yasamasi, herkesle ters dusmesi ve takimin sahibi gibi davranmasi da cabasi. milan'da da buyuk sorunlar yasamis ikincisi senesinde futbol oynamamistir. barcelona'nin kendisini satma sebebini yazarken soyledigi "sadece 11 ay once" lafi o kadar komik ki, direkt kendisiyle celisiyor. hem 1 sene cok onemlidir futbolcu yaslanir diyor, hem de daha 11 ay once rivasata golu atmisti, son senesinde de (yani o sadece 11 aylik donem yasanirken) su kadar oynadi soyle gol atti diyor. hem rivaldo'nun takimi nasil bozdgundan bahsetmemis, hem o rovasata golunu attigi sene takimin zar zor 4.bitirdiginden bahsetmemis, hem ondan sonraki sene teknik direktor sorunlarindan bahsetmemis. daha da kotusu barcelona'nin 99-00 senesinden, yani yuzuncu yillarindayken sampiyonluk yarisina bile dahil olamadiklari seneden beri dususte oldugundan bahsetmemis.
    ikincisi, rivaldo aktif futbol hayatini 40 yasina kadar surduren, kafasindaki ve sakatliklarla ilgili sorunlari cozdukten sonra futbol resitallerine devam eden bir oyuncu. hicbir sey bilmeyen rivaldo'nun olimpiakos'ta neler yaptigini bilir. daha sonra brezilya liginde de yillarca oynadi. ve yasi 30 degil 38'di. yani peak yapmis degildi belki ama giggs suan peak yaptigi icin mi oynuyor hala manchester'da?

    kisacasi isguzar gercekleri istedigi gibi carpitmis, eskinin iyi, yeninin ne oldugu anlasilmaz bir yazarinin diline dolanmistir wesley sneijder. sneijder is yapmaya baslar mi, daha dogrusu istatistiklere girmeye baslar mi, ne ise yarar bilmiyorum. ancak soyle is guzar yazilarda kendisini gormem bile her mac ilk 11 cikmasi istegi doguruyor bende.
  • 3822
    4-3-1-2 oynarız haldır huldur basarız olmaz. 4-2-3-1 defansif oynarız olmaz, 4-4-2 oynarız olmaz. ne uyumlu sana kardeşim. maçlarda drogba'nın yancısı gibi yanından ayrılma 3, stoper gibi savunmasını yap. abi sneijder'i kullanamıyoruz. çık dolaş, bir göbeğe gel diagonal pas at. hakan balta'dan alıyor, selçuk'a oynuyor, ondan alıyor, melo'ya dönüyor. ondan alıyor. eboue'ye dönüyor. verimli olduğu oyun kaleye yüzü dönük oyun. maçta 3-4 kez dışında denemiyor. fiziksel sorunu olduğuna inanmıyorum. mental sorunu var. kendisininden 6 yaş büyük drogba her maç kızıyor, fırçalıyor. oyun içinde aktif. çift forvet oynarsın sesi çıkmaz. tek forvet oynarsın. kabul eder. takımın geneli sisteme bir şekilde uyumlu olur. sahada yan pas dışında iş yapmayan oyuncuya kızarsın. sen mustafa sarp'a layıksın, futbol cahilsin, diye oyuncu savunuluyor. amk sanki biz galatasaray düşmanıyız. verimsiz oyuncu eleştirilir.

    not: uğur meleke feci saçmalamış. futbol yaşla değil akılla oynanır. xavi kısmetse 34 olacak, xabi alonso 31, ryan giggs 40'a gidiyor.
  • 3823
    hiçbir sisteme uymuyor diye eleştirilendir. ne zaman bu takım tek forvet oynadı en son biri açıklar mı? bir tek juventus maçı var. drogba geldiğinden beri burak ile oynadığı her maç bir çile hüsran. problemi doğru teşhis etmeden, tedaviyi uygulamadan sadece semptomları yanlış sıra ile tedavi etmeye kalkarsak sneijder'dan sonra selçuk'a da gelir, melo'ya da. öncelikle hastalığın adını doğru koymamız lazım. senin 4'lü ortasahan matematiksel olarak eksik. bu eksikliği kapatacak forvetlerin drogba - burak asla yeterince defansif oynayamayacaklar. oynamıyorlar işte ya. sneijder hagi değil ki sana mucize versin. sen 4-4-2 de başarıyı ancak umut ya da elmanderle sağlarsın. sen buranın problemini çözmeden sneijder'ı aldın kenara oturttun peki. tamam oturt. yerine de koydun yektayı ya da bruma'yı ya da amrabat'ı. ne olacak zannediyorsun ki? rakip 5 kişi ortasaha ile sana alan bırakmazken kanat oyuncuların paslaşacak adam bulamazken burak ortasahaya kadar gelip top alıp kaptırırken neyin nasıl ne şekilde değişeceğini zannediyorsun? drogba koşmazken hücum organizasyonları başarıyla tamamlanamazken rakipleri sindirebileceğinizi mi sanıyorsunuz sneijder'ı oturtarak? sneijder bişi yapmadı. peki tamam. selçuk ne yaptı? ne yapabilir?

    halbuki fena mı olur bu çocuklar 5 kişi olsalar juventus maçında olduğu gibi. juventus gibi bizim 2 katımız tempoyla oynayan bir takıma karşı bile topu alsalar verseler topu oynasalar. paslaşsalar, varyasyona girebilseler... fena mı olur? o zaman izlemez miyiz asıl sneijder'i selçuk'u. bakın ben de galatasaraylıyım. iki sene bu takım elmander varken 4-4-2 oynasın diye yırtındım. burak'ın yanında drogba'yı gördükçe de 451 için yırtınıyorum. olmuyor işte. bu inat yok yere sneijder'ın kredisini de yiyor. illa 4-4-2 mi oynayacaksın kardeşim? o zaman o umut sahada olacak karderşim.

    sen bu hastalığın teşhisini doğru koymazsan tedaviye yanlış yerden başlarsan gereksiz yere fıstık gibi dünya çapındaki ortasaha oyuncunu bitirirsen geriye ne kalacak? kızıyorsunuz ofluyor pofluyorsunuz ama geriye mustafa sarp kalacak.
App Store'dan indirin Google Play'den alın