daha 20. dakikada 3-0, 4-0 geriye düşeceğimiz maçın
* suçlusu bulunmuş. fakat her nasılsa umut'un yedek olduğu maçlarda takımın bir tane bile deplasman galibiyeti yok. nasıl izah edecez bu vaziyeti? ne oynadığında kimsenin hemfikir olmadığı, daha dört gün önce bursa'yı -verilmese kimsenin laf edemeyeceği- bir penaltı golünden sonra bala göte yenmiş bir takımda umut bir gol kaçırmış diye auuvvvvvv etmek kime ne kazandıracak?
la bu umut'tan daha iyi, daha yetenekli diyebileceğiniz kaç adam var şu yerli oyuncu piyasasında? la bu juve maçlarının gizli kahramanı bu çocuk değil miydi, fener'e döşedikleri ne çabuk unutuldu? daha geçen sezon melo'yu yerden yere vuran, hamit'i itin götüne sokup çıkaran, eski teknik traktörümüzde şeref, haysiyet bırakmayan sizler değil misiniz? niye aslanım bu horlama, bu düşmanlık? bu çocuk bir gol kaçırdı hepsi bu. unutmayalım futbolun içindeki en olağan şeylerden biri de -golün önem derecesi ne olursa olsun- gol kaçırmaktır. yani umut o golü atsaydı galatasaray maçı galip mi bitirecekti, garantisi mi vardı? bir futbolcu, yerine daha iyisi alındığında ya takımdan kendisi ayrılır ya da kulüp tarafından gönderilir zaten. umut'tan daha iyisi varsa bulsunlar biz de umut'a veya onun gibilere katlanmak() zorunda kalmayalım. fakat daha iyisini bulamadığın sürece elindekinin kıymetini bilmekten başka çıkar yol yok. devre arası bir sürü topçu alındı, bir tane de umut'un yerine alsalardı, engel çıkaran mı vardı?
umut galatasaray tarihinin en yeteneksiz golcüsüymüş de, galatasaray'da forma giymesi adaletsizlikmiş de... vay vay vay. yazııık ki bu adaletsizlik de hep sizi buluyor genş gardaşlarım. gerçi anlıyorum sizleri; vakti zamanında ben de erhan önal'a, suat kaya'ya, ümit davala'ya oflar puflardım. o zamanlar galatasaray'da forma giyemeyişime onlar sebep olmuştu
*. yoksa ben ne acar topçu olurdum da bakmayın işte ben de adaletsizliğe uğradım; hep bu umutların yüzünden.
umut'u gönderecekseniz de öyle ricaya minnete dökmeyin o işi. gidin sami yen'deki ilk maça umut veya diğer beğenmediğiniz oyuncular için ağzınıza ne geliyorsa söyleyin. o çok daha etkili olabilir. örnekleri var: selçuk maçı bıraktı çıktı mesela.