çok sağlıksız milletiz vesselam.
mesela şu kupayı sene başında çok küçümsüyoruz. sene sonunda bir türk takımı alsa da bu kez gereğinden fazla anlam yüklenecek ve devamı gelmeyecek.
normal, sağlıklı bir millet olsak, sadece galatasaray için de değil, türkiye ligi'ndeki ilk 5 takım için, önce bu kupa hedeflenmeli. ama alınınca da büyütülmemeli, hedef yükseltip,
oyuncu satıp, takımı daha iyi hale getirip uefa kupası hedeflenmeli. böyle böyle ilerlemek gerekir. atletico madrid gibi.
ama şu an gözümüzde bu kupa kaybedenlerin kaybedenlerinin hedeflediği kupa falan. çünkü her yıl uefa kupası'nı alıyoruz ya da şampiyonlar ligi'nde çeyrek yapıyoruz ya. o yüzden.
edit: bunlar hep underdog ülke olmamızdan dolayı. daha önce de yazmıştım, düşünün, 2000 yılında galatasaray uefa kupası ve süper kupayı süper bir futbolla aldı. kadrosu okan, emre, hakan şükür, arif, hasan şaş gibi oyunculardan kuruluydu ki o kadro 2 yıl sonra gidip dünya 3.sü oldu. şimdi gözlerinizi kapatın ve bu kadronun porto ile uefa kupası aldığını düşünün. porto ertesi yıl futbolcu satışından tüm borçlarını kapatır üstüne bir de 15 yılı kurtaracak kadro kurardı.
biz naptık? öyle bir gaza geldik ki, tamam biz olduk dedik ve elimizdeki tüm değerli futbolcuların bonservissiz gitmesine izin verdik, hoca gitti, luce gibi pahalı bir teknik adam getirdik, ona kadro kurucaz diye bonservis almamamıza rağmen gidip jardel gibi olmuş topçulara yığınla para bayıldık. uefa kupası marka değeri anlamında çok şey kattı evet, ama uzun vadede bizi mali olarak resmen inanılmaz bir zarara uğrattı. neden? çünkü underdog piskolojisi, oldum dedik. keşke biraz sağlıklı hedeflerle ilerlesek.