• 799
    seviyenin yükselmesi için göztepe usulü yabancı sermaye sahipli proje takımların artması gerekiyor.

    - siyasi bağlantılar ve sponsorluklarla üst lige çık
    - menejerlerle beraber kulübün içini boşalt
    - futbol düşmanı yerli hocalarla oyun kalitesini mahvet
    - küme düş
    - amatöre kadar paraşütsüz düş
    - iflas et
    - yeni isimle yeni kulüp kurulsun

    ligin bu saçma döngüdeki takımlardan arınması gerekiyor.
  • 525
    beşiktaş gibi rezalet bir takımın 3. sırada bulunduğu lig. an itibariyle belçika 7.sinden fark yiyorlar. tam arnavutluk ligi seviyesine düşecekken erden timur gibi vizyonlu bir yönetici geldi, çıtayı yükseltti. böylelikle galatasaray avrupa devlerine karşı ligin seviyesi gözetmeksizin başa baş oynayabiliyor.

    (bkz: 30 kasım 2023 beşiktaş club brugge maçı)
  • 462
    dünya üzerinde en çok duran ve topun en az oyunda kaldığı lig olabilir.
    ayrıca yere düşüp sakatlanmış numarası yapan oyuncu sayısı da muhtemelen dünya üzerindeki en yüksek ligdir.

    12 ağustos 2023 kayserispor galatasaray maçında oyunu yavaşlatmaya ve galatasaray'ın temposunu kesmeye çalışan kayserispor oyuncuları saydığım kadarıyla 8-9 kez kendini yere bırakıp topun taca atılmasını bekledi.

    tff'nin birinci görevi berbat zemini olan kulüplere ve kendini sürekli yere atıp oyunun akıcılığını sabote eden futbolculara cezai yaptırım uygulamak olmalı.
  • 607
    bu seneki kalitesizliği unutturacak bir kalitesizlikle karşı karşıya olan lig. bu seneki uçurumun çok daha büyüğü geliyor.

    --- alıntı ---
    fıfa, türkiye'den 6 takım için transfer yasağı kararı verdi.

    • kayserispor: süresiz
    • adana demirspor: 3 dönem
    • antalyaspor: 3 dönem
    • ankaragücü: 3 dönem
    • konyaspor: 3 dönem
    • eyüpspor: 3 dönem

    --- alıntı ---
  • 759
    zemin, tribün, maddi kriterler, gelir gider dengesi, maaş bütçesi vs. artık ne dersek diyelim belli kurallar belirleyip acımadan buna uymayan takımlara neşteri vurması gereken oluşumdur...
    yeniden 18 takıma dönüş yaptık belki ama belki 14 belki de 10 takıma düşmesi gereken bir ligimiz var. koç holding sponsorluğu ile bütçe döndüren takımlar var bu ligde. fenerbahçenin minimum 18 puanla başladığı bir oluşumdan bahsediyoruz ne kadar kaliteli olabilir ki? birçok takımın ligdeki bir takımı yenme hedefi bile yok...
    ne zaman devran döner ülke liyakatli bir yönetime kavuşur bu lig anca o zaman düzelir. o zamana kadar bekleyelim ki galatasaray birşeyler başarsın...
  • 685
    kimsenin kendini geliştirmek için, bulunduğu ortamı veya ligi güzelleştirmek için uğraşmadığı lig. herkesin derdi birbiriyle sidik yarışıtırıp cebini doldurmak isteyenlerin cebini doldurması. antrenman temposu berbat, sahaları daha da berbat olan bir lig. bu ligde olup da avrupa kupası kazanmak sanılandan çok daha büyük bir iş. gheorghe hagi'ye buradan tekrar sevgiler.
  • 774
    asla düzelmeyecek ve hep böyle kalitesiz kalacak lig. en iyi portekiz ligi ayarına gelir o bile bence imkansız da neyse.
    alt yapıya önem verilmez, liyakat zaten hak getire, tamamen siyasilerin oyuncağı haline gelmiş başkanların olduğu bir ligin gelişmesini beklemek hayalcilik.
    bir diğer tarafta spor kültürünün gelişimini anlayamamış ve sürekli bir mağduriyet çıkarma kafasında olan, içi geçmiş yıldızlara tanrı muamelesi yapıp ölüsü şunu yapar diye yaklaşan taraftarlar ve her bir haltı biliyormuş gibi takılan medya şarlatanları olduğu sürece gelişemez.
    hakemler bu oluşmamış rezil düzenin en son halkasında bulunan kişiler evet iyi değiller ama neden iyi değiller. çünkü ne futbolun başındakiler ne taraftarlar genel olarak spor kültüründen bir haber insanlar. ne kazanmayı ne de kaybetmeyi bilmiyor kimse.
  • 361
    mümkünse 16 takıma düşürülmesi gereken lig. 16 takım, 30 hafta gayet yeterli. her sezon daha devre arasında hangi takımların düşeceği az çok belli oluyor. 16 takım demek o takımların baştan düşmesi demek. pastadaki dilim azalınca yayın gelirlerinin artması demek. bir de şu tek sayı saçmalığına son vermek gerekiyor. bu yüzden her hafta bir takım bay geçmek zorunda kalıyor. allah bir daha bu ligin 20-21 takımla oynandığını göstermesin. zaten yerlerde olan seviye magmaya kadar iniyor.
  • 284
    marka değerinin artması için en başta tff'nin lig üzerindeki yetkileri sınırlandırılmalı. ligin yönetimi kulüpler birliğine bırakılmalı. mhk özerk bir yapıya bürünmeli ve seçimle belirlenmeli.

    yabancı sayısı serbest bırakılmalı ama kadroda minimum sayıda alt yapı oyuncusu bulundurma mecburiyeti de beraberinde getirilmeli..25 kişilik kadroda en az 6 alt yapı oyuncusu gibi.

    saha zeminleri ve reklam panolarına standart getirilmeli. takım isimlerine sponsor olayı kaldırılmalı. bu uygulama geldi geleli çorbaya döndü her şey. formalarda isimler numaranın üstüne yazılmalı ve süper lige özel font geliştirilmeli. hatta buna benzer uygulama alt ligler için de yapılabilir. her klasmanın kendine ait fontu olmalı.

    statlara seyirci çekme açısından bilet fiyatlarına taban ve tavan fiyat uygulamasına gidilmeli. ülkedeki ekonomik durum göz önünde tutularak asgari ücrete göre fiyatlandırma yapılmalı. en pahalı bilet asgari ücretin %5'ini geçmemeli. eskiden çikolata parasına derbi izleyenler varmış. neyse şimdi şartlar öyle değil ama insanlar da stada gidemiyor artık.

    kulüp yönetimleri yönettikleri süreden maddi anlamda sorumlu olmalı. dönemleri boyunca ettikleri zararı ceplerinden ödemeli. her kulübün ceo ve sportif direktörü olmalı. teknik kararlarda sportif direktör ve teknik direktörlerin oy hakkı olmalı.
  • 215
    şampiyon olmak için süper futbolculara ihtiyacınızın olmadığı lig. endişeliyim ve bunu sürekli dile getiriyorum ama fenerbahçe için ortaya atılan mesut ya da di maria gibi oyunculardan çekindiğim için değil, takımımız eksik olduğu için. ne takımlar gördük bu ligde şampiyon olamayan. sneijder, drogba gibi oyunculardan kurulu, başında mancini gibi top class bir teknik direktörü olan, bir önceki senesinde şampiyonlar liginde çeyrek finale çıkmış, sonraki sene juventus ve real madrid gibi takımların olduğu gruptan çıkmış galatasaray'ı aklınıza getirin. alabildiğimiz puan 65, fenerbahçe nisanda şampiyon olmuş. alex, carlos gibi futbolcularla bezeli fenerbahçe'yi ya da 70 milyon euro para harcayıp nani, rvp gibi türkiye ligi için fazla kaliteli fenerbahçe'yi düşünün. beşiktaş çok daha düşük kalitede kadrosuyla(gomez hariç tabii ki) fenerbahçe'yi geçip şampiyon olmuştu.
    2005-2006 galatasaray şampiyonluğunu hatırlayın. forvet hattımız hariç yetersiz bir kadroya sahip olduğumuzu düşünüyorum. fenerbahçe ile kıyaslandığında ise kadromuzun sözü bile edilmez. tam 83 puan topladık. fenerbahçe bizi 2 maçta da yenmedi mi?
    yendi ama rakibimiz hiçbir zaman fenerbahçe değildi ki. fenerbahçe istediği kadar güçlü olsun bizim onlarla sadece 2 maçımız vardı, şu an 1 tane. geri kalan 23 maç peki? onları yenmek için sneijder'e, drogba'ya, anelka'ya, alex'e mi ihtiyacınız var? tabii ki hayır.

    dolayısıyla fenerbahçe'nin hangi transferleri yaptığı önemli değil, bizim hangi transferleri yapacağımız önemli. o yüzden ortaya çıkan korkuyu anlamlandıramıyorum ve bu lig bize defalarca gösterdi ki süper ligde kaliteli olan takım değil, isteyen takım şampiyon olur.
  • 445
    2022-2023 sezonunu şampiyonlukla bitirmemiz ile güncel şampiyonluk sayıları galatasaray 23, fenerbahçe 19, beşiktaş 16 (14+2), trabzonspor 7, bursaspor 1 ve başakşehir ise yine 1 şeklinde sıralanmaktadır.

    ligin başlangıcı ve sonu hariç 10 yıllık dönemlerdeki şampiyonluk sayıları ise şöyle:
    1959-1970 (12) - gs (3), fb (6), bjk (3)
    1970-1980 (10) - gs (3), fb (3), ts (4)
    1980-1990 (10) - gs (2), fb (3), bjk (3), ts (2)
    1990-2000 (10) - gs (6), fb (1), bjk (3)
    2000-2010 (10) - gs (3), fb (4), bjk (2), bursaspor (1)
    2010-2020 (10) - gs (5), fb (2), bjk (2), ibfk (1)
    2020-2023 (3) - gs (1), bjk (1), ts (1)

    şimdi bu sayıları cepte tutualım.

    aslında nasıl 2000'ler teknoloji anlamında hızlı bir dönüşüme neden olmuşsa, konu futbol olduğunda bu dönüşüm 90'ların başlangıcında oluyor. kültür endüstrisinin bütün araçlarını kullanmakta oldukça mahir olan ingilizlerin 1992'de premier ligin kuruluşu ile başlatıkları endüstriyel futbol devrimi, futbol ve futbol pazarı için kırılma yaratıyor. bir pazarın oluşması ise her anlamda rekabeti artıyor; hem takımlar arasından hem de pazardan pay almak isteyen yayıncılar açısından. işte bugün bilmem kaç açıdan izlediğimiz herhangi bir pozisyonun arkasında, 90'larda başlayan futbolun endüstriyel devrimi var.

    şimdi 1990'ı futbolun şeffaflığı açısından milat kabul edip -tabi bu şeffaflık meselesi tartışılabilir bir konu- şampiyonluk sayılarına tekrar bakalım.

    1959-1990 arasında toplam 32 şampiyonluk şöyle paylaşılmış:
    gs - 8
    fb - 12
    bjk - 6
    ts -6

    yani doğru düzgün bir tv yayının olmadığı, maçların çoğunlukla radyolardan dinlendiği bu dönemde fenerbahçenin şampiyonluklarda açık bir dominasyonu var. ayrıca bu dönem içerisinde 1967-1982 arasında beşiktaş ve 1973-1987 arasında biz uzun bir şampiyonluk hasreti yaşıyoruz. fenerbahçe'nin ise bu dönem içerisinde böyle bir fetret devri yok. peki daha kaliteli maç yayınlarının yapılmaya başlandığı, evlerinde birçok kişinin sahada olup bitene şahit ettiği 90'larda sonra şampiyonluk sayıları nasıl değişiyor.

    1990 - 2023 arasında toplam 33 şampiyonluk şöyle paylaşılmış:
    gs - 15
    fb - 7
    bjk - 8
    ts -1
    bs -1
    ibfk -1

    sayılardan görüldüğü üzere bu dönemde ligi domine eden taraf ise biz oluyoruz. ayrıca 90 öncesi hem bizim hem de beşiktaş'ın yaşadığı şampiyonluk hasretinin bir benzeri, bu defa fenerbahçe yaşıyor. açıkça, şeffaflık arttıkça dominasyonumuz artıyor. bunun bir başka örneği de var sistemi ve kadıköy deplasmanı arasındaki fenerbahçe aleyhine bozulan denklemdir.

    ben geleceğimizin bu bakımdan oldukça parlak olduğunu düşünüyorum. bilhassa erden timur gibi rasyonel yöneticilerin bizi daha iyi yerlere taşıyacağına da inancım sonsuz.

    not: 90'lardaki futbol devrimi hakkında iki makalenin linkini aşağıya bırakıyorum.

    http://gss.gs/4bC
    http://gss.gs/Q1s
  • 461
    acayip sıkıcı bir lig.
    sürekli yerde yatmalar, ilk müdahalede kendini atmalar (bunu biz de yapıyoruz ama avrupa'da bunu cezalandırırlar, sonra gol olunca "hocam faul" deriz). futbol zaten yok gibi bir şey.
    kim niye şu ligi avrupa'da yayınlar, sıkıntıdan ölür insanlar. ben 2 sene bein fransa aldım vallaha spiker o dönem galatasaray maçlarında uyuyordu sıkıcı futbol nedeniyle.
  • 316
    çok derine inmeden göstere göstere aşağıdaki olaylara sahne olmuş lig.

    fenerbahçe şike iddiaları arasında şampiyon olmalı✓
    beşiktaş 100. yılında şampiyon olmalı ✓
    başakşehir araplara satılmak için şampiyon olmalı ✓
    trabzonspor neredeyse yarım yüzyıldır olamıyor şampiyon olmalı ✓
    galatasaray'da fatih terim var şampiyon olmamalı ✓

    gelecek yıl için tahminim rizespor için ligden düşme kaldırılır ve seneye şampiyon olur. sıra onlarda olmalı.
  • 158
    trabzonspor'un 7 mart 2020 gaziantep fk trabzonspor maçı'nda puan kaybetmesiyle 19/20 sezonu şampiyonunun da 80 puan barajının altında kalacağının matematiksel olarak kesinleştiği lig.

    en son 10/11 sezonunda fenerbahçe ve trabzonspor'un 82 puan alarak zirveyi paylaştığı sezon 80 puan barajı aşılmış ve o tarihten beri birdaha 80 sayısı görülmemiş.

    geçtiğimiz 9 sezonda 15/16 sezonu şampiyonu beşiktaş 79 puanla en çok yaklaşan takım olmuş.

    bu dalda tarihin en yüksek puanlı şampiyonluğunu 85 puanla beşiktaş 02/03 sezonunda elde etmiş.
    en düşük puanlı şampiyonluk ise 18/19 sezonunda bize ait. 69 puanla tarihin ilk 70 puan altı şampiyonluğunu yaşadık.

    19/20 sezonu adına başakşehir ve trabzonspor için 25. hafta sonrasında maksimum puan 79 olarak görünse de, ilk 3'ün daha karşı karşıya maçlarının olmasından dolayı ben şahsen şampiyonluk puanının yine 69-72 civarında olacağını düşünüyorum.
  • 790
    büyük harcamalar yapan takımımız için şampiyonluğu kritiktir. süper lig ile cl'yi ayrı düşünmek olmaz, düzenli olarak şampiyon olup düzenli olarak cl'ye katılım sağlamalıyız. hem maddi hem manevi ödülü cl'ye katılım ile elde ediyoruz.
    cl'de yaşadığımız bu hezimetler de düzenli katılmamız durumunda yaşanmayaktır.
    bu yüzden frankfurt rezilliğini bir kenara bırakıp elimize henüz 6.haftada geçen 6 puan fark açma avantajını kullanıp yolumuza devam etmeliyiz.
    (bkz: 22 eylül 2025 galatasaray konyaspor maçı)
  • 237
    türkiye profesyonel futbol liglerinin en üst klasmanı. terim başlığı başta olmak üzere, maç basliklarinda sürekli küçümsenen ve sampiyon olmanın çok kolay olduğu söylenen lig olarakta geçer. neden bu şekilde bakıldığına bir turlu anlam veremiyorum. en güzel örneği ligin en başarılı 2. takımı fenerbahçe 7 yıldır yaptığı onca yatırıma rağmen sampiyon olamıyor. en başarılı galatasaray takımının 14 yıl süren serisi var. ligde sadece 1 kere 4 sene üst üste şampiyon olan tek bir takım varken, fenerbahçe'nin 3 yıl üst üste şampiyon olduğu dönem yok. 3 yıllık seriler ise beşiktaş ve galatasaray tarafından yapilabilmis.

    oyun olarak avrupa liglerinde baktığımızda, premier lig dışında, avrupa'nın bütün ligleri aynı. o premier lig de son 7 8 yıldır yüksek seviyelerde. ondan önce hemen hemen bütün takımların 4 4 2 oynadığı, uzun paslarla sağa sola ters toplar atıp, kanattan hücum bitirmeye dayalı oyun oynadığı bir ligdi. yorumculara göre, avrupa'nın en taktiksel iki ligi italya ve ispanya. bu liglerden de maç izliyoruz, orta altı takımlar mac yaparken, bizim ligimizde ki konya malatya maçından bir farkı yok.

    taktiksel açıdan zayıf olsa da, fiziksel açıdan çok sert bir lig. ve bu sertlik sadece topa değil, ikili mücadelelerde amerikan futbolu gibi rakip oyuncuya da yapiliyor. oyunu oynatmama üzerine hareket edildigi için ki buna hakemlerde katılıyor, oyun diğer liglere göre daha yavaş oynanıyor. 4-2-3-1 en çok kullanılan sistem.

    taktik olayina gelirsek, ben dahil dünyadaki taraftarın yüzde doksanı için bunun bir anlamı yok zaten. taraftarı taktik teknik ilgilendirmez ilgilendirmedigi içinde bilmez zaten. futbolun bu yönü, profesyonel olarak bu işten para kazanan insanlarla, bu konuya özel olarak ilgi duyan amatörlerin işidir. aynı taktiksel dizilimin, saha içinde birbirinden farklı oynanış şekilleri var ve izlediğim maçlarda buna neden kafa yorayim. ben maç güzel mi değil mi diye ona bakarım, taraftarin işi, maçı izlemek ve o niye oynamadı, bu niye oynadı diye yorum yapmaktır. bunun en güzel örneği 7 mart 2021 galatasaray sivas ve 19 mart 2021 galatasaray rize maclaridir. yorumlarda sivas maçında ki puan kaybı, yedlin ve lyundama yerine, donk ve linnes ile başlanmasına bağlandı. rizespor maçına o şekilde başlandı, o ikisinin yaptıkları linnes ve donk'un yaptıklarına rahmet okuttu.

    4. paragraf konuyu biraz dagitsada, bir ligin kalitesi baş altı takımlarının fazlaligi ile yükselir. son yıllarda türkiye de bu sayı artmaya başladı. özellikle alanya, hatay, istikrarını sürdürür yanına iki üç takım da eklendiği zaman daha önce içerde dışarda puan kaybetmeyen büyükler daha da sıkıntılı dönem gecireceklerdir.

    türkiye ligi'nde şampiyonluk yarışına etki eden sadece takımlarda değildir. siyasetinden fedarasyonuna, hakemlerinden kulüp başkanlarının ikili ilişkilerine, çoğunluğunu 3 büyüklerin oluşturduğu taraftarlardan dolayı, anadolu deplasmanlarinda şampiyonluğa oynayan takımlara karşı sempatiye gore deplasman baskısı sağlanması ile çok karmaşık ve yan yollar var. o nedenle türkiye ligi çok kaliteli olmasa da şampiyon olmanın çok zor olduğu bir lig.
App Store'dan indirin Google Play'den alın