• 375
    2015-16 sezonundan itibaren bugu 1 skorer kanat ve 1 oyun kuran kanat şeklinde olan lig. şampiyon takımlarda kanat oyuncuları hep bu özellikteydi.
    2015-16 gökhan töre - quaresma
    2016-17 cenk tosun - quaresma
    2017-18 garry rodrigues - feghouli
    2018-19 onyekuru - feghouli
    2019-20 elia+ guldbransen - visca
    2020-21 larin - ghezzal
    2021-22 gervinho+abdülkadir ömür+visca - nwakaeme
    bu açıdan baktığımızda takımımızda kerem - yunus ikilisi (yeteneklerine rağmen) doğru bir ikili gibi gözükmüyor. kanat oyuncularımız arasında oyun kurmaya yakın olan isimler rashica ve yusuf demir olarak gözüküyor. dolayısıyla ilk ikiliden biriyle ikinci ikiliden biri seçilerek bir arada oynatılması gerekiyor. bunu yaptığımız takdirde süper lig, içinden geçeceğimiz bir ligtir.
  • 743
    yalnızca galatasaray ve fenerbahçe değil, samsunspor, başakşehir, beşiktaş ve trabzonspor'un da el yükselttiği lig. göztepe, kayserispor, antalyaspor gibi takımlar da kendi çaplarında hamleler yapmaya devam ediyor.

    türkiye futbol federasyonu bünyesinde kafası çalışan birileri artık şu zemin problemine de çözüm bulursa avrupa'da ilgi çekecek bir lig konumuna yükselecektir.

    bu büyümenin akabinde yeni yayın ihalesinde hak ettiği değeri bulması ve en az 350-400 milyon doları görmesi gerek.
  • 655
    mevcut anadolu kulüplerine bakıp, üç büyükleri gözümün önüne getirince dalga geçmeyen, rakibi küçümsemeyen, nasıl olsa kazanırım diye bakmayan, çok rahat şampiyon olur.

    inanılmaz kötü takımlar var anadolu kulüplerinde.
    bakın sadece onlar değil fenerbahçe ve beşiktaş'ta leş gibiler.

    zorlandıkları maçlarda ittirecekler, ittirilebildikleri kadar.
    o kadar kötü takım var ki, kimi düşecek emin olamıyorum.

    misal;
    adana demirspor bitik, rize leş, kayseri allah'a emanet, antep fena top oynamıyor ama yetenek eksik. kasımpaşa antep gibi. sivas, konya toparlar gibi. göztepe eşik atlayamayacak gibi bu sezon. samsun iyi başladı. eyüp arda iyi teknik direktör ama takım kötü...

    şu anda düşmeye aday 10 takım var ligde.
    bu ligde 20 maç değil 30 maç üst üste kazanmak bir şey ifade etmemeli. son 3 senedir hatta 4 senedir anadolunun hali içler acısı. sağlam deplasman diyebileceğin bir deplasman da yok göztepe dışında. o da takımdan çok atmosfer deplasmanı.

    sivas soğuk olacak diye çekinirsin.. he bu anadolu kulüplerinin yaşadıklarına üzülmüyorum. sen istediğinde 5 milyondan kapıyı açtığı topçuyu avrupaya 2'ye veren, başka takım isteyince indirip yapıp, senden en yüksek bedeli koparmaya çalışan dalkavuklara az bile.

    fenerbahçe ve beşiktaş'ın iki maçını izledim bizimle oynadıklarının dışında. ikisi de ne yaptığını bilmeyen takımlar. beşiktaş biraz daha derli toplu ama fenerbahçe inanılmaz kötü. şu iki takım anadolu'nun anadolu olduğu zamanlar oynasa 40 puan alamaz.

    ligin kalitesi inanılmaz düştü.
    federasyonun birilerinin istediğini yapmak yerine önce zeminlerden başlayarak, yabancı oyuncu kıstası getirerek bir şeyleri düzeltmesi gerek ama hiç umudum yok.
  • 478
    yayın gelirleri 5-6 kat azaldı ama hâlâ anadolu takımları aynı tas aynı hamam. 19.15'teki karagümrük-ankaragucu maçını izledim. ankaragücü'nun ilk yarı attığı toplam şut sayısı 0! evet yanlış duymadınız yazı ile de yazayım sıfır!

    şimdi alanya-hatay maçını izliyordum ve dayanamayıp kapattım. 33. dakika itibariyle maçta toplam 2 tane isabetsiz cılız şut vardı.

    kulüpler birliği ve federasyonun istişare yapıp bu konuya bir çözüm getirmesi gerekiyor. artık nasıl yapılır bilmiyorum ama belki de kulüp başkanlarının hocaların kulaklarını çekmesi ya da anti-futbol oynatan hocaların türk futbolundan dışlanması gibi şeyler belki futbolun gorselligini ve değerini artırabilir.
  • 664
    asla potansiyelini bulamayacak lig. çünkü malum bir takım yalan olduğunu bile bile şampiyon olamadığı bu ligi baltalamak için elinden geleni yapıyor. milyar euroluk bir sektör burası. parasal açıdan dünyanın en iyi 10 ligi arasında, hatta 6. veya 7.'dir minimum. bu kadar büyük paralarla yatırım yapılan bir şeye dünyanın hiçbir yerinde bu kadar çok bok atılmıyordur. böyle bir şeyin nasıl itibarı olsun? federasyonun hiçbir şey yapmasa bile tek yapması gereken herkesi susturmak. futbol dışı argümanlarla sadece marka değerine zarar verecek bütün açıklamaların ve hareketlerin durdurulması gerekiyor. okan buruk'u sustur ama mourinho'yu da sustur. ali koç'u ve salıncak arkadaşlarını da sustur. konuşan kupa almıyor, sadece toplumu ayrıştırıyor. kime ne faydası var? uzun vadede bu fiziksel çatışmaya da dönüşebilir. ben artık fenerlilerle bir gram futbol konuşamıyorum. bunlar eşimiz dostumuz akrabamız güya. herkesi susturun, biz de susalım. bu kadar konuşma özgürlüğü herkese fazla. çünkü çene çalıyoruz hepimiz. futbol yine sahada oynanıyor.
  • 822
    uzun bir entry olacak, çayları hazırlayın :)))

    1. süper lig özüne döndü...

    son üç sezonda tablo şuydu:

    2022–23 ve 2023–24’te galatasaray ile fenerbahçe ligin tepesinde uzay takımı gibi puan topladı; 2023–24’te gs 102, fb 99 puanla ligi bitirdi, trabzon 67 puanda kaldı. aradaki makas acayip büyüktü.

    2024–25’te de galatasaray yine 25. şampiyonluğunu, son haftalar kalmadan, fenerbahçe’ye karşı ciddi puan farkıyla aldı.

    şu an 2025–26’da ise tablo çok daha makul seviyede.

    ilk yedi sıra: galatasaray, fenerbahçe, trabzonspor, samsunspor, göztepe, beşiktaş, gaziantep. aradaki puan farkları makul ve herkes birbirinden puan alabiliyor.

    yani iki takımın yarıştığı, geri kalanının figüran olduğu ligden, her haftası hikâyeli, bol sürprizli lige doğru gerçekten bir kayma var.

    2. trabzon, samsun, göztepe, beşiktaş...

    trabzonspor: haftada tek maç oynama lüksü + bu sene görece daha dengeli kadro = şampiyonluk yarışında “nefesi yeten” bir trabzon ihtimali var. zaten şu an ilk üç içindeler; fiilen de şampiyonluk hattında duruyorlar.

    samsun & göztepe:ikisi de sadece “iyi savunma yapan anadolu takımı” seviyesini aşıp oyun planı olan, organize takımlar görüntüsündeler. puan tablosunda samsun ve göztepe’nin 4–5 bandında gezmesi tesadüf değil; özellikle göztepe’nin deplasman direnci dikkat çekici seviyeye ulaştı.

    beşiktaş: “kâğıt üzerinde” son üç sezondan çok da geri bir kadroları yok; asıl problem sezon başı kaosu, geç gelen yapılanma ve içerideki huzursuzluk. zaten ogs’nin gönderilip sergen yalçın’ın yeniden göreve gelişi de yönetimin “sezon başını çuvalladık” itirafı gibi oldu. buna rağmen hala 6. sıradalar; yani sezon başı kaosu yaşanmasa tepeye oynamaları gayet mümkündü.

    orta sıra: antep, alanya, rize: bu üçlü de klasik “büyük maçlarda zorlayan takımlar” kategorisine yerleşti: kompakt duran, gol yemesi zor, öndeyken oyunu kilitleyebilen tipte takımlar. istatistiklerde de gaziantep ve rize’nin “alt sıra takımı gibi” değil, ciddi direnç gösteren takımlar gibi gözüktüğü zaten aşikar.

    3. düşme hattı bu sene biraz ilginç...

    kasımpaşa, eyüp, karagümrük: burada saha dışı olaylar doğrudan sahaya yansımış durumda. eyüpspor başkanı murat özkaya ve bir grup hakem, maç sonuçlarını etkilemeye yönelik bahis soruşturması kapsamında gözaltı/tutuklama talepleriyle gündemde.

    kasımpaşa eski sahibiyle ilgili yolsuzluk soruşturmaları nedeniyle eylül’de kayyıma devredildi, kulübün üst yapısı zaten darmadağın.

    karagümrük ise sportif olarak dibe çakılmış durumda; 18. sıradalar, 11 maçta 1 galibiyet, 1 beraberlik, 9 mağlubiyet gibi tam “düşme adayı” istatistiğine sahip. yani bu üçünün düşmesi içten bile değil. ancak ligin doğası gereği bir tanesinin son düzlükte saçma sapan bir seri yakalayıp kurtulursa şaşırmamak lazım.

    4. fenerbahçe: bu sefer “gerçekten rakip..."

    ali koç dönemi bitti, sadettin saran 21 eylül 2025’te çok az farkla başkan seçildi. mourinho ile yollar 29 ağustos 2025’te ayrıldı; yerini tedesco aldı. bu iki hamlenin ortak etkisi; kulüp tepesinde “hakem, siyaset, polemik” eksenli gündem yerine, teknik alanda daha sakin, saha içine odaklı bir yapı oluştu. saran, mourinho dönemini açıkça eleştirip tedesco’ya hem soyunma odasında hem kamuoyunda açık destek veriyor. ayrıca transfer dedikodularında devre arası için christensen, sörloth tipi bir “imza transfer” hedeflediklerine dair haberler çıkmaya başladı bile.

    kadronun bireysel tavanı geçmiş bazı sezonlardaki kadar yüksek olmayabilir ama daha derli toplu pres, daha kompakt bloklar, daha az kaos ve daha az dış faktör muhabbeti ile sahaya odaklanmış durumdalar.

    5. galatasaray için işler daha zor...

    galatasaray ligde 1. sırada; üst üste üç şampiyonluk ve üstüne bu sezona da çok güçlü bir şekilde girdi. avrupa’da osimhen’li kadroyla ciddi bir güç gösterisi var. ama süper lig, “her maç kazanılır” modundan çıkıp daha dengeli bir hale gelmiş durumda. kocaeli deplasmanındaki 1–0’lık yenilgi bunun mikro örneği.

    okan hoca açısından ;

    bu kadar üst üste şampiyonluk ve rekor puanlardan sonra doğal rehavet başlar. özellikle anadolu deplasmanlarında “maçı oynar kazanır çıkarız” algısını kırması şart.

    şampiyonlar ligi temposuyla lig maçları arasındaki geçişte, bazı oyuncular açıkça “yorulmuş” görünüyor. rotasyonu cesur kullanıp belli pozisyonlarda rekabeti diri tutmak zorunda.

    eskisi gibi “ligde 3–4 takım hariç herkes zayıf” dönemi yok. artık alanya’ya, rize’ye, antep’e çıkarken bile rakibe özel plan gerektiriyor.

    bu tabloya bakınca hâlâ iş galatasaray’ın kendi performansına bakıyor. ama bu sefer arkada “kaotik fenerbahçe” değil, daha sakin ve organize bir fener; yanında da haftada bir maç oynayan, ensede nefesini hissettiren trabzon var. bu da ligi bizim açımızdan daha zor hale getiriyor.

    velhasıl süper lig geçmiş üç sezondaki gibi iki takımın arasında geçen bir ligden uzak halde. her maç zor ve her maça konsantre olunmazsa puan kaybı bugün olduğu gibi ansızın gelebilir.

    umarım okan hoca ve takım bugünkü puan kaybından dersleri çıkarıp yoluna devam eder. zira geçmiş üç seneye kıyasla çok zor bir sezon bizi bekliyor...

    (bkz: 9 kasım 2025 kocaelispor galatasaray maçı)
  • 379
    süper lig'deki maçları takip etmek için tek sebebim galatasaray. son birkaç sezondur keyif vermeyen bir futbol oynadığımız için maçları takip etmek için çok bir teşvik yoktu ve özellikle yapacak bir şeyim yoksa izlemiyordum da fakat bu sezon "bu kadro acaba ne yapacak" diye bir merak uyandırıyor takım ve izliyordum. dün akşam da "acaba sonunda beklediğim galatasaray yavaştan geliyor mu" diye bir heveslendim ama maç yetkilileri kısa süre içerisinde ağzıma lahmacun küreğiyle vurdu ve gerçekleri bir kez daha hatırlattıkları için teşekkür ederim kendilerine. süper lig uğruna vakit harcanılacak bir organizasyon değil.
  • 412
    kalitesinin artması için kulüpler içerisindeki aklı selim olan insanlar bir ittifak yapmalı ve kurulan ittifak içerisinde alınan kararları türkiye futbol federasyonuna kabul ettirmeli. bu ligi gerektiği zaman kulüpler birliği adı altında aklı başında olan üyeler ile birlikte yönetmeyi bilmeli ve federasyonun saçma sapan kalitesizleşme ve markasızlaşma adımlarının önüne geçilmeli. avrupa liglerini izledikçe ülkemizde oynanan futbol adındaki oyunun mahalle maçlarından hiçbir farkının olmadığı açık ve net bir şekilde anlaşılmaktadır. yıllardan beri süregelen bu kalitesizliğin önüne geçmek ve terse döndürmek yerine bu yönde hiçbir adımın atılmaması gerçekten büyük bir sinir krizi sebebi. biz neden muazzam zeminlerde muazzam statlarda ve muazzam oyuncular ile böylesine tutkulu bir taraftar kitleleri varken bu oyunu izleyemiyoruz diye hiç kimse durup düşünmüyor mu? edirne sınırlarından dışarıya bile çıkamayan yetersiz nitelikte oyunculara yetersiz seviyede futbol eğitimi verilmesi ve bu doğrultuda halen bu durumun devam etmesi ülkenin 20 yıllık kaderi ile aynı. bundan 23 yıl önce avrupaya kafa tutan bir galatasaray ve 21 yıl önce dünyaya kafa tutan bir türk milli futbol takımı varken nasıl bu kadar geriye gidebiliriz akıl alır gibi değil. bu durumun önüne geçilmezse bu kötü lige boyun eğer premier lig gibi elit ligleri ekrana ekmek banarak izlemeye devam ederiz.
  • 390
    2022 dünya kupası'nda hakemlerin maçı çift hanelere varacak kadar süreyle uzatması sonucu aynı prosedürü uygulayacağını açıklayan federasyona sahip lig.

    fener'in, bjk'nin ve de trabzon'un maçları berabere veya mağlup iseler zaten uzadıkça uzuyordu. şimdi ellerine yasal bir düzenleme de geçti ki allah allah. artık bunların maçları 10 dakikadan az uzamaz. bu ekiplerden puan koparan olursa helal olsun valla.
  • 606
    sene 2024'de henüz ve allah'ın izniyle uzaya falan göz dikmiş güzide memleketimizin, teknoloji kullanımıyla tüm iltifatlara layık bir kurum tarafından yönetilen adıyla müstesna über "süper" ligi.

    mesela tff yöneticilerinin defaatle dile getirdiği üzere, dünya üzerinde, "var"ı bizden daha iyi kullanan bir ülke, bir lig yok. -ki gerçekten öyleymiş. biz bir acayip kullanıyoruz bu meredi.

    hakem atamaları, yetiştirmeleri, eğitimleri tamamen standarda bağlanmış metodolojik olarak ve algoritmik meristokrasiye göre gerçekleşmekte. -tabii ki son olarak -pek haliyle- başkan'a sunulup uygun görüldüğünde değiştirebilmekte.

    maçların vesaire meteorolojiden bilgi alarak, olumsuz hava şartları göz önüne alınarak, sporcu sağlığı ve sporun güzelliği ön planda tutularak saatleri, yerleri, günleri değiştirilmekte.

    süper bir lig ya!

    sezon deseniz uff. 2023/24 sezonunda bahsediyorum. sahada hakem mi dövülmüyor, arabistan'da maça mı çıkılmıyor. ne istersen!!!

    leş bir ortamdayız.

    galatasaray olmasa çekilecek çile değil.

    hadi eyvallah.
  • 700
    ligimiz çok temposuz.

    hakemlerimiz karar konusunda çok yavaş.

    anadolu takımlarının çok zayıf olması ve sürekli teknik direktörlerin değişmesi dört büyükleri hayal alemine sürüklüyor. bu da avrupa’da hüsrana yol açıyor.

    türkiye’de altyapıdan başlamak kaydıyla yetersiz teknik direktör lobisinin kırılması lazım. türkiye’de oynayan oyuncular bir noktadan sonra profesyonellikten uzaklaşıp antrenman metodlarının etkisiyle fizik gücünde eksik kalıyor. sonunda tembelleşiyor.

    öte yandan camiamızın çocuğu denilerek evlatçılık değil, liyakatla bu işi yapmak gerekiyor.

    saha zeminleri berbat halde top oynanmıyor.

    ligde çok takım var, yayın geliri azaldığı için sponsoru olmayan kulüpler iyi transfer yapmakta zorlanıyorlar.

    statlar dolmuyor. tribünler boş olunca ortada seyir zevki azalıyor. burada insanları tribünlere çekecek organizasyonlar yapılabilir.

    yukarıda saydığım sorunlar senelerdir var ve hiçbir gelişme yaşanmadı maalesef. bu yüzden türk futbolunda bir gelişme olacağını düşünmüyorum. ha olursa, sponsorlar da gelir zaten. gelirler artmış olur.
App Store'dan indirin Google Play'den alın