• 1
    son zamanlarda galatasaray üstünden sürekli söylenen cümle. futbol dünyasında bizden başka kullanan bir ülke var mı bilmiyorum. dünyanın her yerinde önce oyuncu ile konuşulur. daha doğrusu menejeri ile. oyuncuya sorarsın, seni transfer etmek istiyoruz olur mu diye, o da olur derse kulübüne sorarsın. psg neymar'a para verip bonservisini aldırdı, bir oğulcan transferi kadar dert olmadı. aynı şekilde barcelona arda turan'i transfer etti. biz burak yilmaz'i transfer ettik. futbolculara serbest kalma maddesi adı altında bir bonservis değeri koyarsanız, o futbolcular teknik olarak sürekli satış listesinde olur ve diğer kulüpler, o oyuncularla görüşüp seni devre dışı bırakabilirler. hayatımda bir kere fm oynadım, 2013 yılıydı. beşiktaş'tan oguzhan'i alabilmek için 10 tane teklif yaptım en sonunda bjk kabul etti, oğuzhan görüşmek istemediğini söyledi, alamadım. oyuncunun gelip gelmeyeceğini öğrenmeden kulübü ile görüşmenin ne anlamı var.
  • 5
    son zamanlarda galatasaray'ın neredeyse her transferinde rakipler tarafından ortaya atılan ve karalama amaçlı söylenen söz.
    evrensel kuralların bir kısmının uygulanmadığı (bosman) ülkemizde bu tip mesnetsiz ve mantık dışı söylemler maalesef revaçta oluyor.

    galatasaray resmen bir futbolcuyla ilgilensin yahut basında dedikodusu geçsin hemen spor programlarında ve sosyal medyadaki holigan yorumcular ve rakip yöneticiler bu sözü etmeye başlıyor.

    galatasaray için etik dışı, futbolcunun aklı karışır, kulüp zor durumda kalır, bu, futbolcu ayartmaktır denilen transfer hamlelerin aynısı rakip takımlarda olsun; mesela fenerbahçe, ''çok isabetli, iyi transfer hamlesi olur'' gibi söylemler oluyor.

    onlarca örneği var bunun. mesela mert hakan'la biz ilgilenirken ortalık ayağa kalkmıştı ama futbolcuyu fenerbahçe aldı. o zaman bu söz taca çıktı. ya da hatayspor'daki bupendza ile ilgili fenerbahçe haberleri çıkıyor yine bu sözü eden yok. irfan can transferi de aynı şekilde gelişti. biz ilgilenirken futbolcunun aklı karıştı fakat fenerbahçe igilenirken ne hikmetse karışmadı.

    sözün özü, herhangi bir transfer haberinde söz konusu galatasaray ise söylenen ama rakiplerse unutulan saçma bir söz öbeğidir.
    aynı zamanda rakip takım yönetimlerinde, basında ve sosyal medyadaki mental gelişimi fetüste kalmışları ortaya çıkaran bir nevi turnasol de diyebiliriz.
  • 6
    sözleşmesinin bitimine 6 ay kalan futbolcuyla doğrudan görüşüp imza atmayı öngören bosman kuralı'nın dahi uygulanmadığı ülkemizde etik ve ahlak ilkeleri üzerinden saçma sapan muhabbeti çevrilen olgu.

    dünyanın her yerinden herkes bosman'a uygun olarak futbolcuyla görüşüp imzalarken bizde hala yasak, bu saçmalığın sürdüğü yerde isteyen istediğini yapar abicim, önce yönetmelikleri dünya standardına getirsinler.

    bu arada kulüpten önce oyuncuyla görüşme işi de genellikle pek işe yaramayan bir yöntemdir, yakın zamanda bu durumu irfan ve vedat transferi süreçlerinde yaşadık. etik tartışmalarını mevcut bosman uygulamasını kullanamadığımızdan dolayı saçma ve yersiz bulmakla birlikte kulüpten önce futbolcu ile görüşmenin transfer verimi anlamında çok da olumlu olmadığını düşünüyorum. kulüp ile bonserviste anlaşırsan futbolcu çok daha kolay ikna olur, rakip takım taraftarı başkanlar ile dolu türk futbol dünyasında bizim için transferde zor kısım karşı kulüp ile yapılan bonservis pazarlığıdır.
App Store'dan indirin Google Play'den alın