• 92
    alpaslan dikmen'in yiğenidir.

    bu sayede iş bulmuş, galatasarayın ekmeğini yıllarca yemiştir.

    sahaya oldaklanmamız gereken bu dönemde odak noktamızı saptırmaktadır.

    haksızlık karşısında susan dilsiz şeytandır. haksızlık anında susup ses çıkarmayan, kendi kişişel çıkarları zarara uğradığında konuşan, susandan daha aşağılıktır.

    "galatasaray'ın yararına olacak bir taşı yerinden kaldırıp, iki metre öteye koyanlara bile müthiş bir saygı duyarım." sözünün sahibi alpaslan dikmen'in yaşasaydı bu şahsın yüzüne tükürecek ilk kişi olacağına eminim.

    bahsettiği pezevenk kimse zerre umrumda değil. bu kulüpten umarım en kısa sürede uzaklaştırılır.

    mevzu bahis konu doğru ise konuda yer alan ve işinden olan kadınlar dışında düzgün karakterli bir insan yok.

    erdemli ve namuslu olmayı keşke kulüpte çalışırken başarabilseydi.

    galatasaray taşı kaldıranı da, kendisine atanıda unutmaz.
  • 98
    akbaba. maçası yiyor olsaydı, delikanlı olsaydı, kulüpte çalışırken öterdi. veya kanaldan ayrılır ayrılmaz gün beklemeden konuşurdu. baktı takım biraz sallanıyor, taraftar biraz gergin, "içimdeki kini kusayım" mantığı ile zırvalamış. bunlar çok ucuz, basit ve ancak aptalların yapacağı tarzda hareketler. tıpkı serbay şenkal gibi. flash tv tarzı bir kanala cv bırakmasını tavsiye ediyorum, oralarda kendisine yer bulabilir. başka kapıya haydi.
  • 16
    galatasaray tv'nin elle tutulur nadir başarılarından biri olan gerçek galatasaraylı sunucu. bir dönem lig tv'de galatasaray muhabirliği yaparken de ses tonu ve diksiyonunu çok beğenirdim. sonra baktım ki gs tv'de program yapmaya başladı daha da kanım ısındı.

    29.10.2018 tarihli günaydın galatasaray ailesi programında ise şenkal'ı görünce çok üzüldüm. saçlarını kazıtmış haliyle ekrana çıkmıştı. hemen sözlüğe koşup baktım ki kendisi daha önce ciddi bir kalp rahatsızlığı geçirip ilik kanserinden kurtulmuş. eyvah dedim mi hastalık nüksetmiş heralde, gerçekten çok üzüldüm.

    sonra instagram hesabına bakınca gördüm ki; saçlarını kazıtmasının sebebi kansere farkındalık yaratmak ve hastalara destek olmakmış. ilk başta beni korkutmuş olsa da böyle güzel bir kalbe sahip olduğunu bilmek beni mutlu etti. umarım bundan sonra da kalbi gibi güzel işlemler yapmaya devam eder.

    ilgili paylaşım için : http://gss.gs/JFA
  • 71
    ulkemizdeki dusunce ozgurlugunun ne hale geldigini bir kez daha yuzumuze carpan bir hadise sebebiyle isine son verilmis gstv spikeri. insan uzuluyor, kiziyor, keske hepimiz bu kadar cesaretli olsaydik belki bir seyler daha erkenden degisirdi diyor. hemen hemen herkes bir yerlerin, bir kurumun, birilerinin calisani oldugu icin; bir calisanin hukumetci patron, devlet dairesi, ya da hukumetten korkan patron altinda calisirken siyasi gorusunu belli etti diye isten cikarilmasi bana cok sacma, cok adaletsiz ve etik disi geliyor. bu sebebi hakli gorerek yola cikarsak kimsenin hicbir seye itiraz etmesi, siyasi gorus bildirmemesi gerekiyor.
  • 107
    kulüpten kovulduktan sonra etkileşim için kendini şaşırmış bir başka arkadaş. icardi üzerinden sakat değil falan diye kendince komplo kuruyor, bir tane de büyük ihtimal fanatiklikten(fb-bjk) gözü dönmüş doktor bulmuş icardi numara yapıyor falan diyor. etkileşim vermemek için paylaşmıyorum bile, bu içimizdeki sözde objektif özünde karalama yapan adamları görmek üzücü.

    icardi arjantin'e kaçmak için numara yapmış da sakat değilmiş falan diye konuşuyorlar. doktorlar, hastane herkes bir olmuş icardi'nin sakatlık numarasına, tüh ya bak sen şu işe. icardi ameliyat olunca ve topa haziran gibi vurunca ne diyecek acaba hangi komployu uyduracak.

    bu sakatlığı yaşayan 2 oyuncu örneği var elimizde babalar gibi, oosterwolde ve neymar ikisi de 20 güne yakın yatıp ameliyat oldu, bu sakatlıkta ameliyatlar öteki gün yapılmıyor, futbol ile alakası olmayan fanatik bir doktoru da kendi algısına ortak etmesi de algısını genişletmek için, yazık sana.
  • 80
    galatasaray tv'nin çok ve boş konuşan muhabirlerinden/spikerlerinden biriydi. hiçbir temeli olmayan bir ukalalık, "her konuda en iyisini bilirim" havalarıyla senelerdir en hazzetmediğim spikerdi kendisi kanalda. günaydın galatasaray programında kulüple ilgili bir haberi sunar, sunumdan sonra dakikalarca taraftara/camiaya akıl verirdi. ahkam keserdi. aynı ders verme seansları 19.05 ana haber bülteninde de devam ederdi. yaptığı röportajlarda da karşısında kim olursa olsun sürekli bir öne çıkma çabası, bir sırnaşıklık içerisindeydi. yunus akgün ile röportaj yaparken son derece cıvık iken, başkanlık seçimlerinden sonra dursun özbek'e mikrofon uzattığında da bir o kadar yalakalık, başkana görünebilme peşindeydi. fatih terim görevden ayrılmadan sadece 2 hafta önce türkiye kupası'ndan elendiğimiz denizlispor maçının ertesi günü sabah programında taraftara taraftarlık dersi veriyordu kendisi fatih hoca üzerinden. "ölümüne terim" nidaları atıp, racon kesmekle meşgüldü. 10 ocak'tan sonra birden ağzı 180 derece değişti ne hikmetse; "ölümüne terim"den "sayın terim" hitabına geçiş yapıldı anında. galatasaray'da değişimin zamanının geldiği savunulmaya başlandı birden. bu kadar da tutarlı biridir kendisi. görevde kalmak için her yönetimin, her ismin suyuna gitmeyi iyi bilir.

    senelerdir twitter hesabına da bakarım serbay şenkal'ın; gs tv'de aklınca taraftara/camiaya verdiği dersleri mutlaka paylaşırdı kendisi hesabında. son 5-6 aylık dilimde de dozajı biraz artsa da senelerdir hükümete yönelik eleştirileri de bolca mevcut kendisinin. galatasaray'da da kimsenin buna karıştığını zannetmiyorum. yolların ayrılma kararının da twitter hesabı paylaşımları üzerinden okunmasını yanlış buluyorum. serbay şenkal konuyu bu şekilde değerlendirmek ve mağdur olduğunu videolarda anlatmak yerine, bu üslup ve kibir ile uzun yıllar boyunca kulüp kanalında çalışabildiğine şükretsin. "benim borcum, benim kiram ne olacak" gibi söylemler de tamamen ajitasyon. galatasaray kulübü bir ömür boyu serbay şenkal'a maaş vermek için söz vermedi o'na veya senet imzalamadı. profesyonel hayat. gstv'ye gelişinden önce yayıncı kuruluştaydı kendisi, bir kez daha oranın kapısını çalabilir. gs tv'de sahip olduğu rahatlığı ve konuşma özgürlüğünü hiçbir spor kanalı sıradan bir spikere vermez yanlız. bundan da haberi olsun.

    başka şeyler üzerinden senaryolar yazıp başkanı/yönetimi kötülemek yerine tokalaşarak ayrılmayı tercih etse idi, hiç sevmediğim bir adam olmasına rağmen buraya "hayatının geri kalanında başarılar dilerim" yazmaktan gocunmazdım. ama kendisi farklı bir yol, farklı bir hikaye tercih ettiği için başarılar dilemeyeceğim maalesef. herkesin kendi yoluna gitmiş olmasından dolayı sevinçliyim, kulübümüz için tekrar hayırlı olsun bu karar.
  • 61
    birkaç önemli konu hakkında dikkate değer açıklamaları ve güzel tavsiyeleri oldu gs tv'de ama kanalımızdaki genel performansı rahatsız ediciydi. sabah da izlesem, akşam ana haberde de izlesem ses tonundaki emredicilik ve konuştuğu konuya dair hal ve hareketlerine yansıyan "siz ne anlarsınız?" tavırları çok iticiydi. bir konu hakkında taraftarın ilgilendiği içeriğe yönelik en fazla iki dakikalık haber sunumu yapıyor, sonrasında en az 10 dakika insiyatif alıp konuyla ilgili şahsi yorumlarından bahsediyordu. kanalın veya kulübün genel bir anlayışı da değildi bu çünkü kanalın diğer çalışanları böyle bir yönteme başvurmuyordu. adamın çalışma stili egosu ve şahsi ihtirasları üstüne. serbay şenkal'ın galatasaray'ın ana başlıklarına dair sığ yorumlarını dinlemek için de izlemiyoruz gstv'yi. özellikle geçtiğimiz sezon "taraftarlık şöyle olur, böyle olur, şunu yapmak zorundasınız, bunu yapmak zorundasınız" şeklindeki yönlendirmeleri son derece kaba ve saçmaydı. şahsi twitter hesabındaki üslubunun ve dikte edici tavrının aynısını kulüp kanalında sergiledi bu şahıs ve bu hiç profesyonelce değildi. galatasaray'a da yakışmıyordu.
    uzun zamandır kendisini kanalımızda görmediğim için mutluydum. eğer kesin bir kararla yollar ayrıldı ise, bundan da memnun olurum. galatasaray için de, kendisi ve kariyer için de en doğrusu olmuş.
  • 68
    hukumeti elestirdigi tweetlerden dolayi gorevden alindigi soylenen gstv spikeri. hukumeti ovseydi veya muhalefeti elestirseydi siyaset yapiyor diye gorevden alinir miydi merak ediyorum.

    dursun ozbek'in boyle bir karar vermesini beklemeyenleri gorunce sasiriyorum. ozbek hukumete yakin olan bir is adami. o geldikten sonra devletle yapilan islerde zorluk yasamadan anlasma sagladik. ilk donemine kiyasla cok daha iyi bir baskanlik performansi sergilese de hukumete yakin olmasindan dolayi kendisine kanim hicbir zaman isinmadi.
  • 55
    yunus akgün'le yaptığı röportajı izledim maalesef. ilk görünce çok mutlu oldum hatta yunus ne demiş acaba diye heyecanlandım biraz. daha dakika bir gol bir hoş geldin abicim diye röportaja başladı. sonra kulübün öz varlıklarından geldin yurt dışına kaçacak mısın yok sen kaçmazsın falan filan bir şeyler anlattı. ilk 10 dakika yunus'un sesini bile duyamadım. sürekli lafa giriyor garip garip haller. bu kadar iğrenç bir röportaj yaptığı için kendisini tebrik ediyorum. bir insan çok çabalarsa ancak bu kadar itici ve yeteneksiz olabilir. gerek konuşma tarzı gerek ses tonuyla bir insan ekrana hiç mi yakışmaz aklım almıyor. kimdir nedir en küçük bir fikrim yok ama kesin birilerinin torpiliyle orada bulunuyor başka bir açıklama bulamıyorum. neyse izlemek isteyenler varsa diye link bırakıyorum. görenler en azından izlemese bile beğenirlerse sevinirim.*

    https://www.youtube.com/...4nklL3Zmg&t=328s
  • 96
    çok çok kötü niyetli bir insan. alpaslan abi'nin yeğeni olduğu için kendisine teveccühümüz sonsuzdu. o felaket sunuculuğunu, kasıntılığını, gereksiz objektifliğini bile çok sallamaz kendisini benimserdik, çok severdik. ama çok kötü niyetli birisiymiş hakikaten. hani dayı'nın hatrına böyle iftira atma kulübe, kiminle sorunun varsa git yüzyüze çöz. dayın yaşıyor olsa suratına tükürür bir daha yüzüne bakmazdı. “galatasaray'ın yararına olacak bir taşı yerinden kaldırıp, iki metre öteye koyanlara bile müthiş bir saygı duyarım.” diyen dayının yüzünü kara çıkardın, bugün yaşasa başını eğdirirdin. sen dayının sözüne uymadın, galatasaray'ın yararına bir taşı yerinden alıp iki metre öteye koymak yerine iki metre geriye koydun, düşmanlarımıza mahal verdin. ya sana yazıklar olsun, vallahi fazlasını yazıp mesai harcamaya gerek yok. sana taraftar olarak kötü söz de söylemiyoruz, hakaret de etmiyoruz. dayından utan serbay.
  • 101
    30 nisan 2023 beşiktaş galatasaray maçı sonrası pelin öztekin'in attığı işaret fişeğinin arkasından koşan ilk isim.

    ben de "her sene bu zaman bir ibrasızlık maskaralığı dönerdi, nerede kaldı bu kendini beğenmiş soytarılar" diye düşünüyordum birkaç gündür...

    sen "galatasaray yararına bir taşı yerden alıp bir adım öteye koyan birine müthiş saygı duyarım" diyen alpaslan dikmen'in hatırına kulüpte görev al, taraftara düzenli aralıklarla bu doğrultuda vaazlar ver, sonra takım biraz sendeler sendelemez cemiyet ablalarının ipiyle kuyuya ilk inenlerden ol...

    hayır ibretlik olay diye anlattığı departmanın bağlı olduğu kulüpte, amatör şubelerden sorumlu yönetici tipine bakıp oyuncu transfer ettiriyor. böyle şerefsizliklerin yaşandığı bir ortamda anlattığı olay solda sıfır kalır ne yazık ki. kendisinin de dahil olduğu cemiyet için aslında haber değeri bile taşımayan bir hadise. sıradan çinko karbon taraftar için elbette büyük skandal. hem de ligin bitimine 1 ay kala iyi kötü bir dalgalanma hakim olmuşken...

    özkan aksu rahmetlendikten sonra da bir ara itirafçılığa soyunur gibi olmuştu "özkan'ın sadece ünvanı kanal koordinatörüydü. şöförlük de yapardı, haber de okurdu, malzeme de taşırdı. sorumlu yönetici diye geçinen birileri de keyif çatar, evine aldığı televizyonu bile kanala fatura ederdi" diye. sonra ne olduysa birden kesilivermişti bu açıklamalar.

    muhalif(!) diye işinden atılmış ama işte onun muhalifliğini de şartlar belirliyor"muş" aslında. tıpkı bu ülkede kendi konfor alanını sağlayıp muhalifçilik oynayan niceleri gibi...
  • 103
    eski galatasaray tv çalışanı, buradan öğrendiğime göre alpaslan dikmenin akrabası olan şahıstır.
    arkadaşlar anlattığı durum neyse, elbet ortaya çıkar. sorumluyu görevden alırsın biter.
    şimdi anlattığı şeye bizim camiamızı bağlayan şey nedir, onu bir anlatsanıza?

    bir tip geliyor, ben bu kızı beğendim diyor.
    aracı biri karşılıklı telefon alıyor, veriyor.
    adam evli çıkıyor, doğal olarak kız görüşmeyi sonlandırıyor.
    kızı görevden alıyorlar.

    tipik bir türkiye hikayesi. kız tazminatını çatır çatır alır, geçer. kulüp içi sorgulamayla da bu evli şahsın kulüple ilişkisi kesilir. kız görevine döner veya dönmez. zaten kalifiye ise çoktan başka bir yerde iş bulmuştur.

    onurluysa neden görevdeyken bu açıklamaları yapmadı kısmına katılmıyorum. o açıklamaları yapan şahsın sorunu. burada galatasaray kulübünde olmaması gereken bir şey oluyor. çözüm basit, bu evli abimize yol vermek. kulüp kanallarıyla da bu kızcağızdan da, 'bu şahıs bağlantılarını kullanarak seni işten çıkartmış, özür dileriz.' demek.

    yoksa araya çöpçatan girmiş, adam evli çıkmış vs. kısmı kızın, adamın, ve aradaki çöpçatanın sorunu. yemeğe gideceğin adamın evli mi, bekar mı olduğunu kulüp mü araştıracak? veya aradaki çöpçatan mı araştıracak? bize ne zaten bunlardan? bizi ilgilendiren kısmı kızın görevinin, daha üst makamdaki yetki sahibi tarafından haksız bir şekilde sonlandırılması.

    edit: 'skandal' cart curt kısmına gelelim. serbay abimiz uzayda yaşıyor herhalde, daha yeni bundan bin beter olay nba takımı boston celtics'te yaşandı, koçun görevine son verdiler geçtiler. ne yapacağız yani, galatasaray tvde haremlik selamlık düzen mi kuracağız? veya kulübe giren herkese evli veya bekar rozeti mi takacağız?
App Store'dan indirin Google Play'den alın