fatih hocanın yönetiminde 2000 sonrası en çok keyif aldığım iki karşılaşma var.
birincisi
7 aralık 2011 galatasaray fenerbahçe maçı: baştan sonra oyunu domine ettiğimiz bir karşılaşmaydı. daha önce söylemiştim yine söyleyim fatih hoca bu maçta oynattığı futbolu sürekli oynatsın dünyada çalıştıramayacağı takım yok. ancak, bu maçtaki futbolu bir daha fatih hoca yönetiminde hiçbir maçta izlemedim, galatasaray için ise en son roberto mancini'li kopenhag maçında
* izlemiştim.
ikincisi ise tabii ki
9 nisan 2013 galatasaray real madrid maçı: yukarıda belirttiğim fenerbahçe maçındaki gibi baştan sona domine edemedik ama maçın ikinci yarısında 15 dakikalık öyle bir sekans yakaladık ki, bir gol daha sıkıştırsak eşleşme çok farklı bir yere gidecekti.
belirttiğim iki karşılaşmada da fizik olarak çok iyiydik, yoksa ikinci yarılarını domine etme şansımız olamazdı. o zaman avrupa takımlarına fizik olarak kafa tutabiliyorken, takımımızın 2018-2020 arası ligde ve özellikle avrupa'da fizik olarak oyundan çabuk düşmesi, scott piri ismini en azından benim gözümde yeni sezon
* için önemli bir hamle haline getiriyor.
umuyorum ki, 2020-2021 sezonunda da yukarıda belirttiğim gibi unutulmaz maçlar görürüz de bunda piri'nin az ya da çok katkısı olur.