resim
Ryan Guno Babel
Takım:-
Mevki:Sol Kanat
Yaş:37
Boy:1.85
Uyruk:Hollanda
  • 1751
    yusuf günay bugün ki açıklamasında babel’in ihtar yolladığını doğruladı, beşiktaş’ta özellikle son 6 aylık dönemde çoğu taraftar performansına rağmen kendisinden soğumuştu buna rağmen beşiktaş fulham’a kayde değer bir meblağ ile satmıştı. biz ise sene sonunda bu sorunlu arkadaşla 3 senelik sözleşme yapıp üstüne yıllık bir ton para verip takımımıza getirdik. bu transferde sorumlu kim ise bu transferi öneren bu meblağda sözleşme imzalatan kimse kovulmalı. babel’le de aynı beşiktaş’ın yaptığı gibi devre arası yolllar ayrılmalı.
  • 1752
    bugün kendisiyle ilgili çıkan haberler sonrası hala hakkında olumlu düşünen taraftarımızın sayısının epeyce azaldığı kanaatindeyim. ffp muhakkak ki kulüpleri zorlayan bir uygulama, ancak bunu gidip belli bir yaşın üstündeki futbolculara 1 yıldan uzun süreli sözleşme yapmalı ve büyük paralar vermeliyiz gibi yorumlamak zorunda değiliz. bunun yerine daha genç, potansiyelli ve hepsinden önce aidiyet duygusu yüksek oyunculara yönelip bir fırsata dönüştürebilirdik. neyse, bizde çok uzun soluklu olacağını sanmıyorum ve neyi nasıl yapmamamız gerektiği konusunda bir şeyler öğrendiysek karlı çıkmış bile sayılabiliriz.

    benim kendisiyle ilgili asıl söylemek istediğim konu ise bu değil. sezon başlamadan önce yaz kampları esnasında babel’in çektiği videolar herkes tarafından beğeniyle izleniyordu. hatta kurumsal iletişimimizin zayıflığından ve kendisi sayesinde takımda neler olup bittiğinden haberimiz olabildiğinden dem vuruluyordu. bence buradaki ilginç durum, neredeyse tüm renktaşlar tarafından yapılan ‘’takımdaki arkadaşlık süper’’, ‘’çok sıcak bir ortam var’’, ‘’donk herkesin abisi, mariano neşe kaynağı, nagatomo dama çıkmış, seni çılgın japon’’ gibi yorumları benim de izlediğim videolarda hiçbir şekilde göremememdi. uefa kupası dönemi çekilen videoları izleyin, ya da metin – ali – feyyaz dönemindeki beşiktaş’ın videolarını, zico zamanı fener’i; bunlarda gerçekten herkesin birbiriyle zaman geçirmekten keyif alıyor gibi gözüktüğü bir ortam var(dı). bizde bu yok, hatta hiç yok. neredeyse kimse birbiriyle konuşmuyor, birbiriyle takılmıyor, buz gibi duruyordu tüm videolarda. beynimiz buna o kadar şartlanmış ki, ucundan kıyısından gülen, hayat belirtisi gösteren nagatomo’nun hareketlerini, mimiklerini bile büyük beğeniyle karşılayıp abarttık bence.

    futbolcular birbiriyle konuşmalı, birlikte takılmaktan keyif almalı, playstation oynamalı, tavla oynamalı. transfer yaparken oyuncuların sahadaki dengesi kadar bunu da gözetmemiz gerekir, bu olmadan saha içinde de olumlu bir şey çıkmıyor çünkü. normalde birbiriyle iletişimi olmayan adamlar bir anda sahaya çıkıp şahane bir şekilde anlaşamıyor maalesef.
  • 1753
    2019-20 sezonunun bu ana kadarki bolumunde beklentimizin uzaginda bir durumu soz konusu, lakin katkisi olmadi demek haksizliktir. oturmus ve daha planli bir takimda, daha farkli tamamlayici bir rolde oynayacagini dusunerek, yazin burada cokca olumlu yorumlar yaptik, ozellikle bonservissiz transferi ile. fakat isler yolunda gitmedigi ve takimimiz hic bir duzen gosteremedigi icin, babel uzerindeki beklenti mac cevirsin, topu aldiginda ekstra isler yapsina dondu. ben babel'i cok suclayamiyorum, boyle bir donem olabiliyor futbolda, basiret baglaniyor hocalarda oyuncularda vs, yapacak bir sey yok. sezonun ikinci devresinde performanslar artacaktir 2 yildir oldugu gibi, orada gormek lazim babel'i de. hemen aralik ayinda transferin yanlis oldugu yargilari kesilmeye baslandi anasini satiyim, bayiliyoruz su olaya, az biraz sakin kalamiyoruz.

    kendisi hakkindaki fifa'ya sikayet haberine de zerre inanmiyorum. yahu yeni mi takip etmeye basladiniz acaba galatasaray'i, ulke futbolunu. boyle habere baliklama atlayip oyuncuya sovmek nedir? kac kez yasadik boyle yalan isleri? eyvallah maas yatmamistir, huzursuzluk da yasanmistir falan da, ekstra olumsuz bir durum olsa hoca bu adami takimda tutar miydi? resmi hesap herifi paylasip duruyor, diger oyuncularla arasi gayet iyi, hic problemi var havasi yok. medya zayif yerden vuruyor, zira su an taraftarin belki de belhanda'dan sonra arasinin en bozuk oldugu adam babel. bana hic inandirici gelmedi bu haber, bu yuzden herhangi bir hissiyatim yok babel'e. lakin sunu da soylemek istiyorum, boyle durumlarda cokca gordugumuz "adamin sozlesmesindeki hakki bu, siz is yerinizde aynisi olsa ne yapardiniz" yorumlarina hic katilamiyorum. bu adamlar senin benim gibi gecinmek icin para kazanmiyor, o maasi alamayinca hayatindan birak temel seyleri, luksunden bile mahrum kalmayacak seviyede zaten. futbolla ilgili en aptal seylerden biridir su kiyas. he, madem isin bu yonunden kiyasliyorsun, sunu da kiyaslayalim madem. bu oyuncu grubunun bu yil kulube ve taraftara yasattigi mutsuzluk, ozellikle sampiyonlar ligindeki rezalet tabloyu, sen is yerinde firmana yasatsan, rezil rusva etsen firmani, ayni sekilde hayatina devam edebiliyor musun, bakiyorlar mi gozunun yasina? lutfen az biraz mantikli kiyaslamalar yapalim, elbette alacaklar maasini eninde sonunda, lakin kulupten kotu bir niyet, bir durum olmadigi surece bu gibi durumlarda kulubu zor durumda birakacak sikayet vs var ise, kim olursa olsun gozunun yasina bakmamak, empati falan da yapmamak lazim.
  • 1755
    yusuf günay onaylamamis olsa pek inanmayacaktim ama maalesef onaylamis. diger oyuncular kim cok merak ediyorum. oyuncularin bu kadar kötü oynamasinin sebebi sadece taktiksel sebepler degilmis belli ki. para gelmiyor diye de oynamiyorlar herhalde. bugün babel'in dogum günü kutlanmis filan. yoksa nzonzi'yi galatasaray geleneklerine uymuyor diye kadro disi birakan fatih terim, babel'i de birakirdi kadro disi herhalde. keske tek tarafli fesh etse de kurtulsak kendisinden.
  • 1759
    babel bize gelmeden once besiktas’ta ve son olarak 2018-19 sezonunun ikinci yarisinda fulham’da cok iyi performans sergiledi. hatta bbc’de bir yorumcu “fulham dustu ama babel’in premier lig’de kalacagini dusunuyorum” demisti. bu surecte ayni performansi hollanda milli takiminda da devam ettirdi ve koeman formayi takimin en deneyimli oyuncusu olan babel’e verdi. 2018-19 sezonu bitmeden babel ile anlasildi ve itiraf edeyim ki bu transfer bende buyuk heyecan uyanirdi. fatih hoca sanirim her ikisini de istedi ama “onyekuru mu babel mi” deseler ben babel derdim.

    kap aciklamasi geldiginde (3 yil uzerinden her sezon için 2.500.000 euro ucret + 2.000.000 euro imza parası) huysuzlandim. 33 yasindaki bir oyuncuya 3 yillik sozlesme verdigimize gore hala akillanmamisiz demekti. bir de ustune imza parasi, onu da senelere bolusturecek olursak babel’e 36 yasinda 3.2 milyon euro maas veriyor olacaktik. yine de “olsun” dedim. hem transferi duyururken en yasli uyemizle cekilen video muthisti, sirf bu is icin bile transfere degerdi. sonrasinda yaz donemini babel’in miami’deki kisisel antrenmanlarini izleyerek gecirdim, artik onun youtube kanalinin da takipcisi olmustum.

    sezon basindan sonrasi ise herhalde hepimiz icin buyuk hayal kirikligi oldu. babel iki temel problem yasiyor ve bize de yasatiyor:

    birincisi, topu hep ayagina istiyor, rakip defans hatti arkasina kosmuyor. dolayisiyla cogunlukla sirti donuk ve hatta tepesinde bir adamla topu aliyor. allah’i var, bu isi de iyi yapiyor, topu kafasina da atsalar, gogsune de atsalar, ayagina da gelse bir sekilde korumayi biliyor. bu konuda cok mahir fakat sonrasi agir dusunen ve agir hareket eden, adami uyuz eden insanlar gibi. bazen dukkanlarda boyle yavas tezgahtarlara veya garsonlara denk gelirsiniz. babel topu aliyor, bakiyor, saga sola cekiyor, kaleye paralel bir calim atiyor, tekrar bakiyor... birkac saniye icerisinde bunlar olurken bizler “futbola bu kadar felsefe fazla” diye kiziyoruz cunku babel saha icinde dusunen adam gibi. halbuki futbol ozellikle de 2000’li yillarda son derece hizlanmis, babel ise ne driblingle adam gecebiliyor ne de cabuk pasla oyunu hizlandirabiliyor. diger kanatta da feghouli benzer profilde oldugu icin satranc tadinda futbol oynuyoruz. “aheste cek kurekleri mehtap uyanmasin” demis sair.

    ikincisi, babel’in gol yuzdesi dusuk, bariz gol sanslarini (yeni moda tabirle xg – expected goals) ne sampiyonlar ligi’nde ne bizim ligde gole cevirebildi. bu da zaten azalmakta olan kredisine iyice darbe vuruyor. babel 2-3 gol daha fazla atmis olsa bu kadar tartisilmazdi. bunun kalitesinden ziyade form durumu ve mental yorgunluktan kaynaklandigini dusunuyorum.

    babel’den daha etkin yararlanmak icin ne yapabiliriz? oncelikle satip bonservisinden ve azalan maas butcesinden yararlanabiliriz! ben yine de takimda kalmasindan yanayim, ancak bu durumda “santrafor-babel-hucumcu orta saha” ucgeninin cok iyi anlasmasi gerekiyor, ki bu babel’i de eski gunlerine (ornegin besiktas’ta cenk ve talisca ile yarattiklari sinerji) dondurecektir. maalesef bu zamana kadar santraforlardan verim alamadik, hucumcu orta sahamiz da zaten yok. babel birkac mac omer bayram ile sol tarafta iyi isler yapti ama omer veya belhanda bu isim degil kesinlikle. hollanda milli takimi ve bizdeki performansinin farkli olmasinda da baslica etken birlikte oynadigi isimler.

    babel mutsuz, babel gergin. 13 lig macinda 5 kez sari kart gormus. youtube hesabina artik videolar yuklemiyor. saha icinde gereksiz fauller yapiyor. taraftarla buyuk bir gerilim yasamaya aday, zaten bunun bazi isaretleri oldu. bakalim takimda kalirsa ligin ikinci yarisi pembe kafali pamuk sekerimiz icin neler gosterecek. ben euro 2020’de ilk 11 soyunmayi garantilemek icin daha etkili oynayacak bir babel bekliyorum ama tabi bunu takim arkadaslarinin performansi da belirleyecek.
  • 1763
    dün çıkan haberlerden sonra iyice gıcık kaptım kendisine. sanırsın takımın tek başına kurtarıcısı. en büyük el freni halbuki. takım kötü diye ön plana çıkmıyor. bir de maaş için şikayette bulunması beni çıldırttı. umarım yakın zamanda kurtuluruz senden.

    taraftara yaptığın el hareketini de unutmadım. gazetelere yaptım diyerek iyi kıvırmıştın.
  • 1764
    selçuk inan' dan bile daha önce neden kadroda olduğuna anlam veremediğim futbolcu.

    (bkz: 21 aralık 2019 göztepe galatasaray maçı)

    daha önce defalarca kez gördük ki yaptığı bütün iyi şeyleri daha iyi yapabilen kişiler takımda mevcut. sanırım takımımıza transfer olurken ilk on bir başlama garantisi aldı. aksi takdirde anlamam mümkün değil.
  • 1765
    babel'dir, gider bilmem nerden golünü yazar, bizi sevindirir; burası ayrı konu ama mevcut form durumu itibariyle taktiksel anlamda galatasaray futbol takımı'ndaki en büyük problem kendisidir. bizim beklentilerimizle onun yaptıkları arasında epey fark var. umarın düzelir, ama düzelmezse hem bu sezon için hem de sözleşmesinin devam ettiği dönemler için büyük sıkıntı olur.
  • 1768
    21 aralık 2019 göztepe galatasaray maçında sahada yürüyor. yaptığı resmen ayıp, gram özveri yok. falcao geriye gelip takım savunmasına yardım ederken, pozisyon alırken kendisi en uçta takımı izliyor. falcao basıyor rakibe sonra dönüp bakıyor babel 20 metre ilerde yürüyor. böyle bir durum diğer oyuncuları da düşürür.

    top yoksa kendisi de yok.

    maçın daha başında bile stoperler pas yaparken bütün takım toplu halde kayma yapıyor fakat kendisi yürüyerek eşlik ediyor takıma.

    hücum anlamında günün en efektif isimlerinden biri fakat ben başka bir şey söylüyorum iyi ya da kötü oynamak değil takımı çok takmadığı belli oluyor.
  • 1772
    ahlaksız, karaktersiz futbolcu. tuttuğum takımda asla katlanamadığım oyunculardan biri. şu an oynanmakta olan göztepe maçının 63. dk'sında* ceza sahasına top geliyor, belki kontrol edip gol veya asist yapabilecekken kendisini marke eden savunmacı kendisini itiyormuşçasına havuza atlar gibi atlayıp hakemi kandırmaya çalışan faydasız tip. bu tip kötü niyetli futbolculardan hep nefret ettim en son eboue'ye böyle kurulmuştum. bu adamın alınmasını isteyen kimse yazıklar olsun.

    ayrıca maç içinde kaç kez yaptı sayamadım ama kalemizden ileriye atılan toplarda sırtı rakip kaleye dönük top aldığında görüş alanında ve müsait durumda pas bekleyen oyuncularımıza pas verip oyunun akmasını sağlamak yerine sırtını rakibe yaslayıp ayağında topla boğuşmaya çalışıyor. bir seferinde topu kaybetti ve göztepe pozisyona girdi, hatırlatmak için yazıyorum halil akbunar'ın yerden sert şutu kalenin sağından dışarı gittiği pozisyon.
  • 1775
    21 aralık göztepe galatasaray maçında nagatomo'nun içeriye çevirdiği pozisyonda kendisinin hiç bir şekilde hatası yok. oğlum oyuncu hiç topa gider mi top babel'in ayağına gelicek tabi ki. kafanız mı güzel babel niye koşsun orda? koşmayı bırakın niye adım atsın topa doğru. herif her zaman topu tam ayağına beklicek. top kaybedicek ama geri koşmicak. veya müsait pozisyondaki arkadaşına pas atmayıp haftaya benzer pozisyonda tekrar atmicak. topu ayağına aldığında 3-4 saniye rakip oyuncunun ayakkabısıyla bakışıcak. eh bişey olursa içeri belki pas ve orta atar. aa pardon eklemeyi unuttum takım ataktayken sırtını rakip oyuncuya dayayıp topu ezicek. bravo babel bravo.
    not:üzülme maç sonrası youtube video koyarsın. gelecek sezon içinde yeni saç rengi düşünürsün.
App Store'dan indirin Google Play'den alın