çok saçma bir rüyama konuk olmuş kaleci.
nedense beni arıyor, ben de kulüpte çalışıyormuşum
* işte klasik; gidiyorum, hakkını helal et muhabbetine aramış. ben de diyorum; normalde seninle çalışmak isterdik
* * kişiliğini beğeniyoruz. ancak olmadı, sen de hakkını helal et falan fişmekan diye başlıyorum. sonra daha da açılıyorum; kişisel olarak seninle çok anım da olmuştu diye başlıyorum. sen bilmezsin, seni
football manager'da transfer etmiş, başarıdan başarıya koşmuştum diyorum rüyamda. hatta o sıralar seni
manisaspor'dan almıştım
* diye devam ediyorum. boğazım düğümleniyor, konuşamıyorum; ağlamaklı oluyorum falan.
sonra bayağı üzülürken üzülürken telefondan çıt gelmediğini fark ediyorum. telefona bir bakıyorum ki, hat kesilmiş. sonra diyorum; iyi bari, böyle ağlamaklı konuşmamış oldum.
gerçekten garip bir rüyaydı
*gerçeğe dönersek; yedek olarak kalmasını isterdim kendisinin. as kaleci olarak güvenilecek biri değil maalesef. temel yetenek olarak çok da eksiği olduğunu düşünmüyorum ama başka konulardaki eksikliği nedeniyle bir türlü istenen seviyeye çıkamadı. bir de sürekli oynayıp tecrübe kazanamadı tabii. ancak, yedek olarak, hep güvendiğim biriydi. neden yollarımız ayrılıyor onu da anlamıyorum
*