okan buruk

	Okan Buruk
	Görev	:	Teknik Direktör
	Takım	:	Galatasaray
	Yaş	:	52
	Uyruk	:	Türkiye

• 20776

  osimhen: 75 milyon euro.
  singo: 30 milyon euro.
  sara: 17 milyon euro.
  sallai+ahmed+morata+frankowski+jelert+jakobs+cuesta=50 milyon euro.
  son iki yılda minimum 170 milyon euro harcandı. sane gibi elit bir süperstar alındı.
  buna rağmen 2025'in kasım ayında usg gibi bir takıma 'eksik kadro' bahanesiyle yenildik!
  2023'te de eksik kadro, 2024'te de eksik kadro, 2025'te...
  
  okan hocayı çok seviyorum, uzun yıllar boyunca kalmasını da istiyorum ama her istediği yapıldığı bir ortamda daha ne kadar bu tür takımlara yenilmeye devam edecek? onu da geç, yenmek için illa osimhen veya x bir süperstara ihtiyaç duymaya devam mı edecek?
  bunu bu sezon özelinde söylüyorum, çünkü ciddi anlamda kötü bir sezon geçiriyoruz. ligde eyüpspor, alanyaspor, kocaeli, trabzon, beşiktaş, gençlerbirliği...
  avrupa'da frankfurt, usg maçları.
  berbat oynuyoruz. bunların 5'inde osimhen yoktu. özellikle avrupa'da farkını net bir şekilde hissediyoruz.
  osimhen'in olmadığı her maçta puan kaybetmeye devam mı edeceğiz? yahu kaleye gitmekte bile zorlanıyoruz. taktik ve organizasyon namına hiçbir şey yok. bugün usg maçında çıkan kadronun birkaçını x bir takıma versek, o takım etrafına birkaç oyuncu daha ekleyerek fıstık gibi takım olur ama biz ceza sahasına bile gitmekte zorlanıyoruz. 1-2 maç olsa eyvallah ama artık 8. maçta böyle oluyorsa sıkıntı sendedir hocam kusura bakma.
  ayrıca 200 milyona yakın para harcatıyorsun ama kanat oyuncusunu beke alıyor, stoperi ön libero oynatıyor, forveti forvet arkasına alıyorsun.
  o zaman niye bu kadar harcatıyorsun hocam? bak singo'yu 30'a aldırdın ama adam sakatlıktan dolayı maçlara çıkamıyor.
  bu sakatlık konusu zaten ayrı bir tez konusu.
  geçen yıldan bu yana osimhen, ilkay, berkan, singo, davinson, jakobs, kaan, abdülkerim'le beraber en az 6-7 oyuncumuz daha arka adale sakatlığı yaşadı. bunlar işte hep sezon başındaki berbat kadro mühendisliğinden kaynaklanıyor.
  yani nereden bakarsak bakalım, tüm suç senindir hocam. galibiyetlerde, rekorlarda hakkını veriyorsak, bu tür puan kayıplarında da eleştirmesini bilmeliyiz. dediğim gibi, özellikle bu sezon cidden çok formsuzuz. ligde bile zar zor kazanıyoruz. 10 kişilik rakiplerden gol yiyoruz!
  o yüzden allah aşkına kendine gel hocam. osimhen'siz de bir planın olsun. eksiğimiz var, rotasyon dar falan diyeceksen de gidip adam akıllı oyuncu aldır. sene 2025 olmuş, hala eksiğiz!
• 20777

  bazı şeyler zamanla öğreniliyor. şampiyonlar liginde doğru oyunu bu sezon öğrendi hoca.
  kadro planlamasını da bu sezon öğrenmeye başladı diyelim.
  gerçekten kızgın değilim, sadece üzgünüm çünkü bugünlerin geleceğini taraftar kadar görmemiş olması üzücü:(
  berkan, ahmet kutucu, yusuf demir ve hatta kaan’a güvenip transfer yapmaması büyük hatadır.
  ama tecrübe dediğimiz şey de böyle oluşuyor.
  hiç bir şey yapmayıp arda ünyay gibi 3-4 genç yerli alabilseydik, korkmadan sahaya atardık.
  enseyi karartacak bir durum yok, takımın önü gerçekten açık.
  yapması gereken artık daha doğru planlama yapmak.
• 20778

  un yok, şeker yok, yağ yok, ateş yok helva yapmasını istiyoruz. bugün kendisini eleştiren arkadaşlar yedek kulübemize baksın lütfen. kaldı ki bizi bugün yendiren bir hakem vardı. hakemin nefes aldığı her an bize zararı oldu. rakip atılmadı, atilmayan adam gol attı, verilmeyen sarılar, fauller ya hu zaman geçirme yapıldı o kadar, oyuncu değişimi vs. 6 dakika uzatma bile azdı. 3 tane yanlış taç verdi bu hakem. okan hoca bugün eleştiri değil destek almalı. ayrıca da arda'nin oyundan atılması sonucu verdiği desteği de tebrik ediyorum.
  (bkz: 25 kasım 2025 galatasaray union saint-gilloise maçı)
• 20779

  oyuncuları sakatlandığı için, jelert'i, cuesta'yı gönderdiği için suçlanan teknik direktör. ha bir de liverpool'a konstantre olmak da vitrin işiymiş. yenilseydik yerden yere vurulacaktı. fatih terim, ki kendisi efsanemizdir allah uzun ömürler versin, drogba'yla sneijder'le, prime burak yılmaz ve selçuk inanla, meloyla ve hamitle şampiyonlar ligine çıkınca laf yok, buruk'a osimhen, sane verince "e dünya kadar topçun var" oluyor. sane dediğin adam 1 maç oynuyor 1 maç oynamıyor. başakşehir maçına kadar mütemadiyen eleştirdim, iki tane gol attı diye başlığının altına nefes nefese koşup "silin şimdi o entryleri, hadi bakayım" diye triplere girenler vardı. bu arada allahtan girdiler de anasayfamı temizledim. sane oynamıyorsa hocanın suçu mu ? sane'yi eleştirtmeyenler, şimdi hocayı yerden yere vuruyor. hala daha frankfurt maçı konuşuluyor, 5 yedik 5 yedik yazılıyor ama sadece sanchez bizim kaleye 2 tane attı yazılmıyor.
  
  en iyi oyuncusu sakat, solundaki adam antrenmana çıkmayacağım derken formdan düşmüş oynamıyor (burada hocanın hatası yok demiyorum, kulağını yeteri kadar çekmedi) şimdi de mecburen kazanmaya çalışıyor çünkü orada oynayacak alternatif yok. devre arasında zaha gelsin, takımda yedek yok en kötü 1-2 maç oynar diyince de ofsayt yiyoruz.
  
  sağındaki adam oynamıyor, hani şu eleştiri yaptırmadığınız adam. onun arkasında ilkay oynuyor o da sakatlıktan yeni döndü.
  
  yunus zaten sakat. e bu sefer ahmet kutucu'yu oyuna sokuyor, "ya kardeşim ahmet'in ne işi var" diye eleştiriliyor. kendi mi girip oynayacak?
  
  osimhen'in yedeği maç çıkışı hoppala arjantin'e uçuyor. eski oynadığının yarısını oynamıyor, ondan sonra "osimhensiz maç kazanılmıyor mu" oluyor.
  
  haftaya kadıköye gidiyoruz, birini dinlendireyim diyor, "yav bu adam daha hangi maçta oynayacak" oluyor. "transfer yapsınlar o zaman" diyecekler, başımızdaki yönetim 5 ay bizi 4 tane kaleciyle oyalayıp son gün uğurcan çakır'a 35 milyon bayılmış. ki bu konuda bile okan buruk'a laf edenler vardı aklıma geldikçe gülesim geliyor. bazen gerçekten şaşırıyorum. entryi 2-3 kez okuyorum yanlış mı okudum diye. sanki masaya hoca oturmuş gibi. sanki "aa aynen, duralım duralım son dakika panik transferi yapalım ve 35 verelim başkanım, çok mantıklıymış" demiş gibi. daha hakemi konuşmadık bile. 25 kasım 2025 galatasaray saint-gilloise maçındaki olimpiyat çocuğu seni de unutmayacağız.
  
  kısacası sen yürüyedur hocam. bu cendereden bizi çıkaracağına galatasaraylılığın kadar eminim.
• 20780

  zor durumlarda durumu idare edemiyor maalesef. eleştirilecek yanı çok olan iyi kötü belli bir oyun şablonu var, bu tamam da bazen takımın fiziksel durumu, form durumu, maçın skoru, maçın formatı...vb. gibi anormal şartlara gebe durımlar olabilir. geçmiş maçlardan örnekler vermek gerekirse;
  3-0 öne geçtiğin bir maçta artık önde basmaya çalışıp, skorun rahatlığı ile bir iki oyuncun saldığı için kontradan gol yemezsin. takım bazen topluca kendisini topum gerisine atmayı da bilmeli.
  çift maçlı eleminasyon maçlarında (örnek: 25-26 sezonu alkmaar maçları) yine osimhen, sanchez, torreira ...vs 4-5 kilit oyuncu olmadan, kolun kanadın kırık gittiğin ilk maçta yapman gereken oyunu soğutup, kendini güvenli bir skorla tam kadro çıkacağın ikinci maça atmakken, o yarım yamalak kadro ile yine önde basayım dedin, 1-0 geri düştün, 1-1'i buldun yine oyunu soğutmayıp aynı şablonu korudun, sonuç 4-1 ile formaliteye dönen 2. maç.
  en son bu akşam, senin kenarda hamle oyuncun yok, dengeli, ekonomik oynayıp, topu tutup kendini bir şekilde maçın sonuna diri atman gerekirken, yine yüksek enerjili bir oyun, geride şablonel bir değişiklik ve saçma sapan bir maplubiyet ile liverpool, bodo ve ajax maçlarından gelen kredileri hiç etme.
  şu kontrollü oyuna biraz kafa mı yorsa acaba, ben demiyorum ki coşkulu, tempolu oynamayalım ama yeri geldiğinde, dün akşamki gibi özel, mazaretli durumlarda durumu idare edip en kötü o 1 puanı alalım bir zahmet, zira böyle göstere göstere yenilmek ayrı üzüyor...
  (bkz: 25 kasım 2025 galatasaray union saint-gilloise maçı)
• 20781

  avrupa'da oynadığımız her sezon en az bir maç yedek kulübemizin neredeyse tamamı akademi oyuncularından oluştu. daha önce sparta prag ve malmö deplasmanı, bu sezon da usg maçı. daha önce a takımda süre alamayan oyuncuları doğal olarak zorlu bir avrupa maçında da oynatamıyor. halbuki ligde rahat maçlarda azar azar süre verse, bu oyuncuları yavaş yavaş hazırlamış olur. 3-0 önde giden maçta kaan ayhan'ı oyuna almak yerine gençlerden birine süre verebilir.
  
  (bkz: 25 kasım 2025 galatasaray union saint-gilloise maçı)
• 20782

  25 kasım 2025 galatasaray union saint-gilloise maçında takımımızın ilk 11'i iç sahada bu seviyede bir takıma karşı bu kadar kötü oynayacak bir 11 değil. takım 60-70'ten sonra düşse bu durumu yedek kulübesine bağlayabiliriz ancak ilk 11 ile sahada olduğumuz 60-70dk şu oynanan oyun kabul edilemez.
  
  savunma yapmayı bilen takımlara karşı dünyanın en iyi forvetlerinden biri elimizde olmadığı zaman hiçbir çözüm üretememe sorunumuz aynen devam ediyor.
  
  bu maç net şekilde kendisine yazar. osimhen konforuna alışıp takıma hücum namına hiçbir şey katmamış bir teknik direktör takımı var sahada.
• 20783

  (bkz: 25 kasım 2025 galatasaray union saint-gilloise maçı)
  
  elinde yedekten oyuna sokacağı bir tane futbolcu bile olmadan maça çıkmak zorunda kalmış teknik direktör. daha önce hiç böyle bir yedek kulübemiz olmuş muydu? sene başında kadro planlamasını doğru yapamadığı eleştirilerini anlayabilirim ama o eleştirinin yapılacağı maç bu maç değil. zira ben daha önce hiç bu kadar çok sayıda ve kritik önemdeki futbolcuların aynı dönemde sakatlandığı talihsiz bir dönem hatırlayamıyorum. fm’de benzer olay yaşasam “oyun saçmaladı” diyerek save load yapabilirdim. tamamen şanssızlık.
  
  sahadaki 11 oyuncu dışında eli yüzü düzgün hiçbir futbolcu yok ve pazartesi günü önemli bir derbiye çıkılacak. maçın son yirmi dakikası hariç birinci viteste oynadık maçı çünkü oynamak zorundaydık. sahadakilerden biri daha allah korusun sakatlansa, derbide bildiğin ilk 11 kuramayacağız. tekrar esiyorum, kadro planlamasında hatalar olabilir ama şu anki durum hatadan daha fazla şanssızlık. yapacak pek bir şey yok.
  
  birinci viteste oynamaya mecbur kaldığımız bir maçta bence çok da kötü oynamadık. ya da daha doğrusu en fazla bu kadar oynayabilirdik. üstelik zar zor kurulan ilk on birde ilkay gündoğan ciddi maç eksiğiyle sahaya çıkmak zorunda kaldı. icardi doğal olarak hala geçirdiği büyük sakatlığın etkisi altında. yani zar zor ilk on bir kuruyoruz ve bu on birden iki futbolcu da hazır halde değil. maçta 10 kişiydik diyebiliriz, o derece.
  
  maçın sonucuna etki eden şey ise bizim oyunumuzdan ve ilk on birden daha çok skandal bir hakem yönetimiydi. ciddi anlamda bu kadar kötü yönetimi yerli hakemlerde bile görmemiş olabiliriz. bütün bunlara rağmen puan ya da puanlar alabilirdik. olmadı. canı sağolsun okan hoca ve futbolcuların.
  
  ben çok kızgın değilim. belki de içinde bulunduğumuz durumdan ötürü mağlubiyete kendimi hazırladığımdan olabilir, bilemiyorum. ama tüm aksiliklere rağmen iyi olduğunuza inanıyorum hala. takıma ve hocaya güveniyorum, sahadaki oyunun kalitesini hissediyorum. mental olarak düşmeyelim yeter, sezonu çok güzel bitireceğimizi hissediyorum.
• 20784

  bu kadroya, biz futbolu tvden ya da stattan takip eden ve seven insanlar olarak "orta saha lazım" diye götümüzü yırtarken kendisi "ne o, 12 kişi mi oynayacağız ehi ehi" (gülerek) sırıtan adamın bugün yaptığı hiçbir açıklama benim için geçerli değil. çok sinirliyim. biraz daha devam edersem uçarım büyük ihtimalle.
  
  güvendiği isimler kaan, berkan ve ilkay. biri 35 yaşında, diğeri belini döndüremiyor, bir diğeri de yeteneği sınırlı bir oyuncu. sen takımın demirbaşlarını kaliteli şekilde yedeklemez ve yola bu şekilde çıkarsan böyle takımlara "eksiklikler yüzünden" puan ve puanlar vermeye mecbursun. yedek kulübemizdeki futbolcuları galatasaray altyapı ve akademilerini takip etmeyenler ilk defa gördü. mesela gabriel sara bugün furkan ya da ege'den ne kadar fark yaratabildi? bu iki çocuktan biriyle başlasa bir şey kaybeder miydik emin değilim. sorumluluk almıyor, koşamıyor (istatistikler koştuğunu söylese de boş koşuyor ).
  
  bu takımda hoca isen kraldan çok kralcılık yapmayacaksın. istiyorum diyeceksin ve almadılarsa da gerekirse "istedim ama almadılar" diyeceksin. 3 yıldır avrupada tabiri caizse küçük takımlara yenilmekten sıkıldım.
• 20785

  bu adamın giyindiği ateşten gömlekten daha yakıcısı yok, platform farketmeksizin maruz kaldığı 10 yorumun 9’u 50iq baremini geçmeyen maymun argümanlar veya hintlilerin israil lehine attığı tweetler gibi saç minvalinde şark kurnazı algıları oluyor. adam oyununu baskı ve çeviklik üzerine kurmuş ve kendinden 5 kat zengin 11 e karşı uygulayıp kazanmış ama kadrosu eksik diye suçlu bi şekilde o çıkıyor. singo bjk maçından beri yok. kadronun tamamı bjk maçından beri yok. kadronun her yerinde ayrı sorun, ayrı naz, ayrı performans düşüklüğü var. bütün gezegenlerin denk gelip a planının tuttuğu ilk maç liverpool maçı. sonrasında adam adam, mevki mevki ve rotasyonlara bakın. milli takım kabusları ve bahis skandalları. rakiplerin kollanması ve kritik derbilerin kritik ucl maçları önce ve sonra olması o aralara da afrika kupaları falan girmesi. bu camianın yönetimi mi var? 1 tane hakkımızı koruyan mı var? malum camiadan küçücük spor kulüplerine kadar yapmadıkları kalmadı 4 yıldır 1 tane içinize sinen galatasaray’ın hakkını savunan bir yönetici mi gördünüz? her zaman temkinli yorum yapıp 50 kere düşünmek lazım ama saçma sapan yangın ve algılarla maruz kalıp boşboş yorum yapan körlerle maç yorumlamak çok yoruyor. etrafımızda 1 tane fenerli kalmadı maç konuşalım diye alayı şizofren de bize ne oluyor? okan buruk bu camianın şuan için aktif bel kemeği ve birleştirici unsurudur. derbide de çıkacak olumsuz sonuç ona değil kadrosunun başına gelmiş şanssızlıktır. adam osimhenin ikamesini falan istiyor, ulan onu pl takımları bulamıyor biz nasıl yapalım.
• 20786

  bu maç özelinde yapabilecek bir şeyi olmayan teknik adam. muhtemelen fb maçında da çok manevra alanı olmayacak orada da ilk kadıköy mağlubiyetini yaşaması olası.
  kendisi kadro mühendisliği ve transfer konusunda iyi değil. kesinlikle bir üst akıla ihtiyacı var o da sportif direktör oluyor. kendisinin oyuncu istekleri sorulup madem baskı oyunu oynatmak istiyorsun al sana geniş bir kadro kullan denilmesi gerekiyor aksi takdirde kışa yaklaşınca işler karışıyor.
• 20787

  (bkz: 25 kasım 2025 galatasaray union saint-gilloise maçı)bu günki malubiyetten sorumlu olmayan hocadır. oysa frankfurt maçı kendisine yazmıştı. bu gün hakem etkisi olmasa oyun gayet kontrolümüzdeydi. anladığım maça sakatların çokluğu sebebiyle kazanmak için değil kaybetmemek için çıkmış gibiydik. bu sebeple de geçen yılki kiev ajaks, ve az maçları, önceki yılki prak maçları ve hatta bu yılki frankfurt maçlarının aksine tek farkla yenilmek dahi gelişme olduğunu gösterir.
  yenildiğimiz takım prak'tan da az'den de kievden de farklı bir seviyenin takımı değil.
• 20788

  ara transfer döneminde orta sahaya ve forvet hattına insan azmanı 2 tane en kötü ihtimalle u23 e yazdırabileceğimiz adam aldırmazsa, sezon sonu gülen taraf olamayacağız. mevcut form durumları ve kulübün revire dönmesiyle çok zorlanıyoruz. dinamizmi yüksek bir kadro kurdu; ısıran, basan agresif bir futbol izletti bizlere. ancak bunun da bedelini sakatlıklarla ve sonrasında yetersiz kadroyla ödüyoruz.
  
  kadro mühendisliğini ondan iyi bilecek halim yoktur diye düşünüyorum ancak yedek kulübesini gözden güzelce bir geçirmesi gerekiyor.
  
  kendisine ve bizlere sabır diliyorum.
• 20789

  (bkz: 25 kasım 2025 galatasaray union saint-gilloise maç)
  
  böyle maçlar hikayeleri sever. çağrı, furkan, ege artık kim varsa birisini son 10 dakika atsa o gol gelecekti. atacaktı giren çocuk, yapmadı, yapamadı. cesur davranamadığı anlarda inanılmaz sinirleniyorum hocaya. ama sonra göt ediyo bi yerde.
  
  hocam hafta sonu beni göt et. yoksa yuvarlanıyoruz bayır aşağı. sevgiler.
• 20790

  hala diyor ki orta sahamız yeterli, bu kadar oyuncumuzun sakatlanacagini bilemezdim. anlamıyor ki kaan ve berkan bize güven vermiyor! onların olması demek doğru oyuncuların olduğu anlamına gelmiyor. mevcut oyunculardan kaan, berkan, ahmed ve yusuf gitmeli. keske bunu görebilse!
• 20791

  çok eforlu bir oyun oynatıyor. kısa mesafe, orta-uzun mesafe patlayıcı koşuları takım devamlı yapıyor. oyunu soğutma, dinlendirme pek yok. bundan da şikayetim yok. seyir zevki yüksek, oyuncuların değerini artıran ve özellikle büyük rakiplere sürpriz yapmanı sağlayan bir sistem.
  
  ama bu sistem çok yıpratıcı. futbolcular devamlı sert deparlar atıyorlar. yaşadığımız çoğu sakatlık kas sakatlığı. çünkü aynı futbolculara aşırı yük biniyor. okan hoca belirli oyuncular üzerine oynama dakikalarını dağıtmak istedi. oyuncu değişikliği yapmayı da sevmiyor. halbuki oynadığımız sistem bunun tam tersini istiyor. bu yüksek eforu muhakkak farklı oyunculara dağıtmalıydı. her maça farklı 11 demiyorum, ama maçların 60. dakikalarında değişiklikler yaparak bile 11 oyuncularını dinlendirebilirdi.
  
  bunun yanında dakikası yüksek oyuncularımız da kas sakatlıklarına yakın isimler. planlamada çok büyük hata yaptı. bazıları bu kadar sakatlık olacağını kimse bilemezdi diyor ama hayır katılmıyorum. ben biliyordum, bir çok taraftar biliyordu. daha geçen yıl yaşadık, işte yine yaşıyoruz.
• 20792

  geçmişi, yaşı, duruşu itibariyle uzun yıllar bizim teknik direktörümüz olsun isterim. bu bir kenarda dursun. ama yapamadığı veya yaptıramadığı bazı şeyleri de görmemezlik yapamayız.
  
  evet elinde çok eksik bir kadro var bu sıralar. ama bu okan hocanın transfer döneminde orta saha oyuncusu istememesi hatta lemina ve ilkay'ı da taraftar zoruyla kabullendiği gerçeğini değiştirmez.
  
  baskılı presli efor oyununa eyvallah da hocam bu takım en fazla 3-4 pas yapabiliyor. top çeviremiyor bu da oyuncuların böyle bir taktiği çalışmadığı anlamına geliyor. her maç aynı olmaz diye buralarda defalarca konuştuk. zaten eksiksin 25 kasım 2025 galatasaray union saint-gilloise maçında niye daha kontrollü bir oyun oynatmıyorsun, bu kadar eksikle alınacak en kötü 1 puan bizim çok değerliyken niye buna göre bir oyun planı oluşturmuyorsun.
  
  yıllardır durmadan transfer yapıyoruz, hiç mi bizim alt yapıda elle tutulur bir oyuncu yok, hiç mi kadroya monte edilecek bir genç yok. koskoca takımdan osimheni çıkarınca niye oyun planın işe yaramıyor. osimhen acaba takımın kusurlarını mı örtüyor, bunu hiç düşündün mü? ki dün çıkan kadro öyle hafife alınacak bir kadroda değil. en azından union saint-gilloisetakımına diş geçiremeycek bir takım değil.
  
  biz neredeyse yanlış hatırlamıyorsam ilk en tehlikeli şutumuzu 70 lerde çektik. bu takım ille presle top kapıp mı gol atacak. ya tamam bize yaşatıkların istatistiklerin çok iyi ama hocam oyunun çözüldü. başka bir plan olmayınca da hele bir de rakip biraz koşan ısıran bir takımsa vay halimize.
  
  son birşey daha hocam kırılır darılırı bir kenara bırak işi olmayan şu takımdan gitsin artık. burası futbolcu bakımevi değil. belki atleticoyu monacoyu da yeneceksin ama her zaman iyi futbolcuyla değil arasıra da oyun planıyla alt etmelisin. yerine göre sisteminideğiştirmeyi de bileceksin.
• 20793

  hakkındaki entry’lerimiz eleştiri olunca anında silinen müthiş teknik direktörümüz.
  
  3.5 yıldır türkiyenin en iyi takımını çalıştırıp ta 1 tane hücum şablonu oturtamıyorsan, osimhen pres yapsın topu kaparsa yaparız bir şeyler, orta açalım osimhen göklere yükselip kafa vursun dışında hücum planın yoksa usg gibi takımlara karşı bile osimhen’siz böyle bakakalırsın hocam kusura bakma.
  
  frankfurt, prag, az, young boys, hatta neredeyse molde maçları da aynı çaresizlikle, çoğundan haberdar olmadığımız oyuncuların küçük üçgenler kurmalarını, hızlı paslaşmalarını, duran top organizasyonlarını, kompakt savunma yapmalarını izleyerek, mağlubiyete karşı hiçbir çözüm bulamayarak geçti.
  
  dün oynanan futbolu görünce işi sadece oyunculara bağlayamıyorum. usg’yi yenmemiz için osimhen olmazsa olmaz mıdır? lemina olmayınca galibiyet alamayacak mıyız? tek sebebimiz yedeklerin kötü olması mı hocam?
  
  sahada başı kesik tavuk gibi oradan oraya savrulmayan, bir sistemi olan, savunmada ve hücumda ne yaptığını bilen ama sonuca ulaşamayan bir takım izlesek “kadro yetersiz geldi, sakatlıklar olmasaydı kesinlikle kazanırdık. bu maç talihsizlik oldu” derdik ama, şu oyunu görünce diyebildiğim tek şey “osimhen olsa ne değişecekti ki?”
  
  şimdiye kadar yaptıklarına, rekorlarına saygım sonsuz hocam ama, 10 maç oynasan 9’unu kaybetmene kimsenin bir şey demeyeceği liverpool’u yenmek, 10 maç oynasan 9’unu kazanmak gereken maçtaki sonucu örtmüyor maalesef. bir 3.5 yıl daha kalsan takımın başında, yine aynı mağlubiyetleri alacağımıza inandırdın maalesef hepimizi.
• 20794

  pres dışında net bir oyun planı olmayan hoca. pres konusunda takımda eksik yoksa çok iyi şeyler yapabiliyoruz ama kapalı savunmaları açmak için adamakıllı bir set hücumu bile göremiyoruz. savunmadan top şişirmek dışında hiç bir şey yaptığımız yok. hocanın artık topa sahip olabildiğimiz bir düzeni de düşünmesi gerekiyor. bu kadar pahalı ve kaliteli bir kadronun top ayağındayken bu kadar saçma hücum etmesi, daha doğrusu hücum etmeyi becerememesi çok üzücü. bunun sebebi eksikler vs. değil. tam kadroyken de organize bir oyunumuz yok.
• 20795

  sezon başında kulübeye transfer yapmayarak, transfer isteyenlere real madridi tutun derken iyiydi. şimdi bu salaklığın ceremesini çekiyoruz. rotasyon nedir bilmemesini ve oyuncu değişikliği konusundaki saçmalamaları da can sıkmaya başladı. önünde 2-3 maç kaldı. sonra inşallah kurtuluruz kendisinden. giderken sane'yi de al.
• 20796

  kaan ve berkanla orta saha rotasyonumuz iyi diyorsun ama cl maç dönüşlerinde, oyuncularını dinlendirmek adına saydığın isimlere güvenip 11'e koymuyorsun. sonra yorgunluk, sakatlık ve kart cezaları gibi bahaneler ortaya çıkıyor. bütün ligi 13 veya 14 kişiyle götüremezsin. hoş o kadar adam kalmadı ya, neyse.
  
  kulübeye net adamlar lazım. ahmed kutucu yusuf demir gibi kendine bile güveni olmayan topçulara tribün zaten güvenmez.
  
  bir de gözünü seveyim, 3 seneyi aşkındır buradasın. kapan-çık takımlarına bir çözüm bul artık. sıtkım sıyrıldı.
  
  (bkz: takım dağıldı)
• 20797

  eleştirmekten geri asla durmadım ve durmayacağım kıymetli hocamız. 25 kasım 2025 galatasaray union saint-gilloise maçı özelinde söylemek gerekirse eleştirilecek bir şey bulamıyorum. aynı anda 9 futbolcunun sakatlanması şanssızlıktan başka bir şeyle açıklanamaz.
• 20798

  usg’yi görüyorsunuz sistem takımı. okan hoca 3 şampiyonluk kazandı dördüncü sezonu ama hala sistemi yok. bi taktiğimiz var, taktiğimiz pres sonra rakibi hataya sürükleyip bunları değerlendirmek, bir de bireysel yetenek. bunların haricinde takım gol atamıyor. kenardan orta açacak fırsat kolluyor sadece.
  
  bu galatasaray’ın böyle olmaması lazım. organize ataklar, ver-kaçlar, iki’ye birler. hiç bir şey yok takımda. bu şekilde nereye kadar gidebilir ki bu takım.
  
  union maçı kaybı için eleştirmiyorum açıkcası fakat yine dediğime geliyor konu. bireysel ayakları iyi marke ederlerse, ya duran toptan ya da açılan ortalardan bi şekilde gol bulmaya çalışıyoruz. bi pasla içeri gir, ceza yayından şut çektir filan hiç yok. 4. senede artık bunları da görelim okan hocam.
• 20799

  galatasaray için halen en ideal teknik direktör kendisi. ancak makas açılmaya başladı. sorunun, beklendiği kadar gelişim göstermemesi olduğunu düşünüyorum. bu yıl takımda dördüncü senesi ancak biz hala ikinci senesinde tartıştığımız şeyleri tartışıp eleştirdiğimiz şeyleri eleştiriyoruz. çok yavaş değişiyor, bu onun için büyük bir engel.
  
  "galatasarayla birlikte büyüyecek hoca" tanımına en çok kendisi uyduğu için taraftar ondan hiç vazgeçmedi ancak okan hocanın büyüme hızı galatasaray'ın gerisine düşüyor. her yıl biraz daha.
  
  ben öyle yabancı, sistem hocası alalım vakit tanıyalım demiyorum. çünkü burası avrupa değil. klopp liverpoolda 8 sene çalışabilir ama burada ne bir avrupalı 8 sene kalabilir, ne bizim yamyam medyamız izin verir. mesela lucescu en uzun en rahat en verimli komşu ülkesinde çalıştı. bana kalsa kurban kurbanov'u ikna eder 10 yıllık sözleşme imzalatırım ama sorsanız tek bir maçını bile izlemedim. ama profilin bu olması lazım; teknik direktör takımını peşinden çekiştirecek, onları henüz hayal etmedikleri yerlere taşıyacak veya tüm çabası bu olacak.
  
  okan buruk böyle davranmıyor. böyle bir his de vermiyor. oyunculara en çok huzur ve güven sağlıyor ancak bunu da sadece 13 oyuncu için yapabiliyor. "diğerleri hak eder de forma isterse" nasıl cevap veririm diye uykuları kaçıyor. yani okan buruk'un onbirinde olmak as kadro için bir arzu öznesi değil. keşke şu son dediğimin altını çizebilsem. oyuncular ya oynama ve sırt sıvazlanma garantili oluyorlar ya da oynamama ama iyi muamele görme garantili. böylece oyuncuların arzu edebildiği tek şey taraftarın onlara gösterdiği hedef oluyor. kadrodan düşmemek, değişmez oyuncu olmak gibi hedefler performansa değil isme bağlı. sonra biz de ayaklarına bakıyoruz oynasınlar diye.
  
  o değil de... ben fatih terim'in ne büyük bir teknik direktör olduğunu her yıl biraz daha anlıyorum. 2000lerde o toy haliyle bu kadar hırslı, başarılı, vizyoner olmak. müthiş.
  
  *uykuları kaçıyor'u öylesine yazmadım. tüm baskıya karşı koyduğunu, kendini teselli etmek için arayanları teselli ederken bulduğunu söyleyen okan buruk. tek endişe gösterdiği demeciydi yanılmıyorsam; bazen tüm oyuncular hazır olunca kimi oynatacağız diye sıkıntıya düşüyoruz, veya benzeri bir şey söylemişti.
• 20800

  hocalığına laf etmek bana düşmez 3 yıldır beni şampiyon yapan adama 3-5 maçta silip atmam ama kendisine verilen maddi konfor galatasaray tarihinde fatih terim dahil hiçbir hocaya verilmemiştir.
  yaptığı işi yine küçümsemem çünkü rakibinin son yıllarda bu kadar para harcadığı, her sezon sil baştan kadro kurbilecek bir maddi kolaylığı olan bir rakiple de galatasaray tarihinde hiçbir hoca karşılaşmadı.