resim
Okan Buruk
Görev:Teknik Direktör
Takım:Galatasaray
Yaş:52
Uyruk:Türkiye
  • 16927
    gittiğinde hemen herkes tarafından badem gözlü ilan edileceğinu ispatlayamam ama yemin edebilirim.

    prag, alkmaar, young boys rezaletleri ortada evet ama 10 senede bir avrupada ceyrek final oynama basarisi gosterebilen sonra uzun süre sürünen bir kulübüz biz.

    her şeyi en geniş açıdan düşündüğünde tablo çok net. 2.5 senelik zaman diliminde koç, acun gibiler tarafından sürekli dokunulup, yanlız bırakılıp da kendisinin kazandığı ve az bulduğumuz bu başarıları başka bir hocanın yaşatabileceğine kesinlikle inanmıyorum.
  • 16928
    gittiğinde 2 ay sonra kendisine dilenilecek burada bir şüphe yok. ama okan hoca hatalarından ders çıkarmayı bilmiyor maalesef. ilk senesinde takım içi adaleti sağlamıştı. rashica kendi çabalarıyla formayı almıştı, abdül aynı şekilde sergio düştüğü anda kızağa çekmişti, boey iyi oynadığı için formayı almıştı. şimdi öyle değil. oyunculara kin tutuyor.

    eğer adam gibi bir atletik antrenör ile çalışmaya başlamazsa sene sonunda devam etmenin bir manası yok.

    bir oyun planı yok. rakipleri analiz ettiğini düşünmüyorum. biz her zaman alışagelmiş oyunumuzu oynuyoruz. alternatif bir planımız yok. tekrar söylüyorum. takım koşmuyor herkes bir şeye doymuş.
  • 16929
    okan hoca ve anlayışı sayesinde ligde dominasyon kurduk. takımdan giderse böyle bir dominasyon gelmez artık. feneri izleyip dururuz ki gitsin diye bekliyorlar.

    sanki kendisinden önce avrupa'da başarılı oluyorduk.
    ama kendisiyle olacağız bence.
    bir şeyleri değiştirecekse okan buruk değiştirecek.
    inanıyorum. inanmak istiyorum.
    okan buruk'tan bu kadar çabuk vazgeçemeyiz.
    kendisine kızıyorum, kızıyoruz ama bu kadar kolay olmamalı vazgeçmek.
  • 16930
    sezonun daha ilk resmi maçı beşiktaş, young boys eşleşmesi ve diğer hayal kırıklıkları. 3 sezondur ligde çok istikrarlı sonuçlar alan, bir iskeleti olan bu takımdan büyük beklentiyi aslında kendisi yaratıyor. ama iş o kriz anına gelince sadece dar veya yetersiz kadronun imkanları ile bu krizi açıklama eğilimi var. ve bu eğilim taraftardan geldiği gibi hocayı da çok etkiliyor. arkadaşlar bu kadro yetersizse galatasaray tarihinde bundan daha iyi muhtemelen 2-3 takım var. bu kadar yüksek bütçelerle kurulmuş muhtemelen 1-2 takım var. sezon başındaki formsuzluğu transfersizlikle açıklayamazsınız. young boys transfer mi yapıyor. az alkmaar'ın her bölgesi yıldızlarla mı dolu. sadece hazırlar, en çok da fizik olarak. ve o varsayılan kalite bile bu kadar hazır olmazsa fiziği yenemiyor. bir kere yendik, o da icardi sayesinde molde eşleşmesinde. demek ki bu takımın sorunları en az 1,5 yıllık. molde maçından beri aynı problem var.

    ligin denklemleri ile avrupa'nın denklemleri epey farklı. ayrıca anadolu takımları son 3 senede iyice geriye gitti. bu bizi çok yanıltıyor. bizim oyunumuzun avrupa'da aynen geçerli olacağının düşünülmesi de çok büyük hata oluyor. bu gerçek gözden kaçmamalı.

    ben artık sorunun transfersizlik olduğunu düşünmüyorum. bir zahmet de artık düşünmeyelim. bu kadar transfer israfına gerçekten gerek yok. hoca da bıraksın bu işleri. elindekini kullanmayı öğrensin, elindekini geliştirsin. geliştirmiyor değil, sadece son çare kaldığında buna başvuruyor. barış bu takıma sol bekten sızarak girdi. yunus kerem satılmasa asla oynamazdı. alın size iki örnek. neden yusuf demir de, jelert de böyle olmasın. jelert'in önünü kaan ile tıkarsan olmaz tabi. şimdi frankowski var. neyse ki o eziyet bitti. hocanın elinde kadro var arkadaşlar. mükemmeli mi arıyorsunuz, hiçbir takımda yok. hoca artık takımı yükseltmeli, oyuncular yükselmeli, oyun yükselmeli. futbolun içinde başarısızlık da var, denersin olmaz. ama ben hocanın yeterince denediğini de düşünmüyorum. takıntılarının arttığını düşünüyorum. saha içine yeterince odaklandığını düşünmüyorum. bu noktaları eleştiri olarak kabul etsin ve daha da geç kalmasın. sezonun en kritik 10 gününe girmiş bulunuyoruz. allah yardımcımız olsun.
  • 16931
    hocanın avrupa performansı ortada, yanlışları da defalarca yazıldı - yazılıyor da. youtube'da program yapanlar falan daha teknik şekilde onları anlatıyor. benim kelimelerim de bilgim de yetmez fazlasına. karşı çıkacak da değilim. lakin;

    bir husus var ki çok canımı sıkıyor. lig başarıları, şampiyonlukları, derbi karnesi vs çok küçümseniyor. genelde harcanan paraya falan bağlanıyor. ben yolu yarılamış sayılabilecek yaşta bir galatasaray taraftarı olarak; özellikle son 25 senede, yüzünü avrupa'ya dönmüş, hem ligi hem orayı "istikrarlı" bir şekilde götürebilmiş hoca görmedim. hedefleyen de azdı. lucescu ikisini götürebildi, gönderdik. gerets şapkadan tavşan çıkardı, o şapkadan bir tavşan daha çıkmadı diye yine gönderdik. mancini avrupa'yı çat pat götürdü, lig olmadı diye başarısız dedik. kendi ayrıldı. terim ligde olmadı, avrupa'da namağlup gruptan çıktı. lig sonuçları nedeniyle gönderildi vs bir sürü örnek var. her ikisinde de başarı istiyoruz, bazen onu bile yetersiz görüyoruz. üstüne bir de iyi oyun istiyoruz.

    hocayı bıraktım. biz o tarz bir yönetimi de 1 kere falan belki görmüşüzdür. o yüzden, şu an içinde bulunduğumuz durumda "lig iyi ama avrupa kötü, değişiklik lazım" bana çok hitap eden bir görüş değil. 25 senedir istikrarlı şekilde yapamadığımız şeyi, okan buruk sonrası gelecek teknik direktörle yapacağımızı bilsem, buna zerre inansam yarın sabah yolları ayıralım kendisiyle derim. neden zaman kaybedelim ki?

    ama bir de gerçekler var. yine bu ilgili 25 senelik periyotta; avrupa başarısı olarak görülebilecek şeyler neredeyse hep tek bir sefer oldu, ertesi yıl devamı gelmedi.

    yerelde çok para harcanıyor falan da rakibimiz olacak malum camia çakıl taşı mı harcıyor? siz, futbol izlemeye başladığınız ilk günden bugüne böyle terörize edilmiş bir futbol ortamı gördünüz mü? buna karşı zayıf, berbat bir yönetimle başarılı olabilen kaç hoca, kaç futbolcu gördünüz? olan tamamen alışmakla ilgili. okan buruk ve oyuncular, 3.kez üst üste şampiyonluğa gittiği için, ligde 2,50 puan ortalamasının üzerine rahatlıkla çıktığı için, derbileri almaya başladığı için normalleşti bunlar. artık normal olmayan, az gördüğümüz avrupa başarıları isteniyor.

    biz de bırakın 10 seneyi, 5 sene falan şampiyon olamayan bir kulüp olsaydık, derbilerde ezilseydik okan buruk'un bu 3 senesine çok farklı bakılırdı lig bazında dahi.

    hele bir grup var ki; neredeyse fenerbahçeliler gibi "hakem sayesinde kazandık" diyecek. bunlar; sosyal medyada hocasının adının başına harf koyan, kalecisine türlü türlü hakaret eden eblehler. onlara daha fazla cevap verme gereği bile yok elbette.

    iş bu entry: eli ayağı düzgün bir oyun görmek isteyen, avrupa'da başarıdan ziyade rezil olmayacak, orta halli bir takım izlemek isteyen aklı başında ve realist taraftarlarımızı tenzih ederek yazılmıştır. ben de bu grubun bir üyesiyim zaten. sıkıntılar ortada, onlar ayrı konu.
  • 16934
    elinizi vicdanınıza koyup söyleyin , bu sene şans eseri osimhen gelmeseydi bu takıma , hala elinde ligin fersah fersah üstündeki kadrosu olmasında rağmen şu anda ligde kaçıncı sırada idi . herkes elindeki imkanlara ve içinde bulunduğu ortama göre değerlendirilmeli. bu açıdan bakıldığında 2. ve 3. senesinde başarısız olan hocadır. altında ferrari varken megane solladım diye seviniyor iki senedir.
  • 16935
    rekorlar kıran hoca. ama bir yandan da galatasaray'ın en pahalı kadrolarından birine sahip. hatta sağ bek sol bekte çar çur edilen paralar da var. galatasaray'ın ne zaman icardi, osimhen, morata, batshuayi gibi bir forvet 4lüsü olmuş. biz financial fair play dönemlerinden çıkıp buralara geldik yine de potansiyelimiz 10'sa 6'sını ancak kullanabiliyoruz. en büyük eleştirim budur kendisine. geçen sene 4-1 prag maçından bir sene sonra 4-1 az maçı oluyor. kırmızı kartına kadar aynı hatalar. bunun sorumlusu bir yönetimse iki de okan hocadır.

    arada yol kazası olur derim ama kopenhag, rfs, malmö, dinamo kiev... artık bunların hepsine de yol kazası demek polyannacılık olur. umarım takımı toparlar, ilk sezonundaki dominant oyuna döner.
  • 16936
    bu akşam açıklanan rizespor kamp kadrosu ile takım üzerindeki gücünü yitirmiştir.

    yönetimin daha iyi bir teknik direktör alabileceğini bilseniz "okan buruk'u yollayın!" demez miydiniz?

    sırf dursun aydın özbek yönetimine güvenmiyorsunuz diye 'seviyorum' yazmayın.

    okan buruk'a tanınan bu kadro çeşitliliği başka kime tanındı? fatih terim, futbol oynatırken 'oyuncu alamadık buyrun albert riera ile oynayın' diye adamı şampiyonlar ligi'ne göndermediler mi?

    son 2 senede takıma alınan ama verim alınamayanlardan 15 tanesini sıralıyorum:

    1) kerem demirbay,
    2) derrick köhn,
    3) kaan ayhan,
    4) matheuz tete,
    5) angelino,
    6) michy batshuayi,
    7) halil dervişoğlu
    8) eyüp aydın,
    9) cedric bakambu,
    10) wilfried zaha
    11) tanguy ndombele,
    11) hakim ziyech,
    12) elias jelert,
    13) victor enek nelsson,
    14) kazımcan karataş,
    15) okan koçuk.

    1 tane oyuncu çıkardı mı peki? sacha ve barış'ın bireysel performansları, yunus'un pl ve berkan'ın serie a antrenmanlarından kazanımlarını izledik.

    sezon başında metehan baltacı'yı beğeniyorum dedi, oynatmadı. yusuf'u hazırlığa götürdü, az maçında sahaya sürüyor. arasında yusuf'un bir tane performansı ya da maç kazandırmışlığı var mı?

    okan buruk, geldiği ilk sezon sacha boey'i oyundan alıp, yerine bek alan bir teknik adamdı. çok şaşırmıştım, tribündeydim 'ne alaka?' demiştim. maç sonu 'boey yerine terse hızlı top atan ve rakibi eksik yakalamamıza destek verecek bir bek oyunda olsun istedim' açıklamasını yapmıştı.

    aynı teknik adam 13 şubat 2025 az alkmaar galatasaray maçının ikinci yarısına 'merkezi kapatmak için sarı kartlı kaan ayhan ve abdülkerim bardakçı oyunda kalsın diye diziliş değiştirdim' minvalinde açıklama yaptı. amatör maçlarda adını sanını bilmediğiniz mahalle takımlarının temel taktiğidir: rakibin 3'lü oynuyorsa ve defans oyuncusu kart yediyse üzerinden oynayalım. sen 4'lüye dönersen rakip de sarı kartının üstüne oyunu taşır ve sarı kartlı defansı göbekte bırakıp, oyunu sert karşılarsan o zaman oyunu genişletirler ki o kırmızı kartı aldırsınlar. okan buruk'un az maçındaki teknik direktörlüğü amatör'dü. bu kadar amatörlüğe 5 dakika yetti, kaan ayhan okan buruk'u yedi. aramızda futbolcu olan varsa bilir, futbolcular zekidir. "yok ya yapmaz, yapmamıştır, niye yapsın, yoksa?" diyorsanız futbolcunun işi bu.

    aynı kaan ayhan, bugün rizespor kafilesine alındı. teknik direktör kim? okan buruk. 2 sene önce aynı pozisyonda aynı haltı yiyen kim? kaan ayhan. bu durum okan buruk'un otoritesinin bittiğini gösterir. hocalar böyle durumlarda oyuncuları götürüp, kenarda da tutabilir ama bu kadar bariz hatalar affolmazdı galatasaray'da. tırışkadan paylaşım yapan kaan ayhan'da bu takımdan gönderilmeliydi, tabi pasta kesenler galatasaray'dan en az bizim kadar rahatsız olsalardı!

    hangi galatasaray hocası avrupa maçından sonra 'ligimizdeki puan durumu' hakkında açıklama yaptı? amatörce hatasını amatörce ve galatasaray teknik direktörlüğü makamına yakışmayacak şekilde rezil etti okan buruk.

    ben okan buruk'un şu mentalle artık büyük bir teknik adam olabileceğini düşünmüyorum. lig veya avrupa umrumda değil.

    oyuncu öğütürcesine transfer yapılmasından, takım üzerinde kuramadığı otoriteden, bence kaan ayhan gibi vasat oyuncuları savunmasından, yönetimi savunmasından, bu sene avrupa ligi'nde yaşattığı utanç vesikasından dolayı da şampiyon olsak dahi gönderilmesi taraftarıyım.

    kırdığı rekorlardan da bu başlıkta sıklıkla söz ediliyor: anadolu ile aramızda çok büyük makas olmasından. görmek istemeyenlere gelsin: victor osimhen olmasaydı bu sezon ne durumda olurduk?

    ben yanıtlayayım: transferin son günü victor osimhen gelmemiş olsa, mauro icardi sakatlığı ile hepiniz istifa yazıyordunuz. kadro mühendisliği'nden çok uzak vasat bir programa sahibiz ve başında da senelerdir aynı sorumlular var. gelecek sene bizi şampiyonlar liginin bu sezonki 'young boys' takımı yaparlar.

    sezon bitimiyle okan buruk'un galatasaray teknik direktörlük görevini artık sürdürmemesi gerektiği düşüncesindeyim. bu kadar rezaletin yeterli olduğunu düşünüyorum. galatasaray siyasetinin de benzer rahatsızlığı duyduğunu ve sezon sonunda gereğini yapacağını biliyorum.

    son sözüm ve özüm: galatasaray!
  • 16937
    avrupada başarısız olduğunu düşünmekle birlikte çok gereksiz şiddette eleştirildiğini düşündüğüm hocamız. görevde bulunduğu sürede 2.34'lük bir puan ortalaması var ve muhtemelen bu konuda tarihin en iyisi. bu sene üçüncü senesi ve ilk iki senede rekor puanla şampiyon oldu ve bu sene de ikincinin 6 puan önünde lider.

    durum buyken ligde 13. sıradayken kovulan bir teknik direktör kadar top oynatmadığı iddia ediliyor. bence büyük haksızlık ediliyor.
  • 16938
    galatasarayımızın hocasıdır. eleştirenleride anlıyorum, eleştirmeyenleride anlıyorum. eleştirilerin bazılarına katılıyorum, örneğin az maçında kaan ayhan’ın atılacağı çok belliydi, onu oyunda tutması, oyuna müdahale etmekte geç kalması , bize göre yanlış kadro tercihleri yapması eleştirilebilir. uefa listesine lemina’yı yazmamak bence intihardı. az deplasmanına gidileceği belli, adamların oyun anlayışı belli, maçın kilidi top tutmaktı ve sahada bunu yapacak oyuncu yoktu. fb-anderlecht maçı biter bitmez, daha az maçımız başlamadan yazdığım yazı duruyor, (bkz: #4146777) az maçında bizi kabus bekliyor, fenerbahçe kasımpaşa maçının provasını yaptı, rize bize bilenmiş bekliyor, ikinci az maçı tur geçmek için çok fazla efor sarf ediceğiz, fb rövanşa rotasyon yapacak, biz derbiye yorgun çıkacağız. ben bir taraftarım ve takımımı çok iyi tanıyorum kadroyu görür görmez kabus olacağını anlıyorum, kasımpaşanın feneri yormayacağını biliyorum, rizenin ne yapacağını tahmin ediyorum, az maçının daha ilki oynanmadan rövanşta tur geçmek için kuşun taşa çarpması gerektiğini hissediyorum, hocanın bilgisi sezgisi benden kat kat üstün, o anlamıyor mu? tabi ki anlıyor, biz biliyorsak okan hoca da bunu biliyor. gel gelelim farklı bir inada sahip kendisi. geldiğinden beri çok zorluklar yaşadı, ilk sene, enner valencia penaltıları ile ligde tutulan fb yi geçti, ikinci sene dzeko penaltıları ile ligde tutunan rakibini geçti, bu sene, artık penaltıları geçtik kendi takımına saldırılar başladı, yakın arkadaşı acun tarafından bile ne kendisinin ne takımının suçlanmadığı gün yok. okan hoca yine kendi kaderini çizeceği bir döneme giriyor. önünde 3 fenerbahçe 1 az maçı var. fenerbahçenin rize şubesi maçı, az rövanş maçı, fenerbahçe maçı ve fenerbahçenin kasımpaşa şubesi maçı. avrupada elenebilir artık yapacak çok bir şey yok gibi, en azından galip gelerek elensin. geri kalan 3 fenerbahçe maçında bir tane bile mağlubiyet alırsa sanırım taraftar ile arası baya bir açılacak. 3 fenerbahçe maçının sonunda liderliği verirse zaten artık ipler iyice kopar, okan hoca ne yapar ne eder futbolcuları nasıl motive eder bilmiyorum, bu takımı bir şekilde bu periyottan çıkartmalı. takım son 10 maçtır ya 1 farkla maç kazanıyor, ya berabere kalıyor yada yeniliyor. bu denklemden bakınca, ya gol atamıyor ya çok gol yiyor. hocayı çok zorlu 4 maç bekliyor burdan sağ çıkarsa rüzgarı tekrar arkasına alır, aksi durumda sanırım kendiside devam etmek istemez.
  • 16939
    takımı ligde 6 puan farkla lider, takip eden rakibi kendi evine gelecek, iki yıldır şampiyon yapıyor ve kâğıt üstünde 300 küsür milyon euroluk bir kadro var ve buna rağmen deli gibi eleştiriliyor.

    işte okan buruk tam da bu; o yüzden sene sonu kendisiyle vedalaşmak gerekiyor.

    sayın hocama tanınan imkânlar bir allah'ın kuluna tanınmadı; canının istediği oyuncuyu tak diye 2-3 ayda takımdan gönderiyor, 10'ar 10'ar bonservis saydırdığı bekleri kanata koyuyor, yedek oynatıyor, bilmem neler neler.

    kendisi şubat 2024'ten bu yana çok ama çok fazla kez beni galatasaraylı olduğumdan utandırdı. utandırma tamamen galatasaray'ın büyüklüğünden. yoksa yenilelim, küme düşelim, bizim sevdamız renklere. utandıran işte dursun'dur, okan'dır; bunlar, kişiler.

    galatasaray gibi bir kulüp avrupa'da köy takımlarınca tokatlanır hâle geldi. sen osimhen'i, sara'yı falan kayseri'yi yenmek için mi alıyorsun?

    hocam çok büyük hayâl kırıklığısın.
  • 16940
    ne yapıp ne edip makus talihimizi değiştirmesi gereken hoca.

    abi ben artık şu fizik olayına acayip kıl olmaya başladım. a hocası gelir, takım fiziken kötü olur. b hocası gelir, takım fiziken kötü olur. florya'nın suyu falan deniyor ama suyu varsa da bir şeyleri eksik demek ki. hocalar değişiyor takımın fizik kalitesi bir türlü istenen seviyede olamıyor. son 10 sezondur fiziken iyi olduğumuz sadece bir hoca var o da igor tudor; o da bana göre hoca olmamalı, iletişimi inanılmaz kötü.

    avrupa ile yarışmak için maalesef birinci şart bu. okan hoca ile de zaman zaman fiziken iyi performans gösterdiğimiz maçlar oluyor ama süreklilik henüz sağlayamadık. bunda yeterli rotasyonu yapmamasının, yedek kulübesinin zayıf olmasının da katkıları olabilir ama ne olursa olsun onu da kendi çözmesi lazım. aksi takdirde her maça 1-0 geride başlıyorsun.

    ikinci olarak defans konusu; takımın defansı içler acısı. oynatmak istediğin bir oyun olabilir, ona da tamamım ama işe yaramıyor belli ki. bu kadar çok ve kolay gol yiyerek türkiye kupası'nı bile alamazsın ki alamadı zaten hiç galatasaray ile. aldığımız tek süper kupa da fenerbahçe'nin sahaya çıkmadığı yıl hükmen. oyun yapımız eleme usulü maçlara hiç uygun değil. (bkz: #4150263) yazımda da dediğim üzere üzerine çok düşünülmesi gereken bir maç. iki takım da ne güzel defans yaptı, mantıklı oynadı; helal olsun dedim ya. bizde orta saha da boş, defans da boş. böyle saçma bir şey olabilir mi ya.

    geldiğimiz nokta da bu. ben hocaya inanıyorum ama kendini toparlaması lazım artık. saçma sapan takımlara madara oluyoruz.
  • 16941
    eleştirenleri düşmanlaştıranların durumunu iyi bulmuyorum. insanlar açık açık yazmış 2 senedir bütçemizin çok çok altında takımlara ediliyoruz ve bu kadro avrupa'da başarılı olabilecek yatırımın yapıldığı bir kadro. gelip de bunları uzun uzun anlatıp eleştiren insanları düşmanlaştırmayın. okan hoca avrupa'da net olarak başarısız. ligde zaten bu yatırım ve kadroyla şampiyonluk çok büyük başarı değil, başarısız demiyorum lig için çok büyük bir olay başarmadı diyorum. lig sonuna kadar destek olup sonrasında bir değişime gitmeliyiz. başarılar okan hoca, umarım inatlarından vazgeçersin.
  • 16943
    üzülerek söylüyorum ki bugünden başlayarak tam bir hafta boyunca ameliyatta olacak hocamız. bu, galatasaray'ın değil kendisinin ameliyatı. peki kendisi bu ameliyathanede hangi konumda? kendisi hem masada yatan hasta hem de ameliyatı yapan el. masada yatanı kurtarmak kendisinin elinde ancak kurtaramazsa masada kalan da kendisi olacak. çok hassas, hayati bir operasyon bu. şimdiden allah yardımcısı olsun.

    (bkz: 17 şubat 2025 çaykur rizespor galatasaray maçı)
    (bkz: 20 şubat 2025 galatasaray az alkmaar maçı)
    (bkz: 24 şubat 2025 galatasaray fenerbahçe maçı)

    örneğim tatsız biliyorum ancak tam olarak böyle bir durumda. şanslıyız ki hocamız bu operasyonu daha önce 2 defa yaşadı, 2'sinde de alnının akıyla çıktı. yine çıkacağına ben inanıyorum, umarım kendisi de benim kadar inanıyordur.

    ilk seferi, henüz galatasaray'ın başındaki ilk aylarındaydı. yenilenen kadro sonrası istenen sonuçlar gelmemiş, zaten fazla kredisi olmayan okan buruk tamamen sorgulanır olmuştu. gönderilmesini isteyen ciddi bir kesim vardı, dahası ''yerine hocalarla görüşülüyor.'' haberleriyle aba altından sopa bile gösteriliyordu. 5 puan geride, kelle koltukta girdiği beşiktaş-başakşehir virajından kusursuz dönmüş ve devamında hiç frene basmadan hedefe ulaşmıştı. belki en streslisi buydu, çünkü henüz o dönem arkasında bir saf bile oluşmamıştı. kendisini isteyen kesim de yavaş yavaş sessizleşmeye ve meydanı terk etmeye başlamıştı. oradan çevirmesini bildi.

    2. sefer daha yakın bir tarihte. bundan yaklaşık 6 ay önce. rekorlarla kazanılmış 2 şampiyonluk sonrası, 3. sezonun henüz ağustos ayında yangın çıkmıştı. bu yangını çıkaran beşiktaş ve young boys facialarıydı. önceki sezondan gelen prag ve fenerbahçe maçları da hocanın bavulunda henüz unutulmamış vaziyetteydi. bu skorların yanında kazanılan maçlarda ve hazırlık döneminde de takımın hiç ama hiç iyi bir görüntü vermemesi yangını harlıyordu. bu kez hocayı gönderenler kadar, tutanlar da vardı. hocanın arkasında ciddi bir saf mevcuttu. osimhen transferi, düzelen oyun, kadıköy galibiyeti ve avrupa'ya iyi başlangıçla hoca bu cendereden de çıkmayı başardı. kabul etmek gerekir ki bu, 3 sefer içinde en kolay olanıydı.

    şimdi bir cendere daha... bu kez mevzu çok karışık. içinden çıkması çok zor. çünkü hocanın bavulunda, 2 şampiyonluğun bile yeterince örtemediği hatta belki 3.'nün de tatmin etmeyeceği kadar arıza var. kendim için değil, büyük bir kesim için konuşuyorum. avrupa ligi'nde en kolay kurayı çeken takım, skandal bir şekilde ilk 8'den çıkamadı. bu bavulda bu var. bu bavulda, bence facia olan rigas ve kiev maçları var. son olarak da tabii ki bavulu patlatan maç: tamamen aciz bir şekilde 4 yenilen az deplasmanı...

    başka neler var peki? icardi'nin sakatlığından beri geri giden ve önlenemez şekilde düşen bir oyun var. sene başından beri çözülemeyen savunma problemi var. soru işaretleriyle dolu bir otorite ve disiplin konusu var. en önemlisi de 2 sezondur avrupa'da büyük hayal kırıklığı yaşamak var. bizden çok düşük seviyeli takımlara diş geçirememek var. harcanan onca paraya rağmen tek bir oyun sisteminde diretmek var. gelecek yıl avrupa için umut vermemek var.

    geldiğimiz noktada avrupa işini artık çok çok zora sokmuş olsak da ligi şu 7 günde bitirmek bizim elimizde. peki niye en karmaşığı, en zoru bu? çünkü okan buruk en başta da kendisini en çok savunanları, sevenleri, bizi çok büyük hayal kırıklığına uğrattı. yumuşatmayalım hatta, okan buruk bize ayıp etti. biz kendisinden çok büyük şeyler beklerken, kendisiyle yolumuz uzun derken hoca bizim başımızı eğdi.

    böyle avrupa karnesi olmaz hocam. bana göre geçtiğimiz sezonun ucl elemelerinden bu yana avrupa'da gerçekten iyi oynadığımız 4 tane maç var. 2 bayern maçı, united deplasmanı ve tottenham maçları. bir noktadan sonra seni sevenler bile bu maçlara ''tesadüf, onlar topu ayağında tutmak istiyor okan hocanın işine geliyor.'' noktasına geliyor. çünkü kalan maçların neredeyse tamamı çok kötü. belki 2-3 tanesinde de ortalama oynamışızdır. kalanı? zalgris maçları dahil, lubjana maçları dahil, molde dahil, kopenhag dahil, prag dahil... bu sezonkiler? rigas, kiev, malmö, ajax, az... hocam bu kulübün tarihinde bu kadar çok hedef maç kaybettiği yok. hepsini kaybettik. 11 tane düz adamla çıkan takımlara puan veriyoruz. bunu bize nasıl açıklayacaksın? galatasaray, normal seviyesinde bile bu takımlarla uğraşmaz. uğraşmamalı. kaldı ki elindeki takım çok üst seviye oyunculardan kurulu. çok pahalı bir takım. bunu sen bize nasıl açıklayacaksın? biz insanlara nasıl açıklayacağız?

    aslında insanları umutsuzluğa sevk eden hala sonuçlar değil. senin açıklamaların, yaptıkların, direttiğin oyun. her maç rakibin ne oynadığından bağımsız aynı şeyi oynuyoruz. topu ayağımıza almayı, ayağımızda tutmayı, oyunu demlendirmeyi, öldürmeyi niye öğrenemiyoruz hocam? niye en gerekli anlarda bile üç orta saha oynamamak konusunda bu kadar inatçısın? neden pragmatist davranmıyorsun ve sürekli ''ya herro ya merro'' diyoruz. bunu biz yeri geldiğinde zaten alkışlıyoruz ama sürekli nasıl olacak?

    işte bu yüzden en zoru bu. insanlar, hocanın daha fazlasını yapamayacağını düşünmeye başladı. avrupa'da hocayla hiçbir şey yapamayacağımızı, tek bir oyun bildiğini, disiplin sorunu olduğunu, takımda otorite eksikliği olduğunu düşünmeye başladılar. çünkü takım, avrupa'ya seyahat etmeden 2 gün önce sabaha kadar içmeli parti yapıyor. belki bunun hiçbir etkisi yok ama insanlar öyle görmüyor. muslera inatla kesilemeyince insanlar öyle düşünmüyor haklı olarak. bu yüzden en zoru bu. bugün okan hoca gitsin diyenler bile hocanın fenerbahçe'yi yeneceğini düşünüyor hatta şampiyon olacağını düşünüyor. buna rağmen gitsin diyorlar. işte bu yüzden en zoru bu. 2-3 maçla, bir virajı almakla da çözülemeyecek sorunlar oluştu belki de. tersinden bakarsak da bu virajı alamadığı takdirde artık o koltukta oturması çok zor. baltalar çekildi.

    benim hayal kırıklığım az maçında başlamadı. ben, kiev maçından bu yana hocaya kırgınım. biz neler hayal ederken o bizi hem ciddiyetsizliği hem de oyunu toparlayamamasıyla ilk 8'e bile sokamadı. ajax maçında hiç şaşırmadım, az deplasmanında hiç şaşırmadım. çünkü 2 yıldır aynı şeyleri izliyorum zaten avrupa'da. hoca maalesef galatasaray markasını hiç olmayacak hallere düşürüyor avrupa'da. sitem sevgiden doğar diyorlar ya... bir üzüldüğüm mesele de şu ki kendisini hiç olmayacak konumlara sokuyor. itin köpeğin ağzına laf veriyor. ''ligde şöyle tabii, böyle tabii'' diye.

    ne olursa olsun ligi bu kadar değersizleştirmeyi doğru bulmuyorum. hele ki bu ortamda, rakibin artık bütün servetini dökerken, her yandan saldırırken bu başarıyı küçümsemek çok nankörce. okan hoca o konuda büyük iş yaptı, yapıyor, yapmaya devam edecek inşallah. bunu da sıkıştırayım.

    yazının başında da dedim. ben kendisine inanıyorum. bizi buradan çıkaracak olanın da kendisi olduğunu düşünüyorum. bu cepheden ayrılmıyorum ama hocanın da artık kendisini, bizim onu düşündüğümüz kadar düşünmesi lazım. artık aynı hataları yapmayı, aynı kabul edilemez yenilgileri almayı bırakması lazım. böyle yenilgiler aldığı sürece, kazandırdıkları çabuk unutulacak.

    ''kibir en sevdiğim günahtır.'' diyordu şeytanın avukatı filminde şeytan. hocanın bu kibirli, oyununa aşık, takıntılı, hatayı kendisinde aramayan ruh halinden acilen sıyrılması lazım. herkesin gördüğü bazı şeyleri inatla görmemek, görmezden gelmek, sıkıntılı sonuçları sürekli dış etkenlere bağlamak normal değil. bizim bildiğimiz okan hocanın tarzı da değil. bizim bildiğimiz okan buruk kendi eleştirisini yapan, kazandığında dahi doğruları görebilen, mütevazı ve çok iyi bir teknik direktördü. böyle bir ton soru sorulması gereken gün 5 dakikalık basın toplantısı yapan, sürekli bahaneler öne sunan, pragmatizmden uzak bir adam değildi.

    hocayı çok seviyorum. başarılı olmasını çok istiyorum. kendisinin galatasaraylılığına, kendi galatasaraylılığım kadar kefil olurum. bu görevi ne kadar istediğini de biliyorum. o yüzden inanıyorum ki bu fırtına hocayı kendine getirecek ve tekrar sazı eline alacak. buraya kadar getirdi, buradan da bırakmayacak.

    bu akşam şu rize deplasmanından hasarsız çıkalım. perşembe akşamı da elimizden geleni yapalım, o heyecanı yaşayalım. en azından ''takım ve hoca geri döndü.'' diyelim, o topu oynayalım. o reaksiyonu verelim. sonra gelecek hafta pazartesi 6 maçın 4'ünde yaptığın gibi o malum takımı sahaya göm hocam. seslerini keselim artık şunların.

    şimdi sen en iyi bildiğin şeyi yap. bu cendereden takımı ve kendini çıkar. sezonu yine zirvede noktalayalım. gelgelelim sezon sonunda da gelecek sene için konuşulması gereken şeyleri olduğunu sen de unutma, biz de unutmayalım. sana güveniyoruz. yine alnının akıyla kalkacaksın o masadan.

    https://cdn.karar.com/news/1437611.jpg
  • 16944
    hafızamı yokluyorum fakat benzer bir durumu daha önce galatasaray kariyerinde yaşamadı.

    kariyeri boyunca ilk defa fenerbahçe bu kadar formda ve bu durum takımın çok ciddi şekilde tökezlendiği az alkmaar faciasının olduğu döneme denk geldi.

    ya batacak ya çıkacak ötesi yok.

    olur ki rize de puan kaybı ve üstüne fenerbahçe mağlubiyeti yaşanırsa malesef rekorlar, şampiyonluklar kimsenin umrunda olmaz ve insanlar çok farklı şeyleri konuşur.

    umarım bu senaryo olmaz ve rize üstü fener galibiyeti ile şampi... moduna geçeriz.

    avrupa desen kabullendim ben artık. biz 90'lı yıllarda sabri uganlı şampiyonlar ligi maçları izleyen nesil için o günleri ve avrupa başarılarını tekrar görmek nostaljiden öte değilmiş demek.
  • 16947
    kadro seçiminde, oluşumunda hatalar, hatta ciddi hatalar yapan hocamız.
    şöyle ki:

    angelinhoyu aldık. bu 3 lü çıktı 4 lü oynayamaz dedik gönderdik. köhn ü getirdik o da istediğimiz gibi değil dedik. onu da yolladık.
    sonra 3 lü oynayacaz dedik.
    bu kez gittik kronik sakat jacobs’a 10 m bayıldık.
    hocam sormazlar mı angelinhonun günahı neydi diye?

    sonra kaan.
    bir maç içerisinde bir adam orta saha başlayıp,
    maç ilerleyince stopere geçip sonra da sağ bek oynar mı? hayır adam denenen pozisyonların hiçbirinde oynayamadı da.
    ve bu adam sürekli fıtık ameliyatını erteliyor. ya hocam biz jelerti niye aldık demezler mi?
    adamı oyuna alıyoruz dk 91.
    ya hocam adam 91 de oyuna girse ne olur girmese ne olur? 20 dk bile oynayacak durumu yoksa biz bu adamı niye aldık?

    sonra nelsson. adamı kestik.
    sırf temaslı oyundan kaçıyor diye metehan’ın bile arkasına koyduk. sene başında emin bayramı da bedavaya peşkeş çektik.
    sonra gittik cuesta’yı aldık. hocam madem nelssonu gönderecektik keşke sene başı yollayıp emini de satmasaydık. hem home grown durumundan yaralanamaz mıydık?

    taraftar’ın da inanılmaz baskısıyla lemina geldi.
    hazırdı değildi ona girmiyorum ama hocam bu adam avrupa maçına yazılamaz mıydı?
    kerem demirbay ne alaka.
    az alkmaar maçında bizim yedek kulübesinin yaş ortalaması neredeyse 16 çıkacaktı.
    madem genç oyuncuları doldurduk şu jelerti sonra yusuf demiri niye oynatmıyorsun hocam. gerideyken son 3 dk oynayacak durumdaki futbolcu mu bunlar?

    berkan…
    adam italya’ya gitti.
    sonra geri getirdik. ihtiyaç dedik.
    adam sol bek oynadı. sol stoper oynadı.
    3lünün solu oynadı.
    hakkıyla oynayacak kadar kaliteli yedekse biz bunu niye gönderdik?
    bir de adamın yeri neresi hocam?
    orta saha sol iç mi? orda niye oynatmadık hiç?
    bu adam ömrünce kaç kere 3 lünün solunda oynamış hocam da almaar deplasmanına 3 lünğn solu çıkıyor?

    tete ve zaha.
    ziyech i biraz burdan ayırıyorum.
    mertens çok yoruldu dedik kerem a. yı biraz yedeklemek için o bölgede kullandık.
    sonra o bölge şişti dedik tete yi gönderdik.
    zahayı da gönderdik.
    transferin son günü bir de keremi gönderdik.
    alternatifsiz kaldık mı?
    allahtan yunus sırtladı o dönem. ama sonra insandır hocam o durdu takım da durdu.
    sonra kanatsız kaldık. gittik kanada transfer yaptık.

    muslera.
    abartmıyorum avrupa’nın en fazla kazanan ilk 10 kalecisi. hem de 10 yıl hocam.
    ama artık bitti. tamam parası iyi de hayvan terli gitmiyor artık.
    4 kişi baskı altındaki adama pas atılır mı?
    bunu nasıl görmezsin be hocam?
    bu sezona muslera ile başlamak resmen bombanın pimini çekip yutmak demekti.

    mertens.
    inanılmaz futbolcu ona lafım yok.
    ama hocam 38 yaşındaki adama bindikçe biniyoruz.
    bu adamın yedeği nerde?
    içerden veya transfer yoluyla üretemez miydik?

    hocam bir maç futbolcuyu olmayan daha önce hiç oynamamış pozisyonda oynat lafım yok.
    ama bir maç bilemedin iki maç olur.
    ilk onbirdeki kaleci ve golcü hariç pozisyonu maç içinde bile iki üç kez değişen oyuncu olur mu?
    barışa bir bakıyorsun sağ bek sonra kanat olmuş sonra sola geçmiş sonra mertensin pozisyonuna geçmiş.

    hocam takımı böyle görünce diyorum ki hocanın kafa çok karışık.
    kafanızın içi direk sahaya yansıyor.
    heralde bir oyun planı da yok diyorum.
    yani halı saha gibi prensipler konulmuş ama detayda kimse ne olduğu bilmiyor ne yapacağını da bilmiyor.

    bak ilk alkmaar maçı. önde bastık. herifler presi kırdı hızlı oynadı bizi bitirecekti. sonra dedik ki sakin kalalım pasa dönelim dedik. adamları sindirdik. bunu yaşamışken ikinci maça niye önde basma planı yaparsın be hocam?
    ilk maça bak. topu çevir adamları kendine çek hızlı adamlarla golü ara.
    berabere kalsan hadi tek fakla yenilsen yeter. ikinci maça tura gidersin.
    bizi de yemeden içmeden kesmezdin be hocam.
  • 16948
    galatasaray kariyerinin belkide en kritik haftasını yaşayacak hocamız.

    son iki yılın şampiyonu, an itibariyle ligde maç eksiği ile en yakın rakibi fenerbahçe'nin 3 puan önünde bir teknik direktör için oynanacak 3 maça çok fazla anlam yüklenmiş gibi size gelebilir ama galatasaray taraftarının önemli bir kısmı için bu 3 maçta alınacak skor belki de kendisi hakkında süre gelen tartışmaları yok edecek seviyede.

    rize ilk durak, hava güzel, kadroda aman aman bir eksik yok ve derbi öncesi hata yapma lüksü hiç yok.

    ikinci maç ise muhtemelen kötü hava şartlarında oynanacak (belki de oynanamayacak) az alkmaar rövanşı. okan hocanın belki de en ihtiyaç duyduğu şey "what a come back!" tarzı bir rövanş skoru ile rakibini kupa dışına itmesi. bana göre taraftar ile hocanın arasını birbirine en sıkı şekilde bağlayacak şey bu maçta turun geçilmesi. derbi öncesi alınacak böyle bir zaferin 7 gün sonra oynanacak derbide hem rakibe hissettireceği tedirginlik hemde oyunculara vereceği öz güven psikolojiyi farklı bir seviyeye çıkartacaktır.

    ve bir şey daha; okan hocanın bu taraftara avrupa'da başarı borcu var!

    son olarak ise 24 şubat fenerbahçe derbisi. beraberlik sonrası 6 galibiyet sonrası ise 9 puanlık avantaj ve karamsar günlerin sonu. mağlubiyeti ise aklımdan geçirmek bile istemiyorum. ölüp bitmek değil, yada şampiyonluğun elden gitme endişesi. kağıt üstünde oynanacak daha çok maç olacak ancak okan hoca hep diken üstünde duracak.

    okan hocanın bunu başarması lazım, elindeki kadro bunu fazlasıyla yapabilecek kalibrede.

    iş artık onda. bundan sonra yaşanacakların bahanesi yok.
  • 16949
    türkiye sınırları içersinde müthiş işler çıkaran, aleni şekilde 3 sezondur şike yapan veya ittirilen takıma şampiyonluk vermeyen fakat türkiye sınırını geçtikten sonra galatasaray’ı feci rezil eden hocamız.
    avrupa arenasında berbat günler geçirdik fakat ben 1 ay içerisinde bu kadar madara olduğumuz bir dönem görmemiştim.
    kiev, rigas, malmö, az maçları yüzünden galatasaray’ın avrupa karnesine dönüp bakamıyorum bile.
    dereyi geçerken at değiştirmemekten yanayım, o yüzden mutlaka bu sezonu bitirmeli.
    ama sezon sonu şu avrupa işini çıkıp artık bir anlatmalı bize.
    bunlar kadro planlaması yüzünden başımıza geliyorsa, övmeyi bitiremediği yönetimle bize hesap vermeleri gerekiyor.

    son bir eleştiri de oynattığı oyuna getirmek istiyorum.
    aylardır 2 gram top oynadığımız maç yok, her maçımızı sıkıntıdan kapatacak ruh haliyle izliyorum.
    sıkıcı ama kompakt oyun oynasak tamam diyeceğim, rakiplerimiz bir maç boş kaleye kaçırıyor, bir maç direkten dönüyor böyle böyle 1-0 kazanıyoruz.
    tamam biz de hayvan gibi kaçırıyoruz da her maç kurdaşen dökmek istemiyorum artık.
    zahmet olmazsa bize artık rahat skor aldığımız, rahat oynadığımız bir maç izlet hocam, gerçekten özledik.
  • 16950
    okan buruk ta isterdi hazırlık maçları kıvamında kasımpaşa, hatay, rize, alanya, sivas gibi rakiplerle oynasın ama tam tersine süper ligdeki bütün rakipleri bizimle oynadıkları maçlara hayatının son maçıymış gibi hazırlanıyorlar. hakem, var vs. saymıyorum. avrupa ligi - süper lig git gelinde rotasyon yapamamasını anlıyorum. bakalım bu cendereden de hem kendisini hem bizi çıkarabilecek mi? daha önce yaptı alnının akıyla çıktı yine yapar.*
App Store'dan indirin Google Play'den alın