(bkz:
#2874761)
adam bize maçı getirdi usta. getirdi yani hiç inanmadığım maça inandırdı beni. belki de bir çoğumuzu.
hepi topu 1 forma. o anda içimden geldi yazdım, maçı kazanınca ilk aklıma o geldi de maçı bilgisayardan izliyoruz zaten, tv'ye bağlı ne ara bağlanayım sözlüğe başlığına gece falan yazdım hiç haber vermedi.
en son bugün mesaj atınca "zorlayacaksa gerek yok" falan diyor. dostum hediye bu, gönlümüzden kopmuş 20 senenin hatrına.
onyekuru o gole giderken benim gözümün önünden alex'ler kezman'lar, anelka'lar, appiah'lar, semih'ler geçiyordu. onyekuru o çalımı attığında sadece jailson'a atmadı; luciano'ya, kılık değiştirip dalga geçmek için tribünde oturan lugano'ya, bizim oyuncularımıza o 20 yılda o sahada işkence etmesine rağmen kart bile görmeyen savunmacılara attı. altay'ı yere yatırdığında sneijder sanki arena'daki 2. golü atmış volkan'a ve "ya abi hadi ya" tepkisini almış gibi hissettim. ne zaman tribünlere koştu, ben de evin koridorda odamdan salona kadar depar attım.
düşünün bu gol benim için ne kadar önemliydi.
ve ben bu kardeşime "güle güle giy, onyekuru'nun o gole gidişini hatırla giydikçe" yazdım adam bana "onu bilmem de seni unutmayacağım" yazıyor. :)
varolsun galatasaray. hep birlikte daha nice galibiyetlerimize, daha nice şampiyonluklarımıza inşallah. :)