nihat kahveci denilince aklıma ilk gelen an; son kez düzenlenen cumhurbaşkanlığı kupası için oynanan
15 mayıs 1998 galatasaray beşiktaş maçında uzatma dakikalarında bize attığı gol geliyor. maçı nihat'ın attığı golle beşiktaş 2-1 kazanmıştı. yalan yok güzel goldü, 90 diye tabir edilen noktaya topu asmıştı.
nihat'la ilgili aklıma gelen ilk anımın bu gol olması ve kupayı kaybetmemize rağmen
real sociedad dönemlerinde, trt1 ekranlarında az desteklemedim. hatta avrupa'da desteklediğim takım
real madrid olmasına rağmen sırf nihat hatrına o kovacevic'li, karpin'li takımın şampiyon olmasını istedim. işte bu olay benim nezdimde tüm handikaplara rağmen nihat'a duyduğum sevgi ve saygıdandır. türk futbolcunun avrupa'da başarılı olabileceğini bu topraklara nihat kazandırmıştır ve bu bile başlı başına saygı duyulması gereken bir meseledir. ismi lazım değil şu an rakip camialardan bazı türk futbolcuların olası avrupa transferinde nihat'ı desteklediğim gibi destekleyeceğimi pek sanmıyorum. o zamanlar daha saf ve temiz duygularla futbol oynanıyordu ya da biz izliyorduk. şimdi özellikle ülkemizdeki futbol ikliminde her gün ayrı bir nefret tohumu ekiliyor. acı ama gerçek.