kendisi adına bence
19 ağustos 2013 galatasaray gaziantepspor maçı unutulmaz bir maç olacaktır. hani; kariyerinin dönüm noktası değil belki ama, o emeklilikte anlatılmaya değer, tatlı hatıralardan biri olarak hep aklında kalacaktır. galatasaray ile oynuyorsun, dakika 75'te durumu 2-1'e getiren golü atmışsın, üstelik çok da klas bir gol, tribünden uğultu yerine alkış yükseliyor. burada tabii ki; galatasaray futbol takımının ve taraftarının öz güvenine de bir parantez açmak lazım. taraftar; takımına, hocasına ve yönetimine inanıyor. takım; kazanacağına, hoca; takımına, yönetim; taraftarına, hocasına ve takımına sonsuz bir inanç duyuyor. galatasaray'da herkes birbirine inanıyor şu sıralar. -yani hemen hemen herkes- bu öz güven de; böyle güzel bir sahnenin yaşanmasına vesile oldu bu akşam.
oyuncu hakkında da bir kaç kelam etmek gerekirse; geçen sene yaşadığı şanssız sakatlık olmasa daha iyi bir takımda görebilirdik sanırım kendisini. yine de hem türkiye futbol standartlarına (standartsızlığına da diyebiliriz) göre genç yaşta, hem de oldukça hırslı ve yetenekli bir oyuncu. bu şekilde azimle çalışmaya devam ederse; kendisini galatasaray forması altında veya başka bir büyük takım forması altında izleyebiliriz. şahsen; beşiktaş veya trabzon eyvallah da, bu tarz karakterli oyuncu izlenimi veren adamları fenerbahçe formasını terletirken görmek istemiyorum -hoş onların da büyük kısmı tercihlerini başka yönde kullanıyorlar ama, belirtmiş olayım.-.