https://www.youtube.com/shorts/Aw4K60EPKzs mehmet abimin, hem valencia'da, hem de fenerbahçe'deyken en yakınındaydım. o yüzden anlattıklarına birebir şahidim.
bir gün, nou camp'ta barcelona valencia maçı var. mata'nın golüyle erken dakikalarda 1-0 önde girdik. tabii, mehmet abim, valencia'daki örümcek, bir numaralı adam. mata her maç öncesi özel omuz masajı yapıyor mehmet abime. özel ricayla beni de masör olarak yedek kulübesine aldı. neyse son dakikalara kadar, barcelona saldırıyor, mehmet abim top kesiyor, barca saldırıyor, mehmet abim hava topu alıyor, barca geliyor mehmet abim top kesiyor. tabii barca'nın merkez oyuncusu messi. hemen iki işaret çaktı, dakika doksan artılarda mehmet abimi pique denen iri kıyım biçti. tabii, ben acemiyim, can havliyle sahaya koştum. derken hakem düdüğü çaldı maç bitti. maçın adamı mehmet abimdi. messi, iki elini birleştirerek, 'mehmet, we need you' dedi. 'pls, come to barcelona'. mehmet abimin cevabı netti, 'darağacında da olsak, son sözümüz fenerbahçe'. dedi, 'mehmet abi, o ne demek?'. 'bilmiyorum kardeşim, içimden geldi, bu aralar bazı yaptıklarıma anlam veremiyorum' dedi.
derken, bir gün evdeyiz, telefon çaldı. tabii hemen ben baktım, mehmet abimi yormuyorum böyle ayak işleriyle. arayan ses, 'hello, ı am malcolm glazer' dedi. 'ı am chairman of manchester united, we need your help' dedi. mehmet abiyi çağırdım. mehmet abim cool bir şekilde, 'what do you want' dedi. neyse, mehmet abim rahatlasın diye hafif uzaklaştım. ancak telefon kapanmadan önce, sadece şunu duydum. 'tıkla indir robben gelsin' dedi. neyse, telefon kapandıktan sonra hemen mehmet abime gittim, olayı öğrendim. glazer, yalvar yakar, diyor ki 'mehmetciğim ferguson yataklara düştü. ateşi 37 derece, seni istiyor. uykusunda, 'ı need spider-man mehmet' diye ağlıyor. kulübü yeni aldım, sana açık çek, gel' diyor. mehmet abim ise adama türkçe 'tıkla indir robben gelsin', diyerek telefonu kapatıyor. dedim abi, ne yaptın? o da, 'bilmiyorum, kendimi çözemedim' dedi.
derken, eve bir video geldi. mourinho, bir televizyona röportaj vermiş. abramovich'e mehmeti öneriyor, abramovich ise 'whooo is this guy', 'where does he play' falan diyor. mourinho ise sinirlenmiş, abramovich'e 'shut up and pay' diyor. neyse, abromovich'in bu hareketine sinirlenen mehmet abim, abromovich'i aradı. 'hedef bir milyon fenerbahçe' dedi. dedim ya, artık biz bile çözemiyorduk.
akşamları kötü rüyalar görüyor, 'bu ülkeye 2000'li yıllarda fenerbahçe avrupa şampiyonu olarak inecek' diye bağırıyordu. terliyor, geriliyordu. en son kararı verdik, mehmet abi ile aziz yıldırım'ı görüştürecektik. randevu aldık gittik, ben içeri girmedim bu sefer. kapı bir ara açılınca, mehmet abinin aziz başkanımızı sıvazladığını gördüm. sırtını tabii. başkanım dedi, bütün maaşlarımı valencia'ya verdim, kendimi boşa çıkardım. boş bir kağıt var mı dedi? derken o ne? boş kağıda imzayı bastı.
neyse artık huzuru bulmuştuk derken, o lanet bilmem kaç temmuz geldi. parasını alamayan oyuncular, gitmek isteyenler... mehmet abime uyku haram. çığlıklar, uyanmaklar... derken karar verdik. mehmet abim, eşi, ben, bütün ailesi, hepimiz ek işe başladık. ben ispanyolca ek derse çıkıyorum, mehmet abimin eşi ev yemekleri satıyor, mehmet abimse taksiye çıkıyordu. biriktirdiklerimizi ise, önce metrise gönderiyor, sonra arta kalan olursa, oyunculara dağıtıyorduk.
derken gel zaman git zaman, mehmet abimin kariyeri bitti. başakşehir ve beşiktaş'ta bile kazandıklarının bir kısmını fenerbahçeye gönderdi mehmet abim. bu da böyle bir anımdır.