• 1
    cinayet niyetinden başka hiçbir amacı yoktur.
    pfdk’ya da değil, savcılığa sevk edilmelidir.

    (bkz: 17 mart 2024 trabzonspor fenerbahçe maçı)

    (bkz: jayden oosterwolde)

    evde iş yerinde kardeşlerinizle arkadaşlarınızla pazılarınıza birer yumruk atıp kim daha çok ağrıtıyor yarışı yaparsınız ama hadi birer tane de kafaya demezsiniz değil mi?

    bunu taş devrinin en en cahil insanı da bilir.
  • 2
    https://twitter.com/...473190760169560?s=20

    bir arkadaşımın oğlu (türk) bu harekete almanyada hapis cezası yedi. eski türk kız sevgilisi kendisini tahrik etmiş, oda itiş kakış da yere düşen eski sevgilisinin alman arkadaşının kafasına tekme atmıştı.

    21 yaşından küçük olduğu için 2.5 sene aldı.
    savcı adam öldürmeye teşebbüsden (yerde yatan adamın kafasına tekme) çok daha yüksek ceza istemişti.
    video görüntüsü de yoktu sadece mağdurun kız arkadaşı şahitlik yaptı. arkadaşın oğlu iddiaları yalanlamasına rağmen hapis cezası aldı. tahrik unsuru da kabul görmedi.

    bu olayda osterwolde yerde yatan ve 3-4 kişinin tuttuğu birine uzaktan koşarak başına tekme atmış. kendisini koruyamayacak halde olan birinin kafasına kramponlarla tekme öldürmeye teşebbüsdür benim için.

    almanyada bırak 3-4 maç cezası, minimum 3-4 sene hapis cezası alırdı.
    trabzon savcıları umarım görevlerini yaparlar çünkü koç grubu pfdk çalışanları aksiyon almayacaktır.

    edit: fenerli tipler buna ceza verilmez diyorlarsa sevdiklerine (ali koç’da olabilir) yere yatırıp kafalarına kramponla tekme atalım. bakalım aynı düşüncede kalacaklar mı.
  • 3
    cinayete teşebbüs olan hareket.
    sözlükte bu hareketi meşru kılan, bu hareketi yapan oosterwolde'yi "ama sahaya taraftar girdi" diyerek aklamaya çalışan yazar arkadaşlarımız da oldu. şaka gibi ama gerçek. şu hareketi yiyen boksörlerin çoğu maç sirasinda sarhoş gibi takılıyor, maç sonu bir bakiyorlar ki hareketten ötürü maç sirasinda beyin kanaması geçirmeye başlamış ama bilicine varamamis, iş işten gecmis. hareket öyle bir hareket işte, internette aratınca çok rahat ornekleri bulunur. tekme, yumruk vs. kafa bolgesi çok hassas. ömrümde en çok korktuğum şey, kafamın arka tarafına yumruk yada tekme yemek. allah korusun, allah dusmanimin bile (fenerbahçelilerin) başına vermesin, öyle felaket bir şey. ama sahaya taraftar girdiği için yapılmasını meşru kılan objektifler olduğu için, ne oosterwolde ceza yiyecek ne de diğerleri. nefsi müdafaa diyip gececekler. daha galatasaraylılar isyan etmiyor, nefsi müdafaa diyor oosterwoldeyi akliyor. bide fenerasyon mu ceza verecek hahah.
  • 4
    https://sen.av.tr/...nda-cezalarin-infazi

    17 mart 2024 trabzonspor fenerbahçe maçında sahaya giren ilk taraftara yerde etkisiz hale getirilmiş durumdayken metrelerce depar atarak kasıtlı ve bilinçli olarak vücudun en hayati böglesine saldıran jayden oosterwolde tarafından yapılan hareket. nefsi müdafaa falan geçin bu işleri. adam yerde hareketsiz yatıyor, etkisiz hale getirilmiş güvenlik tarafından. olaya en uzak bölgeden saldıran hislerle adamın en hayati bölgesine kasten ağır saldırıda bulunmak neyin müdafası ?
  • 6
    bizzat yaşamış bir kardeşiniz/arkadaşınız/dostunuz olarak maalesef ülkemizde öyle çok ekstrem bir cezası olmadığını söylemeye geldim.

    henüz 1 sene olmadı, mayıs ayında seçime az kala bir gece evimden çıktım. saat akşam 9 sularıydı. kulağımda kablosuz kulaklık vardı. gayet de işlek, kuytu olmayan bir caddede kaldırımda gidiyordum. kaldırım da 2,5-3 metre genişliğinde koskoca yer. yanından geçtiğim, geçerken bana baktığını sezdiğim ama yok ya bakmıyordur herhalde diyip devam ettiğim 40 yaşında bir şahıs, yanından geçtikten 15 saniye sonra falan arkamdan gelip kafama vurdu. daha sonradan anladık ki bira şişesi kırmış kafamda. o an görmediğim için anlamamıştım. (bizzat dava tutanağında "bira şişesi olduğu tespit edilen bir cisimle" saldırı yazmışlar zaten.)

    arkamdan vurdu, sol kulağımın yaklaşık 10 santim sağına vurdu. bildiğiniz kafamın arkası yani. birkaç santim daha sağa vursa geçmiş olsun derdik. neyseki bir şey olmadı, ben düşmedim. döndüm, karşılıklı küfürleştik ama dokunmadım. üstüme gelse dokunurdum tabii. adam döndü gitti. dönüp baktığım an sarhoş olduğunu anladım, biraz da ondan dokunmadım. (takdir edersiniz ki sarhoş bir insana attığınız tek bir yumruk sizi katil edebilir. adamın kafa fena uçuyor.)

    polisi aradık, o ara onlar ambulansı aramış ben unutmuştum. adam karşı kaldırımda banka oturmuş içki içiyor. polisler bunu alırken arbede çıktı. polisler en son hafif ticari polis aracının bagajına elleri kelepçeli tıkmak zorunda kaldılar bunu. olaydan 7 buçuk saat sonra alkol testi yapabilmişler. 3,84 promil çıkmış. bilenler bilir, tam emin değilim ama 0,20 ya da 0,50'den yukarda çıkınca ehliyetinizi alırlar. ceza değil direkt alırlar. adamda 7 buçuk saat sonrası 3,84 çıkmış. olay halindeki durumu siz hesap edin.

    sadede gelirsek dava açıldı o oldu bu gitti derken uyap üzerinden sahadaki bütün dosyaları okudum. şu an sanığın "basit yaralama" ve "hakaret" suçlarından 1,5 yıla yakın hapsi isteniyor. komik değil mi :)) işte türkiye!

    neyseki şartlı tahliye bozmuş (16 yıl 10 ay suçun 8 yılını yatıp pandemi döneminde şartlı tahliye edilmiş) olduğu için önceki cezası + 1,5 yılla yargılanıp muhtemelen 20 sene civarı hapis cezası alacak. bu arada adli sicil kaydını inceledim, 9 tane hapis cezası var, çocukluktan itibaren. 3 tanesi 10 yılın üstünde cezalandırılmış. bu adam nasıl ve neden dışarda inanın ben de bilmiyorum.

    sonuç olarak ülkemizde bu başlıkta yazan olayın "arkadan saldırıp kafada bira şişesi kırma" varyantına istenen suç "basit yaralama" adı altında 1 yıl falan. aklınızda bulunsun efendim.

    son not: şimdiden geçmiş olsun diyecekleri tahmin edebiliyorum. hepinize şimdiden teşekkür ediyorum. bende bir sıkıntı olmadı, 4 tane dikiş atıldı bir hafta sonra aldırdım. herhangi bir kalıcı durum yok. tecrübe olarak ekledim kendime işte. yalnız şu çok enteresan geldi, evinden çıkalı 4-5 dakka olmuş biri işlek bir yerde arkadan kafasına şişe yiyor ve devlet bu insana psikolojik destek sağlamayı bırakın teklif dahi etmiyor. övünmek için söylemiyorum lakin ben aksiyona alışığım denebilir (bağcılar sağ olsun) ona rağmen ben bile olaydan sonraki gün aynı yerden geçerken gereksiz bir sağı solu kontrol etme mekanizmasıyla yürüdüm yolda. şimdi liseli bir genç, bir genç kız, bir kadın, mental açıdan hazırlıksız ve güçsüz bir adam vs. bu olayı yaşasa yaşayacağı travmayı tahmin edebiliyor musunuz? hepsini geçtim benim kendi anne ve babamın yaşadığı üzüntüyü ben gördüm yahu. onları teselli ettim, kendim bu olaydan ağır etkilensem ev hali ne olacaktı? olay anında önümde çantasıyla tahminen liseli bir genç çocuk, arkamda da 25-30 yaşlarında bir kadın vardı. bu manyak bana değil onlardan birine saldırsa ne olurdu? psikoloji falan kalmazdı. ve yahutta ben fiziki olarak kalıplı ve kondisyonlu biri değil de zayıf, hiç spor yapmamış biri olsam ve yere düşsem ne olurdu. o manyağın kırık bira şişesini bana yerde saplamayacağı ne malumdu?

    şansa yaşıyoruz işte kısaca. bu arada çok negatif konuşmuş gibi oldum ama emin olun hiç kafama takmıyorum, rasyonel bir değerlendirme sadece. yoksa ben iyi ki bana geldi de görece güçsüz insanlara gelip daha büyük zararlar vermedi dahi diyorum kendi kendime. bu ülkenin insanını karşılıksız sevmişim galiba :))
App Store'dan indirin Google Play'den alın