(bkz:
8 mart kadınlar günü)
"büyük kaptan" demekten gurur duyduğum,
galatasaray tarihi'nin en önemli kadınlarından birisi. belki de en önemlisi, en değerlisi.
2014-2015 futbol sezonu'nun son haftalarına girmiştik. üç takım şampiyonluk için yarışıyordu. 2-1 yenildiğimiz
19 nisan 2015 trabzonspor galatasaray maçından sonra herkes üzgündü (hani şu muslera'ya her türlü pisliğin yapıldığı maç). birgün sonra da fenerbahçe hakemin de yardımlarıyla bursaspor'u 1-0 yenince, ipler tamamen fenerin eline geçmişti.
sözlük de dahil olmak üzere, tüm galatasaray taraftarları ümitsizliğe kapılmıştı (aslında umut-suzluğa kapılmıştı yazacaktım ama malum sebeplerden dolayı inadına yazmıyorum). 4. yıldız fenerbahçe'ye daha yakındı. bir şeyler yapmam lazımdı sanki! bir şeylere tutunmam lazımdı. hem kendime, hem de tüm galatasaraylılara seslenmem lazımdı sanki! o an aklıma aniden ışıl alben geldi. ışıl alben'ın hırsı canlandı gözümde adeta! hunharca "pes etmek yok!" dedim ve bu entry'i girdim. (bkz:
#1691862)
bu entry'i girdiğim geceyi hayatım boyunca unutacağımı sanmıyorum. ışıl alben sayesinde ümitle (inatla umut yazmıyorum) yarınlara bakmıştım. nitekim ondan sonra galatasaray kah iyi oynayarak, kah kötü oynayarak,
fernando muslera ve
wesley sneijder'in üstün performansları başta olmak üzere (hakan balta, yasin öztekin ve felipe melo'nun da hakkını teslim edelim) seri galibiyetler alarak, herkesin bildiği gibi mutlu sona ulaşmıştı. ve 4. yıldızı takan ilk kulüp olmuştu.
yani bu şampiyonluk hikayesinde, ışıl alben'in benim nezdimde yeri ayrıdır!
şimdilerde yine üzgünüz, ama galatasaray bu! yine gelecek güzel günler...
velhasılıkelam,
iyi ki varsın ışıl alben!
http://2.bp.blogspot.com/...1600/isil-alben1.jpg