bir çin atasözüne göre bumerang gibi önemli etkileri olan bir durumdur.
şöyle ki;
bir çivi kaybolursa bir nal kaybolur.
bir nal kaybolursa bir at kaybolur.
bir at kaybolursa bir süvari kaybolur.
bir süvari kaybolursa bir savaş kaybolur.
bu çin atasözünü takımımız için şöyle işlemek mümkündür;
klavyeden sevgi ve takım aşkı kaybolursa ilk 11 den asgari bir oyuncu kaybolur,
bir oyuncu kaybolursa bir gol pası kaybolur,
bir gol pası kaybolursa bir golcü kaybolur
bir golcü kaybolursa bir maç kaybolur.
geçen hafta sabri'nin gitmesi konusu
bir galatasaraylıyı sevindirecek en güzel haber bölümünde yazılması veya
sabri sarıoğlu ile reira başlığı altında yazılanları hepimiz okuduk.
şimdi bu hafta ilk 11 de olan 2 topçumuz sabri ve reira geçen haftanın eleştiri sınırları aşılarak "demokrasi içinde tabi" baya bir eleştirildiler özellikle sabri. her ikisi de
5 kasım 2011 galatasaray mersin idman yurdu maçı'nda sadece ilk yarı oynadı ve her ikisi de oldukça kötüydü. maç içinde yaptıkları hatalara çıkardığımız ses düzeyi (bende dahilim) yine hakeme tepki ses düzeyini bu sefer 2 ye katladı.
özellikle belirtilen maçta sabri asgari bir gol pasını ve net %98 lik bir golü kaçırdı.
geçen hafta sabri'yi yerin dibine sokanlar
sakın biz biliyoruz bu işi demeyin kaos teorisine göre başka bir şey yapın.