867
bonservisinin alınmayacağı yavaş yavaş ortaya çıkıyor galiba, bu vakte kadar kararsızlık devam ediyorsa demek ki değişen bir şey olmadığı sürece de alınmayacak, bu durumda büyük bir transfer başarısızlığının baş aktörü olmuştur gio.
öncelikle, oyuncunun 7 milyon pound/euro denen fiyatına söylenecek bir iki söz var: çok yüksek. şu an gio'nun fiyatı bu değil, eğer opsiyondaki fiyat gerçekten buysa ortada bir transfer başarısı olduğu söylenemez. gio'nun market değeri devre arasında alındığında 5 milyon eurodan fazla etmiyordu, kaldı ki tottenham'a 6 milyon euro'ya geldi, ve o vakitten beri performansı iyi olmadığından fiyatı da hayli düştü. bir de kiralanması için tottenham'a ücret verildiğini de not edelim, 500 bin eurodan aşağı bir bedel değildir bu. oyuncunun kendisine verilen ücretin ne kadarını paylaştığımızı bilmiyorum.
sözleşmedeki yazılı ücreti bir yana koyup, oyuncunun ederine gelirsek: dünya kupasında meksika ile ilk 11 çıkacağına kesin gözüyle bakılıyor, bu bizim için büyük şanssızlık çünkü fiyatının düşmesini beklerken, ortalama bir performansla bile gio fiyatını 6 milyonlara çekecektir. ortalama performans diyorum, keşke öyle olsa. bana kalırsa gio bu turnuvada çok ses getirebilir, birinci gerekçesi, bu tür turnuvalarda sertlik düzeyi hep düşüktür. hakemler oyuncuları korurlar, ikili mücadelelerde topla alakası olmayan hamleler pek tolere edilmez. bu gio'nun daha rahat edeceği bir ortam. ikinci sebep ise, meksika takımı. genç takım artık büyüdü, bazıları şans buldu bazıları bulamadı ama herkes biliyor ki bu takım bir süredir beraber oynuyor, ve hepsi hızlı, teknik, genç, hırslı ve kendini kanıtlamak istiyor. böyle bir takımın rakipleri ise kaşarlanmış ve henry, govou'dan medet uman bir fransa, evsahibi kategorisinden avantajlı ama kalite olarak yanlarına yaklaşamayacak bir güney afrika, ve bana kalırsa gruptaki tek zor rakipleri, her ne kadar güney amerika grubundan playoffla gelebilmiş olsa da, uruguay. kupayı kazanmak için açılan bahislerde bu üç takımdan sadece fransa meksika'nın üstünde, onların da kupaya nasıl geldiklerini çok iyi biliyoruz. bu ortamda meksika bence gruptan çıkarken çok zorlanmaz, ama çıkamasa bile en az bir galibiyet alacaklardır, gio da kendini gösterme fırsatı bulacaktır.
bu şartlarda tottenham'a 6 milyon euro'ya geldiği düşünülürse, dünya kupasında çok iyi bir performans göstermediğini varsayarsak (çünkü biliyoruz ki kupada üst düzey bir performans sergileyip fiyatını arda'nın da üstüne, 12-13 milyon eurolara çekme ya da tottenham'ın onu tutmak isteme ihtimalini doğurabilecek yetenekte bir oyuncu) iki senedir kaybettiği piyasasının tamamını ya da fazlasını geri kazanacaktır. bu da demektir ki, gio dünya kupasından sonra ancak en iyi ihtimalle (dikkat çekmeyen, normal bir performans ve meksika'nın gruptan çıkamaması) 5 milyon euro civarlarında gezinecek, en yüksek ihtimalle (vasat üstü performans, gol/asist, meksika'nın üçten fazla maç oynaması) de taban olarak 6-7 arası bir fiyat edinecektir.
tottenham'a gelince. onlar gio'ya gereken şansı verdiler, ve kendilerine ve ingiliz futboluna yugun olmadığı konusunda kesin bir fikir birliği var gibi görünüyor. gio'nun kadroda düşünülmediği, ve nakte çevirilip başka oyuncular için fon açmak istendiği her yerde yazılıyor ve tottenham için zaten mantıklı olan şey de bu. bu yüzden kendileri için atıl ama değerli bir ürünü daha uzun bir süre elde tutup hem kontrat ödemek, hem de olası bir bonservisten olmak istemeyeceklerdir. tüm bu dezavantajları sürdürmek anlamına gelen yeniden kiralama opsiyonu şu an tottenham için en zararlı seçenek. bu yüzden kira süresinin uzatılması teklifini tottenham'ın kabul etmesi pek olası gözükmüyor.
galatasaray'ın bu noktada gio'yu öğrenebildiğimiz şartlardaki bir opsiyonla devre arasında getirmiş olması bir transfer başarısı değildir, aksine başarısızlığıdır. bu transfer eğer dünya kupası'ndan önce sonuçlandırılırsa, ki aşağı yukarı 6 milyon euro'ya tekabül eder, o zaman ancak transfer başarısızlığı olmaktan çıkar, normal bir transfer haline dönüşür, biz de gio'dan önümüzdeki sene bir ucunda keita (paranın hakkını vermek) ve diğer ucunda elano (paranın hakkını vermemek) olan olan bir çizgide kendine seçeceği yeri merakla izleriz, yani değerlendirmeye sıfırdan başlarız.
ancak şu anda böyle bir parayı veremeyeceğimizi caner'in transferinin gerçekleşmemesinden de anlıyoruz. bu saatten sonra gio'nun alınabilmesi için rijkaard'ın yönetime ciddi bir baskısı olması lazım, bunun da olmadığını şu ana kadar görüyoruz.
bu yüzden elimizdeki tablo şu: iki yıldır top oynamamış bir oyuncuyu, yarım sezonluk performans için, daha kritik bölgelere takviye gerekirken yabancı kontenjanını ve eldeki transfer fonunu harcayarak kiraladık. oyuncunun dünya kupası öncesi maç kondüsyonunu ve formunu yükseltmesi için ona şans sunduk, haliyle dipten sürekli yukarı çıkan ama kısa vadede yarar sağlamayan bir performans sergiledi. yani gio'ya ve tottenham'a çalıştık. şimdi de bonservisini alamıyoruz.
gio transferi bu haliyle elde edilenler olarak en az jo kadar, elden kaçırılanlar olarak jo'dan kat be kat daha kötü bir transfer olmuştur. geçmiş olsun.