• 1
    bilyoner tarafından açıklanan türkiye taraftar sayısında galatasaray %36 ile birinci rakiplerden fenerbahçe %35 ile ikinci, beşiktaş % 19 ile 3. sırada.
    aynı ankete göre yaşları 18-35 yaş arasında olanların yüzde 38’ini galatasaray taraftarı oluşturuyor. aynı yaş grubundaki fenerbahçe taraftarlarının oranı yüzde 29, beşiktaş taraftarlarının oranı ise yüzde 20. bu takımların ardından söz konusu yaş grubunda yüzde 3 ile trabzonspor ve yüzde 1 ile bursasporlular geliyor.

    bilyoner bahis sitesi olduğundan + 18 üzeri üyeler dikkate alınmakta. türkiye genç bir nüfusa sahip olduğundan galatasaray taraftarının oranının tahminimce yüzde 40-44 aralığında olması gerekmektedir.

    aynı şekilde avrupa'da ve diğer dünya ülkeleri arasında yaşayan milyonlarca vatadandaşımız var. galatasaray takımının yurt dışında elde ettiği başarılar sebebi le yurt dışında yaşayan vatandaşlarımız arasında galatasaray taraftarlarınının oranının tahminimce asgari 46-50 aralığında olması gerekmektedir.

    lig tv abone sayısında galatasaray taraftarının üye sayısı taraftarın boykotuna rağmen rakibin abone sayısından %10 fazladır. ancak bu bilgi haber dahi yapılmaz hatta, bu bilgi devlet sırrı gibi saklanır.

    galatasaray taraftar gücünü yönetememektedir. hatta galatasaray elde ettiği başarıları dahi yönetememektedir.

    sporun her dalında özellikle kritik federasyonlarda rakiplerin kongre üyeleri ve avukatları en kritik konularda sürekli rakipler lehine yorum ve kararlar almaktadır.

    medya ise günümüz dünyasının en büyük 4. kuvvetidir. tamamen fenerbahçenin kontrolündedir. fenerbahçe aleyhine en ufak bir haber yapılamaz, bir vesile ile yapılır ise bu haberi yapan derhal cezalandırılır veya baskı ile görevden uzaklaştırılmaktadır. erman toroğlunun lig tv den atılması bu durumun en basit örneğidir.

    federasyonlar haksız rekabet yapmakta, medya ise tüm gücü ile fener lehine olan hatalara sessiz kalıp aleyhinde olanları servis yapmaktadır.

    ancak lisesi, üniversitesi, yetiştirdiği binlerce öğrencisi ile galatasaray potansiyelini kullanamamakta, federasyonlardaki haksız rekabet ile medya sülülerinin haksız rekabetine engel olamamaktadır.

    rakip üst düzey bürokratlar ve siyasiler ve hatta hakim ve yargıçlar için tüzüğünde yer alan özeli bir madde ile kamu yöneticilerini kendisine üye yapmakta, devlet kulübü özelliğini sonuna kadar kullanmaktadır. galatasaray'ın kamu ile olan sorunlarının tek kaynağı siyasi değil fenerbahçenin devlet kulübü olmasıdır.

    gelecek 10 yıl içinde büyüyecek veya küçülecek bir galatasaray olacaktır. galatasaray mutlaka elindeki potansiyeli kullanabilecek bir başkan ve çok güçlü bir yönetim kurulu tarafından yönetilmelidir. zayıf bir başkan ve yönetim kurulu üyeler serisi ile 10 yıl sonra galatasaray iflas etmiş, 5.000 kişiye oynayan, kayyum heyeti tarafından yönetilen bir yapıya dönebilir.
  • 2
    yaşlarının ilerlemesi sebebiyle bir dönemden sonra çocuklaşmaya başlamış ihtiyarların elinde oyuncak olması sebebiyledir. hani hepimiz denk gelmişizdir, herşeye ters ters cevaplar verirler, huysuzdurlar, inatçıdırlar ya; bu ihtiyarlar koca kulübün başında ve bizi yönetiyorlar işte. kendilerine karşı da en ufak bir ses çıktı mıydı o sesin kaynağının ipini çekiyorlar.

    durum o kadar içler acısı.

    http://fotocdncube.fanatik.com.tr/.../fft104mm2085885.jpg
    http://i.hizliresim.com/Ml6A7N.jpg
    http://webcdn.aa.com.tr/...pg20140311115932.jpg
    http://img-1.onedio.com/...7d33f81212c701d.webp
    http://1.bp.blogspot.com/...GCbo/s1600/divan.jpg
    https://encrypted-tbn2.gstatic.com/...u2kMmpgD4Rxi1WXpTM-Q

    bu da elebaşları;

    http://spor.internethaber.com/...36667-inan-kirac.jpg

    bilgi çağındayız. milenyumun üzerinden 15 sene geçmiş. teknolojiye, ar-ge'ye, ıvır zıvıra önem verilen bir zaman işte. dünyada bana böyle yönetilen bir tane kulüp gösteremezsiniz. bırakın kulüpleri, normal bir modern şirkette dahi genç beyinlere, dinamik iş gücüne ve başarıya, çalışmaya aç dimağlara önem veriliyor. herkes çekirdekten yetişip o işe konuyor ve eğitimine çalışırken de devam ediyor. dünyanın bütün büyük kulüpleri de yeni başarılar kazanmak ve kazandıklarının üzerine koymak için sürekli değişim halinde olmalarının gerektiğinin farkındalar ve bizim köhnemiş zihniyet gibi önemli olanın kişiler değil anlayış, kültür, kulübün ilerlemesi olduğunu artık biliyorlar. bizim de böyle olabilmemiz için de kulübün tüzüğünde değişiklik yapılması ve kulübün artık halka açılması gerekiyor. kulüpte artık taraftar da söz sahibi olabilmeli, galatasaray'da tek bir kültür değil bir sürü kültür gerektiğinde söz sahibi olabilmeli ve karşılıklı fikir alışverişi yapılarak kulüp için her sezon branşlarda en yararlı adımlar atılmalı, başarılar sağlanmalı.

    başarı, istikrar ancak böyle gelir. ancak böyle bir real madrid, barcelona, bayern münih; en kötü porto olabiliriz. yoksa bu yukardaki dedelerle daha çok 1 sene şampiyon olur 10 sene borç batağında yüzeriz. dertleri galatasaray değil çünkü, kaz yolmak.
  • 4
    galatasaray'ın taraftar potansiyelini kullanamaması tamamen camianın, yönetimlerin istikrarsızlığına bağlıdır. bi kulüp bu kadar güzel harcanabilir, bir camia bu kadar güzel kendi ayağına sıkabilir. çamaşır gibi hoca değiştirilir, gereksiz transferler ve sözleşmelerle kulüp batağa sürüklenir, futbol haricindeki en başarılı branşlarımızın arkasında durulmaz vs. taraftar zaten biraz kıpırdanma gördüğünde gereken desteği veriyor ama şunu da söylemeden geçmeyeyim sırf kulübe katkı yapabilmek adına alışveriş yapan insanların paralarının engin baytar ve türevleri gibi adamlara gittiğini bilmek insanları soğutuyor.
  • 6
    taraftar desteği 90 ların sonundan beri biliniyor fakat endüstriyel futbol başlayınca o kadar loca ve o kadar yıllık stat geliri ve sneijder, drogba gibi transferler ile pik yapan forma satışları.. sadece bu 3 olayın bile ne kadar kötü kullanıldıgı ortada. vallahi yazık tonlarca okumuş, bilgili, dolu dolu adam var liseden cıkan ama biri bile şu parayı dogru kullanamadı.

    he kendi şirketleri olsa durum böyle olur muydu sanmıyorum.
App Store'dan indirin Google Play'den alın